Kimin kazanacağı belli olan seçime seçim denir mi?

8 Nisan 2007

Türkiye son derece önemli, son derece kritik bir seçimin eşiğinde. Türkiye Cumhuriyeti’nin 11. Cumhurbaşkanı seçilecek. Ama seçim heyecanı sadece Tayyip Erdoğan’ın aday olup olamayacağıyla ilgili. Çünkü aday olduğunda seçileceği kesin. Erdoğan parti teşkilatlarında anket yaptırıyor, bazı sivil toplum örgütlerinin görüşlerini alıyor ve bu arada en önemlisi de cumhurbaşkanlığı seçiminin seçmenleriyle yani AKP milletvekilleriyle görüşmeler yapıyor “kim aday olsun” diye. Tabii ki milletvekillerinin kahir ekseriyeti “siz” diyor. Zaten aksini söyleyemeyecekleri belli...

Önceki gün 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile cumhurbaşkanlığı seçimini ve tartışmaları konuştuk. Tayyip Erdoğan’ın aday olup seçileceğinden pek kuşku duymayan Demirel, “seçim” denmesine itiraz ediyor:

“Seçim tercihe dayanır. Seçim dediğiniz şey ’o mu olsun, bu mu olsun” tercihinin yapılabildiği ortamdır. Bugün böyle bir ortam yoktur. Kimin kazanacağı belli olan bir yarışa yarış denmez. Kimin kazanacağı kesinlikle belli olan bir seçime de seçim denmez. Sandıktan ne çıkacağı belli olan bir muameledir şu an yapılmakta olan.

Gerçekten de sonucu önceden kesin olarak belli olan bu seçim aslında formaliteden, usul yerine gelsin diye Anayasa’nın hükümlerini yerine getirmekten ibaret. Yoksa bu seçimin aslında tek seçicisi, tek karar vericisi var: Tayyip Erdoğan. Seçim Erdoğan’ın kafasında başlayacak ve bitecek.

Devamını Oku