KİM KİMİN KURBANI? YİĞİT ŞARDAN: Galatasaray Yönetim Kurulu’nun kurbanı. Asırlık şanlı tarihine leke düşürecek basketboldaki skandaldan sonra istifasını vermek zorunda kaldı. KEMAL KILIÇDAROĞLU: Cumhuriyet Halk Partisi’nin kurbanı. Ne zaman bir olay çıksa ortalığı yatıştırması için onu görevlendiriyorlar. Son olarak Onur Öymen’in sözlerinin yarattığı infiali dindirmeye çabalarken protestolara muhatap oldu.CHRISTOPHER DAUM: Geçen haftaki derbide eskiden çalıştırdığı Beşiktaş’a 3-0 yenilen Fenerbahçe’nin Alman teknik direktörü, eskiden Fenerbahçe’nin başında olan eski kurtlardan Mustafa Denizli’nin kurbanı oldu. ALARA UZAN: Yunanlı bir futbolcuyla aşk yaşadığında, boşanmak üzere olduğu iddia edilen eşi Cem Uzan’la olan evlilik sözleşmesine kadar son günlerde habire gündeme gelen melek yüzlü Alara, eşinin peşindeki TMSF’nin kurbanı oldu.YEŞİM SALKIM: Ağzına ayar çekmeye çalıştığı ancak ayarsız ağzı sayesinde para kazanan ve ona aklınca hakaret eden Okan Bayülgen’in kurbanı oldu. DENİZ SEKİ: Ulu orta yasak aşk yaşadığı ünlü klarnetçi Hüsnü Şenlendirici’nin eli maşalı eşi Nazire Hanım’ın beddualarının kurbanı oldu. BJK: Başkan Yıldırım Demirören’e kurban. Öyle bir borç biriktirdi ki IMF gelse temizleyemez.GÜLSE BİRSEL: Avrupa Yakası’nın kurbanı. Dizi bitti ve Gülse göz önünden gitti.AZİZ YILDIRIM: Fenerbahçe’ye kurban. Tüm hayatını kulübe adadı.ATİLLA OLGAÇ: Kurtlar Vadisi’nin Kılıç’ı tam anlamıyla dilinin kurbanı oldu. CEM YILMAZ: Gişede Recep İvedik’lere kurban gitti. Son umudu Yahşi Batı.ŞAHAN GÖKBAKAR: Recep İvedik’e kurban. Kıllı, küfürbaz, iğrenç bir karaktere büründükten sonra kimse artık onu normal haliyle görmek istemiyor. IVANA SERT: İkoncan olma hevesine kurban. Her fırsatta yeni cicileriyle poz vermeden duramıyor.EREN TALU: Seyrantepe kurbanı. Yarı kalan projeyle birlikte evliliği de bitti.TANJU ÇOLAK: Devler Ligi kurbanı. Yenildikçe mızıkçılık yapmaya başladı.SEDA SAYAN: Yanlış format kurbanı. Önce Susma yaptı olmadı sonra Yalnız Değilsiniz’i denedi o da olmayınca ekrana ara vermek zorunda kaldı.EZEL AKAY: 7 Kocalı Hürmüz filminin yönetmeni canlı yayında kendisini fena halde azarlayan ünlü sanatçı eski Hürmüzler’den Ayten Gökçer’in kurbanı oldu.BEKİR COŞKUN: Fatih Altaylı’nın kurbanı. Gaza geldi, gazete değiştirdi, yazılarının eski tadı tuzu kalmadı. DEMET AKALIN: Parmak iziyle girildiğini açıkladığı yatak odası hakkında “Orası sevgili değiştirdikçe ikinci şubenin arşivine döner” diyen Müjde Ar’ın kurbanı.EBRU ŞALLI: Sıska olma tutkusunun kurbanı. Şişmanları kızdırdı. Az daha onu suşi yapıp çiy çiy yiyeceklerdi.İMAMBAYILDIMemur grevleri sırasında imamlar ezan okumaya devam edip, ezan aralarında da cemaate, memurların greve gitme nedenlerini anlatacaklarmış. Greve giden memurların çoğu bile neden greve gittiklerini bilmezken imamlara neden böyle bir görev verip, fazla mesai yüklüyorlar? Müminler, sanki grevle ilgili bilgi sahibi olmak için mi camiye gidiyor? İmamları öyle karman çorban işlere karıştırmak doğru değil. Sessiz, dingin, vukuatsız bir hayat sürmeye alışmışlar. Sonra aralarında strese girip imambayıldı olanlar çıkarsa ayıkla pirincin taşını!CEM CITYHAFTANIN KOKUSU: LİMON KOLONYASI Haber kanalı 24, spikeri Bahar Feyzan’ın işine limon kolonyası kokusuna olan olumsuz yaklaşımı yüzünden son verdi ve limon kolonyası haftanın kokusu oldu. Lavanta kolonyası limonun bu zaferini kıskandı. Sigara yasağından sonra kapalı alanlarda yasaklanan tütün kolonyası ise “Keşke limonun yerinde olsam” dedi!HAFTANIN ÇADIRI: KADDAFİ’NİN ÇADIRILibya lideri Kaddafi, her ziyaret ettiği ülkeye götürdüğü ve kaldığı dünyaca ünlü çadırında bu kez kendisini ziyaret eden Başbakan Erdoğan’ı ağırladı. Kaddafi, 13 yıl önce Erbakan’ı aynı çadırda Kürtler yüzünden azarlamıştı. Erdoğan’ı ise İsrail Cumhurbaşkanı Peres’e Davos’ta yaptığı “One Minutes” çıkışından dolayı kutladı.HAFTANIN ŞARKISISULUKULE EKİBİNDEN “ÇADIRIMIN ÜSTÜNE ŞIP DEDİ DAMLADI” (KANKAMIZ KADDAFİ AMCAYA BAYRAM HEDİYEMİZ OLSUN ) HAFTANIN MÜJDESİLİBYA’YA GİDEN TÜRKLERE VİZE UYGULAMASININ KALKMASI! (Oh be dünya varmış. Nihayet Libya’ya rahat rahat gideceğiz.)HAFTANIN GÜZELİIVANKA TRUMPÜtülü paspas saçlıbabası emlak kralı Donald Trump kadar çalışkan ve becerikli, annesi Ivana kadar da zarif ve güzel.HAFTANIN GARİBİUzun zamandır ortada yoktu. Bir telelevizyon programına çıktı. Aylardır zaten gitmediği ve yapmadığı VJ’lik işinden kovuldu. İşin garibi onunla da haber oldu!HAFTANIN BAĞIŞIHÜRRİYET YAZARI AYŞE ARMAN “ALYA, SEVGİLİM VE BEN... BİZİM AİLENİN HİKAYESİ” ADINDA KIZI, EŞİ VE KENDİSİNİ ANLATTIĞI BİR KİTAP ÇIKARTIYORMUŞ. “ANASINI SATAYIM GELİRİ DE LÖSEV’E GİTSİN” DEMİŞ. İŞTE BEN BUNA BAĞIŞ DERİM! BAĞIŞ YAPACAKSAN “ANASINI SATAYIM” DİYEREK YAPACAKSIN. DAHA GERÇEKÇİ VE İÇTEN OLUYOR.HAFTANIN MERAKIAYŞE ARMAN, BUGÜNE DEK AİLESİYLE İLGİLİ GAZETE KÖŞESİNDE YAZMADIĞI NE KALDI Kİ, YETMEMİŞ BU KONUDA BİR DE KİTAP DÖKTÜRMÜŞ?BAYRAMDA VERİLECEK SİZE YARARI OLAN BAHŞİŞLER Makbule geçer geri dönüşü olur1) Hizmetçi, dadı2) Kapıcı, güvenlik3) Şoför, ulaştırmaBAYRAMDA VERİLECEK SİZE EN YARARSIZ BAHŞİŞLER Ne makbule geçer ne geri dönüşü olur...1) Kendi çocuklarınız 2) Akraba çocukları3) Mahalledeki çocuklar

HÜLYALI TAHMİN Derbi maçları öncesi futbol topunu yolda görseler mayın diye karakola teslim edecek izlenimini veren ünlülere skor tahminlerini sormalarına sinir oluyorum. Hepsi tuttuğu takıma göre kafasından bir skor sallıyor. Geçen haftaki Beşiktaş-Fenerbahçe derbisinde de aynı şey oldu. Artisti, şarkıcısı, mankeni, fotomodeli, sunucusu salladı durdu. Aralarından en mantıklısı ise Hülya Avşar’ın tahminiydi. Hülya Hanım 2-1 Fenerbahçe kazanır diye tahminde bulundu. Neden mi mantıklı? Hülya Hanım’ın eski eşi Kaya Çilingiroğlu Beşiktaşlı. Yeni sevgilisi Sadettin Saran Fenerbahçeli. Eski sevgilisi Tanju Çolak da Fenerbahçe’de oynamıştı. Denklemin içinde 2 Fenerli bir Beşiktaşlı olunca tahmin 2-1 oldu. Yani üçü de Beşiktaşlı olsa Hülya Hanım’ın tahmini doğru çıkacaktı. *YILDIZHAN KIDYıllar önce “Karate Kid” diye bir film vardı. Başroldeki oyuncu artık büyüdü ve o çocuksu yüzü gitti kocaman adam oldu. Resmi nikahsız 3 eşinden 5 çocuğu olduğu geçenlerde ortaya çıkan ünlü türkücü İzzet Yıldızhan da ise durum tam tersi. Adam yıllar geçtikçe görüntü olarak çocuklaşmaya başladı. Kısa saçları öne taranmış, boynunda poşusu duvara yaslanmış posterini görünce gözlerime inanamadım. 40’lı yaşlardaki İzzet Bey, yeni haliyle taş çatlasa 16 gösteriyor.Ben o 5 çocuğundan hık demiş babasının burnundan düşmüş birinin İzzet Yıldızhan’ın yerine o pozu verdiğinden şüphe ediyorum. Ya öyle ya da Yıldızhan Kid, Benjamin Button gibi tersine yaşlanıyor... *Ali’lerle Ömer’ler!Bilmem fark ettiniz mi? Abisinin adı Ali olan bir dolu Ömer var. Yani ailede Ali isimli bir çocuk varsa ondan sonra gelen kardeşi erkek olursa adı belli: Ömer!Gerçi Dinçkök’ler, Karacan’lar, Koç’larda en tanınmış Ali’lerle Ömer’ler var ama etrafta onlardan başka bir dolu tanınmamış Ali abi ile Ömer kardeş dolaşıyor. Bunun mantıklı bir açıklaması olabilir mi? Alfabetik sırayla mı veriliyor acaba? Yoksa dini bir nedeni mi var? Nihat Hatipoğlu’na sorsak bilir mi? Ali isminin Ömer’den fazla oluşunun nedeni ailede başka bir erkek çocuğun olmaması mı acaba? İşin kötüsü ben niye böyle lüzumsuz bir konuya kafa yoruyorum? Abin Ali’yse Ömer olmaktan başka bir şansın yokmuş gibi bir durum var ortada. Elin mecbur derler ya burada da sanki adın mecbur! O zaman üç erkek kardeş olursa isimleri sırasıyla Ali, Ömer ve Mecbur olmalı. Yalan mı? * Kimler dinlenmez?Başbakan Erdoğan, “Dinleme konusunda teknoloji o kadar ileri ki, art niyetli olsam, bana ait dinlemeleri ortadan kaldırırım” demiş. Demek ki canım Türkiyemde herkes herkesi dinleyebiliyor. Ancak art niyet, teknoloji bir yana çeşitli nedenlerden dolayı bazı ünlülerimizi dinlemek mümkün değil. *İŞTE KİMLER DİNLENMEZ TOP 20ARDA TURAN: Milli futbolcumuzda domuz gribi (!) şüphesi var. Bulaşabilir.AHMET HAKAN: Twitter mesajları yazmaktan konuşacak zamanı kalmadı.HAŞMET BABAOĞLU: Sonu gelmeyen cümleler ve monoton ses tonuyla uyutur. ECE ERKEN: Ciyak ciyak sesi kulakta parazit yapabilir.HAYDAR DÜMEN: Absürd benzetmeleriyle insanı cinsellikten soğutabilir.EMİNE BEDER: Mutfak muhabbeti. Sabaha kadar dinleseniz ne yazar?YAŞAR NURİ ÖZTÜRK: Asabi. Dinleyeni dinlediğine bin pişman eder.ÇELİK: Dinlerken ambale olup başınıza huni takmak isteyebilirsiniz. AHMET ÇAKAR: Ekranda reyting için bombalayanlardan. Bedavaya konuşmaz.SEDA SAYAN: Önceden hazırlanmış senaryo gereği konuşmadığı ne malum?GÜLBEN ERGEN: Bir bağış veya yardım yapacak durumunuz yoksa moraliniz bozulabilir.ALİ POYRAZOĞLU: GSM reklamında sesini duymaktan hâlâ bıkmadınız mı?PETEK DİNÇÖZ: Can Tanıyar’dan tokat yemek istemiyorsanız tavsiye etmem.ŞAHAN GÖKBAKAR: Recep İvedik dışında ne ilginç, ne komik. O da artık baydı.GALATASARAYLI SERVET: Kulağınıza sümkürülme riskiyle karşı karşıyasınız.ORHAN GENCEBAY: Sevim Emre’den izinsiz asla konuşamaz.MÜSLÜM GÜRSES: Muhterem Nur’dan habersiz gıkı çıkmaz.CEM UZAN: Siz onu dinlediğinizi sanırsınız ama aslında o sizi dinliyordur.TAMER KARADAĞLI: Sürekli dublaj sesiyle konuştuğundan içinize kasvet çöker.TÜLİN ŞAHİN: Sevgili Tülin o kadar hızlı konuşur ki başınız fırıldak gibi döner.

TOP 10DOMUZ GRİBİNE ÖNLEMLER1- Televizyondaki evlilik programlarına katılmayın. Kendisinde veya ailesinde domuz gribi olan bir eş seçebilirsiniz. Eltiden, bacanaktan, kayınlardan geçen bir domuz gribi yüzünden hastanelik olmayın. Evlilik zaten insanı hasta ediyor.2- Metro, metrobüs, otobüs, minibüs, dolmuş ve taksi gibi kapalı toplu taşıma araçları yerine tabanvayı veya mecbur kalırsanız deniz ulaşımını kullanın. Vapur, deniz otobüsü, motor, tekne, sandal, denizin üstünde ne bulursanız binin. Belki üşütüp normal grip olabilirsiniz ama domuzundan kurtulmuş olursunuz.3- El sıkışmak,sarılmak,öpüşmek yok. Eller, ağızlar mikrop dolu. Arkanızı dönüp keçiler gibi kafa kafaya toslayın. Başınız ağrıyabilir ama aspirin diye bir şey var.4- Aşık olmayın. Aşk insanın bünyesini zayıflatır. Mikroplara kapı açar. Bihter’in halini görüyorsunuz. Behlül yüzünden domuz gribine yakalanmaktan beter oldu zavallı kızcağız.5- Aşı yaptırıp yaptırmamak konusunda kararsızsanız tek kolunuza aşı yaptırın, diğeri aşısız kalsın.6- Domuz veya domuza benzeyen hiçbir şeye kesinlikle bakmayın. Göz temasıyla gribin bulaşmadığı ne malum Muppet Show’daki Miss Piggy kuklasını izleyerek domuz gribine yakalanmayacağınızın garantisini hangi doktor verebilir?7- Maçlarda gol sevincini sessiz yaşayın. “Gooool” diye avazınızın çıktığı kadar bağırarak ağzınızı açarsanız etraftan mikrop kapma riskiniz son derece yüksek. Stadlarda mikroplar kol geziyor. Küfürleri de ağzınızı açmadan içinizden edin.8- Cinsel ilişkiye sakın korumasız yani tüm yüzünüze maske takmadan girmeyin. Kiminle seviştiğinizi görememek domuz gribine yakalanmaktan iyidir.9- Marka diye derisi domuzdan yapılmış taklit çanta, ayakkabı, cüzdan kullanıyor olabilirsiniz. Aman dikkat! Domuz gribi domuz ürünlerine sıcak bakıyor olabilir.10- Sinemaya gittiğinizde numaradan birkaç kere güçlüce boğazınızı temizleyip, öksürüp, aksırın.Etrafınızda kimse kalmaz. Siz de rahat rahat film izleyebilirsiniz.’YETENEK’SİZ DEĞİLSİNİZ!Show TV prime time dilimini Acun’a emanet etmiş vaziyette. Acun, reyting işini biliyor diye ne getirse yayınlıyorlar. Son örnekleri izleyen herkesi futboldan soğutmayı başaran ’Devler Ligi’ ve yeteneksizlerin cirit attığı ’Yetenek Sizsiniz’ yarışmaları. Bir kere o programın adı ’Yetenek Siz Değilsiniz’ olmalıydı.Çünkü amaç gerçekten yetenek bulmak filan değil. Yeteneksizleri sıralayıp onlarla dalga geçmek.Acun, akıllı bir yapımcı.Jüriyi iyi seçmiş.Kendi yaptıklarından başka hiçbir şeyi beğenmeyen reklamcı Ali Taran’ı bulmuş.Bir dolu yeteneksiz arasında çölde su arar misali yetenek arayışına çıkmış. Ancak öyle görünüyor ki bırakın yeteneklisini ’normal’ biri çıksa millet bağrına basacak.Öte yandan Acun’un rakibi, Flash TV’deki ’Her Cevhere Altın’ yarışması. Doğrusunu isterseniz onlar bu işi Acun’dan çok daha iyi yapıyor. Çünkü Acun’un yarışmasında ister istemez bir kalite var. Flash TV’de ise ’kalite’ kelimesine bile uzaylı gözüyle bakıyorlar.Bir de ’Nane Nane’ ve ’Çikita Muz’ gibi unutulmaz klasiklerinin yaratıcısı efsane sanatçı ’Hiperstar Ajdar’ı konuk edince geçen hafta Flash TV ağır bastı.Ajdar, protojesi Müslüm diye bir gençle ’Kon Kon Num Num Num’ isimli yeni şaheserini seslendirip dans edince ortalık resmen yıkıldı.Bu kadar yeteneksiz arasından en yeteneksizini bulmak zor olacak.Allah hepimize sabır versin!Haftanın SaçmasıEkonomik kriz sırasında bankaların kârlılığının artmasından rahatsız olanlar var. Peki o bankalar paracıklarımızla birlikte batsalar daha mı iyi olacaktı? Saçma!CEM UZAN’A SON DARBE (!)Paris’e kaçan Cem Uzan’a son darbe eşi Alara Koçibey’den gelmiş. Dedikodulara göre eşinden boşanan ve kızlık soyadını kullanan Alara, Yunanlı bir futbolcuyla aşk yaşıyormuş. Yani bir zamanlar futbol takımı sahibi olan koskoca Cem Uzan, sözüm ona bir futbolcu uğruna terk edilmiş. Ben bu söylentilere hiç inanmadım. Bazı erkekler vardır, onlar istemediği sürece kadınları kendilerini asla terk, merk edemez. Cem Uzan da onlardan biri. O adam kendisine zarar verecek derecede megolaman ve gururlu. Karısını başkasına kaptırmaz...

Gözü doymaz girişimcilerin başımıza sardığı, genetiği değiştirilmiş organizmalar, kısa adıyla G.D.O’lar gibi zaman içinde genetik değişime uğramış ünlüler de var.İşte bizim G.D.Ü Top 20 :YILMAZ MORGÜL: Tepeden tırnağa tam bir genetik değişim posteri.BÜLENT ’BABLA’ ERSOY: Genetiği sonradan değişti.AHMET ÇAKAR: Ekrana çıktıktan sonra reyting uğruna genetiğini değiştirdi. ENGİN NOYAN: İçinden dışına kadar genetiği büyük değişime uğrayanlardan.AHMET HAKAN: Maziden sadece sakalları ve umre hatıraları kaldı.AJDA PEKKAN: Güzelliği,estetiği ve gençlik enerjisi ile tam bir genetik mucizesi.KUŞUM AYDIN: Hollanda’dan genetiğini değişmiş döndü. Yeni imajıyla görenler onu tanımakta zorluk çekti.CAN DÜNDAR: Atatürk ile ilgili belgesel filminden sonra genetiğinin değiştiğine inanlar oldu.FATİH ALTAYLI: Doğan’dan Ciner’e transferiyle birlikte genetiğinin tarafı değişti.ZEKERİYA BEYAZ: Televizyona o kadar sık çıktı ki genetiği otomatikman değişti.ALİ KIRCA: Noel Baba’ya benzeyen ak sakallı genetiğinden eski haline döndü.ATİLLA OLGAÇ: ‘Kurtlar Vadisi’nin gaddarlarından ‘Kılıç’ karakterine bürünerek genetiğini değiştirmeye çalıştığına bin pişman oldu ve ortalıktan kayboldu.EMRE BELEZOĞLU: Transferiyle birlikte genetiğinin rengi değişti.DENİZ AKKAYA: Estetik oldu genetiğini kendi bile unuttu.KIVANÇ TATLITUĞ: Cebi delik, cılız, tıfıl bir delikanlıydı, Aşk-ı Memnu’da ‘Behlül’ oldu, genetiği tavana vurdu.ACUN ILICALI: ‘Var mısın Yok musun?’ ile ekonomik genetiği değişti.CEM UZAN: Genç Parti lideriyken Bursa’da sonradan pişman olacağı laflar etti. Tayyip Erdoğan’ın hışmına uğradı. Tutuklanmamak için Paris’e kaçmak zorunda kaldı. Genetiği altüst oldu.HANDE ATAİZİ: ‘Mum Kokulu Kadınlar’ filminin sade güzeli, estetikler, sosyetik sevgililer sonucu genetik bir zenginliğe kavuştu.ŞAHAN GÖKBAKAR: Televizyonda abuk sabuk programlar yaparak komik olmaya çalışan sıradan biriyken Recep İvedik ile genetiğine piyango vurdu.TUNA KİREMİTÇİ: Edebiyatı bıraktığını açıkladı. Twitter’da roman yazmaya başladı. Twitter jenerasyonunun genetiğini değiştirdi.SİNEMAYI KİM BİTİRDİ?Sevgili arkadaşım Cengiz Semercioğlu, Sağlık Bakanı, Domuz Gribi ile ilgili yaptığı açıklamalar yüzünden sinemayı bitirdi diye yazmış.“Millet panik oldu. Eskiden olduğu gibi sinemaya giden kalmadı” demiş.Sonra da ’Kanal-i-zasyon’ ve ’Kolpaçino’ gibi örnekler vermiş.Cengiz, bence yanılıyor!O filmler isimleri gibi berbat oldukları için kimse gitmiyor.Aklına esen bir film yaptı.İki günde çekilmiş bir dolu kalitesiz ve zevksiz film habire vizyona girdi.Sinemayı domuz gribi değil, uyanık geçinen aç gözlü sinemacılar bitirdi.AFRODİT’LE dalga geçilmez‘Afrodit’ lakaplı sanatçımız Banu Alkan’ı izlenme oranları artsın diye televizyon programlarına konuk olarak davet edenler yıllardır hep aynı hataya düşüyor. Afrodit ile akılları sıra dalga geçmek istiyorlar.Ona garip sorular sorup komik duruma düşürmek için çabalıyorlar. En son bu tuzağa çiçeği burnunda televizyoncu, köşe yazarı Oray Eğin düştü.Oray, geçen haftaki programında gözle görülür, elle tutulur hiçbir ortak noktada buluşmadığı Afrodit’i sırf ‘reyting’ uğruna ağırladı. Yanına da şarkıcı Neco’nun ve ‘Azgın Teke Sendromu’ uğruna terk ettiği eşi ‘Kırık Kalplerin Oya Ablası’nın, köşe yazarı güzel kızı Ayşe Özyılmazel’i aldı. Bunlar karşılıklı Afrodit ile sözüm ona dalga geçmeye çalıştılar. Ancak beceremediler.Afrodit, deneyimi, birikimi ve kıvrak zekasıyla bunları resmen mat etti. Programın sahibi diye yine Oray’a biraz acıdı. Yoksa onu da Ayşe Özyılmazel’i yaptığı gibi darmadağın ederdi.Californication BEHLÜLCATION‘The X Files’ dizisi ve filmlerinden tanıdığımız New Yorklu yakışıklı aktör David şimdilerde ‘Californication’ isimli Amerika’da çok popüler bir dizide oynuyor. Princeton Üniversitesi mezunu başarılı aktör bu dizide seks bağımlısı bir yazarı canlandırıyor. Rol icabı birlikte olmadığı kadın yok. Uçan dişi sineği kaçırmıyor. Bizde de ‘Aşk-ı Memnu’da Kıvanç Tatlıtuğ’un canlandırdığı Behlül karakteri aynı yolda. Californication canım Türkiyem de Behlülcation oldu!

Saatçi’nin GS hakkındaki küfür dolu konuşmasının bandı internete düşünce olan oldu... Konservatuvardan müzisyen, kayınpederden köşe yazarı fanatik Fenerbahçe’li Ercan Saatçi’nin FB TV’de, televizyon programlarındaki müzik yarışmalarında orkestra şefliği yaparak tanınan Metin Özülkü ile Galatasaray hakkında küfürlü konuşmalarını yadırgamadım. Hepimiz bunu yapıyoruz. Hepimiz Saatçi gibiyiz. Benim yadırgadığım Ercan Saatçi’nin Hürriyet gazetesine Spor Koordinatörü olması. Köşe yazılarındaki becerisine güvenilerek bu görev verildiyse okur kitlesinin IQ seviyesi bir hayli düşük olmalı. Spor konusundaki engin bilgisine dayanılarak bu görev verildiyse Ercan Bey’in eski Fenerbahçe’li kaleci Engin’i tanımaktan başka bir bilgi birikimi olduğundan haberimiz yok. Sonuç olarak Ercan Saatçi, Fenerbahçe’nin kendi dergi veya gazetesine, herhangi bir yayın organının spor müdürü olabiliyorsa Türkiye’de herkes her işi yapabilir. O zaman Ercan Saatçi’nin yerine fanatik Fenerbahçeliğiyle ünlü Ömer Çavuşoğlu da Spor Koordinatörü olabilirdi. FOTOĞRAFI: ercan.jpg

Uzan ailesine fırsat doğdu. Kaçak olan Uzan’ların, PKK’lılar gibi dağdan inip teslim olmalarının tam zamanı. Kandil veya Mahmur’dan, bir kandil gecesi, mahmur bakışlarla gelip Habur’dan canım Türkiyeme giriş yapsınlar. 34 PKK’lı gibi “Yurt dışından geldim. Kimliğimi kaybettim” diyerek ailece nüfus idaresine başvursunlar. Yeni kimlikleriyle yepyeni bir hayata başlasınlar. Suçları silinsin. Sonuçta PKK’lılar gibi terörist de sayılmazlar. Bebek katili değiller. Katiller ellerini kollarını sallayarak geldikten sonra Uzan’lara kim laf edebilir ki? Onları da şölenlerle karşılayalım. Üç gün üç gece Reina’da ‘WELCOME HOME’ partisi verip dönüşlerini kutlayalım. Cem Uzan’a sesleniyorum: “Paris’de jogging yapıp Eyfel’i görmekten sıkılmadın mı? Al babanı, kardeşini yanına mâile evinize, yurdunuza dönün. Bakın böyle fırsat bir daha çıkmaz. Siz uyanık adamlarsınız. İmar Bankası’nı nasıl tereyağından kıl çeker gibi hortumladığınızı unutmadık. Nokia, Motorola sizden az çekmedi. Gavurlara karşı hiçbir kişisel maddi beklenti içinde olmaksızın aslanlar gibi gurur mücadelesi verdiniz. Zaten şirin (!), sempatik (!), cana yakın (!) ve iyi kalpli (!!!) kardeşin Hakan Uzan’ı bayağı özlemiştik. Pederiniz, eşleriniz, çocuklarınız, korumalarınız, dadılarınız ve hizmetçilerinizle sizleri tekrar aramızda görmek isteriz. Seçim zamanı meydanlarda nutuk atarken “Dağ Başını Duman Almış” marşını davûdi bir sesle söyletip kendine slogan yapmıştın. Yani dağlarla haşır neşir oldun. Mister Cem, Amerikalılara hani ‘GO HOME’ derler ya. Biz tam tersi ‘COME HOME’ diyoruz ve sizi marşınızı söyleyerek sınır kapısında bekliyoruz.”

Devletin kanalı TRT’de yayınlanan ve İsrail askerlerinin Gazze’de uyguladıkları şiddeti yansıtan “Ayrılık” isimli bir dizi yüzünden İsrael bize “Nota” vermiş. Ben de burdan bir Türk vatandaşı olarak İsrail’e bir değil iki nota veriyorum.Birinci nota: “Bugüne dek Yahudilere yapılan katliamı konu alan sayısız film yapıldı. Bunların arasında ünlü Yahudi yönetmen Steven Spielberg’in 7 Oskar ödüllü 1993 yapımı ‘Schindler’in Listesi’ gibi dünya çapında izlenen başyapıtlar oldu. Kimse sesini çıkarmadı.Size karşı yapılanları her fırsatta dünyaya göstermek istiyorsanız, o zaman arada bir sizin yaptıklarınızı da göstermelerine göz yumacaksınız. Ayrıca TRT bizim ülkemizde izlenen bir televizyon kanalı değildir. Gocunduğunuz diziyi kimse izlemiyordu. Reytingleri yerde sürünüyordu.Şimdi sizin ‘Nota’ vermeniz sayesinde meraktan hep birlikte izleyeceğiz. Ben Yahudileri daha akıllı bilirdim.” Belki bu Nota’dan anlamazlar diye her ihtimale karşı ikinci bir ‘nota’ veriyorum: “Do, Re, Mi, Fa, Sol, La, Si, Do” Şimdi ödeştik! Milli Takım formülüDünyanın en rahat işlerinden biri olan Milli Takım Teknik Direktörlüğüne herkes aday. Rahat diyorum, çünkü az maç oynuyorsunuz çok para kazanıyorsunuz. Siz bakmayın Fatih Terim’in şikayetlerine. Görevi sırasında diken üstünde oturmasının nedeni kendi egosu ve asabiyeti. Yoksa Fatih Hoca, bu işten çok iyi para kazandı. Aylık maaşı çok konuşuldu.52 ay içinde Milli Takımımızın oynadığı 57 karşılaşma için maç başı aldığı para meslektaşlarının ağzını sulandırdı. Onun için deneyimli, deneyimsiz, başarılı, başarısız hepsi bu göreve talip. Benim Milli Takım için başka bir formülüm var.Futbol Federasyonu, teknik direktör olarak kimseyi başa getirmesin. Takım her maç öncesi kamuoyunda “sms” ile yapılan bir anket sonucuna göre oluşsun. Federasyon “sms” gelirinden kübünü doldursun. En çok oyu alan futbolcular ilk onbire girsin. Diğerleri yedek otursun. Nasılsa bizim ülkede 7’den 7’e herkes futboldan anlıyor. Futbolcular daha da iyi anlıyor. O yüzden hocalarını dinlemeyip sahada hep bildiklerini okumuyorlar mı? O zaman bırakın istedikleri gibi oynasınlar. Yorulan yerini yedeğine bıraksın. Bunun karşılığında da teknik direktöre verilen para futbolculara dağıtılsın. Bakın işte o zaman bizi çok zor yenerler. Zaten sonuç ne olursa olsun kimse sesini çıkartamaz. Ağzını açan olursa karşısında o kadroyu oylarıyla seçen kamuoyunu bulur. Futbolcular ermiş muradına, biz çıkalım dünya kupalarına! Gazeteci Ahmet Hakan’ın ilklemeleriBİR: Sürrealist köşe yazarı ve “90 Dakika” emeklisi, Alaçatı gurusu, 35 plakalı Haşmet Babaoğlu’nun Nişantaşı’nda uğruna kafe bastığı ilk gazeteci olmak...İKİ: Kendi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök ile Umre’ye gitmiş ve onun arkasında deveye binmiş fotoğrafı çekilen kolu alçılı ilk gazeteci olmak...ÜÇ: Oray Eğin’in “Ya Şimdi Ya Hiç” isimli televizyon programında Hülya ve Helin Avşar kardeşlerin arasında iki ayağı çorapsız oturan ilk gazeteci olmak...DÖRT: Ajda Pekkan konserini, Hasankeyf’te poşuya sarıp sarmalanmış patronu Ertuğrul Özkök ile en ön sıradan izleyen ilk poşusuz gazeteci olmak...BEŞ: Mütevazı fiziki görünümüne rağmen karşı cinsin en iddialı güzelleriyle bir şekilde sürekli birlikte olmayı başaran ilk kırçıllı sakallı gazeteci olmak...

Firara çıktığından beri Acun Ilıcalı televizyondaki reyting problemini çözdü. Behzat Uygur’a sundurduğu tuhaf bir şarkı yarışmasının dışında ekranda ne yaptıysa reyting aldı. Geçen hafta “Var Mısın Yok Musun?”da sağlık sorunları olan bir yarışmacı aniden bayılıverdi. Etraftakiler yardım etti. Sonra yarışma kaldığı yerden devam etti. Banttan çekilen bu yarışmadaki o endişelendirici ve üzücü bayılma anının neden yayına verildiğini ise en iyi Acun biliyordu. Tam karşısında reyting rekortmeni “Aşk-ı-Memnu” ve “Kurtlar Vadisi” dizileri vardı. Onlarla başa çıkmak kolay değildi. Yarışmacı bayılınca millet meraktan dizilerle yarışma arasında kaldı. Reyting canavarı Acun da sıralamada ilk üç arasına sızıverdi.Açılımcılar...Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğindeki açılıma birçok ünlünün adı karıştı. Sezen Aksu açılıma verdiği destekten dolayı eleştirildi. Ajda Pekkan, suya sabuna dokunmayan bir yaklaşım gösterdi. Hülya Avşar, kendi boyunu aşan laflar etti ve ulvi görüşlerini belirtti. Son olarak Beşiktaş Teknik Direktörü Mustafa Denizli’nin evlilik ile sonuçlanacak “açılım” talebini KADEP Başkanı Şerafettin Bey’in kızı Evin geri çevirdi. Yabancı ünlüler arasında da açılıma ismi karışanlar var. Hollywood starlarından THY’nin reklam yıldızı Kevin Costner bunlardan ilkiydi. Ülkemizin en büyük düşmanlarından biri ilan edilmesine ramak kalmıştı. Adamcağız konu hakkında hiçbir bilgi ve fikir sahibi olmadığını basın sözcüsü tarafından resmen açıklamak zorunda kaldı. Şimdi duyduğuma göre Hilton otellerinin lüks ve ihtişama düşkün şımarık varisi sarışın aptal fıkralarındaki gibi zekası olan Paris Hilton da “açılıma” ilgi göstermiş. İlk fırsatta canım Türkiyem’e gelip alışveriş yapmak istiyormuş. Bu da nereden çıktı demeyin. Paris Hanım, olayı yanlış anlamış. “Kürt” açılımını, “kürk” açılımı sanmış. “Sale” yani ucuzluk var diye gelmek istiyormuş! Paparazi terörüOyuncu “Timuçin Esen olayından” sonra bir “paparazi terörü” gündeme geldi. Levent Kırca, kafasına hamamböceği attığını iddia ettiği fotoğrafçının saçına yapıştı. Aşırı alkolden yürümekte zorluk çeken Uğur Yücel, ayağını mazgala takınca koca cüssesiyle sokağın ortasında yüzükoyun yere kapaklandı. Bunun üzerine tüm “bilmiş” gazeteciler bu konuda ahkam kesmeye başladılar. “Bu kadar da olmaz. Yeter artık!” diye haykırdılar. Oysa paparaziler bunu kendileri için yapmıyor. İki kuruş ekmek parası için onları insafsızca ünlü kovalatan ve sonra da eleştiri oklarıyla sırtlarından vuran gazeteciler ve televizyoncular için yapıyorlar.Onlara malzeme çıksın, konuşsunlar, sayfa sayfa yazsınlar diye. Ünlüler için de durum aynı. İşlerine gelince paparazilere resimlerini çeksinler diye yalvarıyorlar. Makyajlarını yapıyor, cicilerini giyiyor, poz üstüne pozlar veriyorlar. Ama küpüne girinceye kadar içip kendilerini iyice dağıttıktan sonra suratları amorflaşıp yürüyecek durumda olmadıklarında onları görmek istemiyorlar. Yok öyle! Ya bu deveyi güdeceksin ya da bu diyardan gideceksin. Levent Kırca, yine paparazi mağduru(!) Can Dündar ile dertleşirken o kadar masum roller kesiyordu ki hayatında bir kadeh içki bile içmediğini iddia etti. Bu doğruysa “Olacak O kadar”lardaki son derece başarılı sarhoş tiplemesini normal yaşantısına da aynı başarıyla taşımış diyebiliriz. Çünkü Levent Bey, bırakın bir kadehi filan görüntü olarak “ayık” durmuyor. Bence paparazi terörü değil onlara bu işleri yaptırtan ve onları bedavadan kullanan medyacıların ve ünlülerin bir terörü söz konusu. Kimse kendini kandırmasın!İkoncan Sörfcan’ı Sosyetikcan yaptıİkoncan Eda Taşpınar, sosyetik sevgilisi İffetcan Nurettin Hasman’dan ayrıldıktan sonra kendisine Bora Kozanoğlu adında Sörfcan bir sevgili buldu. Bir süre Alaçatı’da sportif takılan ikili, şimdilerde bu davet senin, o davet benim İstanbul’un gece hayatında boy göstermeye başladılar. Demek ki İkoncan, Sörfcan’ı sonunda İffetcan’a benzetti ve Sosyetikcan yaptı. HAFTANIN DÜŞÜNCESİ Star’da Zuhal Topal, Atv’de Esra Erol, Flash Tv’de Yasemin Bozkurt, Kanal 7’de Mahmut Tuncer, Fox’da Uğur Arslan ile Songül Karlı... Ekranda o kadar çok evlilik programı var ki insanın boşanası geliyor!Lost yarışmalarBeyaz’ın ucunda zırnık olmayan “Ucunda Milyon Var” isimli iddialı ama berbat yarışması gümbür gümbür ilan ve tanıtımlarla geldikten sonra yok olup gitti. Meltem Cumbul’un sunduğu Ajda Pekkan’ın jürisinde olduğu bir başka berbat yarışmanın adını bile hatırlayan yok. Cem Davran’ın “Büyük Hedef” isimli yarışması hedefini iyice küçültmüş olmalı ki meydanda yok. Sonuç? Bu yarışmaları kanallara gagalayan uyanık yapımcılar ve paralarını peşin alan sunucular kazançta. Geri kalanlar hepten LOST!