Bu akşamki Galatasaray-Fenerbahçe derbisinin şampiyonluk yarışı açısından bir esprisi kalmadı. Fenerbahçe, bu kadar puan farkından sonra liderliği bırakmaz ve ipi göğüsler. Galatasaray ikincilik yarışında Beşiktaş’ın gerisine düşmemek için karşılaşmayı kazanmak zorunda. Fenerbahçe de ezeli rakibini bir sezon içinde iki kez yenilgiye uğratmak isteyecek. Sarı kırmızılılar kendilerine yakışmayacak performanslarıyla bu sezon taraftarına büyük hayal kırıklığı yaşattı. Mancini ve öğrencileri için kendilerini affettirme fırsatı ayaklarına geliyor. 6 Kasım 2002’de Kadıköy’deki unutulmaz maçı Fenerbahçe 6-0 kazanmıştı. 6 Nisan 2014’de Galatasaray aynı skorla ezeli rakibinden rövanşı alabilir mi? Mancini geçen hafta 4-0 yenebiliriz demedi mi? Peki 6-0 olur mu? Futbolda her şey olur olmasına da hangi takımın lehine olur orasını bilemeyiz. Dostça, centilmence, hayırlı derbiler!Kedi lobisiSeçim gecesi trafo merkezine girip elektrikleri kesen kedi lobisinin elemanları hakkında edindiğim son bilgileri aktarıyorum.Kötü kedi Şerafettin, kısa adıyla Şero ve çetesi hepimizi gafil avladı. Sandık oyunları konusunda her şeyi bekliyorduk da bunu beklemiyorduk. Amerikalı gizli ajan kediler Sylvester ve Garfield ile işbirliği yaptığı tapelerden ortaya çıkan kötü kedi Şero ve arkadaşları meğer organize bir şekilde çalışmış. 40 il ve ilçede sessiz sedasız miyavlamadan elektrikleri kesmeyi başarmış. Aralarında kod adı Asabi, Baron, Edepsiz, Göbüş, Fındık ve Topaç’ın olduğu kedi lobisinin trafolara girme nedeni siyasi değilmiş.Ocak sonunda İstanbul’da sahnelenen ve kedi kostümlü insanların şarkı söyleyip dansettikleri ‘Cats’ müzikalini protesto ediyorlarmış. Bunlar bizi dünyaya rezil ediyorlar diyorlarmış. Seçimlerin Mart sonunda olması nedeniyle azgınlıklarının doruklarındaymışlar. Kediler karanlıkta diğer canlılara nazaran çok daha iyi gördükleri için de böyle bir operasyon düzenlemişler.Hepsi bu!Geyşa Sevim EmreOrhan Gencebay ile Sevim Emre bu yaz evliliklerinin 35’inci yılını kutlayacakmış. Sevim Hanım, Orhan Baba’nın geyşası olduğunu itiraf etmiş. "Manikürünü, pedikürünü, cilt bakımını yaparım. Bayram ve kandillerde elini öperim. Yanından ayrılırken arkamı dönmem saygıdan geri geri çıkarım, asla dır dır yapmam, başının etini yemem, hep güzel sözler şarkılar söylerim, zili bile çalmasına fırsat vermeden kapıyı açarım, pijamasını, kıyafetlerini, banyo suyunu, havlusunu, kesesini hazırlarım" demiş. Orhan Baba çok şanslı adammış. Bu dünyada cennette gibi yaşıyor. Sevim Hanım geyşa değil adeta gökden inmiş bir melek. Bu devirde bir erkeğe böyle hizmet eden kadın mı kaldı? Sevim Hanım’ın Orhan Baba için yaptıklarının yarısını başka bir kadından istesen boşanma nedeni diye anında mahkemeye başvurur!Türkiş selfie dediğin...Son zamanlarda cep telefonlarıyla kendi fotoğrafını çekmek moda oldu. Tatilde, restoranlarda, arkadaşlarla çekilen selfie’lerden sonra çiftler seks sonrası fotoğraflarını çekip Instagram’da takipçileriyle paylaşmaya başlamış. İngiltere, ABD, Almanya ve Avustralya’da yaşayanlar bunu sıklıkla yapıyormuş. Ne halleri varsa görsünler. Bize uymaz. Montajlanmış kasedimiz çıkar internete düşer diye öyle şeylerden korkarız. En fazla tuvalette oturmuş ıkınırken çekilmiş bir selfie çekip paylaşabiliriz. Hem bu aralar içinde bulunduğumuz ortamı bundan güzel ne yansıtabilir? Türkiş selfie dediğin böyle anlamlı olur!
Kadın her yaşında güzeldir. Bazıları yıllanmış şarap gibi. Seneler geçtikçe daha bakımlı, alımlı ve havalı oluyor. Cazibeleri yükseliyor, hoşluk dereceleri tavan yapıyor. Süperstar Ajda Pekkan ile oyuncu Nebahat Çehre’yi biliyorduk. Son günlerde iki tanesini daha hatırlama fırsatını yakaladık. Türk sinemasının efsane isimlerinden Filiz Akın ile Fatma Girik. O kadar formdalar ki onları gören kadınların morali düzeliyor. İkisi de 71 yaşında. İkisi de fıstık gibi. Nazar değmesin. 71 kere maşallah!TwItter ehliyeti veren ülkeHülya Avşar, “Twitter’ı kullanmasını bilmeyenler var’’ demiş. Bunu ‘günün gafı’ olarak değerlendirmişler. Bence tam tersi ‘günün önemli lafı’ olmalıydı. Çünkü Hülya Hanım yerden göğe kadar haklı. Twitter’a sadece küfür ve hakaret etmek için girenler var. Her atılan tweet’i eleştiren olumsuz ve karamsarlar da cabası. Günaydın dediğinizde üstünüze sıçrıyorlar. Bugünün nesi aydınlık diye! Engellemekle bir yere varılmaz. En iyisi sürücü belgesi gibi bir Twitter kullanma ehliyeti versinler. Üstünde kullanıcının fotoğrafı ve kimlik bilgileri olsun. Sorumsuzca abuk sabuk tweet atanlardan hesap sorulsun. Twitter’ı dünyada yasaklayan tek ülke biz olmayabiliriz. Ama girip kullanmak için ehliyet veren ilk ülke biz oluruz!Bayrampaşa’nın dahisiArda Turan’ın hayatı kitap olmuş. Adı “Bayrampaşa’nın dahisi.“ Kitapta yıldız futbolcunun doğup büyüdüğü Bayrampaşa’nın kişiliği ve karakteri üzerindeki etkisi anlatılıyormuş. Arda daha çok genç. Hayatının kitabı için erken. Hem bir ‘dahi’ kitabı yapılacaksa... ‘Kasımpaşa’nın Dahisi’nin tam zamanı. Dahi dediğin sadece sahada topa değil...Siyasette tüm ülkeye hükmedene denir!Belden yukarı dansSaçma sapan araştırmalarıyla ünlü İngilizler yine son derece lüzumsuz bir bilimsel açıklama yayınlamış. Kadınlar dans eden erkeklerin belden yukarısını kıvrak kullanmalarını güç sembolü olarak görüyor ve karşı koyulmaz bir çekim hissediyormuş. Palavra! Kendimden biliyorum. ‘Yok Böyle Dans’ yarışmasında denedim. Alt tarafımı zaten fazla oynatamıyordum. Bari üst kısmımı birazcık kıvırtayım dedim. 23 yaşındaki güzel Ukraynalı dansçı partnerim Alina, yüzüme acı acı baktı, “Sen her defasında biraz daha iyi olacağına daha kötü dans ediyorsun’’ dedi. Justin Timberlake olma hevesim orada bitti!Sanat dünyası Overthose ile tanıştıSeçkin sanat eserlerine erişimi kolaylaştırmayı ve düzenleyeceği seminerler ile sanatseverlere en üst düzeyde hizmet vermeyi amaçlayan Overthose, Nişantaşı’nda açıldı. Uzun yıllardır iletişim alanında edindiği tecrübeyi farklı bir alana taşıyan Banu Birkan’ın kurucusu olduğu Overthose, koleksiyonerlere kişisel yatırım danışmanlığı hizmeti de sunacak.
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre geçen yıl ülkemizde evlenen çiftlerin sayısında yüzde 0.6 oranında bir azalma olmuş.Boşanmalar ise 1.6 oranında artmış.600 bin 138 çift evlenirken 125 bin 305 çift boşanmış.Amerika’da yapılan bir araştırma boşanmalardaki artışın oyuncak satışlarını hızlandırdığını saptamış.Çoçuklu çiftler boşanmadan olumsuz etkilenmesin diye çocukları şımartmaya başlıyor.Bir nevi sus payı gibi oyuncak alıyor.Gelinlik satanlar nasıl evliliklere seviniyorsa..Boşanmalarda da oyuncakçılara gün doğuyor!Rahibe styleO Ses Türkiye’nin İtalyan versiyonu ‘The Voice’ yarışmasına katılan rahibe Cristina Scuccia izleyicileri büyülemiş.Sadece büyülemekle kalmamış internette fenomen olmaya başlamış.Rahibe Cristina, Alicia Keys’in ‘No One’ şarkısıyla YouTube’da rekorlar kıran Güney Kore’li PSY’nin ‘Gangham Style’ klibini bile şimdiden geride bırakmış.Rahibenin sahne performansında PSY’nin dansını andıran hareketler varmış.‘Yırtık Rahibe’ lakabını taktıkları 25 yaşındaki rahibe Scucci katolikler arasında müziğe meraklı ilk dini kişi değil.Ruhani liderleri Papa’nın da bu konuda sabıkası var.İtalyan kökenli Amerikalı şarkıcı Perry Como, yarım asır öncesi konser vermek için Vatikan’a gitmiş.Bir de bakmış müziğin ritmine kendini kaptıran Papa 12.Pius yerinde duramıyor. Onun üzerine ‘Papa Loves Mambo’ şarkısını yapmış.Papa mambo severse rahibe de çıkar böyle oynar işte.Hayırlı seçimlerNihayet seçim zamanı geldi.Vatandaşlık görevimiz sandık başına gidip oy kullanmak.Bunu yapmayanlar kaderlerine razı olurlar.Mutlaka oy kullanın.Canım Türkiyem’e hayırlı seçimler aydınlık yarınlar dilerim.Korumaya koruma gerekABD Başkanı Barack Obama, Nükleer Güvenlik Zirvesi için gittiği Hollanda’da kendisini korumayla görevli Gizli Servis elemanlarından biri sarhoş olmuş.Obama’nın gelişinden bir gün önce otelin koridorunda kendinden geçmiş bir vaziyette yerde yatarken bulunmuş.Alkolü fazla kaçıran görevliyi disiplin suçu işlediği gerekçesiyle Amerika’ya geri yollamışlar.Ben olsam hemen oracıkta kovardım.Bu kadar salak biri güvenlik görevlisi olamaz.Madem sızana kadar içiyorsun ortalıkta ne dolaşıyorsun?Git odana yat.Obama’nın işi zor.Korumasının da korumaya ihtiyacı var.Haftada 3 gün pilatesHaftada 3 gün pilates yapıyorum.Size de tavsiye ederim.Gençleşiyor ve dinçleşiyorsunuz.Kısa sürede yürüyüşünüz değişiyor.Ayaklarınız yere daha sağlam basıyor.Bu arada en önemlisi pilates gerginliğinizi de alıyor.Birkaç seans sonrası enerjinizin yükseldiğini hissediyorsunuz.İlk başta biraz zorlanıyorsunuz ama sonra vücut alışıyor.Ağrılar, sızılar kayboluyorÖzellikle belinde ve boynunda sorun olanların pilates yapması şart.Kasları güçlendirmenin ve iyileşerek formda kalmanın en güzel yolu. Mind&Body Conditioning stüdyolarında Murat Berkin ve Ceren Altan hocalar gibi pilatesin ustalarıyla çalışıyorum.Reformer pilates dedikleri son teknoloji aletli jimnastiği bilinçli ve sistemli bir şekilde yaptırıyorlar. Siz de bir an önce pilatese başlayın, seçim sonrası stresini bedeninizden atın.
Politikacı: Andrew Uitvlugt KelownaBritish Columbia, Belediye Başkanı Adayı Yıl: 2005Verdiği söz: Sokaklarda çöp toplayanlara ücretsiz uyuşturucu dağıtacağını söyledi.Nedeni: Kentte uyuşturucu bağımlıları çöpçülerden çoktu. O zaman neden uyuşturucu bağımlıları çöpçülük yapmasın ve kontrol altında tutulmasın diye düşündü.Sonuç: Seçimi kaybetti. 5 aday arasından 4'üncü gelebildi.Politikacı: Silvio Berlusconiİtalya Başbakan Adayı Yıl: 2006Verdiği söz: Seçim sonuna kadar seks yapmayacağını söyledi.Nedeni: Adının karıştığı seks skandalları, hayat kadınlarına olan düşkünlüğüyle tanındığı için kaybettiği muhafazakar oyları kazanmayı hedefledi.Sonuç: Sözünde durup durmadığı bilinmiyor ama seçimi kaybetti.Politikacı: PercyFlorida Eyaleti Amerika Kongresi Adayı Yıl: 2002Seçim sloganı: Ruff, Ruff, Bark, Bark, Hav Hav!Nedeni: Percy bir köpekti. Sahibi Wayne Genther adlı Floridalı, Percy’nin son derece sadık ve itaatkar olduğunu söyledi. “İdeal bir temsilci olur” dedi.Sonuç: Percy, seçimlere katılamadı. Seçim kurulu "Köpekten aday olmaz" dedi.Politikacı: Jacob HaugaardDanimarka Parlamento Adayı Yıl: 1994Verdiği söz: Havayı güzelleştireceğini ve bisikletli vatandaşlara destek vermek için arkadan esen rüzgarı güçlendireceğini iddia etti. Nedeni: Jacob aslında bir stand-up komedyeni. Adaylığı şakaydı. Politikacılarla dalga geçmek istedi. Seçim kampanyasındaki bağışları bira içmek için harcadığını itiraf etti.Sonuç: Seçimi kazandı ve ülkesinde 50 yıl sonra seçilen ilk bağımsız aday oldu. Jacob zaferini "Politikadan hiç anlamam, şimdi öğrenmem için bana bir de üste her ay maaş verecekler" esprisiyle kutladı.Seçim öncesi beyin jimnastiğiOyumuzu kullanırken aklımızın başımızın yerinde olması gerekiyor. Yarın sandık başına gitmeden önce işte size iyi bir beyin jimnastiği: (Cevaplar altta ama onlara bakmadan önce lütfen soruları yanıtlamaya çalışın)1) Geceleri çağrılmadan gelirler... Gündüzleri çalınmadan kaybolurlar... Nedir bunlar? 2) İki ayağım var bana yetiyor. Sadece durduğumda yere değiyor. Neyim ben?3) Açıldığında onu kimse istemez. Ama bir kere sahibi olduktan sonra onu kimse kaybetmek istemez. Nedir bu?4) Sabahları kaybettiğim başı. Akşamları bulurum. Neyim ben?5) Ayağa kalktığında yok olurum... Oturunca tekrar ortaya çıkarım. Neyim ben?6) Benim bozulmamı istemezsin. Çünkü ben bozulduğumda etrafındakilerin de bozulur sonra gergin bir ortam oluşur. Ben neyim?7) Nefes almam, ama koşarım. Yemek yemem, ama uyurum. Su içmem, ama yüzerim. Düşünmem, ama büyürüm. Ben seni hiç göremem, ama sen beni her gün görürsün. Neyim ben?Cevaplar1) Yıldızlar 2) El arabası 3) Dava 4) Yastık 5) Kucağınız 6) Sinirler 7) Ayaklar
Gladyatör filminin kahramanı arenanın korkusuz cengaveri Maximus’u canlandıran Avustralya'lı oyuncu Russell Crowe’un başına gelenler pişmiş tavuğun başına gelmez. Büyük umutlarla çekilen ve gişede iyi iş yapması beklenen 'Nuh’un Gemisi' filmi İslam'a aykırılık içerdiği için birçok Müslüman ülkede yasaklanmış.Hıristiyanlara da yaranamamış.Onlar da filmi gerçeği yansıtmayan dini bir sömürü olarak nitelendirmişler.Gladyatör Russell’ın şanssızlığı bununla da bitmemiş. Katolik dünyasını ruhani lideri Papa Francis ile görüşme isteği reddedilmiş. Vatikan bu görüşmenin filmin promosyonunda kullanılmasından çekinmiş. Haberi "Russell Crowe Papa tarafından reddedildi" diye bir başlıkla vermişler. O da bir şey mi? Russell’ı yönetmenliğini ve başrolün üstlendiği ‘The Water Diviner’(Su Bulucu) filmi için teklif götürdüğü komedyen Cem Yılmaz da az kalsın reddediyormuş. Papa’ya gelinceye kadar... Oscar ödüllü dünyaca ünlü Gladyatörün makus talihine bakar mısınız!Önce Ay sonra Marsİngiliz fizikçi Stephen Hawkins, 50 yıl içinde insanların Ay’da koloni kuracaklarını ve 2100 yılında Mars’a yönelmeye başlayacaklarını iddia etmiş. 72 yaşındaki dahi Hawkins bunadı herhalde.Ne dediğinin farkında mı?Ben ne fizikçiyim ne dahi.Bu konudaki fikrim bilimsel değil ama onunkinden en azından daha mantıklı. Ne Ay’ı ne Mars’ı?Biz daha içinde bulunduğumuz bu dünyayı paylaşamıyoruz.Uzayı nasıl paylaşacağız?Herkesi kendimize benzetmekte ustayızDidier Drogba, Galatasaray’a transfer olduğunda çok sevinmiştik.Fildişi Sahilleri’nin dünyaca ünlü yıldız futbolcusunun ülkemizde top koşturması heyecan vericiydi.Hollandalı yıldız Sneijder ile iyi bir ikili oluşturdular. Taraftar memnundu. Her yaptıkları haber olduğu için basın da mutluydu. Sonra futbol dünyasının bir başka dünyaca ünlü ismi canım Türkiyem’e geldi. İtalyan Roberto Mancini, Drogba ve Sneijder’in hocası oldu. Ve kısa süre içinde durum değişti.Drogba tüm maç sahada duruyor, oyundan alınınca tepkisini koyuyor, hocasına küsüyor. Sneijder koşuyor, aklı sahada değil, en önemli maçlarda kendini gösteremiyor. Her deplasmanda ayrı bir kabus yaşayan Mancini ne yaptığını bilmiyor, habire kadro,taktik değiştiriyor. Kim gelirse gelsin... Nereden gelirlerse gelsin... Ne kadar ünlü olurlarsa olsun...Hepsini kendimize benzetmekte ustayız.
Süperstar Ajda Pekkan ile Diva Bülent Ersoy yani Bülent Abla ya da namı diğer Babla arasında geçen Ramazan bir kırgınlık yaşanmıştı. Davetli oldukları iftar yemeğine geç gelen Süperstar, aynı masadaki Babla’mıza selam vermeyince çıngar çıkmıştı.Duruma çok içerleyen Babla, Süperstar’a söylemedik laf bırakmamıştı. Sonra araya zaman girdi ve tam olaylar yatışacak derken Süperstar katıldığı bir televizyon programında ‘’Bülent Ersoy ayıp etti. Biz onunla abi kardeş gibiydik’’ deyiverdi.Şimdi Babla neye daha fazla kızacağına şaşırdı.Kendisinden 7 yaş büyük birinin onun küçük kardeşiymiş gibi konuşmasına mı? Yoksa bir zamanlar erkek olduğunun hatırlatılmasına mı?Uzaylı türkücü Mustafa Topaloğlu, 'Bülent Bey' diye hitap edince köpürmüştü.Ajda Pekkan, ‘abi’ deyince neler yapabileceğini hayal etmeye bile çekiniyorum!Biz de ‘kimler geldi kimler geçti’ diye merak ediyorduk. Meğer Diva Babla ile Süperstar Ajda abi-kardeş gibiymiş.Bağımsız TolgaTolga Karel nev-i şahsına münhasır bir tip.Ne zaman nerede ne yapacağı belli olmuyor.Televizyonun reyting gurusu Acun’un da başarısı böyle tipler bulmakta.Nitekim ünlüler takımındaki Tolga Karel ile Akın Saatçi birbirlerine girmiş. Tolga sinirinden yüzerek başka bir adaya geçip bağımsızlığını ilan etmiş. Survivor’ın dünyadaki yayın tarihinde bir ilktir herhalde. Ada değiştirip bağımsızlığını ilan etmek. Bayrak da açtı mı acaba? Ananas cumhuriyeti mi muz mu? Bağımsız Tolga!Viva Ceminay‘Viva Zapata’ diye bir film vardı. 1900’lü yılların başında Meksika Devrimi’nin efsane olmuş haydutu olarak anılan köylü lider Emilio Zapata’nın hayatını Marlon Brando canlandırıyordu. Elia Kazan’ı yönettiği film5 dalda Oscar’a aday gösterilmiş ve Anthony Quinn en iyi yardımcı oyuncu ödülünü kazanmıştı. Biz de radyoculukta bir devrim başlatıyoruz. 24 Mart Pazartesi sabahı 06.00’da yeni yuvam Radyo Viva’da, ‘Morning Show’ programına başlıyorum. Hafta içi her sabah güne pozitif enerjiyle moral depolayarak başlamak için ‘Viva Ceminay’ diyorum. Canım Türkiyem’i bekliyorum.
Arabesk müziğin tanınmış isimlerinden Ceylan yeni albümü için imajını değiştirmiş. Saçlarını asi punk şarkıcıları gibi havaya dikip fuşya rengine boyatmış. Ancak bütün bu görsel çabasına rağmen müzik tarzı aynı. Arabesk ve Türk Halk Müziği türünde devam etmiş. Resmine baktığınızda kendini tamamen yenilemiş. Dinlediğinizde ise hiçbir şey değişmemiş. Oysa farklı tellerden çalmak güzel şeydir. Arabeskin kralı Orhan Baba’mız rap yapsa... Sevim Hanım’dan izin alıp saçlarını kazıtsa... Arkadaşlar buna hazır mısınız? Varsın batsın o zaman bu dünya!Sükan’ın canı çekmiş evlenmişEski manken Ece Sükan ilginç bir kadın. Nev-i şahsına özgür bir düşünce şekli var. Ece Hanım uzun süredir birlikte olduğu modacı sevgilisiyle Amerika’da evlenmiş. Sürpriz nikahla ilgili sorulara ‘O anda canımız istedi evlendik’ diye cevap vermiş. Yani Amerika’da olmaları tesadüf. Patagonya’da da olsa evleneceklermiş. Canı çekince çikolata, dondurma, kızarmış patatesle hamburger yiyeni duydum. Canı çekince sinemaya, tiyatroya, konsere gideni veya seyahate çıkanı duydum. Evlenenleri ilk defa duyuyorum. İnsanın canı hangi şartlar altında evlenmek ister acaba? Gelinlik satan bir mağazanın ya da bir mücevheratçının vitrininin önünde mi? Aynı anda canlarının çekmesi güzel bir tesadüf. Anlaşılan tencere yuvarlanmış, kapağını bulmuş.Bieber ayvayı fena halde yemişKanadalı pop ikonu Justin Bieber müziğinden çok çıkardığı skandallarla gündeme geliyor. Genç şarkıcının ayda 1 milyon dolar harcadığı iddia ediliyor. Miami sokaklarında alkollü bir vaziyette araba yarışları... Los Angeles’da yan komşusunun evine yumurta atmalar... Dünyanın dört bir yanında çılgın partiler, olay çıkartmalar... Fotoğrafını çekmek isteyen magazincilere saldırmalar... Bunlar Justin’in vukuatlarından bazıları. Peki ya hafızası? Justin’i, kendisine dava eden bir paparaziye saldırmakla ilgili sorguya çekmişler. "Avustralya’da bulundun mu?" diye soruyorlar. Bön bön bakıyor ve "hatırlamıyorum" diyor. Dünyanın bir ucundaki kıtaya gidip gitmediğinden haberi yok. Bu daha 19 yaşında. Hafıza toptan gitmiş. Bieber ayvayı yemiş!
Sinem Kobal, Azeri bir modacının davetlisi olarak Bakü’ye gitmiş.Prensesler gibi karşılanmış.Girdiği her ortamda büyük ilgi görmüş.Hayranları onunla fotoğraf çekmek için sıraya girmiş.‘Sinem, Bakü’yü salladı’ diyorlar.Ne sallaması?Bülent Ersoy, Sibel Can olsa anlarım.İncecik Sinemcik Bakü’yü nasıl sallar?Olsa olsa hafif bir rüzgar estirmiştir!Nymphomania isimli bir film bizim neyimize?Lars Von Trier’in ‘Nymphomaniac’, ya da bizdeki çevirisiyle ‘İtiraf’ adlı filmi çok ses getirdi.Sevişme sahnelerinin gerçek olduğu iddia edilen film 50 yaşına gelmiş bir kadının doğumundan itibaren yaşadığı cinselliği dile getiriyor. Filmin cüretkar sahneleri kadar oyuncuların orgazm olurken çekimiş afiş fotoğrafları da büyük tartışmalara neden olmuş.Yaş sınırına rağmen yasaklar ve sansürler yüzünden bu film bizde ilgi çekti. ‘Nymhomaniac’ isimli bir film neyimize? ‘Nemfomanyak’ değil ‘İtiraf’ diye çevirmişler. Bu bir. ‘Vajina Monologları’ adlı bir tiyatro oyunu sırf ‘vajina’ kelimesinden dolayı bu diyarda oynayacak salon bulamamıştı. Bu iki.Dünyanın belki de ‘en antipatik aktörü’ Shia Le Bouf’un başrolünde oynadığı bir filmin tümü çıplaklık ve sevişme sahneleriyle dolu olsa ne yazar? Bu üç. ‘Kurt Seyid ve Şura’da Kıvanç Tatlıtuğ ile Farah Zeynep Abdullah’ın öpüşüyoruz diye birkaç saniye dudaklarını değdirmeleri neyimize yetmiyor?Bu da dört!Koçum benimRahmi Koç’a hayranım. Kaliteli yaşamasını bildiği ve zevkli olduğu için. Para, pul, şan, şöhret hiçbirinin önemi yok. Rahmi Bey gibi asla gençlik ateşini kaybetmeyeceksin.Cenevre kentinde düzenlenen oto fuarında üstü açık bir Mustang otomobil görüp beğenmiş.Hafta sonları golf oynamaya bununla giderim deyip siparişini vermiş. Helal olsun sana bu yollar Rahmi Bey.Koçum benim!