Sinem Kobal, Azeri bir modacının davetlisi olarak Bakü’ye gitmiş.
Prensesler gibi karşılanmış.
Girdiği her ortamda büyük ilgi görmüş.
Hayranları onunla fotoğraf çekmek için sıraya girmiş.
‘Sinem, Bakü’yü salladı’ diyorlar.
Ne sallaması?
Bülent Ersoy, Sibel Can olsa anlarım.
İncecik Sinemcik Bakü’yü nasıl sallar?
Olsa olsa hafif bir rüzgar estirmiştir!
Nymphomania isimli bir film bizim neyimize?
Lars Von Trier’in ‘Nymphomaniac’, ya da bizdeki çevirisiyle ‘İtiraf’ adlı filmi çok ses getirdi.
Sevişme sahnelerinin gerçek olduğu iddia edilen film 50 yaşına gelmiş bir kadının doğumundan itibaren yaşadığı cinselliği dile getiriyor. Filmin cüretkar sahneleri kadar oyuncuların orgazm olurken çekimiş afiş fotoğrafları da büyük tartışmalara neden olmuş.
Yaş sınırına rağmen yasaklar ve sansürler yüzünden bu film bizde ilgi çekti. ‘Nymhomaniac’ isimli bir film neyimize? ‘Nemfomanyak’ değil ‘İtiraf’ diye çevirmişler. Bu bir. ‘Vajina Monologları’ adlı bir tiyatro oyunu sırf ‘vajina’ kelimesinden dolayı bu diyarda oynayacak salon bulamamıştı. Bu iki.
Dünyanın belki de ‘en antipatik aktörü’ Shia Le Bouf’un başrolünde oynadığı bir filmin tümü çıplaklık ve sevişme sahneleriyle dolu olsa ne yazar? Bu üç. ‘Kurt Seyid ve Şura’da Kıvanç Tatlıtuğ ile Farah Zeynep Abdullah’ın öpüşüyoruz diye birkaç saniye dudaklarını değdirmeleri neyimize yetmiyor?
Bu da dört!
Koçum benim
Rahmi Koç’a hayranım. Kaliteli yaşamasını bildiği ve zevkli olduğu için. Para, pul, şan, şöhret hiçbirinin önemi yok. Rahmi Bey gibi asla gençlik ateşini kaybetmeyeceksin.
Cenevre kentinde düzenlenen oto fuarında üstü açık bir Mustang otomobil görüp beğenmiş.
Hafta sonları golf oynamaya bununla giderim deyip siparişini vermiş. Helal olsun sana bu yollar Rahmi Bey.
Koçum benim!
Sinem Bakü'yü nasıl sallar?
Haberin Devamı