Mahsun Kırmızıgül sinema uğruna şarkıcılığı bıraktı. Yönetmen koltuğunu çok sevdi. İşini ciddiye aldı. Başarılı da oldu. Ancak uluslararası piyasada sesini bir türlü duyuramadı. ‘Mucize’ adlı son filmi Oscar adayı olmayınca öfkelendi. Sonunda çareyi Hollywood’u içten fethetmekte buldu. Mahsun, Los Angeles’da ev tutmuş. Yeni filmi için İngilizce öğreniyormuş. Sadece dil öğrenmek yetmez. Adını da Amerikalıların anlayacağı hale getirmeli. Amerika’ya giden Türkler isimlerini değiştirirler. Ordakilerle daha rahat iletişim kurabilmek için. Çoğu zaman bunlar uydurma isimler olur. Mahsun Kırmızıgül’ünkü ise hazır. İsminin İngilizcesini kullanabilir. Filmin afişi için çok havalı olur.Starring ‘Depressed Redrose.’ Nasıl ama?İmdat simidi Beren‘Muhteşem Yüzyıl’ın devamı ‘Kösem Sultan’ can çekişiyor. Prodüsiyona ve oyuncu kadrosuna inanılmaz paralar harcandı. Hiçbir masraftan kaçınılmadı. Ancak reytinglerde hedeflenen sonuca varılamadı. Her hafta daha geri sıralara düştü. Nedeni tam olarak belli değil ama… Dizinin senaryosunun ağır ilerlemesi, karakterlerin yeterince ilgi çekici gelmemesi ve izleyicinin beklentisinin daha büyük olması belli başlı faktörler olarak sivriliyor. Yapımcılar çareyi diziye daha sonraki bölümlerde ‘Kösem’ olarak katılacak Beren Saat’i bir an önce devreye sokmakta bulmuş. Ünlü oyuncu bu haftaki 7. bölümde ünlü oyuncu dizideki yerini alacakmış. Beren’in işi hiç de kolay değil.Tek başına diziyi kurtarması zor. Yerini aldığı ve gençliğini oynayan Yunanlı oyuncunun aksanı hâlâ kulaklarımızda.Birden bire düzelirse garip olur. Aynen devam ederse daha da tuhaf olur. ‘Muhteşem Yüzyıl’ın ilkinde Hürrem Sultan rolündeki Meryem Uzerli ‘tükenmişlik sendromu’ diye çekimleri yarıda bırakıp gitmişti. Ondan kalan boşluğu Vahide Perçin bir türlü dolduramamıştı. Kanuni Sultan Süleyman rolündeki Halit Ergenç durumu kurtarmıştı. ‘Kösem Sultan’da ise Halit Ergenç gibi bir güç yok. Bakalım ‘imdat simidi’ olarak sarıkdıkları Beren Saat, diziyi canlandırabilecek mi? Başrolü paylaşacağı Kenan İmirzalıoğlu veya Kıvanç Tatlıtuğ gibi popüler bir ünlü erkek oyuncuyu yanına monte etmezlerse şansa ihtiyacı olacak gibime geliyor!Neredesin Hüsnü?Hüsnü Şenlendirici, üçüncü solo albümünü çıkartmış. Usta klarnetçi ‘HÜSN-Ü Avare’ adlı albümünün tanıtımını yaparken ilginç açıklamalarda bulunmuş. Geçmişteki hatalardan ders çıkardığını söylemiş. Büyük aşk yaşadığı Deniz Seki ile ilgili soru sorulmasın diye 4 yıl evden çıkmadığını söylemiş. “Yaşadığı şey çok zor. Umarım en kısa zamanda özgürlüğüne kavuşur” demiş. Samimiyetinden şüphe yok. Ama bunca zamandır nerdeydi?Albümü çıkana kadar saklandı mı? Şimdi mi destek vermek aklına geldi? “Nerdesin Aşkım” diye bir şarkı var ya.Bu parçanın adı da ‘Nerdesin Hüsnü.’
Manken Özge Ulusoy, Sabancı ailesinin veliahtlarından Hacı Sabancı ile uzun süredir birlikte.Bir ara ayrıdılar. Sonra dayanamadılar. Kısa süre içinde barıştılar. İllişkilerine bıraktıkları yerden tam gaz devam ediyorlar.Birliktelikleri uzadıkça Özge ister istemez evlilik ne zaman sorularına muhatap oluyor.Geçenlerde yine sormuşlar ‘’Yeni yılda tektaş yüzük gelir mi?’’ diye.Özge de "Tektaş beklemediğim çok bariz artık. Tek taş değil beştaş bekliyorum dermişim" diye şaka yollu bir yanıt vermiş.Aslında Özge latife yaptığını iddia etse de çok açık ve net bir mesaj veriyor."Röportajcı sana söylüyorum, Hacı sen duy" diyor."Nikah istiyorum artık" diye bas bas bağırıyor.Hacı, sevgilisinin haykırışını duymasına duyuyor da ailesine dinletemiyor. Sorun orda. Yoksa Özge’ye beş taş feda olsun.Natürel yapımcı Hülya AvşarHülya Avşar zeki bir kadın. Yaptığı işlerde başarılı olmasını buna borçlu. Güzellik, gençlik geçici. Akıllı olmak kalıcı. Avşar ‘Muhteşem Yüzyıl Kösem Sultan’ dizisini kurtarmak için Beren Saat’in yeterli olmayacağını öngörmüş. "Keşke dizide Kenan İmirzalıoğlu olsa" diye o da fikrini dile getirmiş. Hülya ile bu konuda aynı fikirde olduğum daha önceki yazılarımda var. Kaprisli olduğuna dair ortaya atılan iddiaların doğru olup olmadığını sormuşlar "Öyle bir şey yok ben natürel bir insanım" demiş. Yani doğal olduğunu söylüyor. Dizinin yapımcısı Avşar kzı olmalıydı kadroyu daha iyi kurardı.Sinan’ın oğlu SinanSinan Akçıl, oğlu olsa adını Sinan koymak istediğini söylemişti.Hepimiz içimizden ‘inşallah babası gibi şarkıcı olmaz’ demiştik. Sinan’ın uzatmalı ve uzaktan kumandalı sevgilisi Ebru’ya fikrini sormuşlar isim konusunda. Ünlü pilatesçi, "Sinan güzel isim. Çocuğumun adı Sinan olsun isterim" demiş. Çocuğu dünyaya getirmek için gereken koşullarda sorun olmadığı sürece isim önemli değil. Ebru, Sinan’dan çocuk istiyorsa, daha sık biraraya gelmeliler. Ama görüntü bunun tam tersi. Sinan’ın olduğu yerde Ebru, Ebru’nun olduğu yerde Sinan yok. Gördüğümüz kadarıyla elele değil yan yana bile değiller. Şayet gizliden gizliye buluşmuyorlarsa bu koşullarda çocuk yapmaları zor. Ünlü ikilinin biraz fedakarlık yapıp birbirlerine zaman ayırması gerekiyor. Kendileri için değilse bile. Sinan’ın oğlu Sinan için!
Yeşilçam harikalarından 1982 yılının ‘Dünyayı Kurtaran Adam’ isimli filmi, dünya sinema tarihine Turkiş Star Wars olarak geçmişti.Star Wars (Yıldız Savaşları) serisinin merakla beklenen yeni filmi ‘Güç Uyanıyor’ dünya çapında büyük ilgi görüyor.1977 yılında George Lucas tarafından çekilen bilim kurgu dalındaki başyapıt yıllar geçtikçe fenomen haline geldi.Bugüne dek vizyona giren 6 bölümle 30 milyar dolarlık hasılata ulaşıldı.Son filmin ise tek başına 10 milyar dolarlık bir gelir sağlaması bekleniyor.Dünya çapında ‘Turkiş Star Wars’ olarak bilinen bir film de var.Yeşilçam’ın harikalarından 1982 yılının ‘Dünyayı Kurtaran Adam’ isimli filmi ‘dünya sinema tarihine ‘Türkiş Star Wars’ olarak geçmişti.Benzetme ironikti.Filmin kurgusu ve teknik yetersizlikleri eğlence konusu olmuştu.Fantastik niyetiyle başlayıp kahkahalı bir komediye dönüşmüştü.‘Dünyayı Kurtaran Adam’ ışıksız kartondan yapılmış ışın kılıcıyla, Han Solo yerine Cüneyt Arkın’ın aksiyon sahneleriyle, maskeli Darth Vader yerine haşin ve gaddar bakışlı Hüseyin Peyda’sı, ‘Yaratık’ rolündeki Yadigar Ejder’iyle gerçek bir efsanedir.Onların gişe rekorları kıran ‘Star Wars’ı varsa.Bizim de kült olmuş ‘Dünyayı Kurtaran Adam’ımız var.‘Turkiş Star Wars’ gibisi bir daha bu yeryüzüne zor gelir!Koldaki dövmelerArda Turan’ın son zamanlarda büyük aşk yaşadığı sevgilisi Aslı Doğan dövme yaptırmayı seviyor.Bir kolunda kardeşi, anne ve babasını doğum tarihlerinden bir dövme varmış.Diğer koluna da bu kez Arda’nın doğum tarihini yazdırmış.Bence yetmez.Keşke vatandaşlık numaralarını da yazdırsaydı.Hatta cep telefonlarını ve posta kodlarını.Amaç koluna senin için anlam taşıyan numaralar yazdırmak değil mi?Bari tam olsun.Kim olduklarını herkes anlasın.O zaman günün birinde kaybolursan onları daha kolay bulurlar.Eskiden ejderha, yılan, isim, kalp dövmeleri vardı.Şimdi başımıza bir de numaralı kol dövmeleri çıktı.Sırada gözlerinden yaşlar akarak gülen emojiler var!Tellli darbeŞarkıcı Sertab Erener uzatmalı aşkı müzisyen Demir Demirkan tarafından terk edildikten sonra hayata küsmedi.Bilakis hırslandı.Kendine yeni bir aşk buldu.Göz açıp kapayıncaya kadar evlendi.Üstelik eşi Emre Kula da tıpkı Demir gibi gitar çalıyor.Hem de ne gitar?Sertab ile geçen akşam birlikte sahneye çıkmışlar.Emre ‘Guiness Rekorlar Kitabı’na giren üzerinde 11 bin 441 adet pırlanta olan 18 ayardan yapılmış 2 milyon dolar değerindeki Coronet Gitar’ı çalıyormuş.Demir Demirkan, Sertab’dan lise aşkıyla birlikte olabilmek için ayrılmıştı.Sertab da bunun üzerine yeni bir sevgili buldu ve onunla dünya evine girdi.Baktı Demir’den tepki yok.Sesi sedası çıkmıyor."Görürsün gününü" dedi.Emre’ye dünyanın en değerli gitarını buldu ve onunla sahneye çıktı.Herhalde içinden "Eşimi kıskanmıyorsa bari gitarını kıskansın" dedi.Hayatının en büyük aşkı gitarlar olan Demir, böylece telli darbe yedi!
Türkan Şoray, Türk sinemasının gelmiş geçmiş en güzel gözlü yıldızlarındandır. Filmlerde öpüşmeme kuralını ilk koyan kendisidir. Türkan Sultani, iyi bir oyuncu olduğu kadar gerçek bir hanımefendidir. İyi bir yönetmen olup olmadığı ise henüz belli değil. Kızı Yağmur Ünal’ın başrolünü oynadığı ‘Uzaklarda Arama’ adlı film gişede hayal kırıklığına uğramış. Bunun üzerine filmi Araplara satmaya karar vermişler. Filmin konusu şehir merkezindeki bir pavyonun resmi bir kararla şehir dışında küçük bir kasabaya sürülmesi sonrasında yaşanan olaylarmış. Yağmur, bir Arap kanalına verdiği röportajda filmin tanıtımını yapmış. “Dere sahnesinde çok üşüdüm. Öyle ağır grip oldum ki 1 hafta yattım” demiş. Bu kadar saf ve sansasyondan uzak haberlerle filmi nasıl satacaklar bilmiyorum. Ben onun yerinde olsam olayı abartırdım. “Pavyonda çalışan kızlarla hep birlikte çektiğimiz dere sahnesinde boğuluyorduk. Üstümüzde de fazla bir şey yoktu. Donduk vallahi donduk” filan derdim. Böyle dese daha çok ilgi çekerdi. Ama belki demediği de iyi oldu. Bakarsınız ciddi sanarlar. Açık saçık sahneler var diye filmi almaktan vazgeçerler. Türkan Şoray’ın yönetmenlik koltuğunda oturduğu ilk filmin kaderine bakın. ‘Uzaklarda Arama’ diye ülkemizde gösterime girdi. ‘Araplarda Ara’ olarak kendini kurtarmaya çalışıyor.Başkalarına beş, Babla’ya onbeşDiva Bülent Ersoy, kısaca Bülent Abla ya da nam-ı diğer ‘Babla’ muhteşem bir kadındır. Giyimi, kuşamı, makyajı, mücevheratı hepsi olabileceklerin en gösterişlisidir. Babla zevki için hiçbir masraftan kaçınmaz. Her şeyin en iyisini, en pahalısını ve en fazlasını alır. Sahici kürkleriyle övünür. Kimseye hesap vermez. Babla sahne aldığı mekanda vereceği konser için turkuvaz renginde bir kostüm diktirmiş. Kuyruğuyla birlikte tam 15 metre kumaş gitmiş. Üstüne basıp düşmesin diye arkadan tutmak zorunda kalmışlar. Babla’nın kostümü 60 bin TL’ye mal olmuş. Başka nerde ne zaman giyer bilinmez. Ama Babla bir gecelik kostüm için işte böyle küçük çapta bir servet döker. Çünkü asla sıradan görünmeyi sevmez. Kumaşı bile fevkaledinin fevkinde. Başkalarına beş, Babla’ya onbeş!Hande’nin yumruğu Serdar’ın dişiHande Yener ile Serdar Ortaç ‘İki Deli’ şarkısında düet yaptı. Tanıtım zamanı geldi çattı. Serdar “Benim de çorbada tuzum olsun” diye düşünmüş. Klip çekimlerinde senaryo gereği kavga etmemiz gerekiyordu. Hande elini ayarlayamadı bana yumruk attı. Neredeyse dişim kırılıyordu. Çok sinirlendim ben de bir tane vurdum. Az daha projeyi bitirecektik” demiş. Serdar herhalde parçanın adına uygun bir hikaye uydurmuş. Yoksa bir kadına el kalkmayacağını çok iyi biliyordur. Doğruysa, Hande’nin yumruğu Serdar’ın dişi derken. İpin ucunu kaçırıyorlarmış!
Dünyaca ünlü Grammy ödüllü İngiliz şarkıcı Adele’in Türk asıllı olduğu ortaya çıkmış.Hollywood’un yakışıklısı George Clooney’nin Yeşilçam’ın yakışıklısı Ayhan Işık’ın evlilik dışı oğlu olduğu söylenmişti.Avustralyalı ‘Gladyatör’ Russel Crowe bir film çekmek için ülkemize geldi.Asmalımescit’te bahşiş isteyen sokak çalgıcıları kendisine ‘Razıl Abi’ dedi.O andan sonra o da artık bizden biri oldu.Yeşil sahalarda top koşturan yabancı futbolculardan Türk olanlar var.Mehmet Aurelio, nam-ı diğer Marko Paşa, milli takımımızda bile oynadı.Melih Gökçek’in evlad-ı maneviyesi Gökçek Wederson, Mersin’de oynuyor.Bizde ünlü olan Pascal Nouma’yı kendi memleketinde tanıyan, hatırlayan yok.Arda Turan, Barcelona’daki evinde bir döner kebap partileri vermeye başlasın...Arjantinli Messi de yakında ‘’Ben de Türküm’’ diye ortaya çıkar.Jennifer Lopez’e reklam olsun diye Ataşehir’de bir daire hediye ettiler.Tüm apartman bizim komşu ne zaman gelecek diye dört gözle onu bekliyor.Ivana Sert ‘tarz’ ,Wilma Elles ‘dizi’ oyucusu olarak maddi açıdanTürk olanlar.Rusya Devlet Başkanı Putin’in bakmayın hakkımızda veryansın ettiğine...20 yaşlarındayken Aliağa rafinesinde çalışıyormuş.Ona o zamanlar ‘Bizim Potin’ diyorlarmış.Siz ne diyorsunuz?Hepimiz Türküz!Öpüşmekten utanmakYakışıklı oyuncu Çağatay Ulusoy rol icabı öpüşmekten utanıyormuş.O an hiç rahat değilmiş.Öpüşme sahnelerinde rahatsız olduğunu dile getirmiş.“Gerçekte zevkli ama kamera önünde rahat olamıyorum’’ demiş.Çağatay yerden göğe kadar haklı.Ünlü erkek oyuncular artık kamera önünde öpüşmekten çekiniyor.Çünkü ne kadar rol gereği ve masum olursa olsun o sahneler meraklı hayranları tarafından internette binlerce defa tıklanıyor.Adamı öptüğüne öpeceğine pişman ediyor.Sonunda Çağatay’ı da utangaç yaptılar ya.Korkulur bizden!Rüzgarın hatıraları mı, Rus’un intikamı mı?‘Rüzgarın Hatıraları’ filminin galasında Rus oyuncu Sofya Khandamirova ‘şok’ bir açıklama yapmış.Sofya, Tuba Büyüküstün’ün kendisi gibi oyuncu olan eşi Onur Saylak ile oynadığı sevişme sahnelerinin gerçek olduğunu iddia etmiş.İşin tuhafı Tuba Hanım da aynı filmde rol alıyormuş.Eşi Onur’un çocukluk yıllarındaki annesini canlandırıyormuş.Sofya gerçekten sette yaşananları mı söylüyor yoksa aklınca filmin reklamını mı yapmaya çalışıyor bilemem.Ama bildiğim bir şey varsa o da eşin güzel bir Rus kadınla aynı filmde rol alıyorsa sen gidip o filmde kocanın annesini canlandırmayacaksın.Yoksa hiç ummadığın anda böyle zor durumda kalırsın.Merak ediyorum.Acaba hangisi?Bu şaşkınlık yaratan iddia tamamen uydurma mı?Filme adını veren rüzgarın değil de ‘Bir Rus Kadının Hatıraları’ mı?Son günlerde yaşanan kriz nedeniyle bir Rus’un Türk’ten intikamı mı?Ne dersiniz?
Defne Samyeli hem tatil hem de ideal hayat arkadaşını bulduğu için çok şanslı.Kurtlar Vadisi dizisinde ‘Ajan Zeynep’ karakterini canlandıran Defne Samyeli bir dergiye röportaj vermis.14 yıllık evliliğinden boyunca iki kızı olan eski sunucu ve yeni oyuncu 43 yaşında aradığı mutluluğu bulduğunu müjdelemiş."En iyi tatil arkadaşınız kim?" diye sormuşlar."Kesinlikle nişanlım. Birlikte çok seyahat ederiz. Yeme-içme hatta deniz suyunun sıcaklığı konusundaki zevkimiz bile aynı" diye cevap vermiş.Tatillerde böyle uyum içinde olmak çok güzel.Huzursuzluk filan olmaz.Aynı deniz suyu sıcaklığını sevmeleri de harika.Birlikte yüzebilirler.Yoksa biri denizden çıksın diye diğeri karada beklemek zorunda kalacaktı.Bu devirde suyun sıcaklığına kadar her türlü zevki paylaştığın biri nerdeeee?Defne çok şanslı kadınmış.En iyi tatil arkadaşında ideal hayat arkadaşını bulmuş.Onlar ermiş muradına biz çıkalım kereviz ağacına!Ben güzele güzel dememBu yıl Las Vegas’ta düzenlenen Miss Universe yarışması yeni bir Kainat Güzeli çıkarmaya hazırlanıyor.Ülkemizi 2015 Miss Turkey seçilen 20 yaşındaki Melisa Uzun temsil edecekmiş.Şansı var mı?Sanmam.Biz 7 Aralık 2002’de Miss World seçilen Azra Akın’dan beri dereceye giremiyoruz.Azra’nın Londra’da kazandığı ünvan da kolay gelmedi.Aradan 70 yıl geçti.31 Temmuz 1932’de Belçika’daki yarışmada Dünya Güzellik Kraliçesi seçilen Keriman Halis kadınlarımızın güzelliğini dünyaya ilan eden ilk Türk olmuştu.Umarım bu kez daha kısa sürede bir dünya güzeli çıkartabiliriz.Memlekette ses kalmadıTelevizyonu ne zaman açsam ‘O Ses Türkiye’ yarışması var.Acaba bana mı denk geliyor diye merak edip baktım.Haftanın 4 günü ekrana geliyormuş.Jüridekilerin programı uysa belki de her gün yayınlayacaklardı.Canım Türkiyem’de meğer ne kadar çok amatör şarkıcı varmış?Yetenekleri tükettik.Sıra şarkıcılara geldi.Yarışma marışma derken.Memlekette ses kalmadı!
Hande Yener dünyaca ünlü şarkıcı Jennifer Lopez’in efsane yuvarlak kalçalarına sahip olmak istiyormuş. Evine pilates stüdyosu kurmuş. 6 ay boyunca özel hocasıyla günde 2 saat çalışacakmış. J-Lo gibi kalçalara sahip olmak ve onun gibi streç tulumlar giymeyi hedefliyormuş. Hande Yener 42 yaşında.Fiziği yerinde. Jennifer Lopez 46 yaşında. Vücudu muhteşem. Bir de üstüne seksi dansı eklenince herkesi kendine hayran bırakıyor. Baksanıza yılların Hande Yener’i bile JLo ablası gibi olmaya özeniyor. Ama sadece kalçadan benzemek yetmez.Onları göze hoş gelen şekilde kullanmayı bileceksin. Hande’nin JLo gibi sahnede kıvrak dans etmesini de öğrenmesi gerekiyor. Yoksa o kadar emek verip binbir türlü zahmete girdiğine değmez. Amaç sadece yuvarlak kalçalarsa çok daha kolay bir yöntemi var. Bütün gün oturduğun yerde hiç kımıldamadan yiyip içip yatarsın. Sonunda belki JLo gibi değil ama Kim Kardashian gibi devasa kalçaların olur. Hem de kendilerine ait posta kodu olan yarım dünya kalçalar. To be or not to be? Olmak ya da olmamak? JPopo mu Kim Popo mu ?Görgüsüz Floyd’un dolarıFloyd Mayweather, dünyanın en çok para kazanan sporcusu. Aynı zamanda hiç tartışmasız en görgüsüzlerinden biri. Floyd parasını her fırsatta insanların gözüne soka soka göstermeye bayılıyor. Deste deste paralarla sosyal medyada pozlar vermeyi büyük marifet sanıyor. Lakabı ‘Para’ olan ünlü boksörün garajında 88 tane birbirinden pahalı otomobil duruyor. Oysa Floyd şu andaki servetinin tam tersine, son derece yoksul bir aileden geliyor. Hatta çocukluğunda New Jersey’deki evlerinde elektrik bile olmadığını itiraf ediyor. Amerikalılar sonradan zengin olan ve görgüsüzlük yapanlar için “Kişiyi mahalleden çıkartabilirsiniz. Ama mahalleyi o kişinin içinden çıkartamazsınız” derler. Floyd da onlardan biri. Özel uçağıyla geçen gün İstanbul’a gelmiş. Korumaları içi dolar dolu bir çuval taşıyormuş. Floyd, ya kredi kartlarına inanmıyor ya da burada gittiği bir gece kulübünde yaptığı gibi 100 şişe şampanya açtırıp etrafa para saçmaktan keyif alıyor. Zenginin parası züğürdün çenesini yorar misali. Floyd’un dolarları da bizi nakavt etmiş durumda!Kıvılcım sıçramasıDuman gurubunun solisti Kaan Tangöze 6 yıldır eski manken Seçkin Piriler ile evli. 15 gün önce müzisyen Kıvılcım Ural ile öpüşürken yakalanmış. Olaydan bir hafta sonra bu kez eşiyle öpüşürken görüntülenmiş. Kaan ile uzun süredir sevgili olduklarını iddia eden Kıvılcım buna çok içerlemiş. “Zoraki bir şey olduğu ortada. Bizim haberimizin çıkmasının hemen ardından böyle bir fotoğraf vermesi talihsizlik” demiş. Benim kafam karıştı. Hangisi eşi, hangisi sevgilisi anlamadım. Kıvılcım sıçraması diye işte asıl buna denir!
Arda Turan ile Burcu Esmersoy bir zamanlar çok iyi arkadaştı.Arda, Burcu’nun kankası, Burcu da Arda’nın kankisiydi.Yedikleri, içtikleri ayrı gitmiyordu.Beraber gezip tozup eğleniyorlardı.Her fırsatta birlikte takılıyorlardıKankişler gül gibi geçinip gidiyordu.Derken ünlü ikilinin dostluğuna nazar değdi.Aralarına kara kedi değil ama bir sevgili girdi.Kankişlerden Arda, kendisine bir sevgili edindi.O günden beri bir daha ‘Burcu’ murcu demedi.İkisi son olarak bir ödül töreninde karşılaşmış.Burcu sunucuymuş.Arda da ödül almış.Yanyana gelmemek için ellerinden geleni yapmışlar.Özellikle Arda yanında sevgilisi olduğu için Burcu’dan bucak bucak kaçmış.Sahnede çekilen toplu fotoğraflarında bile biri bir uçta duruyor diğeri öteki.Oysa işin doğrusu Burcu düşünceli davranmış.Arda belki kendisini tanımaz diye saç şeklini değiştirmiş.Ama maalesef bu tedbir işe yaramamış.Böyle durumlarda pişti oldular derler ya.Bunlar kelimenin tam anlamıyla bozum olmuş!Şeytan tüyüErzurum’da Cem Yılmaz’ın ‘Ali Baba ve 7 Cüceler’ filmini izlemeye giden iki arkadaş sinemada kahkaha krizine girmiş.Salondakiler rahatsız olmuş.Önlerinde oturan bir izleyici “Çok sesli gülüyorsunuz” diye uyarmaya çalışmış.Ancak iki kafadar “Komedi filmi izliyoruz” diye cevap verip bildiklerini okumaya devam etmiş.Filmin bitiminde iki arkadaşı kapıda polis bekliyormuş.Uyarıda bulunan kişi kendilerinden meğer şikayetçi olmuş.İki kafadar çevreyi rahatsız etmekten sabaha kadar karakolda gözaltında kalmış.Cem Yılmaz’ın kıran kırana esprili stand-up gösterisi olsa anlarım.Ama filmlerinin hiçbiri kahkaha krizine girecek kadar komik değil.Erzurum’lu arkadaşlar sanırım onu gördüklerinde gülmeye başlıyor.Ondan sonra artık Cem ne dese ne yapsa onlara aşırı komik geliyor.Adamda şeytan tüyü var vesselam!Sevim Hanım’ı kızdırmayınOrhan Gencebay’ın eşi Sevim Emre, Orhan Baba’ya çok düşkündür.Üstüne titrer.Bir dediğini iki etmez.Ona hep geyşalık yaptığını söyler.Sevim Hanım biricik eşi ve hayat arkadaşı konusunda çok hassastır.Orhan Gencebay’ın 1980’de boşandığı 11 yıllık eski eşi ve bir oğlunun annesi “Orhan bizim de babamız, ona çok saygı duyuyorum” demiş.Bu sözler hakkında ne düşündüğü kendisine sorulunca Sevim Hanım araya girmiş.“30 yıl önce bitmiş bir olayı konuşmanın alemi yok. Böyle saçma şeyler sormayın” diye tepkisini göstermiş.Sevim Emre hesabını, kitabını bilen son derece akıllı bir kadın.Koskoca Orhan Gencebay’ı uslandırmış, hatta sus pus yapmış.Yıllarca evliliklerini büyük bir ustalıkla idare etmiş.Yersiz ve gereksiz bir soruyla mı başa çıkamayacak?Kızdırmayın Sevim Hanım’ı.Benden söylemesi!