Türkan Şoray, Türk sinemasının gelmiş geçmiş en güzel gözlü yıldızlarındandır. Filmlerde öpüşmeme kuralını ilk koyan kendisidir. Türkan Sultani, iyi bir oyuncu olduğu kadar gerçek bir hanımefendidir. İyi bir yönetmen olup olmadığı ise henüz belli değil. Kızı Yağmur Ünal’ın başrolünü oynadığı ‘Uzaklarda Arama’ adlı film gişede hayal kırıklığına uğramış. Bunun üzerine filmi Araplara satmaya karar vermişler. Filmin konusu şehir merkezindeki bir pavyonun resmi bir kararla şehir dışında küçük bir kasabaya sürülmesi sonrasında yaşanan olaylarmış. Yağmur, bir Arap kanalına verdiği röportajda filmin tanıtımını yapmış. “Dere sahnesinde çok üşüdüm. Öyle ağır grip oldum ki 1 hafta yattım” demiş. Bu kadar saf ve sansasyondan uzak haberlerle filmi nasıl satacaklar bilmiyorum. Ben onun yerinde olsam olayı abartırdım. “Pavyonda çalışan kızlarla hep birlikte çektiğimiz dere sahnesinde boğuluyorduk. Üstümüzde de fazla bir şey yoktu. Donduk vallahi donduk” filan derdim. Böyle dese daha çok ilgi çekerdi. Ama belki demediği de iyi oldu. Bakarsınız ciddi sanarlar. Açık saçık sahneler var diye filmi almaktan vazgeçerler. Türkan Şoray’ın yönetmenlik koltuğunda oturduğu ilk filmin kaderine bakın. ‘Uzaklarda Arama’ diye ülkemizde gösterime girdi. ‘Araplarda Ara’ olarak kendini kurtarmaya çalışıyor.
Başkalarına beş, Babla’ya onbeş
Diva Bülent Ersoy, kısaca Bülent Abla ya da nam-ı diğer ‘Babla’ muhteşem bir kadındır. Giyimi, kuşamı, makyajı, mücevheratı hepsi olabileceklerin en gösterişlisidir. Babla zevki için hiçbir masraftan kaçınmaz. Her şeyin en iyisini, en pahalısını ve en fazlasını alır. Sahici kürkleriyle övünür. Kimseye hesap vermez. Babla sahne aldığı mekanda vereceği konser için turkuvaz renginde bir kostüm diktirmiş. Kuyruğuyla birlikte tam 15 metre kumaş gitmiş. Üstüne basıp düşmesin diye arkadan tutmak zorunda kalmışlar. Babla’nın kostümü 60 bin TL’ye mal olmuş. Başka nerde ne zaman giyer bilinmez. Ama Babla bir gecelik kostüm için işte böyle küçük çapta bir servet döker. Çünkü asla sıradan görünmeyi sevmez. Kumaşı bile fevkaledinin fevkinde. Başkalarına beş, Babla’ya onbeş!
Hande’nin yumruğu Serdar’ın dişi
Hande Yener ile Serdar Ortaç ‘İki Deli’ şarkısında düet yaptı. Tanıtım zamanı geldi çattı. Serdar “Benim de çorbada tuzum olsun” diye düşünmüş. Klip çekimlerinde senaryo gereği kavga etmemiz gerekiyordu. Hande elini ayarlayamadı bana yumruk attı. Neredeyse dişim kırılıyordu. Çok sinirlendim ben de bir tane vurdum. Az daha projeyi bitirecektik” demiş. Serdar herhalde parçanın adına uygun bir hikaye uydurmuş. Yoksa bir kadına el kalkmayacağını çok iyi biliyordur. Doğruysa, Hande’nin yumruğu Serdar’ın dişi derken. İpin ucunu kaçırıyorlarmış!