Neden şişmanlıyoruz?
Bazen az hareket ettiğimiz...Bazen çok fazla yediğimiz...Bazen de her iki yanlışı birlikte yaptığımız için vücudumuz aşırı yağ depolamaya başlar...
Yiyip içtiklerimizin kalorisi harcadığımız kaloriden daha fazla olunca yağlanmak;
Yani enerji (kalori) fazlasını göbekte, kalçada ya da karaciğerde yağ olarak depolamak kaçınılmaz olur...
ERGENLİK, MENOPOZ, ANDROPOZ...
Bazıları metabolizmaları yavaşladığı için...
Bazıları hormonal değişiklikler nedeniyle kilo alıyorlar...
Vücutları neredeyse bir yağ üretme makinesi haline geliyor...
İnsülin direnci buna örnektir...
Az yeseler bile hızla yağlanıyorlar...
Kolayca kilo alıyorlar...
***
Daha da kötüsü; diyet yapsalar da yağlarını eritemeyip, fazla kilolardan kurtulamıyorlar...
Ergenlik dönemi...
Kadınlarda menopoz...
Erkeklerde andropoz dönemleri kilo almayı kolaylaştıran dönemler...
***
Sigarayı bırakmak, alkol tüketimini artırmak da kilo almaya yol açabilir...
Ayrıca bazı ilaçların da kilo almayı hızlandırabileceği biliniyor...
Psikolojik soranlar da yeme davranışlarını değiştirip kilo aldırabiliyor...
***
Stres bazılarına kilo verdirirken bazılarının neden oluyor...
Bazen sadece fiziksel aktivitemiz sınırlandığı için kilo alıyoruz...
Düzenli egzersiz yapan aktif fiziksel hayatı olan biri, belirli bir dönem geçirdiği bir ameliyat ya da kaza nedeniyle 3-4 ay süreyle aktivitesi sınırlanmışsa, enerji dengesi bozulup yağ depoları artacağından kilo alabiliyor...
***
Genetik miras da çok önemli...
Ailede şişman insanlar çoksa; bu insanın şişman olma riskini en az yüzde 30 artırıyor...
Uzmanlara göre şişmanlık yüzde 25-40 oranında kalıtsal...
BAŞ DÜŞMAN ŞEKER...
Son yıllarda yaygınlaşan kilo salgınının birinci sorumlusu şeker tüketimindeki artış...
Unlu; nişastalı ve yüksek kalorili diğer besinlerin fazla yenmesi de önemli bir kilo tehdidi...
***
Ancak şeker tüketimindeki artış, ilk sırada... Araştırmalara göre, gelişmiş ülkelerde, kişi başı yıllık şeker tüketimi 100 kiloyu aşmış durumda...
***
Gelişmekte olan ülkelerde bile 40-50 kilonun altına düşmüyor...
Oysa 1900’lü yılların başında, bu rakam dünyanın en zengin ülkelerinde bile yılda 20 kiloyu bulmuyordu...
Ne zaman ki şeker; bir sanayi ürünü haline gelip ucuzladı; o zaman şeker tüketimi de patladı...
‘TATLI YİYELİM TATLI KONUŞALIM’ DEYİMİNİ SÖZLÜKTEN ÇIKARTIN...
Meşrubat üreticileri; Şekerleme imalatçıları...Tatlıcılar; pastane ve fırın sahipleri;
Bakkal şekerinin yerine daha ucuz olduğu için nişasta bazlı şeker hatta tatlandırıcı kullanmaya başladılar...
***
Aşırı şeker tüketimi önce insülin direncini tetikledi...
Sonra şişmanlık salgınına yol açtı...
Sorun şişmanlıkla da sınırlı kalmadı...
Şeker tüketimi, diyabet salgınının başlıca nedeni haline geldi...
***
Şişmanlıkta olduğu gibi, diyabet salgınında da nişastalı ürünlerin, fast-food besinlerin etkisi var...
Ama temel sorun şeker olduğuna hiç kuşku yok...
İsterseniz hala şeker yemeye, şekerli ve tatlı yiyecek içecekleri tüketmeye devam edin...
Ancak doğrusu “tatlı yiyelim tatlı konuşalım” deyimini lügatten çıkartmaktır...
GİZLİ ŞİŞMANLAR
Vücudunuzda ne kadar kas dokusu varsa, o kadar sağlıklısınız demektir...
Görünürde kilo sorununuz olmayabilir... Ama kilolu olup olmadığınızı belirleyen, sadece kıyafetinizin üzerinizde nasıl durduğu; tartıda gördüğünüz rakamlar değildir...
Bunlar kadar vücudunuzun yağ oranı da önemlidir...
***
Dışarıdan bakıldığında zayıf bile görünebilirsiniz... Ama yağınız çok fazla, kasınız az olabilir...
İnce olduğunuzu düşünseniz de; maalesef tıbbi olarak siz bir gizli şişmansınız...
***
Ya da vücut yapınız itibariyle, bacaklarınız kollarınız inceciktir...
Ama kocaman bir göbeğiniz vardır...
Tartı üzerinde kilo fazlanız yok gibi görünür... Ancak yine, tehlike sinyalleri çalan gizli bir şişmansınız demektir...
YAĞLANMA VE TANSİYON...
Göbek ve karın bölgesindeki yağlanma eşittir tansiyon, şeker, kalp krizi ve felçtir...
Anlaşılacağı gibi bu sorunu anlamak için tartılmak yetmiyor...
O halde ne yapacaksınız?..
Mutlaka vücudunuzun yağ; kas oranını öğreneceksiniz...
Erkekler için yüzde 25’in; kadınlar için yüzde 35’in üzerinde bir yağ oranı eşittir şişmanlıktır...
***
Önce bel çevresini ölçmelisiniz...
Eğer kadınsanız bel çevreniz 90;
Erkekseniz 100 santimi geçmişse kendi kendinize diyet yapmaya kalkmayın...
Bir doktora görünün...
KİMLER DİYET YAPMAMALI?..
12 yaşından küçük çocuklara asla diyet yaptırmamalısınız... Yaptıkları beslenme yanlışlarını ya da yaşadıkları sorunları ortadan kaldırmaya yönelmek en doğru yöntemdir...
***
60 yaş da üstü kişiler de, eğer mutlaka diyet yapmaları gerekiyorsa, doktor gözetiminde olmaları gerekir...
Ayrıca ayda iki buçuk kilodan fazla vermemelerine dikkat etmek gerekir...
***
Kemoterapi ya da radyoterapi gören kanser hastaları; çok özel bir durum yoksa, hele doktor kontrolü altında değilse, asla ve asla diyet yapamazlar...
Geçmişinde kanser olanlar da ayda en fazla iki kilo vermeye dikkat etmeliler...
(Hayatı Uzatmanın Sırları Prof. Dr. Osman Müftüoğlu)