Gün geçmiyor ki bir garipliğimiz daha yaşanmasın. Birden bire ne olduysa ülkemizin kadın türkücüleri, arabesk fantazicileri Madonna'ya, Pink'e, Victoria Beckham'a, Miley Cyrus'a benzeyeyim diye tırım tırım tırmalar oldular. Yahu daha Hande Yener'in Lady Gaga, Hadise'nin Beyonce, Ziynet Sali'nin Jennifer Lopez'e benzeme şoklarını atlatmaya çalışıyoruz biz, hem hadi onlar popçu, bir şekilde katlanabiliyoruz ama yani şimdi Safiye Soyman'ın Pink imajına nasıl katlanalım, nasıl tolere edelim biz bunu şimdi? Zaten bu ara virüs mirüs bağışıklık sistemimiz çökmüş yorgan döşek yatıyoruz, bu tuhaflıklara nasıl dayansın bünyeler? Ha ben sadece işin goygoyundayım, özenmişler yapmışlar, onlar bilir, güler geçerim ama insan yine de "tüh be keşke yapmasalarmış" diyor. Haber olmaksa olmak falan iyi hoş da ne bileyim hani, elmayla armut durumu, halamın bıyıkları olsaydı amcam olurdu durumu var burada. Bakın ben size yapmayın demiyorum, hobi olarak yapın, kendi fotoğraf arşivinizde kalsın diyorum.Safiye Soyman ve PinkPink 34 yaşında. Safiye ablam 54. Pink Pensilvanya'nın yeşil ormanlarında doğmuş, Safiye ablam Ankara'nın bozkırlarında, Pink pop-rock'ın asi ateşiyle yanıyor, "fuckin perfect" diyor, Safiye ablam şarkısında "sen gittin mi ben ölürüm" diyerek durumu kabullenmiş. Safiye ablamın işadamı sevdiceği Faik'i var, Pink'in manitası çılgın motokroscu Carey Hart abi. Neyse be Safiye abla, bu olmadı, bir dahakine inşallah. Gerçi boşta da kimse kalmadı benzeyecek. Nicki Minaj diyesim geliyor ama yok, yok, demedim, unut.Lerzan Mutlu ve MadonnaMadonna 56 yaşında, Lerzan Mutlu 36. Madonna Michigan'da doğmuş, Lerzan Mutlu İstanbul'da. Madonna "Like a Virgin" derken, Lerzan Mutlu "Yar dediğin arar, yaraları sarar" diyor. Lerzan Mutlu'yu en son Seda Sayan'a benzerken bırakmıştık, bir anda hoop "Madonna olacağım ben" demiş.Ceylan ve Miley CyrusVictoria Beckham saçlı Ceylan hanım 40 yaşında ve güzel ilimiz Tunceli'den, Miley Cyrus ise 21 yaşında ve Nashvilleli bir çıtır. Gerçi diğerlerine göre ortak tarafları var bak, hakkını yemeyelim şimdi. Misal Miley Cyrus "Adore You" diyor, Ceylan "Seni sevmeyen ölsün" diyor. Miley Cyrus'un da çocukluğundan bu yana çetrefilli bir hayat mücadelesi, zor günleri olmuş, bizim Ceylan'ın da. Gerçi bizim Ceylan bu havalı, bu Avrupai imajı "entarisi dım dım yar" türküsünün klibi için yapmış. Umarım her şey bu kadarıyla kalır, Miley Cyrus gibi büyük bir top üstüne oturup söylemez o türküyü. Allah şaşırtmasın.Gündemin ardında kalan sorular...- Yılbaşı ikramiyesini kimler kazandı? Her sene en azından ikramiyelerini aldılar almadılar diye haberler okurduk, niye yok?- Kasımpaşa-Beşiktaş maçında yaşanan kural ihlali sonrası neredeyse tüm otoriteler tekrar edilmesi gerekir derken neden bu karar alınmıyor?- Serdar Ortaç ne zaman evleniyor? 2700 kere ayrılıp barışan Arda Turan'la Sinem Kobal bu kez barışacak mı? Ebru Şallı Sinan Akçıl için "Brad Pitt'ten daha yakışıklı" falan dedi mi?- "İnsan etinin domuz etine benzediğini biliyorum" diyen dünyaca ünlü şef Jamie Oliver insan eti yedi mi yemedi mi?- Seray Sever İngiliz sevgilisi tarafından dolandırılmış ve Sever'in 50 bin dolarını alan Henry kayıplara karışmış. Hayatımızın aşkına güvenip 50 bin dolar veremeyecek miyiz? Neyse ya o kadar paramız olunca düşünürüz bunu.- Yaşam koçuyla beraber sahilde yürümenin metresi kaç lira oldu?- "Yeni virüs var koşun aşı yaptırın!" diyen masum (!) ilaç firmaları sağlığımızı mı cüzdanımızı mı düşünüyor?
‘O Ses Türkiye’ yarışmasının jürisinde yer alan Belçika asıllı güzel popçumuz Hadise’nin, programda dans edip şarkı söylerken detone olduğu söyleniyor.Hiç sorun değil.Hadise harika bir şov yaptığı için orda.Sesiyle dinleyeni büyülediği için değil.Tıpkı Amerikalı meslekdaşı Britney Spears gibi.Britney’in de ses olarak fazla verecek birşeyi yok.Ama sahne performansıyla Las Vegas’da salonu dolduruyor.Üstelik bizim Hadise’miz onların Britney’sinden daha havalı.Detone olsa ne yazar?Seray Sever’in tedbirsizliğiYaz başında Bodrum’da dudak dudağa görüntülendiği ve ‘’Hayatımın aşkı’’ diye basına tanıttığı İngiliz sevgilisi Henry, Seray Sever’i dolandırmış.İddiaya göre Henry ünlü oyuncudan yatırım vaadiyle 50 bin dolar aldıktan sonra kayıplara karışmış. Seraycık, hayatının aşkının gittiğine mi yoksa parasını kaptırdığına mı yansın?Ancak kabahat kendisinde.Tedbirsizlik yapmış.Önlem alması gerekirdi.Parayı vermeden sevgilisine dillere destan olmuş o meşhur çıplak sesiyle şarkı söyleyecekti.Adam arkasına bile bakmadan kaçardı.Paraları da cebinde kalırdı.Ne diyelim?Onlar ermiş muradına biz çıkalım kerevetine.Henry için de İngilizcesi: ‘’They reached their fruition we climb to its kerevet’’Babla’nın kırmızı çinçilasıDiva Bülent Ersoy, yani Bülent Abla ya da kısaca Babla’nın 15 tane gerçek kürkü varmış.En pahalısı da 250 bin liralık kırmızı orjinal çinçilasıymış.Bablamız bir davette kendisine selam vermeyen Süperstar Ajda Pekkan’ın damarına basmak için her fırsatta elinden geleni yapıyor.Ajda "Kimse kürk giymesin" diye feryat ettikçe, Babla resmen "Kürk Show" yapıyor.Bu arada İzmirli genç sevgilisi tarafında aldatılıp aldatılmadığı sorulduğunda Babla "Öyle bir şey olsa dünyayı ayağa kaldırırım" demiş.Az bile söylemiş.Kırmızı çinçila kürkünün içinde heybetli ve gösterişli bir Babla, sadece dünyayı değil alimallah kainatı bile ayağa kaldırır!Kolda kaplan evde kuzuArabeskin kralı Orhan Gencebay’ın eşi Sevim Emre de kürkseverlerdenmiş.Bir alışveriş merkezini dolaşırken kürk çantasıyla dikkatleri üzerinde toplamış."Çantam gerçek bir kaplan. Arada bir koluma takıyorum. Birileri istiyor diye zevkimden asla taviz verecek değilim" diye de bir açıklama yapmış.Sevim Hanım çok şanslı kadın.Koluna bir kaplan takıp geziyor.Evde onu kuzu gibi bir koca bekliyor.Batsın bu dünya!Asena’ya rahat yokFenerbahçe’li milli futbolcu Caner Erkin’in eşi Asena’ya rahat yok.Yasak aşk yaşadığı iddia edildi.Bebek odası skandalına adı karıştı.Londra’daki kaçamağı ortaya çıktı.Şimdi de trafik kontrölüne takılmış.Dalgınlıktan ehliyetini yanına almamış.‘’Aşkım cüzdanımı da al gel’’ diye Caner’i aramış.Aslında herkesin başına gelebilecek sıradan bir olay.Ama işin içinde Asena olunca magazin sayfalarına manşet oluyor.Dedim ya.Asena’ya rahat yok.Ne burda, ne yurt dışında!
- Canım Türkiyem’de gündem saat başı değişmesin.- Ajda Pekkan artık kürk lafı etmesin.- Dolar ve Euro tedavülden kalksın.- Ülkede yeni bir krizin patlak vermemesi için Bülent Ersoy yani Bülent Abla kısaca Babla sahnede düşüp bayılmasın.- İstanbul’da yeni bir AVM açılmasın, trafik şimdikinden beter olmasın.- Açığı kapatmak için yapılan zamlar ekonomimizin belini iyice bükmesin.- Hakaret, taşkınlık içermeyen kimseye zarar vermeyen eylemler hoşgörüyle karşılansın.- Siyasiler,sanatçılar, sporcular birbirlerine ve topluma karşı duyarlı davransın.- Sağlığını özleyenler sağlıklarına, sevdiğine hasret kalanlar sevdiklerine kavuşsun.Rio’da kim bilir neler oldu?Brezilya’nın Rio de Jenario kentindeki Copacabana Plajı yılbaşı gecesi dünyanın en kalabalık partisine ev sahipliği yapmış. 2 milyon fazla kişinin katıldığı partide 2014’ü muhteşem bir havai fişek gösterisi eşliğinde karşılamışlar.Yıllar önce eşimle birlikte karnaval zamanı Rio’daydık.Gündüz vakti o meşhur Copacabana Plajı’na gitmiştik.Kumsalda otururken küçük bir çocuk yanımıza gelip el işaretiyle saati sordu. Ben saate bakarken nerden çıktığını hala anlamadığım yaşıtı hemen yanımda duran plaj çantamızı alıp kaçmaya başladı.Bir süre peşinden kovaladım.Ama velet Usain Bolt gibi koşuyordu. Polislere gidip durumu anlattığımızda bize kahkahlarla güldüler.Laf olsun diye karakola gidip bir form doldurduk. Çalınanların bulunmasını umut ettiğimiz için arkamızdan herhalde daha da çok gülmüşlerdir. Meğer bu tür kap kaç ve yankesicilik Rio’da normalmiş. Rio’da kimbilir o gece neler oldu?Nasreddin Hoca ile Noel Babaİnternette yayın yapan bir gazete Noel Baba ile Nasreddin Hoca arasındaki farkları kendine göre esprili bir dilde sıralamış.Örneğin Noel Baba çocukları beleşçiliğe alıştırır; Nasreddin Hoca ise çalışmaya çağırır. ‘’Parasını veren düdüğü çalar’’ dermiş. Noel Baba havada uçan geyikli arabasıyla çocukları hayalciliğe, Nasreddin Hoca ise Hoca elle tutulur gözle görülür eşeğiyle gerçekçiliğe alıştırıyormuş. Kapıdan kovsanız bacadan girdiği için Noel Baba karaktersiz, itibar görmediği yerde; yemeğini kürküne yediren Nasreddin Hoca ise şahsiyetliymiş. Bunun gibi birkaç tane daha özellik sıralamışlar. Benzerlikleri bence daha ilginç. İkisi de nur yüzlü, ak sakallı ve güleryüzlü. Biri mizahıyla diğeri hediyeleriyle insanları mutlu ediyor. Bu açıdan bakmak bence çok daha güzel!Boşanma yogasıymışYıllardır pek çok değişik sporla uğraşan veliaht Harun Tan, Ebru Şallı’dan boşandıktan sonra kendini yogaya adamış.Zihnini dinlendiren vücudunu esneten Ashtanga yogası yapıyormuş.O kadar ilerletmiş ki, guru olma yolundaymış.Magazinciler medeni durumundan dolayı buna boşanma yogası demiş.Harun Tan kickboks yaptığı zamanlar hırs içinde, ‘’Dövülecek çok adam var’’ diyordu.Eski eşi manken Ebru’nun yeni sevgilisi popçu Sinan Akçıl şanslı adammış.Boşanma yogası yerine kickboksing yapmaya devam etse canı yanabilirdi!
Ebru Şallı ile Sinan Akçil ikilisi ilk kez el ele görüntülenmiş.Fransa’nın romantik Val d’lsere kasabasında bir restoranda.Duvarda fotoğrafları asılıymış.Leonardo Di Caprio-Bar Rafaeli çiftinin hemen yanında.Restoran sahibi çiftin derin aşk bakışlarından etkilendiğini söylemiş.Nasıl etkilenmesin?Biri kutsal kadın diğeri dahi adam.Bakışacaklar ve el ele tutuşacaklar.Zaten başka ne yapabilirler ki?Masum aşk dediğiniz budur işte!Yılbaşı gecesi Nişantaşı sokaklarıYeni yıla İstanbul’un en nezih semtlerinden Nişantaşı’nda girdim.Şişli Belediye’sinin geleneksel Nişantaşı yılbaşı etkinliğine katıldım.DJ Mert Levent ile televizyon kameralarının önünde binlerce kişiyi coşturduk.Başkan Mustafa Sarıgül ile birlikte gece yarısı muhteşem bir geri sayım yaptık.Taksim’de bu yıl kutlamaların olmaması Nişantaşı’na yansımıştı.Sahneden bakıldığında sadece kafalar halinde bir insan seli görülüyordu.Millet meydana sığmadı ara sokaklara taştı, ağaçlara çıktı.Hayatımda bu kadar büyük bir kalabalığın içinde olmamıştım.2014 canım Türkiyem için huzurlu, sevgi, saygı, birlik, beraberlik ve barış içinde insanlarımızın kenetlenmesiyle geçeceğine olan inancım yükseldi.Mutlu yıllar!Hürrem is backMeryem Uzerli, Muhteşem Yüzyıl’daki Hürrem rolünü ‘tükenmişlik sendromu’ diye bırakıp apar topar doğup büydüğü Almanya’ya kaçmıştı.Daha sonra hamile olduğunu öğrendik.Karnı burnunda eli alnında pozlarını gördük.Son olarak da Facebook’ta bir açıklama yapmış.Özet olarak "2013’te beni yalnız bırakanlara teşekkür ediyorum. İnşalah günün birinde yeniden aşık olurum. Ama bu kez benim değerimi bilen iyi kalpli birine" demiş.Yani çocuğunu doğuracağı eski sevgilisinin kendisinin değerini bilmediğini ve iyi kalpli olmadığını biraz dolambaçlı yolda söylemiş.Meryem, Hürrem’i bıraktı Meryem olarak aldı başını gitti. Ama belli ki fazla dayanamadı yine Hürrem olarak dönüyor.Hürrem is back!Kazakistan'a ne vizesi alamamışMustafa Sandal yılbaşı gecesi Kazakistan’da konser verecekmiş.Ama eşiyle birlikte Etiler’de ortaya çıkmış."Konser iptal oldu. Vize alamadım" demiş.Borat’ın memleketi Kazakistan’a gitmek için sırada bekleyenler mi var?Ne vizesi?"Paramı peşin istedim alamadım" dese anlarım da...Kazakistan’a ne vizesi?Haber kanalı devri artık bitmiştirEkranda tarafsız haber veren bir kanal kalmadı.Zaten uzun süredir yoktu.Şimdi daha beter oldu.Artık doğru dürüst haber almak imkansız.Hepsinin kendine göre bir çekincesi var.Birilerini kızdırmayalım, gücendirmeyelim.Aman başımıza iş açmayalım.Yaranalım derken yaralanmayalım.Ancak sakınan göze çöp batarmış.Korkunun ecele faydası yok.İşi yapamayacaksan bırakacaksın.İsrar edersen komik duruma düşersin.Televizyonda haber kanalı devri bitmiş!
Amerikalı şarkıcı Beyonce, İlluminati tarikatına bağlı olduğunu açıklamış. "Onların desteğiyle şöhrete kavuştum" demiş. Beyonce müzik kariyerine Destiny’s Child üçlüsünün bir üyesi olarak başlamıştı.Daha sonra gruptan ayrıldı ve tek başına devam etti.Grubun diğer elemanları ise aynı başarıyı gösteremedi. İlluminati’nin kim olursa olsun istediği kişiyi meşhur edebileceği iddia ediliyor. İlluminati’nin amacı zihin kontrolü kullanarak dini inançları yok etmek ve yeni bir dünya düzeni sağlamakmış. Beyonce’a üyesi olduğu tarikat dünyadaki tüm hükümetlerin ve ekonomilerin yıkılmasını sağlayabilecek mi diye sormuşlar. ‘’Bekleyelim, görelim’’ demiş.Diğer ülkeleri bilemem ama bu konuda bizim kimseye ihtiyacımız yok!Gördüğünüz gibi bunu kendi kendimize çok rahat başarabiliyoruz!‘Yine beni uyutuyorsun’ demeyinDuke Üniversitesi’nin araştırmasına göre kadınların erkeklerden daha fazla uyumaya ihtiyacı varmış. Uzmanlar, kadınların gün boyunca aynı anda pek çok iş yapabildiklerini ve beyinlerinin daha çok yorulduğunu saptamış.Uyku yetersizliği kadınların sağlıklarını olumsuz yönde etkiliyormuş. Mutsuz ve gergin yapıyormuş. Hanımlar bundan böyle erkeğiniz sırra kadem bastığında size nerede olduğuna dair her zamanki gibi masal anlatmaya başlarsa sakin sakin dinleyin. Boşuna itiraz edip inanmamış gibi görünmeyin. "Yine beni uyutuyorsun" türünden laflar etmeyin."Senin iyiliğin için" derse aksini kanıtlayamazsınız.İndirim bindirim şaşkınlığıYılbaşı alışveriş zamanı.Her yerde bir indirim var.Bazı markalar özel günleri de beklemiyor.Sezon süresince sürekli indirimdeler.Hep zararına satış yapsalar iflas ederler.Herhalde fiyatlarını önce bindirip sonra indiriyorlar. Mağazaların vitrinlerinde, reklamlarda devamlı bir indirim lafı var.Tam tersini düşünün...‘’Size özel yüzde 50 bindirim kampanyamız. Normalde 100 TL ama bindirimde 150 TL’’Bir şeyi ucuza aldığımızda hep övünürüz.Fiyatını söylediğimizde insanlar numaradan şaşırmış gibi yaparlar. "Bak bunu bindirimden aldım. 50 TL fazla verdim" dersek hiç şüpheniz olmasın bu kez hayatlarında hiç şaşırmadıkları kadar çok şaşıracaklar!Hızlı gitti öfkeli kaldı"Hızlı ve Öfkeli" film serisinin başrol oyuncusu Paul Walker geçenlerde talihsiz bir araba kazasında hayatını kaybetti.Yakışıklı aktör daha 41 yaşında ve hayatının en güzel dönemindeydi.Walker’ın ölmeden önce oynadığı son ve serinin yedinci filmi 10 Nisan 2015’te gösterime girecekmiş.Yapımcılar yine duyarlı davranmış.Adamın kırkı dolmadan filmi alel acele bitirip vizyona da sokabilirlerdi.Walker’ın bıraktığı milyonlarca dolarlık mirası paylaşamayan yakınları için aynı şeyi söylemek mümkün değil.Daha hatırası hafızalardan silinmeden para için birbirlerine girmişler.Sizin anlayacağınız hızlı maalesef öteki dünyaya gitti geride öfkelileri bıraktı.Postadan çıkan kaçamakAmerika’da evli bir adam bir hayat kadınıyla otelde kaçamak yapmış.Kaldığı otel müşteri memnuniyet formunu doldurması için postayla evine yollayınca foyası ortaya çıkmış.Yaptığı kaçamağın haberini ve delilini postacı bizzat kapısına kadar getirmiş. Olayı öğrenen karısı adamın canına okumuş.Ne yaptıysa bence az bile yapmış.Hayat kadınıyla kaçamak yapmak için gittiği otele ev adresini bırakan birine ne kadar eziyet edilse yetmez.Salaklığın da bir haddi vardır.Hem bu devirde özellikle ABD’de evin kapısına bizzat gelen postacı mı kaldı?CANIM TÜRKİYEM YENİ YIL KUTLU VE MUTLU OLSUN!
Canım Türkiyem’deki yabancı uyruklu güzellere bir yenisi katıldı. Televizyon dizilerinin son transferi Macar güzeli Boglarka Csösz.Mustafa Sandal’ın Sırp şarkıcı eşi Emina ve Serdar Ortaç’ın evlilik için gün saydığı İrlandalı manken sevgilisi Chloe. Bir diğer Sırp ekran güzeli ve sosyetik ikoncanlarımızdan Ivana Sert. Dans yarışmasından sonra Survivor’a katılan Arnavut’ların 2008 Miss Globe güzeli Almeda... Uzun zamandır ortalıkta gözükmeyen Azeri mankenler Nigar Talibova ile Arzu Pavlova. Borsacı eşinden boşanmadan önce her davette boy gösteren Brezilyalı gelinimiz Martha Graeff. Almancı dizi ve reklam güzellerimiz Meryem Uzerli ve Wilma Elles. Futbolcu Wesley Sneijder’in reklamlardan tanıdığımız İspanyol Hollanda karışımı eşi Yolanthe Cabau.Rus, Ukrayna, Romen, Çekoslavak asıllı adını bilmediğimiz bir dolu manken.Ve şimdi de ‘Saklı Kalan’ dizisinin oyuncularından Boglarka. Bir Boglarka’mız eksikti sonunda ona da kavuştuk. Yabancı güzellerden artık Boglarkalandık diyebiliriz.Ne demekse?Kupanın marka değeriZiraat Türkiye Kupası’nda bu yıl favorilerin çoğu biliyorsunuz erken elendi.Fenerbahçeliler 29 yıl aradan sonra son iki senedir müzelerine götürdükleri bu kupanın kendileri için hiç de önemli olmadığını söylediler.‘’Masrafımız kazancımızdan azdı, iyi ki elendik kurtulduk ‘’ dediler. Diğer elenen takımlar da kupa maçlarını bir angarya olarak gördüklerini açıkladı.Yani bilerek veya bilmeyerek kupanın marka değerini sıfıra indirdiler.Ben sponsor banka ve yayıncı kuruluşun yetkililerinin yerinde olsam paramı geri isterdim. Düşünsenize..Playstation’da oynanan maçların sonuçları kupadakilerden daha anlamlı oldu. Bir Galatasaray’lı olarak Tokatspor ile finalde karşılaşacağımız günün hayaliyle yaşıyorum desem yalan olur!Şaşkın sarhoş Colinİrlanda asıllı aktör Colin Farrell, 2011’de 79 yaşında hayata gözlerini yuman Hollywood’un efsanevi yıldızı Elizabeth Taylor’a bir zamanlar aşık olduğunu itiraf etmiş.‘’Onu çok seviyordum. Mükemmel biriydi. Onun 8’inci kocası olmak istiyordum’’ demiş. Aralarında 44 yaş fark olmasına rağmen birbirlerini sevmeye başladıklarını da sözlerine ilave etmiş Colin, Liz Taylor’un yaşadığı son romantik ilişki olduğunu iddia ediyor. Bu İrlandalılar alkole çok düşkün olurlar. Bizim Temel fıkraları gibi sarhoş İrlandalı fıkraları vardır.Colin Farrell de herhalde kafası iyiyken ninesi yaşındaki kadına aşık olmuş. İşin kötüsü o kadar içmiş ki ayılınca bile kendine gelememiş. Ondan sonra romantik bir ilişkiye bile girememiş.Şaşkın sarhoş Colin!Erken emeklilik dediğin böyle olur19 yaşındaki Kanadalı pop ikonu Justin Bieber kariyerine ara verecekmiş. Bir sanatçı olarak büyümek ve müziğini olgunlaştırmak istiyormuş. Farkında değil herhalde.Büyüdüğünde zaten popülaritesi bitecek.Müziği olgunlaştığında kimse dinlemeyecek. Çünkü hayran kitlesinin yaş ortalaması 12. Onun için bir giderse tam gider.Erken emeklilik dediğin işte böyleKutu kutu bankaÇocukken elele tutuşup bir çember oluştururduk.‘’Kutu kutu pense, elmamı yerse’’ diye şarkılar söylerek daire şeklinde dönmeye başlardık. Onlar masum zamanlardı. Şimdi devir değişti. Kutulardan pense çıktı. Dolar girdi! Az buz bir miktar da değil. 4.5 milyon dolar kadar. Kutu da ayakkabı kutusu. Finans sektöründekiler oyun oynayınca para işte böyle ayağa düşüyor. Duyduk duymadık demeyin. Kırk yıllık kutu kutu pense’nin yerini çok daha heyecanlı bir oyun alıyor. Paramızı saklayacağımız en güvenilir yer ayakkabı kutusu oluyor. Oyunun adı mı dediniz?Tabi ki kutu kutu banka!
Canım Türkiyem'in tek ve gerçek divası Bülent Ersoy, nam-ı diğer Bülent Abla ya da kısaca Babla, geçen haftaki programında bayılmış.Babla'nın bayılıp yere düşmesiyle birlikte reytingler tavana fırlamış. Şimdi Bablamızın numaradan bayıldığını ima ediyorlar. Kimi yerde tansiyonu düştü kimi yerde tansiyonu çıktı diye yazıyor. Babla'nın bu saatten sonra heybetli ve kıymetli bedenini millet eğlensin diye yerlere atacak hali yok. TV stüdyoları hem inanılmaz havasız hem de aşırı sıcak. Aniden fenalaşıp başı dönmüş ve dengesini kaybetmiştir. Kendisine çok geçmiş olsun diyorum. Bablamız öyle durduk yerde laf olsun diye ayılıp bayılmaz. Ama üstüne giden olursa gözünün yaşına bakmaz bayıltır!Sergen İstim üzerindeSergen çok yetenekli bir futbolcuydu. Ayrıca son derece başarılı ve tarafsız bir yorumcuydu. Şimdi dipten aldığı Gaziantepspor'u yukarılara taşıyor. İlk 4 maçını rakip kalelere 11 gol atarak kazandı. Yorumculuk yaptığında ‘atıp tutmak kolay, başlarında sen olsan ne yapardın’ diye atıp tutanlar vardı. İşte Sergen aklını yüreğini koyduğunda ne yapacağını gösterdi!Vurun kahpeyeKasımpaşa-Beşiktaş maçında kendini bilmez bir taraftar sahaya girip Fernandes'e çelme taktı.Civarındaki futbolcular adamı anında apar topar yere indirdi. Aralarından iki tanesi olanca güçleriyle tekmelemeye başladı. Bunun sonucu olarak kırmızı kart görüp oyundan atıldılar. Eski futbolcu ve yorumcu Rıdvan Dilmen onların bu hareketini savunmuş. "Ben de olsam, ben de vururdum" demiş.Yani 1.90 boyunda 100 kiloluk Almeida'nın yaptığı hareketi onaylıyor.Ya o tekmelerden biri kafasına isabet etse ve adam sahanın içinde ölseydi?O zaman da "çok iyi oldu" mu diyecekti? Vurun kahpeye!Ölüm nedeni: aşırı doz kahkaha!İngiltere’de son 67 yılın gülme verilerini inceleyen bilim insanları fazla kahkaha atmanın sağlığa zararlı olabileceği sonucuna varmış. Araştırmaya göre bazı kişilerde kalp dokusunda yırtılma, boğazda sorun ve idrar kaçırmaya neden olabiliyormuş. Kalp hastası bir kadının, yüksek sesle kahkaha attıktan ve uzun süre güldükten sonra öldüğünü tespit etmişler. Bu İngilizler dünyanın en lüzumsuz ve saçma sapan araştırmalarını yapıyorlar. Üstelik bunlara ciddi boyutlarda kaynak ve zaman ayırıyorlar.Sonra da böyle saçma sapan sonuçlar yayınlayıp kafamızı karıştırıyorlar. Otopsi yapıldı. Ölüm nedeni: Kahkaha overdozu. Daha neler?Minik serçeye laf yokSezen Aksu’nun Levent Yüksel’i izlerken bacaklarını masaya uzatmış bir halde fotoğrafını çekip Twitter’a yüklemişler. "Bir sanatçı böyle mi dinlenir? Bu size hiç yakışmadı" diye yüzlerce tepki gelmiş. Ukalalığa bakar mısınız? Yıllarını müziğe adamış, ülkemize sayısız şarkıcı kazandırmış minik serçe ya bu! Sizden mi öğrenecek nasıl sanatçı dinleyeceğini? Hiç yakışmadığı doğru. Ama Sezen Hanım’a değil Twitter’daki ukalalara!Haftanın AlbümüAfyonlu şükrü Demirayak’ın ikinci albümü ‘To Be Or Not To Be’ çıktı. New Age türü elektronik müziğin bugüne dek en başarılı çalışmalarından biri. Mutlaka dinleyin. Tavsiye ederim.
Galatasaray’ın yeni stadı Ali Sami Yen, Arena, Aslantepe, Tokitepe dünyanın en modern, çevre, doğa ve insan dostu stadı.İşte nedenleri:Arabaların egzosları daha fazla çevre kirliliği yapmasın, trafikte kargaşa olmasın ve insanlar metroyu kullanmaya alışsınlar diye stadın araçlarla girişini çıkışını ve park etmeyi maça gidenler için mümkün olduğu kadar eziyet haline getirmişler. Temiz hava girsin rahat nefes alınsın diye stadın üstünü özellikle kapatmamışlar.Doğanın nimetlerinden yoksun kalmayalım diye yağmur, kar ve çamuru üstünde biriktiren ve gösteren nuhneviden kalma bir çim türüyle sahayı döşemişler.Taraftarlar, futbolcular soğukta bütünleşsin, kenetlensin, birbirlerine yakın olsun ve dostluk kazansın diye doğal gazdan feda edip stadın hiçbir yerini ısıtmamışlar.İçip içip alkollü gelen olmasın diye gereken önlemi almışlar. Stattaki tuvaletleri hem az sayıda yapmışlar hem de en en uzak noktalarda saklamışlar. İşte böyle modern bir stadda İtalyanları eledik. "Arrivederci Juve..." Kusura bakma bizde böyle!Herkes gider Mersin'e biz gideriz tersineBoşanma davası süren Tuğçe Eyilik Çavuşoğlu, eşinin Ajda Pekkan ile aşk yaşadığına dair 250 bin TL’lik manevi tazminat davası açmış.Süperstarın avukatı davanın basına kapalı yapılmasını istemiş.Mahkeme talebini reddetmiş ve tanıkların dinlenmesine karar vermiş.Bence bu dava sadece bizim değil bütün dünya basınına açık olmalı.Olmalı ki görsünler.30’lu yaşlarındaki bir kadın,60’lı yaşlarındaki bir kadını kocasını elinden aldı diye nasıl suçlayabiliyor.Herkes gider Mersin’e.Biz gideriz tersine.Mutluluk dediğiniz neymiş?‘Umutsuz Ev Kadınları’ dizisinde adam karısının vücüdunda ellerini gezdirip "Yemekten sonra tatlıya geçeceğiz" demiş.Bunu ‘cinsellik’ olarak nitelendiren RTÜK de yayıncı kanala cezayı kesmiş.Hiç şaşırmadım. Acun’un bir yarışma programındaki twerking’i buzladıkları halde işe yaramadı. Muz yiyen veya dondurma yalayan bir kadın görüntüsü yayınlayan olursa yandı. Çünkü canım Türkiyem’de yapılan ve söylenen her şey cinselliği çağrıştırabiliyor. Örneğin sokakta yürüyen yaşlı amcanın yanına röportaj yapmak için yaklaşan genç kadın mikrofonu uzatıp "Mutluluk sizce nedir?" diye soruyor.Amcamız ters ters bakarak "Sana ne! O benimle hanım arasında" diyor.Kadın şaşırıyor amca herhalde anlamadı diye soruyu tekrarlıyor. Bu kez amca içinden söylenmeye başlayıp yoluna devam ediyor.Olay uydurma değil gerçek.İnternete girip izleyebilirsiniz.Şimdi bana söyler misiniz?Mutluluk dediğiniz neymiş?Öldüren bakışlarMandela’nın cenaze töreninde Başkan Obama, protokolde yanında oturan ve giyime merakından dolayı lakabı Gucci Helle olan Danimarka’nın 47 yaşındaki hoş ve alımlı kadın başbakanıyla samimi görüntüler vermiş.Obama’nın diğer tarafında oturan eşi Michelle bu durumdan rahatsız olmuş.Suratı son derce asık ve kızgın bir halde objektiflere yakalanmış.Dünyanın en büyük ülkesinin First Lady’si de olsa kadın her yerde kadındır.Kocası gözünün önünde bir başka kadınla flört ederse tavrını koyar.Bir günlüğüne bile olsa ABD Başkanı Obama’nın yerinde olmayı herkes ister.Ancak, söz konusu cenaze töreninden sonra değil.Ulu orta onu bakışlarıyla öldüren karısının, başbaşa kaldıklarında yaptıklarını hayal etmek bile insanı ürkütüyor.