Yeni bir ‘YAŞ’ gündemi ile daha karşınızdayız sayın seyirciler
“... Ankara’daki güvenilir kaynaklar, ‘Yasalar ne diyorsa o yapılacak’ diyor. Yani, bu YAŞ toplantısında, tutuklu muvazzaf subaylar terfi de ettirilmeyecek, emekli de.
Mevcut yasal mevzuatta da belirtildiği gibi, ‘tutuklu’ bulunan askeri personelin durumu, yargı sürecinin sonuna kadar ‘dondurulacak’...”
Bu üç cümle, tam bir yıl önce, 1 Ağustos 2011 tarihinde bu sütunda yer alan haberin en can alıcı kısmıydı.
Durumları YAŞ’ta görüşülen tutuklu muvazzaf personel ile ilgili karar da, aynen bu şekilde çıkmıştı.
Aradan tam bir sene geçti.
Ankara’nın yıllık olağan ‘YAŞ’ gündeminin vakti geldi. Yüksek Askeri Şura’nın (YAŞ) yaz toplantıları yarın (1 Ağustos 2012) başlıyor.
Ve geçen yıl manşetlere konu olan personelin durumu, yeni eklenenler ile birlikte şimdi yarın, bir kez daha Şura üyelerinin önüne geliyor.
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ile karşılaştık birkaç gün önce.
Bakan Yılmaz, YAŞ gündemindeki bu kritik başlık hakkında, “Çalışmalar sürüyor” deyince, (yukarıda alıntı yaptığım) geçen yılki durumu hatırlatıp sordum:
- Sayın Bakan, bu yıl da aynısı mı olacak?
- Bilemiyorum.
- Geçen yıl “Yasal mevzuat ne diyorsa, o olacak” denmişti, öyle de oldu...
- Mevzuat ortada. Ben bir şey diyemem.
- Pekiyi geçen yılki mevzuat ile bu yılki arasında bir fark var mı? Benim bildiğim kadarıyla son bir yıl içinde mevzuatta bir değişiklik olmadı.
- Hayır olmadı. Mevzuat aynı.
- O zaman, bu durumda, mevzuat aynı ise çıkacak kararın da aynı olacağı sonucuna varabilir miyim?
- Ben bilemem. Hayırlısı. Ne olursa, Türkiye için en iyisi, en güzeli olur merak etmeyin.
YAŞ’ın Başbakan ile birlikte iki sivil üyesinden biri olan Milli Savunma Bakanı ile aramızda geçen diyalog aynen bu şekildeydi.
Şimdi...
Gelelim, yarın başlayacak Yaz Şurası’nda tutuklu muvazzaf personelin akıbeti ile ilgili kararların ne olacağına.
Bakan’ın da dediği gibi mevzuat geçen seneki ile aynı.
Yani görünen o ki, cezaevindeki general, amiral ve albaylar için yine aynı formül işleyecek.
Bu kişiler emekliye sevk edilmeyecek ama terfi de ettirilmeyecek. Yani durumları dondurulacak.
Ancak bu noktada gözden kaçırılmaması gereken önemli bir ayrıntı var.
Bu personel için, aynı rütbe ve aynı kıdemde olanlar emsal kabul ediliyor.
Yani tamamen aynı durumdaki bir subay, üç yıllık rütbe bekleme süresi dolduysa ve bu nedenle kadrosuzluktan emekli ediliyor ise cezaevindeki (aynı rütbe ve aynı kıdemdeki) silah arkadaşı için çıkan karar da ‘emeklilik’ oluyor.
Ve şu anda Hasdal ve Hadımköy Askeri Cezaevleri’nde yatan, durumları Şura’da görüşülecek olan muvazzaf subayların arasında, üç yıllık rütbe bekleme süreleri dolanlar da var.
Hadımköy ve Hasdal’a hakim olan havayı, tutuklu sanık avukatlarına sordum.
Aldığım cevap şöyle oldu:
“Üç yılı dolmamış olanlar, geçen yılki uygulamada olduğu gibi, bir yıl daha uzatma almayı bekliyorlar. Ancak üç yıllık bekleme süresini tamamlayan komutanların, haklarında yeni bir dondurma kararı çıkması yönünde umutları yok. Bu durumda olanlar, ‘emeklilik’ kararı bekliyorlar. Üçüncü Yargı Paketi sonrasındaki taleplerimiz reddedildiği için, Şura’nın bitiminden sadece iki gün sonra, 6 Ağustos’taki duruşmadan da tahliye kararı çıkmasını maalesef kimse beklemiyor. Bu durumdaki müvekkillerimiz, ‘Bizi emekli ederler ve biz de buradan çıkar Silivri’ye gideriz’ diyorlar.”
YAŞ toplantısı arifesinde son durum işte böyle.
KEŞKE...
Trafikte ‘yayaların otomobillere yol vermesi’ni normal karşılıyor olmamızda bir terslik olduğunun farkına varabilsek.