Güneşin Kızları, pazartesi akşamına alındığından beri büyük kapışma yaşanacağını söylüyordum. Çünkü dizi perşembe akşamı ciddi bir kitle kazanmıştı. Pazartesi akşamları ekrana gelen Kırgın Çiçekler’de aynı potansiyele sahipti. O nedenle ikisi arasında ciddi bir reyting savaşı başlayacağını öngörüyorduk. Sonuçlar birbirlerine çok yakın olduklarını gösteriyor. Tüm Kişiler’de Güneşin Kızları 6.93 reytingle zirveye otururken, Kırgın Çiçekler 6.88 reyting aldı. Bu da Pazartesi akşamı ekranın hareketliliğini ortaya koydu. Yani ciddi bir drama izleyici kitlesi var. Ancak ikisinin gidişatını da 14 Eylül’de başlayacak Paramparça belirleyecek. Çok iddialı bir sezon başlangıcı yapacak Paramparça. O nedenle pazartesinin akıbetini 15 Eylül sabahı öğreneceğiz.Bol telefonlu canlı yayınNazenin Tokuşoğlu, Habertürk Gazetesi’nden ayrılıp TV8’e geçti. Aramızda Kalmasın’ın yeni yorumcusu olan Tokuşoğlu ekrana çok yakışmış. Nazenin’i uzun yıllardır tanırım. Ekrandaki rahatlığı, konuya hakimiyeti sebebiyle programa çok yakışmış. Dün ekrana gelen Aramızda Kalmasın’da Hakan Eratik’le ilgili bir haberin yayınlanmasının ardından Yeşim Salkım yorumcu Salih Keçeci’yi aradı. Keçeci yayından izin isteyip telefonda konuşmaya gitti. Ardından da konuştuklarını anlattı. Ardından da Oya Başar’la Levent Kırca için telefonda konuştu. İşte ben canlı yayının bu halini çok seviyorum. Salih Keçeci’nin yayın devam ederken haberi anında yayına yansıtmasını da tebrik ediyorum. İşte yayın böyle olduğunda keyifli ve yaşayan bir hal alıyor.

Geçen sezonun iddialı dizisi Paramparça, 14 Eylül Pazartesi akşamı Star TV’de başlıyor. Sezon finalinde bombalar patlamış ve yeni sezonda hasarları göstermek üzere tatile çıkmıştı dizi. Şimdi yeni yönetmeni Altan Dönmez’le pazartesi akşamlarının sahibi olmaya dönüyor. Yeni sezon tanıtımı Dilara ve Gülseren savaşının fazlasıyla büyüyeceğini ve Barış Falay’ın diziye katılmasıyla Cihan’a büyük bir rakip geldiğini ortaya koyuyor. Barış Falay’ı Medcezir’deki Selim’den sonra yine sert bir adam izleyeceğimiz için mutluyum. Eminim Harun’u da Kerpeten Ali gibi hafızalarımıza kazınacaktır. İlk sezon kızların karışması ve kavgasından Cihan ortalığı çok boş bulmuştu. Bakalım, yeni rakibi Harun karşısında o sevgi dolu hallerine devam edecek mi? Yoksa savaşa girmek onu da çirkinleştirecek mi?Aşk insanı uysallaştırıyormuşİnadına Aşk’ın son bölümünü izlerken çok güldüm. Malum Barutçu Ailesi yumruklarıyla tanınıyor dizide. Ama Çınar Yalın’ın kardeşi Yeşim’e âşık olunca “Hakkındır vur” diyerek Yalın’dan dayağını yedi. Bu kez sıra Yalın’a geldi. Defne’yle birbirilerini sevdiklerini söyleyip yanağını uzattı ama Çınar bir şey yapamadı. Çünkü o da onun kardeşiyle sevgiliydi. İşin içine kendi aşkınız, kendi çıkarınız girince astığım astık ağabeylerin nasıl yumuşadıklarını düşünürken Çınar’da aynı cevabı verdi. “Defne’nin sevgilisini dövecektim, şimdi sana bir şey yapamıyorum” dedi. Demek ki neymiş, insan aşık olunca kardeşinin sevgilisini de anlayışla karşılatıp, uysallaştırıyormuş.Yasemin nasıl değişti?Kiralık Aşk dizisinde Yasemin karakteri son iki haftadır öyle bir değişime uğradı ki, insanın inanası gelmiyor. Ömer’e kafayı takmış ve bu uğurda her kötülüğü mubah sayan Yasemin Sinan’ı bile aşağılıyordu. Düşünün Sinan’ın evinde yediği yemekten, izlediği filmlere her şeyi küçümsedi. Ama ne acayiptir ki, bir kez bile olay çıkarmadan şoförü İsmail’in esiri oldu. Kapısını açmayan, sözünü dinlemeyen, sürekli laf sokan İso’nun ağzının payını bile vermedi. Tam tersi gol üstüne gol yiyor ve ağzını bile açmıyor. Tamam aşk insanı iyileştirir ama önce orada bir çatışma olması gerekmiyor muydu? Pizza yiyen insanı aşağılayan Yasemin’e nur mu indi şoförünün kendisini aşağılamasına ağzını bile açmıyor.

Haziran ayındaki seçimlerde bir türlü hükümetin kurulamaması, terör olaylarının tırmanması, siyasi kaos, ekonomideki istikrarsızlık, doların her gün artması ve Türk lirasının değer kaybetmesi ilk olarak medya sektörünü vuruyor. O nedenle bu sene yeni dizilerin kaderi de seçime bağlı. Neden mi? Kurban Bayramı’nın eylül sonuna gelmesi zaten bu sene dizilerin ekim ayında başlamasına neden olmuştu. Çünkü bayramlarda televizyon izlenme oranı düşer. Reklam açısından verimsiz bir dönemdir. Yeni bölümler yayınlanmaz. Eğer diziler eylül ayında başlasaydı ikinci bölümlerinde tekrar gireceklerdi ve bu yanlış bir başlangıç olacaktı. Bazı diziler ekimde başlayacak. Ancak sonrası muamma. Çünkü seçim geliyor. Dolar yükseliyor. Medya etkileniyor. Kasımda başlayacak diziler çekimlerini seçim sonrasına bırakıyor. Çünkü piyasanın ne olacağı bilinmiyor. O nedenle bu yıl daha az diziyle sezona başlayacağız. Sonrasını da siyasi ve ekonomik istikrar belirleyecek. Belki de bazıları hiç başlamayacak.Evli ve Öfkeli tanıtımı çıktıMutluluğu evlilikle birleştiren bir yapımız var. Dikkat edin, “Onlar erdi muradına, biz çıkalım kerevetine” denir ve mutlu son olur. Peki, ya sonra? İşte atv’de yeni başlayacak olan Evli ve Öfkeli dizisi bize bunu anlatacak. Evliliklerinde sorun yaşayan, ihanete uğrayan kadınların öfkesine şahit olacağız. Tanıtım kadınların güzelliklerini de, delirmelerini de gösteriyor. Tanıtımdan anladığım ne yapın edin ama kadınların damarına basmayın! İyi işlenirse farklı bir dizi izleyebiliriz.

Eylüle bir hafta kala ekran kızışıyor. Düşünün daha yeni diziler bile ortada yokken, gelme ihtimalleri dengelerin değişeceğini kanıtlıyor. Bu sezon başlamadan en büyük savaş pazartesi akşamı yaşanacak. Tüm yaz pazartesi akşamlarına batv’nin Kırgın Çiçekler dizisi damgasını vurdu. Ancak önümüzdeki pazartesiden bitibaren devreye Kanal D’nin Güneşin Kızları dizisi de katılacak. Star TV’nin Tatlı bKüçük Yalancılar’ı, TRT 1’in Yeşil Deniz’i bu yarışta zirveye oynamadığı için yerinde kalacaktır. Ancak Paramparça kendi günü ve saatine dönünce ortalık iyice kızışacak. Eğer Kırgın Çiçekler önümüzdeki hafta Güneşin Kızları karşısında kan kaybetmezse, bu defa kendi kanalıyla başka bir yarışa girecek. Çünkü Ay Yapım’ın anlaşması gereği yeni sezon için atv’ye hazırladığı dizi pazartesi akşamı ekrana gelecek. O nedenle tüm yazı yüksek reytinglerle geçirmesine rağmen, yeni rakipleri karşısında kendisini en fazla kanıtlaması gereken dizi Kırgın Çiçekler.Çarşambanın kaderi Meryem’in elindeFox TV’nin Adı Mutluluk dizisi salı akşamlarına başladığı günden beri ambargo bkoydu. Ancak Aşk Yeniden ekimin ilk haftası kendi günü ve saatine dönüyor. O nedenle Adı Mutluluk çarşamba akşamına alındı bile. Star TV’nin Kaderimin Yazıldığı Gün, TRT 1’in Filinta dizileri de salı akşamları yarışa katılacak. Atv ve Kanal D’nin yeni dizilerini salı akşamına koyması bekleniyor. Ancak çok iddialı bir dizi çıkmazsa Aşk Yeniden yine zirvede olacaktır. Çarşamba eskiden Muhteşem Yüzyıl günüydü. Ancak bu sezon durum değişti. Fox Adı Mutluluk, Star TV Çilek Kokusu, Kanal D Kalbim Ege’de Kaldı dizileriyle ekim ortasına kadar devam edecektir. Yani çarşamba bromantik komedi akşamı oldu. Ancak çarşambanın akıbeti ekimde Meryem Uzerli ve Murat Yıldırım’ın Cesaret ya da Burak Özçivit ve Neslihan Atagül’lü Kara Sevda dizileri geldikten sonra belli olacak.Kumanda savaşı başlayacakPerşembenin şampiyonu Kanal D’nin Kurtlar Vadisi dizisiydi. Ancak Muhteşem Yüzyıl-Kösem Sultan ekim ayında perşembe akşamı görücüye çıkıyor. Fox TV İnadına Aşk’la ne yazık ki, bu yarışta var olamaz. Show TV, Asla Vazgeçmem’le kendi kitlesini koruyacaktır. TV8’in Maral projesinin bu savaşta şansı az. Bu yılın kumanda savaşı kadınlar ve erkekler arasında perşembe akşamı olacak. Cuma Fox Karagül, Star Kiralık Aşk ve yeni diziler yarışına sahne olacak televizyon ekranları... Bu iki dizi pastanın çok büyük bir kısmını paylaşacak. Rakip olmak için hem aşk, hem entrika hem de hayali harmanlayan bir proje lazım.Kiraz Mevsimi rakiplerine ders verecekCumartesi akşamları Fox TV’de Kiraz Mevsimi geri dönüyor. Sanırım tüm yaz kendisini taklit eden romantik komedilere büyük bir ders verecektir. Kanal D Güllerin Savaşı, Samanyolu TV Sungurlar, atv Kertenkele’yle geçtiğimiz sezona benzer reytingler alacaktır. Pazar akşamları Kanal D Yaz’ın Öyküsü, Fox TV O Hayat Benim, Samanyolu TV Küçük Gelin’le yarışa katılacak. O Hayat Benim tanıtımlarıyla iddialı. O nedenle ilk bölüm reytingi yüksek olacaktır. Tabii ki bu yarışa her kanalın yeni dizileri katılacak ve bazıları ekrana veda etmek zorunda kalacak. Bu kadar eski ve yeni dizi içinde ne yazık ki, beni çok heyecanlandıran bir proje yok. Sanki hepsi bir öncekinin tekrarı gibi geliyor. Hani yaşlılarımız der ya, nerede o eski bayramlar ndiye... Benim de bu sezon ekrandaki dizilere bakıp “Nerede o eski diziler” demek geliyor içimden...

Yaz dizileri aynı zamanda yeni isimlerin de sektöre kazandırılması anlamına geliyor. Bu yaz hem yeni isimler kazandı ekran, hem de var olan isimlerin başka yönlerini gösterdi. Tartışmasız bu yazın en çok dikkat çeken çifti Kiralık Aşk dizisinin Defne ve Ömer’i, yani Elçin Sangu ve Barış Arduç oldu. İkisi de bu diziden sonra en çok aranan çift olacaklardır. Güneşin Kızları dizisinin Ali’si Tolga Sarıtaş Muhteşem Yüzyıl’dan sonra oyunculuğunu kanıtladı. Kimi görsem herkes Sarıtaş’tan bahsediyor. Hem oynuyor, hem de görsel olarak ekranı dolduruyor. Aynı dizinin dikkat çeken bir diğer ismi ise Selin’e hayat veren Hande Erçel. Bana her ne kadar fazla gelen bir hali olsa da, günümüz gençliğinin halini yansıtıyor.Büşra Develi en farklısıKırgın Çiçekler bu yazın en çok izlenen dizilerinden biri oldu. Bence dizinin en çok dikkat çeken ismi ise Songül, Gökçe Akyıldız oldu. Bu kadar kalabalık bir oyuncu kadrosunun içinde farkını ortaya koydu. Aşk Zamanı’nda Eda karakterine hayat veren Nihan Balyalı her sezon ekranda olmalı. Tatlı Küçük Yalancılar dizisi bu yaz sektöre en çok ismi kazandıran dizi oldu. Selin’e hayat veren Büşra Develi son yıllarda izlediğim her oyuncudan farklıydı. Ekran klişelerine aykırı fiziği, sinematografik yüzü ve minimal oyunculuğuyla bence bu yazın en büyük keşfi. Hande, Melisa Şenolsun sevimli kız kontenjanından her zaman kazanabilir. Toprak’a hayat veren Burak Deniz önümüzdeki dönemlerde çok konuşacağımız bir isim. Çilek Kokusu dizisinde Gonca’yı canlandıran Zeynep Tuğçe Bayat yazın dikkat çeken isimlerindendi. Bu yaz iyi oyuncular kazandık ama sektör tabiriyle bir star çıkaramadı ekran...

Eğer diziler hakkında eleştiri yazıları yazıyorsanız, sokağın tepkisini göz ardı edemezsiniz. O nedenle en sevdiğim şeylerden biri ara sıra, ki bu yaz fazlasıyla yapma fırsatım oldu, İstanbul ndışına kaçıp insanlarla dizi sohbeti yapmak. Neredeyse geçen sezonu ve yaz dizilerini masaya yatırdığımız sohbetlerde yapımcıların ve kanalların çok dikkat etmesi gereken bazı maddeler çıkıyor. nBugün dizi izleyicisinin beklentisini paylaşma vaktidir.- İzleyici ekranda samimi, kendisinden bir hikâye görmek istiyor.- Zengin hayatları gözetlemeye karşı değiller. Birebir “Eğer zengin olsaydık nasıl bir hayatımız olduğunu görmek istiyoruz” cümlesini kullanıyorlar.- Kadınların büyük bir kısmı dizilerdeki evlerin dekorasyonuna baktıklarını söylüyor. Perdeler, halılar, mobilyalar ve nasıl yerleştirildiğini çok önemsiyorlar.- İzleyicinin en rahatsız olduğu şeylerden biri anne ve çocuk arasındaki yaş farkı. Pek çok dizide anneler neredeyse çocuklarıyla aynı yaştalar. Artık magazin nedeniyle oyuncuların yaşlarına hâkim olan izleyici, anne ve çocuğun neredeyse yaşıt olmasını kendisinin kandırılması olarak yorumluyor.- 45 yaş üstü kadın ekrandaki erkek kahramanın kibar olmasını istiyor. “Onları izleyince, hayatta beyefendi erkekler varmış diye umut ediyoruz” diyorlar.- Erkekler aksiyon seviyor. Aşırı duygusal, ajitasyon dozu yüksek işleri sıkıcı bulduklarını, zaten kendi hayatlarının dram olduğunu söylüyorlar.- Erkeklerin büyüdüğünde de oyuncukları değişmiyor. Özellikle arabalara fazla düşkünler. Dizide karakterin kullandığı arabayı önemsiyorlar.- Aynı sahnenin döndüre döndüre kullanılmasına da tepki gösterenler var.- Oyuncuların özel hayatlarını çok bildikleri zaman anlatılan hikâyeye inanmadıklarını ifade ediyorlar.- Son olarak; anlatılan hikâyenin, müziğin, yaratılan dünyanın ve oyuncuların inandırıcı olmasını istiyorlar. Gecekondu hayatı anlatılıyorsa kıyafetlerden koltuklara, oyunculardan ışığa her şeyin gerçek olmasını önemsiyorlar.Bence her isteklerinde haklılar. Gelelim benim bu sezondan beklentilerime... Seyirciyi önemseyen, aptal yerine koymayan, nön hazırlık aşamasına emek nharcanmış ve özenilmiş, karmaşık olmayan, bizden hikâyeler izlemek istiyorum. İsimlere takılmak yerine hikâyelere nprim veren bir ekran görmeyi arzu nediyorum. Bir dizi içinde bulunduğu dönemin sorunlarına parmak bastığında ilgi çeker. O nedenle senaryoların seçiminde sosyolojik değerlendirme yapılmasını tavsiye ediyorum. Umarım bu sezon son dört yıl kadar kötü geçmez.

Sinema alanında yaptığı çalışmalarla adından söz ettiren Nizam Eren’den bir araştırma geldi. Araştırmaya göre; bu yılın ocak ayından ağustos sonuna kadar 86 film vizyona girdi. Yıl sonuna kadar 130 filme ulaşacak. 2 miyon barajını aşıp 3 milyon 750 bine ulaşan film Mucize oldu. Onu 1 milyon 750 binle Kocan Kadar Konuş takip etti. Korku ve komedi sinemada en çok tercih edilen türler oldu.45 milyon bilet kesilmesi bekleniyorYılın ikinci yarısında ise efsaneler vizyona çıkıyor. Zeki Demirkubuz Bulantı, Uğur Yücel Yaktın Beni, Cem Yılmaz Ali Baba ve 7 Cüceler, Selçuk Aydemir Düğün Dernek 2, Çağan Irmak Nadide Hayat’la sinemada rekabet yaratacak. Ayrıca yeni dönemde; Detay, En Güzeli, Asimetrik, Firak, Dabbe 6, Can Tertip, Kara Bela, Aşk Nerede, Yok Artık, Madımak, Robinson Crusoe, Guruldayan Kalpler, Adana İşi, Piyasadan Büyük Alacağımız Var, Kafes, Vesvese, Elvenmeden Olmaz, İlk Gülüşte Aşk, Geniş Aile vizyona girecek. Yıl sonuna kadar yerli filmlere 45 milyon bilet kesilmesi öngörülüyor. Yerli ve yabanı filmlere kesilen bilet sayısının ise 60 milyon olacağı tahmin ediliyor.Güneşİn Kızları Paramparça’ya rakİp oluyor Kanal D, Güneşin Kızları dizisini pazartesi akşamına aldı. Uzun yıllardır sezonda pazartesi akşamları bir türlü istediği reytinge ulaşamayan Kanal D, eylül ayında Güneşin Kızları’yla yarışa katılacak. Yazın yayın hayatına başlayan ve sağlam bir izleyici kitlesine kavuşan dizinin Paramparça’nın yarışa katılmasıyla akıbetini belli edecek. Paramparça sezon finalini oldukça yüksek kapatmıştı. Bakalım, yeni sezonda seyirci parçalanmayı mı, güneşle ısınmayı mı seçecek?

Ağustos sonuna yaklaşırken ekranda eylülün ayak izleri belirmeye başladı. Yavaş yavaş iddialı dizilerin tanıtımları dönüyor. Üstelik hepsi büyük bombalarla geldiğini iddia ediyor. O Hayat Benim’de Bahar Efsun yüzleşmesi, Karagül’de Ebru-Baran-Narin hesaplaşması, Poyraz Karayel’de ise her şeye rağmen birlikte olmaya çalışan Poyraz ve Ayşegül’ün bağlarını izledik. Açıkçası Poyraz Karayel’in yeni sezon tanıtımını çok beğendim. Diziye Özkan Uğur, İdil Fırat gibi önemli isimlerin katılması bu sezonu daha şenlikli hale getirecek gibi görünüyor.Günlük diziler yuva dağılmasını anlatıyorKanal D’de yeni bir günlük dizinin tanıtımına rastladım. Dizinin adı Aşk ve Günah. Şoförün kızı Nesrin’in gözünü yükseklere dikmesini ve adım adım planını işletmesini anlatıyor. Dizide Tekin Temel, Seren Deniz ve Türkan Kılıç başrolleri paylaşıyor. Tartışmasız çok izlenecek. Çünkü yine bir aileyi dağıtmaya çalışan kadın başrolde. Günlük diziler genellikle diziye buradan başlıyorlar. Sanırım bu kadın izleyicinin en büyük korkusu yuvasının dağılması. Ayrıca kadının tek başına kumandaya hâkim olduğu saatte ekrana gelen bu diziler, yarattıkları entrikayla açıkçası bana pes dedirtiyorlar. Prime-Time’da ekrana gelen pek çok dizi ellerine su dökemez.Hatırla Gönül dizisi ekimde başlıyorGökçe Bahadır, Onur Saylak ve Engin Öztürk’ün başrollerini paylaştığı Hatırla Gönül, Gül Oğuz’un Star TV için hazırladığı iddialı yapımı. Ekim başında ilk bölümüyle ekrana gelecek. Dizide Selen Öztürk ve Berrin Civil önemli rolleri üstleniyor. Dizi, yıllara gömülen sırların beklenmedik bir zamanda ortaya dökülmesini, gerçeklere rağmen tehlikeli bir aşk hikâyesini ve büyük bir intikamı konu ediniyor. Gül Oğuz diziyi kendisi yöneteceği için beklentim yüksek. Sıla’yı hatırlarsanız bana hak vereceksiniz.