Domuz gribinde 2’nci raund

6 Kasım 2009

A’dan Z’ye özetleyeyim size. * Domuz gribi nedir?A (H1N1) tipi virüsten kaynaklanan, insanlarda hastalığa yol açan viral bir hastalıktır. * Neden domuz gribi deniyor?Domuzlar arasında görülen grip virüslerine çok benzediği için. Bu yeni virüs insan, domuz, kuş gribi virüslerinin bir karışımı. * İlk kez nerede görüldü?İlk kez Nisan 2009’da Meksika ve ABD’de görüldü. * Kuş gribinden farkı ne?Kuş gribi kuşlardan insanlara bulaşan bir hastalık. İnsandan insana bulaştığı görülmedi. Domuz gribi virüsü insandan insana kolaylıkla bulaşabiliyor. * Belirtileri neler?Ateş, öksürük, boğaz, vücut ağrısı, halsizlik, üşüme, baş ağrısı. Bazen kusma ve ishal de eşlik edebiliyor. * Nasıl bulaşıyor?Aynen mevsimsel grip gibi. Bulaşma yolları; öksürük, hapşırma, virüsün bulaştığı yüzeylere dokunduktan sonra ellerin ağza, burna, gözlere götürülmesi, hasta kişilerle aynı ortamda bulunmak. * Hastalığın görüldüğü ülkelere seyahat edecekler nelere dikkat etmeli?Dünya Sağlık Örgütü herhangi bir seyahat kıstlaması, sınırların kapatılması gibi önlemler önermedi. Solunum yoluyla geçen tüm hastalıklarda kapalı alanlarda fazla bulunmamak önemli. Gripli kişilerle bir araya gelinecekse maske takın.* Hastalığın görüldüğü ülkelere gidip-döndünüz ve grip belirtileri başladı. Ne yapmanız gerekiyor?Hastalığın görüldüğü ülkelere gidip döndükten sonra grip belirtileri başlarsa, özellikle de yüksek ateş (38 dereceden yüksekse) varsa mutlaka doktora başvurun. * Tedavi eden ilaç var mı?Evet! Domuz gribinin tedavisinde kullanılabilecek, daha hafif geçirmeyi sağlayabilecek 2 antiviral ilaç var. Ancak bu ilaçların hastalık başladıktan sonra 2 gün içerisinde kulanılması gerekiyor. * Hasta kişi ne süreyle hastalığı bulaştırıyor?Belirtilerin başlamasından 1 gün önceden 7 gün sonraya kadar. * Ev ve eşyaların temizliğinde nelere dikkat etmeliyiz?Kapı kolu, mutfak tezgahı, masa, oyuncaklar günlük temizlikte kullanılan deterjanlarla temizlenebilir. Hasta kişinin havlu ve çarşafları elle temas edilmeden taşınıp yıkanmalı. Kullandığı tabak, bardak vs. elde deterjanla veya makinede yıkanabilir. Havlularınızı ayırmalısınız.* Kendimizi nasıl koruyabiliriz?Öksürür ve hapşırırken ağzınızı burnunuzu mendille kapatın. Bulunduğunuz yeri sık sık havalandırın. * Neden mevsimsel gribe göre daha tehlikeli? Bu yeni tip bir grip virüsü. Dünya nüfusunun henüz bu virüse karşı bağışıklığı yok. * Her yıl mevsimsel grip nedeniyle ne kadar kişi hayatını kaybediyor?Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her yıl 250 binle 500 bin kişi grip nedeniyle hayatını kaybediyor. * İnsanlık tarihindeki en büyük grip salgını hangisi?1918’deki İspanyol gribi. 1918 Martında başlayıp, 1919 baharına kadar sürmüş. Dünyada 50 ila 100 milyon arası kişi ölmüş. Kasım 1918’de silahların bırakılması I. Dünya Savaşı’na son vermişti. Bu İspanyol gribinin 3’üncü dalgasına yol açmış. Neden mi? İnsanlar savaşın bitmesini kutlamak için sokaklara dökülmüş. Cepheden dönen askerlere sarılmışlar, öpmüşler. Ve 3’üncü dalga başlamış. * Domuz gribinden ölebilir miyim?Diğer grip türlerinde olduğu gibi, direnci düşük kişilerde öldürücü olabiliyor. Ölümlerin nedeni genelde komplikasyon (örneğin zatürre).Domuz gribi tişörtleri çıkmışŞu Amerikalılar kadar kafası ticarete çalışan başkası var mı dünyada? Bakın domuz gribi tişörtleri çıkarmışlar, internetten pazarlıyorlar. Ben maskeli Monalisa’ya çok güldüm..

Devamını Oku

5 yıldır grip olmadım nasıl mı?

31 Ekim 2009

Aşı hâlâ tartışılıyor. Eşimin doktoru Wake-Forest Üniversitesi Dahiliye Bölümü Profesörü Nöroonkolog Dr. Glenn Lesser “Normal grip aşısını yaptır. Ama domuz gribi için henüz net bir karar vermiş değiliz” dedi. Eşim bunu üzerine hemen normal grip aşını yaptırdı. Bana gelince... 5 yıldır aşı yaptırmıyorum. Nezle veya gribe yakalanmadım! Her hastalıkta olduğu gibi nezle-gribi önlemede veya yakalanırsak iyileşme sürecini hızlandırmada yiyeceklerin büyük önemi var. Bu yüzden domuz gribi salgını korkusu içinde olduğumuz şu günlerde bağışıklık sistemini güçlendirici vitamin-mineralden zengin yiyeceklere; meyve, sebzeye ve vücutta antikor; yani savunma elemanı üretiminin hammaddesi proteine ağırlık vermek gerekiyor.Kendimi hijyene çok dikkat ederek ve beslenme şeklimle koruyorum. Nasıl mı? İşte uyguladıklarım: * Çok sık el yıkıyorum. Bazen obsesyon derecesinde! Hastalarımla el sıkıştıktan sonra elimi dezenfektan jelle temizliyorum. * Toplu yerlerde tuvalete girdiysem kapı kolunu kağıtla tutuyorum. Musluk başlarını elimi yıkadıktan sonra hep kağıtla tutarak kapatıyorum. * Ofisimi sık sık havalandırıyorum. * Danışanlarım nezle-gripse randevularını ertelemelerini rica ediyorum. * Yanımızda çalışan kişiler eğer nezle grip olurlarsa işe gelmemeleri konusunda tembihliler. * Nezle-gripli insanlarla buluşmuyorum. * Öpüşmeyi çoktan bırakmıştım. El sıkışmayı da bugünden itibaren bırakıyorum! * Halsizleştiğimi, üşüdüğümü hissettiğim andan itibaren her gün aldığım 500 mg’lık C vitaminini 2 katına çıkarıyorum. Ekstra çinko tabletlerine başlıyorum. O gece mutlaka çorapla yatıyorum. Kendimi sıcak tutuyorum. * Bol bol sıcak içecek içiyorum. Bu aralar en çok hoşuma giden Doğa’nın Fransa’da yaratıcılık ödülü de kazanmış olan şerbetleri. Tamamen doğal, antioksidan gücü yüksek, kalorisi düşük içecekler bunlar. Sıcak suya karıştırıp içiyorsunuz. Yeşil çay ve zencefillisi favorim. Direnci artırıyor. * Kırmızı ete pek meraklı olmasam da bu dönemde eti-yumurtayı artırıyorum. Kırmızı et güçlü protein içerir. Protein antikor üretimi için şart! Eskiden veremle savaş için hastalara bol kırmızı et yedirilirmiş. * Uykuma daha çok dikkat etmeye başlıyorum. Eğer hastalanacağımı hissedersem “iyileşmeye yatıyorum.” Genelde 7 saat uyurum. Böyle zamanlarda 9 saate çıkıyorum. * Kendimi sıcak tutup, geceden 1000 mg C vitamini alıp, 9 saat uyuduğumda hep sabahları iyileşerek kalkmışımdır.Mutlaka taze sıkılmış portakal suyu için Şeker bağışıklık sistemini baskılar, bu yüzden kaçınmalısınız. Nezle veya gribe yakalandığınızda bol meyve, sebze, et, tavuk, balık yiyin. Portakal C vitamini için iyi bir kaynak; 1 portakalda 50 mg kadar C vitamini var. Sigara içiyorsanız bu dönemde bırakmaya veya azaltmaya çalışın, çünkü her bir sigara vücuttan 25 mg C vitamini götürüyor. Taze sıkılmış portakal suyu için.Egzersize devam edebilir miyiz? Ilımlı egzersizde sorun yok; örneğin aşırı terletmeyen 30 dakikalık yürüyüş gibi... Ilımlı egzersiz bağışıklık sistemini güçlendirirken, aşırı egzersizin tam tersi etkisi var, hastalığın şiddetini artırabilir. Ben hastalarıma, özellikle de gribe yakalandıklarında egzersiz yapmamalarını öneriyorum. Vücut tüm savunma mekanizmalarını seferber etmişken bizim de ona yardımcı olmamız, yormamamız gerekiyor.Şişman kadın güzel değil(mi)dir? İşim gereği bir çok şişman insan tanıdım. Bazılarının kilolarını yitirdiğinde seksapelliklerini de yitirdiğine tanık oldum. İşte size bir örnek: Sophie Dahl 18 yaşında sokakta yürürken keşfedildiğinde 42 bedendi. Kısa sürede İngilizlerin en ünlü büyük beden modeli haline geldi. Sonra zayıflamaya karar verdi ve zayıfladı. Ofisimde Sophie Dahl’ın önceki ve sonraki hallerinin fotoğrafları duruyor. Çünkü onun inanılmaz değişimi danışanlarımı müthiş etkiliyor. Evet, Sophie ince olmayı seçti. Çok daha sağlıklı bir kiloda şimdi... Peki hâlâ cinsellik ve hayat saçan 42 bedeniyle olduğu kadar ünlü mü? Tabii ki hayır! Amacım Ebru Şallı’nın “Şişman kadın güzel değildir. Hiçbir erkek şişman kadından hoşlanmaz” sözü üzerine başlayan polemiğe girmek değil! Ebru Şallı gelişimini takdir ettiğim biri. Ama kişilik gelişimi tamamlamamış birçok genç kızın bu tür sözler üzerine tehlikeli rejimler yapabileceğini, psikolojik rahatsızlıklara sürüklenebileceğini göz önüne almalıydı.

Devamını Oku

Yoksa siz hâlâ Mardin’i görmediniz mi?

23 Ekim 2009

Evet, geçen haftaya kadar ben de o gruptandım: Hani şu dünyanın dört bir yanını görmeye vakit ayıran, ama kendi ülkesindeki şehirleri görmeyi sürekli erteleyenlerden! 3 günlük bir Mardin-Midyat-Hasankeyf gezisi yaptım. Mardin herkes gibi beni de büyüledi, hâlâ dilimde bir Mardin türküsü var. Ölümsüzlüğün gerçekte ne demek olduğunu da bir kez daha anladım: Mardin’in en muhteşem yapılarına imza atan Mimarbaşı Lole eserleriyle “Gerçek sanatçı ölümsüzlüğü yakalar” diyor bize.Et yemeyince gözlerİm görmüyor!Bunu söyleyen Mardinliler. Neredeyse her yemeğin içinde et var. Örnek mi: İçli köftenin sadece içine değil, bulguruna da kıyma konuluyor. Hatta bu et düşkünlükleriyle ilgili beni çok güldüren bir fıkra da anlattılar: Mardin’de bir ilkokuldayız. Öğretmen öğrencilere doğru beslemenin önemini anlatırken, bir öğrenciyi kaldırıp soruyor: Söyle bakalım, bugün neler yedin? Sembusek (kapalı lahmacun), ikbebet (içliköfte), kibe (işkembe dolması), erikli -etli pilav...Çocuğum, hiç sebze yemedin mi? Yedim, öğretmenim! Kıymalı ıspanak!Mardin’den ne aldım? Tüm kadınlar gibi alışverişi severim. Zaten biz kadınlar olmasak dünya ekonomisi çökecek kesin! Gideceğim yerleri önceden hep araştırırım, elimde notlarım olur. 29 Ekim tatilinde Mardin’e gidecekseniz işinizi kolaylaştırmak için bir liste vereyim: Badem şekeri: Mardin’in badem şekeri çok ünlü. Beyaz değil, mavi renkli. Bademin üzerindeki şeker kalınlığı da çok ince. “Bu mavi renk doğal mı, nereden geliyor” diye sordum. Bitki kökleri katıyorlarmış. En tazesini yılların şekercisi Davut Selim satıyor. 1’inci cadde üzerinde No: 361. Bıttım sabunu: Yabani fıstığın yağından yapılan yüzde 100 doğal bir sabun. Bıttım Arapça’da fıstık demek. Tek sabuncusundan kendi ürettikleri kalıp sabunlardan alabilirsiniz. İngiltere Prensi Charles da 2004’deki Mardin ziyaretinde bu dükkanı ziyaret etmiş ve bıttım sabunlarından almış. Eşe-dosta en güzel hediye! Daha şık olsun derseniz, Erdoba Konakları hoş sabun paketleri hazırlamış, otelin girişinde satılıyor. Tek sabuncusu 1’inci cadde üzerinde No: 280. Telkari: Telkari takunya görmekten bıktınız mı benim gibi? Buyrun Mardin veya Midyat’a! Mardin 1’inci Cadde’de ve Midyat’ta kuyumcular çarşısında telkari minyatür masa ve sandalyeler, otomobiller eşimi bile baştan çıkardı! Süryani takıları: Anadolu’nun en eski kavmi olan Süryanilerden günümüzde Mardin’de 400 kişi kadar kalmış. Kuyumculukta çok iyiler. İşlerine aşıklar. 1’inci cadde üzerindeki Selçuk Kuyumcusu’nu atlamayın derim. Cam altı Şahmeran: Evlere uğur ve bereket getirdiği söyleniyor. Eski çarşıdan alabilirsiniz. Mardin nazar boncuğu: Alışık olduğumuz nazar boncuğundan çok farklı. Ucuzu olsun derseniz bakır, isterseniz altınla çevrili olanları var. Bu nazarlıklar çoktan Sabancı Kent Müzesi’nde yerini almış! Kötü enerjiye inanırım. Ofisime koydum.

Devamını Oku

Gençler hazır yemek yiyor bakliyat pişirmeyi bilmiyor sağlıksız besleniyorlar

16 Ekim 2009

Reis Tarımsal Ürünleri’nin yaptırdığı araştırmadan çıkan sonuç bu... Gençler geleneksel bakliyat yemeklerinden uzaklaşmış. Araştırmaya katılanların yüzde 44’ü kuru fasulye, yüzde 46’sı kırmızı mercimek, yüzde 63’ü barbunya pişirmeyi bilmiyor. Yüzde 45’i de bulgur ve nohuttan uzak duruyor. Biz küçükken Profesör Ayşe Baysal mercimeği anlatır dururdu. Onun sayesinde mercimeği daha çok tüketir olmuştuk. Mütevazı baklagillerin yine reklama ihtiyacı var, kesin. Ben buradan başlıyorum.Nohut-pilavla ete yakın protein alabilirsinizProtein sudan sonra vücudumuzda en fazla bulunan madde. Tüm vücudumuzda bulunuyor. Cilt, saç ve tırnaklarımızdaki kolajen ve keratin de proteinden oluşmuştur. Yani yeterli protein almazsak saçlarımız dökülür, tırnaklarımız kırılır. İkiye ayrılıyor:1) Yapısal protein Kaslarda, kemiklerde ve bağ dokularında bulunur. 2) Fonksiyonel protein:Hormon, enzim ve anti-bodilerde bulunur.Proteinin yapı taşı aminoasitler. Vücudumuzda kullanılan 20 amino asit var. Bunlardan 8 tanesi vücudumuzda yapılamaz. Bunlara temel aminoasitler diyoruz. Komple protein kaynağıdırlar. Temel aminoasitler et, kümes hayvanları, balık, süt, peynir, yumurta, yoğurt ve soya fasulyesinde var. Bu yiyecekler yüksek biyolojik değere sahip.Geri kalan 12 aminoasit ise eksik protein kaynağı. Sebze, meyve, baklagiller, tahıllar, quorn, kahvaltı yiyecekleri ve kuruyemişlerde bulunurlar. Bu yiyecekler düşük biyolojik değere sahipler. Vejetaryenlerin ve kolesterolü düşürmek amacıyla hayvansal proteini azaltan özel diyet programlarına girenlerin temel aminoasitleri alabilmeleri için değişik bitkisel kaynakları yemeleri gerekiyor.İşte komple protein önerileri- Baklagiller + pirinç, bulgur, kuskus, makarna, noodle- Baklagiller + yoğurt- Baklagiller + pirinç, bulgur, kuskus, makarna, noodle + yoğurt- Kuru fasulye + pirinç veya kuru fasulye + esmer ekmek- Peynir + ekmek- Mercimek + pirinç veya mercimek + bulgur- Balık + patates- Kahvaltı yiyecekleri (cereal-müsli) + yoğurt veya süt- Günlük protein ihtiyacımız ne kadar?Kilo başına 0,75-1 gr. Bir erişkinin günde 35-40 gr kadar protein alması yeterlidir. Bebekler ve çocuklar büyüme için daha fazlasına ihtiyaç duyar. Günlük enerjimizin yüzde 10-15’ini proteinden almamız gerekir. Sokrates’ın hedefi yarıya inmekSokrates 5 yaşında bir İngiliz kedi. Tam 10 kg; yani normalde olması gerekenin 2 katı. Veterineri uyarınca sahibi çareyi her yıl ev hayvanları için düzenlenen bir diyet yarışmasına onu da sokmakta bulmuş. “Fit Evcil Hayvanlar Kulubü”ne girenler 100 gün sürecek bir fitness planını uygulamaya koyuluyorlar. Şu anda 9 kedi ödül için yarışıyor. Onu minicikken alıp bakmaya başlayan sahibi Bill Duncan: “Sokrates’ın yiyip-içip, yan gelip yatmaktan daha çok hoşlandığı hiçbir şey yok!” diyor.Ödülü ne mi olacak? 4 gün Devon’da evcil hayvanlar otelinde konaklamak! Peki şimdi kazanmak için ne mi yapıyor? Normalde yediğinin yarısını yiyor. Dr. Bradley’nin light mutfağıKörili nohutMalzemeler:- Su bardağı haşlanmış nohut - 5-6 olgun domates- 2 kuru soğan - 1 tatlı kaşığı köri- 1 yemek kaşığı tatlı biber salçası- 1 yemek kaşığı acı biber salçası (veya 1 çay kaşığı kırmızı pul biber) Hazırlanışı:Nohutu geceden ıslatın. Sabah iyice yumuşayıncaya kadar kaynatıp süzün. Kabukları üzerinde kalsın. Soğanları rondoda iyice çekin. Domatesleri doğrayın. Köri ve salça çeşitlerini de ekleyip üzerini geçmeyecek kadar su ekleyin. (1,5 bardak kadar) Soğan-domates-baharat karışımı kaynasın, suyunu çeksin. Sonra içine nohutları da ekleyin. 10 dakika pişsin. Hazır...

Devamını Oku

3 ay düzenli yeşil çay içmek vücudu inceltiyor

2 Ekim 2009

Yeşil çayın tadını siyah çay kadar çok sevmesem de ilaç niyetine günde mutlaka 2 fincan içiyorum. Çünkü antioksidan etkisi yüksek ve metabolizmayı hızlandırıyor.Son araştırma sonucu Şangay Fudan Üniversitesi’nden geldi. Lipton Çay Enstitüsü sponsorluğunda yürütülen araştırmada, yeşil çayın zayıflamaya yardımcı olduğu kanıtlandı. 90 gün süren araştırmaya göre, “Yeşil çay Asya toplumunun vücut şekil ve yapısında olumlu etkiye sahip.” Çalışma orta düzeyde kilo sorunu olan Çinliler üzerinde gerçekleştirilmiş. 18 ile 55 yaş aralığındaki 182 kişi 4 gruba ayrılmış. Her gruba düzenli olarak farklı kateşin* miktarında yeşil çay verilmiş. Günde iki bardak yeşil çay tüketen bireylerin, araştırmanın başlangıcında, 30, 60, ve 90’ıncı günlerinde, vücut kompozisyonları ölçülmüş. Sonuç: Hiç yeşil çay kateşini tüketmeyen kontrol grubuyla karşılaştırıldığında, en yüksek yeşil çay kateşini tüketen deney grubunun vücut ağırlığı, bel çevre ölçüsü, karın içi yağı ve toplam yağsız vücut kütlesinin azaldığı görülmüş. Araştırma sonunda bilim adamları, yüksek kateşin içeren yeşil çayın 90 gün boyunca düzenli olarak tüketildiğinde, vücutta inceltici etkiye sahip olduğu sonucuna vardılar. Araştırma programını yöneten Lipton Çay Enstitüsü görevlisi Dr. Niels Boon’un açıklaması şöyle: “Yeşil çay tüketiminin vücut yağı ve tüm vücuttaki yağ dağılımı üzerindeki etkisini analiz ettik. Araştırma sonunda yeşil çay kullanan bireylerde vücut ağırlığı ve yağlı kütlede anlamlı bir düşüş gözlemledik. Bu etkinin, özellikle karın bölgesindeki yağlar üzerinde güçlü olduğunu gördük.” *Kateşin: Çay ile bazı meyve ve sebzelerde bulunan antioksidan etkili bitkisel besin. ***Hapşırmaya başladıkNezle-grip sarı alarm verdi, geliyorlar. Etrafta çoğalan hapşırıklardan belli! Her hastalıkta olduğu gibi nezle-gribi önlemede veya yakalanırsak iyileşme sürecini hızlandırmada yiyeceklerin büyük önemi var. Bu yüzden salgının başladığı bu mevsimde iki noktaya dikkat:- Bağışıklık istemini güçlendirici vitamin-mineralden zengin yiyecekleri bol tüketin. - Meyve ve sebzeyi artırın. Et, tavuk, balık, yumurta gibi güçlü proteinlere ağırlık verin. - Şeker bağışıklık sistemini baskılar, bu yüzden kaçınmalısınız.- Portakal C vitamini için iyi bir kaynak; 1 portakalda 50 mg kadar C vitamini var. Taze sıkılmış portakal suyu için. Hazır portakal sularına dikkat; çünkü çoğu şeker ilaveli, üzerlerini kontrol etmeden almayın- Sigara içiyorsanız bu dönemde bırakmaya veya azaltmaya çalışın, çünkü her bir sigara vücuttan 25 mg C vitamini götürüyor. İlk belirtiler ortaya çıktığında ne yapmalı?Eğer hapşırık, boğazda yanma, ağrı gibi belirtiler ortaya çıkar çıkmaz hemen önlem almalısınız. - Bol bol su ve bitkisel çay için. - Meyve-sebze, et-tavuk-balığı artırın.- Hafif ama besin değeri yüksek yiyecekleri tercih edin. - Kendinizi sıcak tutun ve dinlenin.- Doktorunuza danışarak C vitamini, çinko minerali, ekinezya ve sarmısak kapsülleri alabilirsiniz. *** Türkiye’de bir ilk... 65 yaş üstüne artık indirim var!Size daha önceki yazılarımdan birinde Amerika’daki bir uygulamadan bahsetmiştim. Amerika’da 65 yaşın üstündeyseniz restoranlarda yüzde 10-15 kadar indirim alıyorsunuz. “Ülkemizde emekli maaşları çok düşük, emekliler ara sırada olsa dışarıda güzel bir restoranda çekinmeden, keyifli bir yemek yiyebilmeli. Bu uygulamayı önce kim başlatırsa ben köşemde yayınlayacağım!” demiştim. Yanıt geldi, işte sözümü tutuyorum. Topkapı’daki Sur Balık Restaurant’ından aradılar; benim yazım üzerine 65 yaş üstüne artık yüzde 10 indirim uygulamaya başlamışlar. Topkapı Sarayı surlarının dibinde, denize 15 metre uzaklıktaki Sur’a sürekli gelenler arasında ünlü komedyen Cem Yılmaz da var. Bu bir başlangıç! Diğer lokantalar ve kafelerin de izlemesini çok isterim. *** Sepetteki sağlık Mürdüm eriği Şeftali ve kirazla aynı aileden.Anavatanı Asya. Bol potasyum ve magnezyum minerali içeriyor; kan basıncını düzenliyor. Magnezyum kas gevşetici özelliğiyle uykuyu da rahatlatıyor. Liften zengin; kabızlığı önlüyor. Ancak mutlaka kabuğuyla yiyin. Glisemik indeksi düşük; kan şekerini çabuk yükseltmiyor, diyetlerin baş tacı bir meyve. İçerdiği lutein adlı maddenin göz sağlığına katkısı büyük. 1 adet erikteki C vitamini oranı 6.2 mg. C vitamini direncimizin düşebileceği bu geçiş mevsiminde bizi hastalıklardan korur. Tüm koyu mor meyvelerde olduğu gibi antioksidan özelliği yüksek; kansere karşı koruyucu bitkisel besinler içeriyor. 1 adet ortalama boy mürdüm eriğinde 36 kalori var.

Devamını Oku

50 yaşından sonra fit kalana şapka çıkartıyorum

25 Eylül 2009

Yaş ilerledikçe fit kalmayı başarmak zorlaşıyor. Türkiye’de 50’sinden sonra hafif, fit, çekici kalan kadın-erkek çok az! Bunu başaranlarla konuşuyorum, sağlıklı ve hafif bir yaşam için tüyolar topluyorum, biliyorsunuz. Başarılı iş adamı çok ülkemizde, ama “Hem çok başarılı, hem de fit ve yakışıklı olsun” diye düşündüğümüzde etrafımdaki tüm kadınların ve benim aklımıza tek isim geldi: Yargıcı markasının patronu Emir Yargıcı!54 yaşındaymışsınız, fotoğraflarınızdan çok daha genç görünüyorsunuz. Bir kızım var, 29 yaşında, erken baba oldum, kızım da 20 gösterir, yaşını göstermez. Hep böyle fit miydiniz? Kilo ve boyunuz kaç?Boyum 1.85, kilom 85. Çocukluğumda çok sıskaydım; mideyi sırta yapıştırırdım! Aile üyeleri de hep fit mi?Annem maalesef şişmanladı, babam incedir. Çok yakışıklıdır babam... Aile bireyleri çok uzun yaşar, bu genetik. Annem 74, babam 83 yaşında. Annemin annesi de yaşıyor; 90 yaşında... Anne tarafım Fransız. Maalesef abim MS hastalığına yakalandı, 4 yıl önce 50 yaşındayken kaybettik. 20 yaşında yakalandı bu hastalığa.Fit kalabilmek için profesyonel yardım alıyor musunuz?25 yıldır diyetisyene gidiyorum. Bazen yılda bir, bazen iki yılda bir gidiyorum. Bir hafta da 2 kilo verebiliyorum, ne olduğunu biliyorum çünkü. İlk diyetisyenle 27 yaşında tanıştım. Nefes darlığı çektim tamamen stres ile alakalıydı. Çok hızlı yıllardı; çok yoğun çalışıyordum, nefes alamıyorum diye doktora gittim, kan tahlili yaptırdım; kolesterol 240 çıktı. O yaş için çok fazlaydı ama bugün de aynı! Soframda ekmek olmaz, karpuzu çekirdeğiyle yerimAlkol, sigara kullanıyor musunuz?Günde en fazla 5 sigara içiyorum. Ama Uzakdoğu’ya bir ay seyahate gittiğimde, hiç içmiyorum. Alkol kullanmam. Nasıl besleniyorsunuz?Yağlı, şekerli yemiyorum. 27 yaşından beri evime tereyağı girmedi, tuz yemem. Bu böyle yerleşti yani. Hep zeytinyağı kullanırım.Bu sabah ne yediniz?1 dilim karpuz, 1 dilim kavun, 1 salkım üzüm. 1-2 ceviz, biraz da badem...Peynir ekmek yemiyor musunuz?Hayır. Eve ekmek almam. Nadir müsli yerim. Sabahları sadece meyve yerim. Bu aralar çok yiyorum. Kavun, şeftali... Karpuzu çekirdeğiyle yerim. Doğru yapıyorsunuz. Karpuzun çekirdekleri hazine değerinde. E vitamin, çinko ve selenium mineralleri deposu! Bunlar bizi yaşlanmaya ve kansere karşı koruyan en güçlü antioksidanlardan... Ya öğle ve akşam yemekleri? Öğlen, bol salata yerim, tavuk yemem, yanında biraz ton balığı olabilir. Et yemem! Mercimek köftesi yerim, tahıl yerim yani... Yenmesi gereken şeyleri yiyorum! Akşamları çok az yerim. Kebap hayatımda yemem mesela. Yersem ciddi midem bozuluyor, alışık değilim... Yalnız yaşıyorum, çok zeytinyağlı- ızgara sebze yerim. Sırt ağrısı nedeniyle yedi yıldır yoga yapıyorumPeki gelelim tatlılara... İngilizler tatlıyı çok sevenlere “tatlı dişli” der. Siz tatlı dişli misiniz?Evet! Tatlıya çok düşkünüm. Bu en büyük zaafım! Eroinman gibi tatlıcıyım. Karnım acıktı “Yemek mi, tatlı mı?” derseniz, tatlıyı seçerim. Dondurma çok severim, dondurmacıyım. Baklava, künefe gibi tatlıları yemem! Tatlıyı lokantaya gidince yerim, eve tatlı almam. Yoğurdu pekmezle karıştırıp yemeyi de severim. Bu kadar fit kalmanızda mutlaka sporun da etkisi olmalı...7 yıldır yoga yapıyorum. Sırt ağrısıyla başlamıştım, devam ediyorum. Yoga hocam “En zoru dik durmaktır, kötü oturduğumuzda iç organlarımız da bükülüyor” demişti, hiç unutmadım bu lafı. Ansiklopedilerde insan figürleri vardır, siz kendi figürünüzü yaratıyorsunuz. 40’ından sonra beslenme ve egzersiz ile 5 -10 yaş daha genç görünebilirsiniz.Kadınlar sizi hem çok fit, hem de çok yakışıklı buluyor...O kadınların güzel kalbinden kaynaklanıyor. Açıkçası bunun farkında değilim. Hayatımı kolaylaştıran bir şey olmamıştır doğrusu, yani bir avantajı olmamıştır, adınız çapkına çıkar üstelik. Kafam insan güzelliğine kurulu değil, içinin güzelliği önemli. 25 yıldır bekarım. 20 yıldır aynı evde oturuyorum, 10 yıldır aynı arabayı kullanıyorum. Kendisiyle çok barışık duran birisiniz...Yaşamı ve yaptığım işi seviyorum. Yardımcı destekler kullanıyor musunuz peki? Balık yağı kullanıyorum. 3-6-9 (Omega 3-6-9 yağlarının kombinasyonu) kullanıyorum. Her gün kullanmıyorum. Mesela bir ay kullanıyorum, kür yapıyorum. Yanlış beslenme saç döküyorTürkiye’de saç dökülmesinin beslenme ile alakalı olduğunu düşünüyorum. Gençlerimizin saçı dökülüyor. Topluma bakın; Türkiye’de ensesi kalın ve saçları dökülmüş çok genç görüyorum. Bunun da tamamen beslenme ile alakalı olduğunu düşünüyorum. Bizim gençliğimizde herkes saçlı ve inceydi. Mayonez, ketçap yoktu. Eskiden gençler tost yerdi. Çift kaşarlı sonradan çıktı. En büyük lüks sosisliydi. Şimdi hamburger, mayonez, sos var. Haftanın sözü’Zayıflamanın tek yolu yaşamda yeni bir amaç edinmek’ Cyril Connolly (İngiliz yazar)

Devamını Oku

Aşık oldum!

18 Eylül 2009

Kahvaltıda çeşitli kruvasanlar, rengarenk makaronlar, çay çeşitleri sizi bekliyor. Saat 10 gibi gidin. Kahvaltıyla-öğleyi birleştirebilirsiniz. Ancak Fransızlar hayatı çok ağırdan alıyor. Sakın bizdeki servis hızını beklemeyin, sinirlenirsiniz. Adres: 21 Rue Bonaparte, St. Germain. Sacre Coeur’dan Paris’e bakın Paris’e yukarıdan bakmak için en zahmetsiz yer. Montmartre’ın tepesindeki bu bembeyaz kilisenin önünden tüm şehri kuşbakışı görebiliyorsunuz. Buradan turistler için vagonlu açık-arabalar kalkıyor. Tepede küçük bir tur atabilirsiniz, keyifli oluyor. La Bofinger’de öğlen yemeği yiyinSadece salonunu görmek için bile buraya gitmeye değer. Tavan süslemelerini seyretmeye doyamayacaksınız. Adres: 5-7 Rue de Bastille. Berthillon’da dondurma yiyin Paris’in en ünlü dondurmacısı. Seine Nehri üzerindeki küçük adacığın üzerinde. Hindistancevizli ve frambuazlısı muhteşem. Dondurmanızı aldıktan sonra adacıkta dolaşın, ara sokaklara dalın. Çok cici hediyelik eşya dükkanları var. Adres: 34 Rue St Louis -en-L’ile.Mariage Freres’de 5 çayı için17’nci yüzyıldan beri çay ticaretiyle uğraşan Mariage ailesinin zinciri. Eğer benim gibi bir çay tutkunuysanız bu dükkanı görünce üzüleceksiniz. Niye bizde de bu kadar şık, butik bir çay dükkanı yok diye... Siyahlar giyinmiş kibar satıcıları hassas terazileriyle altın tartar gibi dünyanın dört bir yanından getirilen çayları tartıp, satıyorlar.Adres: 32 Rue du Bourg-Tibourg, Le Marais.Cafe Costes’de akşam yemeği yiyin Her Paris gezimde mutlaka uğradığım bir otel restoranı. Thai soslu biftek dilimleri kaçırılmaz. Yer ayırtmadan gitmeyin. Bahçesi çok keyifli, heykellerin ve sarmaşıkların arasında yemek yiyorsunuz. Eğer hava serinse içerideki tiyatral hava da hoşuma gidiyor. Şarap önerisini bu işten anlayan eşim yapıyor: Tercihiniz beyazsa; 2003 Pouilly Fume, kırmızı ise; 2005 Chateau Lynch Bages. Paris’in tüm havalıları burada! Ünlü simalara rastlayabilirsiniz. Johnny Depp gibi!Adres: 239 Rue St. Honore.Crazy Horse’da seksi bir şov izleyin İzlediğimiz şovu unutamadık hâlâ! Müthiş bir gösteri. Muhteşem vücutlu kızlar dans ediyor, çırılçıplaklar ama porno değiller. Et değil, sanat sergiliyorlar. Yaz indirimi de var şu anda: Kişi başı 85 Euro. İçine bir şişe şampanya da dahil. Kesinlikle verilen paraya değer. Adres:12 Avenue George V. Pere Lachaise mezarlığını ziyaret edin Her gittiğim şehirde oranın en ünlü mezarlığına da gidiyorum. O ülkenin kültürü, refah seviyesi, yaşam biçimi konusunda en kolay fikir alabileceğiniz yerler mezarlıklar... Eşimi de alıştırdım! Pere Lachaise tüm ünlülerin gömülü olduğu yer. Yılmaz Güney, Ahmet Kaya da burada gömülü. Benim hedefim Oscar Wilde’ın mezarını ziyaretti. Gerçekleştirdim. Eğer Brugge’e uzanmak isterseniz...Günübirlik turla gidebilirsiniz. Otelinizden yer ayırtın. Sabah 7.30 da hareket edildi, 11’de oradaydık. Rehber eşliğinde 2 saat geziyorsunuz. Ardından nehirde bir motor turu da var. Brugges küçücük bir şehir zaten, kendiniz de kitapla gezebilirsiniz. Adres: Breydel de Connick, 24 Breidel Straat.Venüs toplarıMalzemeler:n 2,5 paket Petit beurre bisküvin 1 paket vanilyan 4 yemek kaşığı pudra şekerin 4 yemek kaşığı kakao n 1 limon kabuğu rendesi n 250 gr. tereyağı Hazırlanışı:Bisküvileri robotta biraz irice çekin. Sonra bisküvi, vanilya, kakao, pudra şekeri ve limon kabuğu rendesini geniş bir kapta karıştırın. Ortasını havuz şeklinde açıp oda sıcaklığında iyice yumuşayan tereyağını koyup yavaş yavaş, yedire yedire karıştırın. Hamur haline gelen karışımdan bir parça koparıp elinizde sıkın. Dağılmıyorsa kıvamında demektir. Küçük toplar yapıp hindistancevizine bulayın. Buzdolabında 4-5 saat bekletin.Bayram dönüşü yükü hafifletmek için ne yapmalı?Bayram tatilinden dönünce 1-2 kilo almış olabilecekisniz. Paniğe kapılmayın. Herhangi bir sağlık sorununuz yoksa çorba kürü çok işe yarayacaktır. Her tatil dönüşü uyguladığım bir kürdür.Domates çorbasıMalzemeler:n 1,5 kg domates n İki soğan n 1 avuç arpa şehriye n Yarım demet maydonoz Hazırlanışı:Domatesleri ve soğanı bir tencereye iri iri doğrayın. 1 litre su ekleyip kaynatın ve blenderdan geçirin. İçine arpa şehriyeyi ekleyin ve tekrar kaynatmaya başlayın. Arpa şehriyenin pişmesine yakın ince kıyılmış maydanozu da ekleyin. 5 dakika sonra altını söndürün. Kahvaltı1 yeşil elmaÖğlen1 kase domates çorba, salata Ara (16.00-17.00)1 kase çorba 1 elma / 2 mürdüm eriği/ 1 armutAkşam1 kase domates çorbası, salata Ara (21.00-22.00) 1 elma

Devamını Oku