Meryem’in yüzü yeter

25 Eylül 2015

Meryem Uzerli ortada olmayan bir dizi için ‘Tükenmişlik Sendomu’ yüzünden kaçtığı ve bir bebek doğurduğu Almanya’dan apar topar dönüp paraya para demeyen bir televizyon kanalına transfer oldu.Parasını peşin aldı.İki yıllık mı ne? bir de sözleşme imzaladı.Önce kendisine uygun bir rol arkadaşı arandı.Buldular mı bulmadılar mı pek önemi kalmadı.Çünkü kendisine uygun bir senaryo yazılamadı.Aslında dizinin ne olduğu belli olmadan Meryem’e rol arkadaşı aramaları da çok ilginçti.Demek konuya monuya göre değil Meryem’in tipine göre bir partner arıyorlardı.Yakışıp yakışmayacağı önemliydi.Role uygun olup olmayacağı değil.Aradan bir hayli zaman geçti. Ama Meryem önüne konulan hiçbir senaryoyu beğenmedi.Bu yüzden dizi çekilemiyor.Bu arada Meryem Uzerli kendisini transfer eden kanalın sezon tanıtımlarında boy gösteriyor.Senaryo bulunana kadar Hürrem Sultan olduğu filan unutulacak diyeceğim ama…Meryem’in yüzü yeter!Vefakar BablaDiva Bülent Ersoy, nam-ı diğer Bülent Abla ya da kısaca Babla, Suriyeli mültecilere yardım etmeyeceğini söylemesi çok tepki çekti.Babla "Bizim sefaletle uğraşan insanlarımız var. Bunlar hassas konular. Benim kanım, canım vatandaşlarım dururken zannetmiyorum ki oraya yardım edeyim. İsteyen kızsın ama benim görüşüm bu" dedi. Babla’nın bu sözleri uzun süre gündemden düşmedi.Divamız duyarsızlıkla suçlandı. Hiçbir şeyden haberi yok dendi. Oysa Babla kendi düşüncelerini samimi bir şekilde ifade etti.Popülist davranmadı.Kendini topluma sempatik göstermek için herkesin duymaktan hoşlanacağı şekilde konuşmadı. Nev-i şahsına münhasır bildiğimiz Babla gibi davrandı.Sözlerinin maksadını aşmaması için kelimelerini daha dikkatli seçebilirdi.Ancak o zaman da yıllardır tanıdığımız lafını esirgemeyen Babla olmazdı.Babla aslında çok iyi kalplidir. Son derece sadık bir dosttur. Gazeteci dostu Vehbi Dinçcan’ı son yolculuğuna uğurlarken mezarının başında göz yaşları içinde "Susadın mı canım benim?" diyerek toprağına su döküp, dua edecek kadar duygusaldır.İçi dışı bir.Dünya umrunda değil.Sevdiklerine ve inandıklarına karşı her zaman fedakar.Vefakar Babla!Hacı adaylarının meydan kavgasıİstanbul’daki Atatürk Havalimanı’nda hareketli günler yaşanıyor.Hem bayramcılar hem hacı adayları sayesinde AHL dolup taşıyor. Hac farizasını yerine getirmek için kutsal topraklara uçacak olan bir gurup Türk hacı adayı ile yabancı uyruklu bir yolcu arasında tartışma çıkmış. Hacı adayları dış hatlar terminalinde THY’nda uçan Business Class yolcuları için ayrılan CIP salonunda ellerine ne geçtiyse fırlatmaya başlamış. Kızgınlıkları geçmek bilmeyen hacı adaylarını zor sakinleştirmişler.Salondaki diğer yolcular kavga anlarını cep telefonlarına kaydetmiş.Bu ne hiddet ne öfke ?Hac yolculuğuna gidiyorsun.Kutsak topraklara gidiyorsun. İnancının gücünü gösterek herkese örnek olacaksın. Giderayak ortalığı birbirine katmak yakışık alır mı? Haklı olsan bile!Sana taş atana ekmek at gül at derler.Eline geçeni değil.Hacı adaylarının meydan kavgası.Şık olmamış!Metrobüs koçuKurban Bayramı her zamanki gibi ilginç kurbanlık manzaralarına sahne oluyor.İstanbul Yenibosna’da vatandaşın biri sırtladığı kurbanlık koçla metrobüse binmiş. Kendisini uyaran güvenlik görevlilerini dinlememiş. "Eskiden bu işler böyleymiş, niye garibinize gidiyor?" şeklinde karşılık vermiş.Bazı yolcular bu manzarayı görüntülemiş ve Twitter hesaplarından paylaşmış.Bazıları ise tepki göstermiş.Acaba adam koçuna bilet aldı mı?Eskiden yollarda Kamil Koç vardı.Artık ‘metrobüs koçu’ da var!

Devamını Oku

Abdel Aziz Sisters

23 Eylül 2015

Kardashian familyasının kadınları savulun.Ortadoğu’da ‘Sisters’ (Kızkardeşler) adlı reality şovlarıyla izlenme rekoru kıran Abdel Aziz kardeşler geliyor.Alice, Nadine ve Farah Abdel Aziz’e Kardashian’ların Ortadoğu şubesi deniliyor.Lübnanlı Kardashian kardeşler deniliyor.Ama Abdel Aziz Sisters “Biz onlardeğiliz, kendimiziz” diye ısrar ediyor.İyi ki de Kardashian kardeşler gibi değiller.Çünkü bu dünya ne kadar büyük olursa olsun daha fazla Kardashian kaldırmaz.Kim Kardashian şu aralar hamile ve karaya oturmuş zeplin balonu gibi yuvarlanıp duruyor.Üvey babaları Bruce Jenner ise 65’inden sonra cinsiyetini değiştirme aşamasında.Caitlyn Jenner olarak ‘Keeping Up With The Kardashians’ı bıraktı kendi reality şovu ile ekrana geliyor.Kendisi gibi transgender kankalarıyla yeni hayatını gözler önündedoyasıya yaşıyor.Kızları Kylie ve Kendall Jenner podyumun, magazin dünyasının yeni yıldızları oldu.Yaptıkları ettikleri her şey haber niteliği taşıyor.Onun için Lübnan’lı Abdel Aziz Sisters’a haykırıyorum.Sakın tavrınızı filan değiştirmeyin ve kendiniz gibi olun.Kardashian’lardan çok daha alımlı, zarif ve ince görünüyorsunuz.‘Üçünüzü toplasalar bir Kim’in kalçası etmez’ derlerse de aldırmayın.Abdel Aziz Sisters olarak yolunuza devam edin!Reklam aşkı aşkın reklamıKerem Bursin ile Serenay Sarıkaya birlikte tesadüfen bir reklam filminde rol aldı.Tesadüfen diyorum çünkü reklamında oynadıkları markanın yüzü Kıvanç Tatlıtuğ diğerprojeleri yüzünden görevinden ayrılmak zorunda kaldı.Yerine de onu en çok andıran yerli oyuncu Kerem’i buldular.Yeterince ünlü olmayabilir diye karşısına Serenay’ı koydular.Genç ikilinin aşk ilişkisi oynadıkları reklam filmiyle başladı.Şimdi aşklarını konu alan bir filmde birlikte oynayacaklarmış.Sezen Aksu’nun kendileri için yaptığı aşk şarkısında düet yapacaklarmış.Bunun için de hatırı sayılır bir para kazanacaklarmış. Reklam aşkı, aşkın reklamı derken.Kerem ve Serenay aşkının dozu kaçtı.Kimsenin mutluluğunda gözümüz yok.Aşklarını doya doya yaşasınlar. Birbirlerine de çok yakışıyorlar.Ama bırakın da bir rahat nefes alalım!Otobandaki gözyaşlarıYeşim Salkım iyi bir sanatçı ve duygusal bir kadın.Boşanmasını ardından zor günler geçirdiğini söylüyor.“Biniyorum arabaya, geziyorum, ağlıyorum, dönüyorum. Gece geç saatlerde boş otobanda ağlıyorum” diyor.Yeşim Salkım’ın aslında İstanbul’daki diğer sürücülerden pek farkı yok.Kendisi biten aşkının acısını çektiği için gece geç saatlerde boş otobanda ağlıyor. Diğerleri sabah akşam işe gidip gelirken çektiği trafiğin çilesinden dolu otobanda.Cem Karaca’nın ‘Resimdeki Gözyaşları’ adında muhteşem bir şarkısı vardır. Bu da Yeşim Salkım’ın ‘Otobandaki Gözyaşları’

Devamını Oku

Not Just Kanuni

21 Eylül 2015

Muhteşem Yüzyıl’ın Kanuni’si Halit Ergenç iyi oyuculuğunun yanı sıra mükemmel bir eş ve ideal bir baba.Eşi Bergüzar Korel’in gözünün içine bakıyor.Oğlu Ali ile her zaman yakından ilgileniyor.Halit Bey örnek bir aile reisi olarak dikkat çekiyor.Çok sevdiği eşi Bergüzar Korel Cihangir’de ‘Not Just Coffee’ (Sadece kahve değil) adında bir kurabiyeci açmış.Her gittiği yerde Kanuni imajını üstünden atmaktan kurtulamayan Halit Ergenç’te dükkanın kalabalık olduğu birgün karısının yardımına koşmuş. Bergüzar Korel çay doldurmuş.Halit Ergenç, kahve yapmış sonra masal ara garson gibi servis etmiş.Koskoca Kanuni yoksa kılıbık mı?Asla!Eşine ev işlerinde yardım eden erkekler mutlu ve huzurlu yaşar.Çünkü kadınları onlara karşı çok daha sevecen ve anlayışlı olur.Halit Ergenç akıllı adammış.Sadece bir dizide Kanuni’yi başarıyla canlandırmış olmakla kalmıyor.Mütevazı ve sempatik davranışlarıyla beğeni kazanmaya devam ediyor.Kafenin adı ‘Not Just Coffe’’Halit’inadı ‘Not Just Kanuni.’Ebru’ya şatoda düğün yetmezManken Ebru Şancı kendisinden 10 yaş küçük Belçika doğumlu Eskişehirspor’lu futbolcu Alpaslan Öztürk ile bir hafta önce Eskişehir’de nikah kıymış.Çiçeği burnunda evli çift daha sonra düğün için apar topar Belçika’ya gitmiş.Düğünlerini tarihi Kasteel Dan Brandt Şatosu’nda gerçekleştirmiş.Türkiye’den yaklaşık 100 davetli katılmış.Şatodaki düğün oldukça pahalıya patlamış.Masa düzenini İtalyan Loretta diye biri yapmış.Hollanda’dan 15 bin euroluk çiçek getirtmişler. Ebru Şancı biri Elie Saab imzalı olmak üzere 3 gelinlik giymiş.Ben geçen ay Amerika’da kızım Cemile’ye mütevazı bir düğün yaptım.Hâlâ belimi doğrultamadım.Ebru ile eşine şato dar gelmiş.Düğünü yazın değil de tam futbol sezonu başladığında yapmaları da ilginç.Damat herhalde hobi niyetine top oynuyor.Assolist gibi 3 kez kostüm değiştiren Ebru’ya şatoda düğün yetmez.Saray lazım saray!Mevzu belli ama merak işte...Sürpriz aşıklar Kenan İmirzalıoğlu ile Sinem Kobal geçen akşam Bebek sahilinde arabayla turluyormuş.Sinem Kobal magazincilerin objektiflerini fark etmiş.“Bas gaza haberciler var” diye sevgilisini uyarmış.Kenan İmirzalıoğlu biraz ilerledikten sonra aracını kenara çekmiş.Kendisini takip eden muhabirlere “Ortada anormal bir durum yok. İki bekar insanız. Mevzu belli, ilişki belli. Evimize gidiyoruz işte” demiş.Sevgili Kenan yanılıyor. Mevzu belli olabilir.İlişki de belli olabilir.Ama biz meraklı insanlarız.Hem de çok!Sevdiğimiz ünlülerin yediklerine, içtiklerine, gittikleri yerlere kadar aldıkları her nefesi yaptıkları her şeyi bilmek isteriz.Onun için kusura bakmasın. Mevzu belli ama merak işte!

Devamını Oku

Kösem’e küsmüşler

19 Eylül 2015

Canım Türkiyem’deki sosyal medyadan cidden korkulur.Her yazılana hatta yazılmayana bile bir kulp buluyorlar.Saldıracak ünlü arıyorlar. Son kurbanları Beren Saat. Beren’in, sosyal medyadan şehit haberlerine yorum yapmaması takipçilerini kızdırmış. Yüzlerce hayranı ‘Kösem’de oynamasın diyerek tepki göstermiş.‘’Bu kadın oynarsa diziyi izlemeyiz’’,‘’Sırf sen oynayacaksın diye diziyi izlemeyeceğim’’ diyenler olmuş.Böyle takipçi ve hayranı olanın düşmana ihtiyacı yok!Beren Saat’in bazı ünlüler gibi popülizm meraklısı olmaması suç mu? Adı duyulsun diye klişeleşmiş mesajlar atmaktan belki hoşlanmıyor.Sosyal medya fareleri Kösem’e küsmüş.Televizyon vadisinin kurduKurtlar Vadisi 13 yıldır ekranda fırtına gibi esiyor.Vadide kurt kalmadı.Gitmedikleri kanal kalmadı.Dizi tüm hızıyla devam ediyor.Araya birkaç sinema filmi de sıkıştırdılar.Bir düzineden fazla yıldır vadinin ekmeğini yediler.Bu sezon güzel sunucu Defne Samyeli’yi de dizinin kadrosuna katmışlar.Ajan Zeynep rolünü üstlenmiş.Ben şahsen Çakır karakterini canlandıran Oktay Kaynarca ayrılalı izlemiyorum.Ama dizinin yapımcıları gündemi takip eden herkesin hala izlediğini iddia ediyor. Geçenlerde tesadüfen bir kanalda ‘Kurtlar Vadisi Filistin’ isimli filme denk geldim.Necati Şaşmaz, Sylvester Stallone’nun Rambo’su gibi ortalığı kasıp kavuruyordu. Polat’ın silahını tutuşundan düşmalarını yok etmesine kadar içinde olduğu hiçbir dövüş sahnesi bana inandırıcı gelmedi. Adam savaş değil salon adamı görüntüsü veriyor.Yedi sülaleye yetecek paraArda Turan dünyanın en büyük kulübü Barcelona’ya transfer oldu.Ama huyu suyu değişmedi.Bayrampaşa’lı Arda olduğunu unutmuyor. Duygusal, alıngan bir Türk erkeği gibi davranmaya devam ediyor.Sevdiği kadını zamanı geldiğinde korumasını, sahiplenmesini biliyor.Milli yıldız kendisine ait kredi kartıyla sevgilisi Aslı Doğan’ın pahalı bir çanta aldığı haberine tepki göstermiş.Bu konuda bir açıklama yapmak zorunda olduğunu hissetmiş. ‘’Aslıhan’ın istediği çantayı alacak hatta yedi sülalesine yetecek kadar parası var’’ demiş. Yedi sülaleye yetecek para ne kadardır bilemiyorum.Arda hep içinden geldiği gibi konuşan ünlülerimizden.Ama bu kez kaş yapayım derken göz çıkartmış.

Devamını Oku

Bak şu penguenlere

18 Eylül 2015

Çin’deki hayvanat bahçesinde ilginç bir hırsızlık olayı yaşanıyormuş.Biyolojik olarak baba olamayan eşcinsel penguenler heteroseksüel çiftlerin yumurtalarını çalıyormuş.Durumu farkeden bakıcılar kuluçka döneminde yavruları çalınan penguenlerin rahatsız olmamaları için eşcinsel penguenleri ayrı bir yere almış.Merak ediyorum.Dişisini erkeğinden ayırabilmelerini anlarım da.Penguenlerin eşcinsel olduğunu nasıl anlıyorlar?Ayaklarındaki perdeden mi?Yürüyüşlerinden mi?Suya dalış şekillerinden mi?Kızak gibi kaydıkları yüzgeçlerinden mi?Çıkardıkları farklı seslerden mi?Yoksa başlarındaki tüylerin daha bakımlı olmasından mı?Nerden biliyorlar?Penguenler belki de o yumurtaları omlet ya da menemen yapmak için çalıyorlar.Siz de onlar gibi hayatınız boyunca sadece kabuklu kabuksuz balık yeseniz yumurta görünce iştahınız kabarmaz mı?Hayvanat bahçesinde zaten istemeden hapis olmuşlar.Bir de sözüm ona baba olmak için hırsızlıkla suçlanıyorlar.Bak şu penguenlere!2 dakikalık Gizem’li mutlulukGenç manken ve oyuncu Gizem Karaca iki ay önce kalbinin boş sevgilisinin olmadığından yakınıyormuş.Ancak yalnızlığı uzun sürmemiş.Kendisine yeni bir sevgili bulmuş.23’cü doğum gününde sosyal medya hesabından paylaştığı fotoğrafın altına yazdıklarıyla çiçeği burnunda aşkının müjdesini vermiş.‘’Kendimi prenses gibi hissettiriyor, çok mutluyum’’ demiş.Ama 2 dakika sonra tüm bunları hesabından silmiş.Neden?Nazar değmesin diye mi?Yoksa daha tam emin olamadığından mı?Önemli değil.2 dakika için de olsa mutluluğu yaşamış ya.Seçim derdi, geçim derdi, terör derdi derken.Bu zor zamanlarda o kadarı bile yeter de artar!Portakal altın ama para yokUluslararası Antalya Film Festivali’ndeki Altın Portakal Ödülü bu yıl maddi ödül eşliğinde verilmeyecekmiş.Önümüzdeki Kasım ayında 52’cisi düzenlenecek festivalde maddi ödül karşılığını yakında sıfıra düşüreceklermiş.2014 yılında 850 bin lira dağıtılan festivalin bu seneki toplam bütçesi 570 bin lira olarak belirlenmiş.Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ‘’ Altın Portakal ödülü zaten maddiyatla ölçülemeyecek kadar değerlidir’’ demiş.Başkan doğru söylemiş.Siz bugüne kadar Altın Portakal Ödülü kazanmış bir filmin gişede başarılı olduğunu hiç gördünüz mü?Ben ne gördüm ne duydum.Sessiz bayram sesli çoğunlukKıbrıs’taki Kurban Bayramı konserleri iptal edilmiş. 18 otel ve casino yöneticisinin aldığı ortak karar sonucu aralarında Ebru Gündeş, Sibel Can, Muazzez Ersoy, Volkan Konak, Erol Evgin gibi ünlü isimlerin bayramda verecekleri konserler terör olayları ve şehit haberleri nedeniyle iptal edilmiş. Yavru vatan sessiz bir bayram geçirecek.Tıpkı canım Türkiyem’in dört bir yanı gibi. İçimiz kan ağlarken bayramda eğlenmek zor.Müzikli bir eğlence yapılması saygısızlık olur.Ülkeleri için canlarını vermis şehitlerimize ve ailelerine.Kıbrıs gibi bir yerde bir yanda içki, kumar diğer yanda lay lay lom konserler tepki çekebilir.Ama keşke bu sanatçılar ve diğerleri biraya gelse ve şehit aileleri yararına toplu halde konserler verse.Örneğin stadyumlarda. Ne kadar güzel olur. Hem şehit ailelerimize maddi destek sağlamak açısından.Hem de teröre karşı milletçe birlik beraberlik ve dayanışma gösterme açısından.Sessiz bayram sesli çoğunluk!

Devamını Oku

Burcu turnayı gözünden vurmuş

16 Eylül 2015

Burcu Esmersoy güzel, başarılı ve popüler bir kadın olmasına rağmen aşk hayatında bir türlü aradığını bulamıyordu.Başından bir evlilik geçti.İtalyan eşinden tatsız bir şekilde ayrıldı.Boşandıklarında ikisi de birbirlerinden yaka silker vaziyetteydi.Burcu’nun daha sonra bir takım flörtleri oldu.Ancak kariyerini hep ön planda tuttuğu için hepsi hüsranla sonuçlandı.Şimdi kendisine yeni bir sevgili bulmuş.Ona övgüler yağdırmış. İddialı açıklamalar yapmış.“Dünyanın en tatlı, en huzur veren en güzel seven erkeği. Çevremdeki fazlalıkları eledikten sonra güvenli bir toplumda huzurlu ve daha rahat bir insan oldum” demiş.İnsan ister istemez merak ediyor.Acaba…Burcu’nun çevresinde elediği fazlalıklar biraralar yanından ayrılmadığı ancak yeni bir aşka yelken açtıktan sonra samimiyetlerini bir anda adeta afaroz eden x-kan kişi Arda Turan dahil mi?Ondan da önemlisi…Son derece güvenli bir toplumu ve huzuru bizim buralarda nasıl ve nerde bulmuş?Bilsek de biz de bir rahatlasak.Büyük lokma ye, büyük söz söyleme derler.Burcu gibi turnayı gözünden vuranlar için geçerli olmasa gerek!Aman Alex dikkatFenerbahçe’nin heykelini diktiği efsane Brezilyalı futbolcusu Alex De Souza, önümüzdeki yıl Acun Ilıcalı’nın ‘Survivor’ yarışmasına katılacakmış.Acun’un bu dünyada ikna edemeyeceği kimse yok.Beni dans yarışmasına katılmaya ikna etmesinden biliyorum.Alex’i yeni sezonda ‘Survivor’ adasındaki yarışmacılar arasında görürsek sürpriz olmaz.‘Survivor’ bir gerilim yarışması.Huzur yok.Artan dozda stres var.Bağırma, çağırmavar.Bol miktarda dedikodu var. Açlığı başına vuran yarışmacının içindeki şeytan ortaya çıkıyor.Herkes birbirinden nefret etmeye ve gruplaşmaya başlıyor.Bu da Alex gibi sadece Fenerbahçe camiasının (bir kişi hariç) değil ülkemizdeki tüm futbol severlerin takdirini kazanmış bir ünlü için hiç de iyi olmaz.Alex, ‘Survivor’ adasına yarışmacı olarak giderse… Akıllı, uslu, sessiz, sakin, evine ailesine bağlı, düzgün bir insanın zamanla Dr. Jekyl, Mr. Hyde misali nasıl kabuk değiştirdiğine hep birlikte tanık oluruz gibime geliyor.Aman Alex dikkat!Bile bile ladesNefise Karatay üç yıl önce Temmuz ayında işadamı Yusuf Day ile evlendiBu yıl Ağustos ayında bu evlilikten Maya isimli bir bebeği dünyaya geldi.Çocuğunu kucağına aldıktan iki hafta sonra ise eşinin Bodrum’da Esra-Ceyda Ersoy nam-ıdiğer ‘Ciciş Kardeşler’ ile kaçamak yaparken yakalandığı haberleriyle sarsıldı.Magazinciler Yusuf Day için ‘çapkınlıkta sınıfta kaldı’ diyorlar.Yusuf Day öte yandan tuzağa düşürüldüğünü iddia ediyor.Ben de diyorum ki böyle ihanet olmaz!Bodrum gibi yazları profili son derece yüksek bir yerde Cicişler gibi tepeden tırnağa reklam ürünü olan ünlülerle kaçamak maçamak yapılmaz.Ona kaçamak değil bile bile lades denir!

Devamını Oku

Kaçacak yerin yok

14 Eylül 2015

Canım Türkiyem’de ünlü olmak kolay değil.Ünlüysen derdin var demektir.Özel hayatın sürekli mercek altında.İlişkilerini göz önünde yaşamak zorundasın.Attığın adımlara hep dikkat etmek zorundasın.Yoksa magazin sayfalarına malzeme olmaktan kurtulamazsın.Evinden dışarı çıktığında fotoğrafının çekilmesine hazır olacaksın.Etiler, Nişantaşı, Bebek gibi yerlerde rahat rahat dolaşman imkansız.Yazları Çeşme ile Bodrum’u unut.Hatta artık komşu adaları da unut.Çünkü her yerde bizden birileri var.İnanmıyorsanız Kerem ile Serenay’a sorun.Büyük aşk yaşadıkları söylenen genç oyuncular Kerem Bursin ile Serenay Sarıkaya yakalanmamak için Göçek yerine Yunan adalarında tatil yapmaya karar vermiş.Mykonos’a gittiklerinin ikinci günü adadaki meraklıTürk turistler tarafından birlikte görüntülenmekten çekinip arkalarına bakmadan geri dönmüş.Bunlar da çok hoş.Ne olmasını bekliyorlardı ki?Mykonos’un Bodrum’dan farkı kalmadı.Eda Taşpınar bile bu yaz şezlongunu alıp oraya taşındı.Ünlüsün ve üstelik kendin gibi ünlü biriyle mi birliktesin?Dünyanın bir ucuna gitsen mutlaka bir Türk gelir seni bulur.Kaçacak yerin yok!Hoşgeldin Medyum KadoBir zamanlar bir Medyum Keto vardı.Medyum Memiş’ten canlı yayında dayak yemişti.Televizyon tarihinin unutulmaz anlarından biriydi.Sonra ekranda medyum modası geçti.Hepsi teker teker ortalıktan çekildi.Ancak şimdi Özcan Deniz sayesinde medyum olayı yeniden hortlayabilir.Ünlü oyuncu ‘Her Şey Aşktan’ adlı son filminde bir medyumu canlandırmış.Medyum Kado olmuş.Bu rol için sürme çekmiş, boynuna geçici dövme yaptırmış.Medyum tahtına bağdaş kurarak oturmuş önünde de bir cam küre koymuş.Yoksa millet medyum olduğunu anlamaz vea inanmaz diye düşünmüş herhalde. Gömleğinin düğmelerini göbeğine kadar açmış.Boynundaki turkuaz renkli kolyesiyle medyum rolü oynamak Özcan’a yakışmış.Medyum Keto gitti Medyum Kado geldi.Hoşgeldin Medyum Kado.Medyum Memiş görmesin!Meryem’e senaryo buldum!Meryem Uzerli’ye Muhteşem Yüzyıl dizisinde başarıyla canlandırdığı Hürrem Sultan karakterinden sonra bir türlü rol beğendiremiyorlar.Bir yılda yazılan 10 senaryoyu beğenmemiş.Bu yüzden yeni dizisi bir türlü başlayamadı.Aslında Meryem’in hayatından iyi dizi olur.Almanya’dan Türkiye’ye gelişi,Kısa sürede şöhrete yükselişi,Tükenmişlik Sendromu deyip ülkeyi terk edişi,Bir Türk işadamı ile yaşadığı medyatik aşk,Baba olacağını öğrendiğinde kaçan sevgili,Bebeğini Almanya’da dünyaya getirmesi,Olmayan bir dizi için peşin para alıp Türkiye’ye dönmesi,Reklamlarda oynayıp paraya para dememesi,Çocuğunun babasının işlerinin bozulup memleketten tüymesi,Bu kadar malzemeden en az 3 sezonluk dizi çıkar.Boşuna zaman kaybediyorlar.İsmi de hazır.‘Meryem’in Hayatı’Nasıl ama?

Devamını Oku

Taylor Swift fırtınası

12 Eylül 2015

Amerikada son zamanlarda müthiş bir ‘Taylor Swift’ fırtınası esmeye başladı.25 yaşındaki Pensilvanya doğumlu şarkıcı 7’den 70’e herkesin gözbebeği haline geldi.Masum güzelliğinin yanısıra son derece seksi fiziği, olağanüstü sesi mütevazi ve doğal haliyle Taylor Swift gönüllerde taht kurmayı başardı.Sürekli kendisini geliştirerek zirveye tırmandı.14 yaşında Nashville’de country müzik şarkıcısı olarak başladığı kariyerini sayısız ödüllerle süsledi.Ağustos sonu 5 gün arka arkaya Staples Center Los Angeles’da verdiği konserlerde binlerce hayranını sahne performansı ve birbirinden ünlü konuklarıyla adeta mest etti.Avril Lavigne, Selena Gomez, Justin Timberlake, John Legend, Alanis Morisette, Lisa Kudrow, Ellen De Generes gibi birbirinden farklı özellikteki isimlerle düetler yaptı.The 1989 World Tour adını verdiği turnesi bu hafta sonu Saint Paul Minnesota’da tüm hızıyla devam ediyor.Taylor Swift 45.5 milyon takipçi sayısıyla Instagram’ın yeni kraliçesi olmuş.Çıplak poz ve selfieleriyle tanınan reality şov yıldızı Kim Kardashian’ı geçmiş.Böylece 2009 MTV Ödül Töreni’nde ödülünü alırken ‘’Bu ödül aslında Beyonce’nin hakkıydı’’ diye sahneye fırlayan Kim’in rapçi eşi Kanya West’den intikamını almış. Tipik Amerikalı ve yetenekli bir genç kızdan dünyaca ünlü bir süperstar yarattılar.Taylor Swift fırtınası bu gidişle şüphesiz daha uzun süre esmeye devam edecek!Hayatımız iptalTerör olaylarının sonu gelmiyor.Nerdeyse her gün şehit haberleri almaktan perişan olduk.Sular durulmak bilmiyor.İşin kötüsü bu durumun ne zaman sona ereceği de bilinmiyor.Konserler, televizyondaki eğlence programları, organizasyonlar, etkinlikler habire peş peşe iptal oluyor.Radyolarda sürekli matem müziği havasında hüzün dolu parçalar çalıyor.Sosyal medyada duyarsız ilan edilmemek için insan birşey yazmaya çekiniyor.Kısacası milletçe içimiz kan ağlıyor.Herkes birilerini suçluyor.Herkes isyan halindeAma çözüm bulunamıyor.Kınamalar, lanetlemeler, protestolar, ağlamalar, sızlamalarla olay bitmiyor.Hayatımız hepten iptal oldu.Farkında değiliz!Sağolasın AtılDünyaca ünlü modacımız Atıl Kutoğlu’na bir teşekkür borçluyuz.Onun sayesinde Alman Prens Hubertus von Hohenlohe’nin İtalyan kız arkadaşı Simona’nın doğum günü şerefine verdiği partiden haberimiz oldu. Avrupa aristokrasinin tanınmış isimlerindenmiş Prens Hubertus von Hohenloe. Marbella’da dünya jet set’ine dillere destan bir parti vermis.En yakın arkadaşı Atıl Kutoğlu da davetliler arasındaymış. Annesi Prenses Ira von Fürstenberg ile birlikte defalarca Türkiye’de Atıl Bey’in misafiri olan Prens Hubertus von Hohenloe, ünlü modacımızın defilesine katılmış hatta podyuma çıkıp şarkı da söylemiş. Sizi bilmem ama bu karamsar günlerde böylesine fantastik bir haber benim içimi açtı. Bir an için bunalımdan çıkıp hayallere daldım. Hepimizin hayatında bir Prens Hubertus von Hohenloe olsaydı ne güzel olurdu. Eskiden ‘Sağolasın İzocam’ diye bir reklam sloganı vardı. İşte ben de ondan esinlenerek, ‘Sağolasın Atıl’ diyorum!Beyin hastalığına verinBeynin merkezinde bulunan reseptörlerin çalışma şekli kadın-erkek ilişkilerinde önemli rol oynuyormuş. Dopamin adı verilen reseptörün devre dışı kalması sonucunda sadakat duygusu aksayabiliyormuş. Uzmanlar buna göre çapkınlığın bir beyin hastalığı olabileceğini savunuyor. Hanımlar bundan böyle eşinizi ya da sevgilinizi çapkınlık yaparken yakalarsanız hastalığına verin. Bizim bey’in beyin rahatsızlığı var deyip geçin. Çünkü o bey ve o beyin var ya. Tedavi olmak istemiyor!

Devamını Oku