Yaşam sanatı
.
İnsanın, yaşama sanatında başarılı olması için değerleri gerçek anlamıyla tanıyıp uygulaması gerekiyor. Değer merkezli olduğumuzda, dış koşullar ve olaylar ne olursa olsun, hayatımızın temelinde değişmeyen doğru ilkeler vardır. Kararlarımızı ilkeler tarafından eğitilmiş vicdanımıza dayandırarak, en iyi seçeneği, bilinçli bir biçimde belirleriz. Yaşamın bütün deneyimlerini, öğrenmek ve katkıda bulunmak için ele geçen fırsatlar olarak yorumlarız. Başkalarına hizmet etmeye ve onları güçlendirmeye çalışırız. Eylem yeteneğimiz kendi kaynaklarımızı aşar. Kararlarımızı uygularken edindiğimiz deneyimler bir bütün olarak yaşamımızda nitelik ve anlam kazanır.
İnsanlar bu dünyaya, kendilerine sonsuz bir hayatta kullanmak için verilen duygularını ve yeteneklerini geliştirmek için gelirler. Dünya, ahiret için ürün veren bir tarla veya insanı ebedi hayata hazırlayan bir öğrenim alanıdır. Kur’an-ı Kerim’ in amacı, insanın sahip olduğu güçlerinin bilincine varmasını sağlamaktır. Peygamberler ve bilgeler insanı hep doğalarına, yaradılışlarına yönlendirmeye çalışmışlardır. Mevlana,
“Sende senden başka bir sen gizli”
diyerek bizlere özümüzü hatırlatmaktadır. Bizim için yaşamı sanat haline getiren, dünyada biricik olduğumuzun farkındalığını yaşamamız ve yaşam enerjimizi dış kaynaklardan çok içimizden ve Yaratıcımızdan almamızdır. Hepimizin kendimize özgü bir yolumuz var. Bu yola Kur’an-ı Kerim “sırat el mustakim” yani “dosdoğru yol” diyor. Varoluş amacımızı keşfedip bu amaç doğrultusunda yaşadığımızda içimiz coşkuyla dolar. Zaman kavramımız, geçmiş ve gelecekten çok, şimdiye odaklanır. Andaki huzuru keşfederiz. Bütün çözümlerin potansiyellerinin anda varolduğunu keşfederiz. Kaygı ve korkuların yerini sevgi ve yaşama sevinci almıştır. Hz. Muhammed’in, Allah’ın Selamı Onun Üstüne Olsun, söylediği gibi, iki günümüz birbirine eşit olduğunda zararda olduğumuzun bilincindeyizdir. O zaman Mevlana gibi söyleriz: Her an yeniden doğarız bizden kim usana. Böylece, kendimize ve başkalarına şifa veren, güzellikler üreten bir insan oluruz.
Dünyada her gün birçok olay meydana geliyor. Kimi insanlar başına gelen olaylardan ders çıkarıp yoluna devam edebiliyor. Ama kimi insanlar da hemen pes ediyor. Her olayın kötü yönünü düşünüyor. Yaşamı sanata dönüştürmüş olan bir insan, başına ne gelirse gelsin hedefine ulaşmak için, azimle elinden geleni yapar. Çünkü hedefler önemlidir. Bunu gerçekleştirmek için sabır ve hayata bağlılık da en büyük etkendir. Her insanı mutlaka mutluluğa götüren bir yol, bir fırsat vardır.
İlahi öğretinin evrensel ilkeleri ile öz kültürümüzün değerlerini bütünleştirip hem içsel barışımıza hem de dünya barışına katkıda bulunduğumuz nice bayramlara...