Oruç için niyet neden önemli?
.
İslam dininde bütün ibadetlerin yapılışına baktığımızda, niyet etmenin farz olduğunu görüyoruz. Yani niyet etmek ibadet etmenin en temel şartlarından biri.
Çocukluğumdan beri ramazan ayında her sahura kalktığımda “neden niyet etmek zorundayım, Yaradanım oruç tutmak için sahura kalktığımı görmüyor mu” diye kendi kendime sorardım. Din Psikolojisi alanında çalışırken hem din hem de psikoloji alanındaki okumalarım hep kendime döndürdü beni. Hayatımı, yaşadıklarımı düşündüm, “nefis muhasebesi” yaptım; İlk oruçlarıma baktım. Yaşadığım yörede tekne orucu derler, öğleye kadar oruç tutardık arkadaşlarımla. Niyetimde arkadaşlarım tuttuğu için oruç tutma düşüncesi baskındı. Sonraları annem babam beni daha çok sevsinler diye oruç tuttuğumu hatırlıyorum... Anlıyorum ki “niyet ettim Allah rızası için oruç tutmaya” dediğimizde en üst niyeti hatırlatıyoruz kendimize ve ibadetimizi daha yüksek bir boyuta taşıyoruz.
BİLİNÇ MADDEYİ ETKİLER
Bu konu Kur’an-ı Kerim’ de şöyle açıklanmaktadır:
“Ey inananlar ! Oruç, ruhunuzda ( içinizde ) Allah bilincinin canlı kalabilmesi için, sizden öncekilere farz kılınmış olduğu gibi size de sayılı günlerde farz kılınmıştır.” (Bakara, 183)
Psikoloji ve fizyoloji alanındaki son gelişmeler bilincimizin maddeyi etkilediğini göstermektedir. Bu etkiye araç olan ise niyet etmektir. Niyetimiz yaşamımız üzerinde huşu verici bir etkiye sahiptir. Niyet ettiğimizde yapacağımız iş için Yüce Yaratıcımız ile birlikte yola çıkmış oluyoruz. Onun verdiği gerçek gücümüzle koyuluyoruz işlerimize ve geleceğimize.
Bakara suresi 186. ayette Yüce Yaradanımız bize şöyle sesleniyor:
“Kullarım Beni soracak olurlarsa bilsinler ki, Ben onlara çok yakınım; Beni çağırdığında, çağıranın çağrısına karşılık veririm. O halde, onlar da Benim çağrıma karşılık versinler ve Bana inansınlar ki, böylece doğru yolu bulmuş olsunlar.”
Dua Yaratıcımızla olan bağımızdır, bu bağla ürettiğimiz işlerin gerçekleşmesi ve amacına ulaşması olasılığı çok yüksektir. Bu işlerimizin etki alanı da oldukça geniştir. Çünkü bilim de, yüksek bilincin gerçekleştirdiği eylemlerin daha güçlü olduğunu ve değiştirici ve geliştirici etkisini vurgulamaktadır. Niyet Yaradanımızla kurduğumuz bağ içinde, yüksek bilinç halinde gerçekleştirdiğimiz bir düşünce olduğu için bütün eylemlerimize güç vermektedir.
ALLAH HABERDARDIR
Bu nokta Kur’an-ı Kerim’ de şöyle açıklanmaktadır:
“Ey inananlar! Allah bilincinde olun ve herkes yarın için ne hazırladığına bir baksın! Allah bilincinde olun; çünkü Allah yapmakta olduklarınızdan çok iyi haberdar olandır.” (Haşr, 18)
“Allah’ı unutan ve bu yüzden Allah’ın da kendilerine kendilerini unutturduğu kimseler gibi olmayın; çünkü onlar, yoldan çıkmış olanlardır.” (Haşr, 19)
Ayetlerde açıklandığı gibi, her an Yüce Yaratıcımızla birlikte olmak, bizi doğru yola ulaştıracaktır. Çünkü Onunla olmak özümüzle olmak anlamına da gelmektedir.
“Yunus dürür benim adım
Gün geçtikçe artar odum
İki cihanda maksudum
Bana seni gerek seni”
Yunus Emre bu dizeleriyle niyetini “ Allah ile bütünleşmek olarak belirlemektedir. Tasavvufta buna “aşk” denilmektedir. Aslında bütün varlıklar bu aşkla hareket etmektedirler.
Eylemlerin görünen kısmı beden gibidir; amacı ise ruh gibi. Beden ruhla hayata kavuştuğu gibi, eylemler de niyet ile canlanırlar.
Bu Ramazan ayının barışa hizmet etmesine niyet ediyorum. Okuyucularımı ve beni sonsuz mutluluğa ulaştırmasını diliyorum. Elimizden, dilimizden zarar gelmeyen güzellikler üreten insanlar olmamızı diliyorum.