‘Güven sorunumuz var’
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, AK Parti’yle koalisyon olacağına ihtimal vermediğini söyledi.
- Kamuoyuna son günlerde yayılan hava, ‘Bu iş artık bir Ak Parti CHP koalisyonuna doğru gidiyor’ şeklinde. Sizce de böyle bir hava var mı ve bu iklim size ne ifade ediyor?
Böyle bir hava var ama umarım hayal kırıklığı yaşanmaz. Çünkü ben hâlâ bir AKP - CHP koalisyonunun olacağına pek ihtimal vermiyorum.
- Öyle mi? Neden?
Evet öyle. Çünkü bu işin zorlukları çok fazla.
- Şöyle bir görüş var: ‘Ak Parti MHP koalisyonunun kurulması daha kolay ama yürütmek zor. Buna karşın Ak Parti CHP formülü, belki kurmak (dediğiniz gibi) daha zor ama kurulursa uzun ömürlü ve sağlam olur...’
Evet. Bunun nedeni de şu… CHP bir söz verdiği zaman, sözünün arkasında durur. İki, CHP’nin kuralları evrensel kurallar olur. Uygar bir ülkede geçerli olanlar ne ise aynı kuralların Türkiye’de olmasını isteriz biz.
- Ak Parti’yle koalisyonun kurulmasının zorluğu nedeniyle mi ‘Hayal kırıklığı yaşanmasını istemem’ dediniz?
Evet, evet…
- Zorluklar Cumhurbaşkanı’nın durumu, 4 eski bakanın Yüce Divan’a gönderilmesi tartışması gibi konulardan mı kaynaklanıyor?
Sadece onlar değil. AKP’yle aramızda ciddi bir güven sorunu var. Bu aşılmadan, bir koalisyon için bir araya gelmek bile çok zor. Güven sorununu besleyen unsurlar var geçmişten. Mesela tutuklu milletvekilleriyle ilgili protokol imzaladık. Biz yemin ettikten sonra “Bu protokolü tanımayız” dediler. Sözlü olan yüzlerce örneği var. Etik değerleri güçlü, verdiği sözün arkasında duran bir kültürle karşı karşıya değiliz.
- Erdoğan dönemi, Davutoğlu dönemi gibi bir fark var mı o bahsettiğiniz geçmişte?
Bu, çok fazla bir şey ifade etmiyor. Bir yerde takiye kültürü olduğu sürece, sizin güven duyma şansınız çok zayıf. Başka şeyler de var… Dış politikanın, içerideki bürokratik yapının tepeden tırnağa değişmesi lâzım. Bu bürokratik yapıyla siz Türkiye’yi çağdaş uygarlığa götüremezsiniz. Bu eğitim sistemiyle Türkiye’yi aydınlığa taşıyamazsınız. Bunlar temel değişikliklerdir. AKP, “Evet, haklısınız, biz bu değişiklikleri yapmalıyız” diyecek mi?
- Ama koalisyon dediğiniz “Biraz sizden, biraz karşınızdakinden” demek değil midir?
Bizim söylediklerimizin tamamı Türkiye’nin lehine. Biz hiçbir zaman, koltuğumuz olsun, bakan olalım ya da şu kadar mekan, koltuk açılsın gibi şeyleri hiç ama hiç düşünmüyoruz. Türkiye bugün içeride ve dışarıda çok zor bir sürecin içindedir. Ülkeyi buradan çıkaracak olan biziz, bakın bunu çok net söylüyorum. AKP çıkaramaz, biz çıkarırız.
- Nasıl? Bunu biraz daha açalım…
Dış politikayı biz değiştiririz. Davutoğlu Mısır’a gidemez ama biz gideriz. Yanı sıra, biz batıya gittiğimiz zaman, Avrupa Birliği’ne… Daha ağırlıklı olur bizim söylemlerimiz, daha güçlü, inandırıcı olur. Avrupa Birliği’ne de geçmişte verilen sözlerin hiç biri tutulmadı, yerine getirilmedi. Orada da bir güven sorunu var.