Şampiy10
Magazin
Gündem

Otomotivde konvansiyonel motor önemini koruyacak

Otomotiv ekipman üreticileri için geleceğe yönelik çözümler sunan Delphi Technologies, araç dünyasının yapısını ve tüketici davranışlarını değiştiren yeni teknolojileri yakından takip ederek sektöre yön vermeye devam ediyor. Şirket, 2020 yılı ve sonrası için öngördüğü iş akışına yön verecek önemli etkenleri sıraladı. 2019 yılında tüm dünyada sayıları 20 milyonu geçen ve artmaya devam edecek olan elektrikli araç pazarına sunduğu çözümlerle destek olan Delphi Technologies, otomotiv dünyasının bu alandaki çalışmalarını cesaretlendirecek çözüm ve teknolojiler geliştiriyor. Katılaşan emisyon yönetmelikleri, hükümet teşvikleri, düşen maliyetler, sürüş menzili ve şarj süresindeki iyileştirmeler sayesinde, 2025 yılına kadar küresel araç üretiminin yüzde 45'e varan seviyelerde elektrikli olacağı öngörülüyor.

İçten yanmalı motorlar önemini koruyacak

Delphi Technologies’in 2020 ve sonrası vizyon ve öngörülerini açıkladığı çalışmasında; elektrikli araçlarla birlikte içten yanmalı motorlu araçların da özellikle hibrit sistemli olmak kaydıyla geleceğin dünyasında yer almaya devam edeceği belirtiliyor. Bu açıdan bakıldığında 2030 yılında satılan hafif ticari araçların yüzde 80'inden fazlasının içten yanmalı motora sahip olması bekleniyor. Benzinli direkt enjeksiyonlu GDi sistemlerin ise emisyon ve yakıt ekonomisi avantajlarıyla, binek otomobillerde en öncelikli içten yanmalı motor teknolojisi olarak öne çıkacağı tahmin ediliyor. Dizel motorların ise yakın gelecekte ticari araçların öncelikli çözümü olmaya devam edeceği, ancak çevresel etkilerini azaltmak üzere gelişmiş yazılımlar, kontrol sistemleri ve elektronik çözümlerle destekleneceği ifade ediliyor. Dolayısıyla servis ve tamirhanelerin, giderek karmaşıklaşan yakıt sistemli araçlara hizmet vermek için hazırlıklı olması gerekiyor.

Teknoloji, satış sonrasına kazanç sağlayacak

Geleceğin sürüş deneyiminin en büyük devrimi olan sürücüsüz araç teknolojileri ise birçok otomobil üreticisinin üzerinde çalıştığı bir alan olarak öne çıkıyor. Bununla birlikte otonom teknolojilerin yer aldığı araçlar için, önümüzdeki 10 yılda yaygın ticari kullanılabilirlik beklenmiyor. Yine de satılan yeni araçların yüzde 40'ından fazlasının standart olarak en az iki tür gelişmiş sürücü destek sistemi veya ADAS (Gelişmiş Sürüş Destek Sistemleri) ile donatılmış olması bekleniyor.

Karışık teknolojiler

Delphi Technologies, daha karmaşık teknolojileri barındıran bu araçlarla birlikte, bakım-onarım yönteminin de değişeceğini ve kalibrasyon kavramının en önemli unsurlardan biri haline geleceğini vurguluyor. Örneğin teknisyenlerin kameranın konumunu etkileyebilecek herhangi bir işlem veya darbe sonrasında, sistemi yeniden kalibre etmesi gerekiyor. Böylece teknoloji, her servis veya tamirhane için daha kazançlı bir iş fırsatı haline geliyor. Yine günümüz teknolojisi ile üretilen araçlarda yer alan ve on milyonlarca satır kod ile birbirleriyle iletişim kuran bilgisayar donanımlarının, 300 milyon satıra yakın kodlara çıkılacağı öngörülüyor. Bu gelişim, arıza tespitlerini nokta atışı derecesinde doğru ve kolay hale getirerek her bir işletme ve teknisyenlere büyüme fırsatı yaratması anlamına geliyor. 2024 yılına kadar ise küresel arıza tespit pazarının 1,5 milyar Dolar’ı aşması bekleniyor.

Yazının devamı...

Corona virüs otomotivde öncelik ve hedefleri değiştirdi

Türkiye’de ilk 2 ayda geçen yıla göre önemli satış artışlarıyla umutlanan otomotiv sektörü koronavirüs salgınıyla birlikte olumsuz etkileniyor. Avrupa ve Türkiye’de birçok araç üreticisi gerek tedarik eksikliği gerekse sağlık önlemleriyle üretimi durdururken yakın gelecekte araç bulunabilirliği de azalacak. Bu dönemde koronavirüs tehdidi geçinceye kadar stokları olan markalar daha avantajlı durumdalar. Binek ve ticari araç satışlarını 2020 sonunda 600 bin adetin üzerinde gören sektör senaryoları güncelleştirdi. Koronavirüs tehdidi 6 haftaya kadar kontrol altına alınırsa pazar 700 binlere gelebilir ilk tahmin.Eğer yaz aylarına uzarsa 400 binlik rakamlar konuşuluyor.

Sektör önce sağlık diyor

Birçok distribütör veya üretici çalışanlarını “evden çalışma” ortamına taşırken bazı bayiler de sağlık sorunları olanlara izin veya evden çalışma imkanı tanıyor. Binek araç kısmında talep daha iyi giderken ticari araçlarda iptal ve talep azalması daha fazla. Özellikle birçok filo araç görüşmesi birçok firmanın misafir kabul etmemesi yüzünden yapılamıyor. Mercedes Benz Hafif Ticari Araçlar Ürün Grubu İcra Kurulu Üyesi Tufan Akdeniz ,”Alınan önlemler var ancak Türkiye’de halen hayat durmamış durumda. Biz önce çalışan ve müşterilerimizin sağlığını ön plana alıyoruz. Şu anda bir sorunumuz yok. Önümüzü göremediğimizden günlük kararlar alıyoruz. Ticaret zayıf ancak tehdit geçince nerede kalmıştık diye işimize devam ederiz” diye konuştu.

Ağır vasıtacılar da beklemede

2020 Ocak-Şubat 16 ton üzeri toplam satış bin 516 adetle geçen yıla göre yüzde 172 artmıştı. Son 5 yıldır sürekli düşüş eğilimi gösteren ağır vasıta satışlarında ibre yukarı yöne doğru gidiyordu. Bu yıl sonundapazarın 8-10 bin adet aralığında olması öngörülüyordu. Ancak mart ayı ikinci haftası itibarıyla beklentiler değişti. Gelişmesi öngörülen uluslararası lojistikkoronavirüs nedeniyle kapalı ve prosedürleri artan gümrük kapıları nedeniyle daha verimsiz çalışmaya başladı. Ağır Ticari Araçlar Derneği Başkanı İlhami Eksin, “Virüsün etkisinin ne kadar süreceği, piyasaya nasıl etki edeceği, kur ve faizin bundan ne kadar etkileneceği diğer tarafta üretim ve siparişlerin düzenli teslimi ile ilgili kesintilere yol açıp açmayacağı gibi bir çok belirsizlik bulunmakta. Tek tesellimiz ise bu belirsizlik ortamında dünyadan ayrışmamamız, sorunun etkisinin yaygın olması dolayısıyla çözümün daha hızlı olacağına olan beklentimiz” dedi.

OSD Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Yenigün korornavirüsün dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de otomotiv sanayi üzerindeki olumsuz etkilerini göstermeye başladığını belirtti ve şöyle devam etti:

“Hızla yayılan salgının merkez üssü son günlerde Avrupa haline dönüştü.Sanayimizin en önemli ticaret ortağının AB ülkeleri olması sebebiyle Türk otomotiv sanayisiinin üretimive ihracatı üzerinde olumsuz etkiler göstermesi maalesef kaçınılmaz hale geldi.Bu küresel salgının başından itibaren tedarik zinciri kaynaklı oluşabilecek kesintileri çok yakından takip eden ana sanayimiz, kuvvetli tedarik sanayimiz ile yakın işbirliği içinde süreci başarı ile yönetip bu durumun negatif etkilerine daha geç maruz kalmayı başardı. İhracatının %80’den fazlasını AB ülkelerine gerçekleştiren otomotiv sanayimiz, ne yazık ki bugün geldiğimiz noktada 3 ana önemli sebepten ötürü üretimde ciddi aksaklık ve kayıplar yaşamaya başladı.

Yazının devamı...

Otomotiv ihracatı şubatta 2,5 milyar dolar oldu

Türkiye ihracatında 14 yıldır üst üste lider sektör olan otomotiv endüstrisi, yılın ikinci ayındaki ihracatta yüzde 0,9 oranında düşüş yaşadı. Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) verilerine göre, otomotiv ihracatı şubatta 2,5 milyar dolar olurken, endüstrinin Türkiye ihracatından aldığı pay yüzde 17,2 oldu. Şubat ayı ihracatında binek otomobillerde çift haneli artış yaşanırken, diğer ana ürün gruplarında düşüş görüldü. Ana pazar olan AB Ülkelerine ihracatta da yüzde 4 düşüş oldu. Şubatta ABD’ye binek otomobiller ve eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlardaki artışın etkisiyle yüzde 88, Rusya’ya da yüzde 15 artış oldu.

OİB Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik, şubat ayında düşüş yaşanmasına rağmen endüstrinin 2,5 milyar dolar ile yüksek ihracat ortalamasını devam ettirdiğini kaydetti. Yılın ilk iki ayını değerlendiren Baran Çelik “Ocak-şubat ayında otomotiv ihracatı yüzde 1 artışla 4 milyar 923 milyon dolar oldu. Binek otomobiller ihracatımız ortalama yüzde 20 gibi yüksek bir artış gerçekleştirdi. Aynı dönemde AB Ülkeleri de yüzde 77 pay ile yine en büyük pazarımız olmayı sürdürdü” dedi.

Almanya’ya ihracat 340 milyon dolar

Endüstrisinin en büyük pazarı olan Almanya’ya şubatta 340 milyon dolar ihracat yapılırken, Fransa’ya ihracat yüzde 7 artışla 283 milyon dolar, İtalya’ya yüzde 8,5 artışla 239 milyon dolar oldu. Önemli pazarlardan Birleşik Krallık’a yüzde 17, Slovenya’ya yüzde 15, Romanya’ya yüzde 18 ihracat düşüşü, ABD’ye yüzde 88, Rusya’ya yüzde 15, Mısır’a yüzde 124 ihracat artışı yaşandı.

Birleşik Krallık’a olan ihracatta eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlardaki yüzde 55 düşüş, ABD’ye ihracatta ise binek otomobiller ve eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlarındaki artış etkili oldu.

AB’ye ihracat yüzde 4 düştü

Geçen ay ülke grubu bazında en büyük pazar olan Avrupa Birliği Ülkeleri’ne yüzde 4 düşüşle 1 milyar 901 milyon dolar ihracat yapıldı. AB Ülkelerinin endüstri ihracatından aldığı pay yüzde 75,4 oldu. Aynı dönemde Kuzey Amerika Serbest Ticaret Bölgesine yüzde 77, Diğer Avrupa Ülkelerine yüzde 26 ihracat artışı yaşandı.

Yazının devamı...

Otomobil satışları yüzde 89 arttı

Otomobil satışları, 2020 yılı ilk iki aylık dönemde geçen yıla göre %97,93 oranında artarak 59.743 adet oldu. ODD rakamlarına göre geçen yıl aynı dönemde 30.184 adet satış yaşanmıştı. Hafif ticari araç pazarı, 2020 yılı ilk iki aylık dönemde geçen yıla göre %61,65 artarak 14.652 adet oldu. 2019 yılı aynı dönemde 9.064 adet satış gerçekleşmişti.

2020 yılı Şubat ayı otomobil ve hafif ticari araç pazarı 47.122 adet oldu. 24.875 adet olan 2019 yılı Şubat ayı otomobil ve hafif ticari araç pazar toplamına göre satışlar %89,44 oranında arttı. 2020 yılı Şubat ayında otomobil satışları bir önceki yılın aynı ayına göre %96,44 arttı ve 37.727 adet oldu. Geçen sene 19.205 adet satış gerçekleşmişti. 2020 yılı Şubat ayında hafif ticari araç pazarı 2019 yılının Şubat ayına göre %65,7 arttı ve 9.395 adet olarak gerçekleşti. Geçen sene 5.670 adet satış yaşanmıştı.

80 elektrikli satıldı

2020 yılı şubat ayı sonunda 1600cc altındaki otomobil satışlarında %98,9 artış, 1600-2000cc aralığında motor hacmine sahip otomobil satışlarında %13,9 ve 2000cc üstü otomobillerde %29,4 azalış izlendi. 2020 yılı Şubat sonunda 80 adet elektrikli ve 2.128 adet hibrit otomobil satışı gerçekleşti. 2020 yılı Şubat ayı sonunda otomobil pazarında ortalama emisyon değerlerine göre en yüksek paya %39,01 oranıyla 100-120 gr/km arasındaki otomobiller 23.308 adet ile sahip oldu. 2020 yılı Şubat ayı sonunda dizel otomobil satışlarının payı %43,45’e gerilerken, otomatik şanzımanlı otomobillerin payı %71,21’e yükseldi

Satış beklentisi olumlu

2020 yılı Şubat sonunda Hafif Ticari Araç Pazarı gövde tipine göre değerlendirildiğinde, en yüksek satış adetine %74,45 pay ile Van (10.909 adet), ardından %11,47 pay ile Kamyonet (1.680 adet), %7,56 pay ile Minibüs (1.107 adet) ve %6,52 pay ile Pick-up (956 adet) yer aldı. 2020 yılı otomotiv sektörü toplam pazarının ise 575-625 bin adet aralığında olacağı tahmin ediliyor.

Yazının devamı...

Trafikteki kara noktalar! İstanbul, Ankara, İzmir...

Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Hizmetleri Başkanlığı verilerine göre 2019’da 418.488 trafik kazası oldu. Tarafların anlaşarak kendi aralarında tutanak tanzim ettiği maddi hasarlı trafik kaza sayıları dahil edildiğinde bu sayı 853.405’e çıkıyor. Kazaların oluş türlerine bakıldığında yandan çarpma ilk sırada yer alıyor. Yandan çarpmayı yayaya çarpma, yoldan çıkma ve arkadan çarpma takip ediyor.

Kazalarda İstanbul ilk sırada

Trafik kazalarına neden olan sürücü kusurlarına bakıldığında araç hızını yol, hava ve trafiğin gerektirdiği şartlara uydurmamak ilk sırada yer alıyor. Bunu kavşak, geçit ve kaplamanın dar olduğu yerlerde geçiş önceliğine uymamak ve manevraları düzenleyen genel şartlara uymamak izliyor. Ardından da arkadan çarpma ve dönüş kurallarına uymamak geliyor. Kazaların illere göre dağılımında İstanbul 200 bin kaza ile ilk sırada yer alıyor. İstanbul’u 100 bin ile Ankara takip ederken İzmir’de 65 bin, Bursa’da 41 bin, Antalya’da da 33 bin kaza olduğu görülüyor. Ölümlü yaralanmalı kazalara karışan araçlar ise yoğunluk sırasına göre otomobil, kamyonet, motosiklet, bisiklet ve kamyon olarak sıralanıyor.

Gaziosmanpaşa ve Kadıköy’e dikkat

İstanbul Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü verilerine göre 2019 yılında en fazla ölümlü ve yaralamalı kazanın meydana geldiği noktalar ise 17 kazanın olduğu Gaziosmanpaşa - Hekimsuyu Caddesi TEM Güney Bağlantı Mevkii ve Kadıköy - D100 Kozyatağı Mevkii olarak öne çıkıyor. Ardından 15’er kaza ile Fatih - Adnan Menderes Bulvarı Akdeniz Caddesi Kavşağı ve Şişli - Büyükdere Caddesi Naci Kasım Sokak Kavşağı gelirken bu noktaları 12’şer kaza ile Beyoğlu - Tarlabaşı Bulvarı Taksim 360 önü ve Şişli - TEM Otoyolu Türk Telekom Arena Mevkii izliyor.

Kasko sayısı azalıyor

Türkiye Sigorta Birliği verilerine göre yıl bazında bakıldığında 2018 yılında kasko prim adedi 6.174.684 iken 2019 yılında 6.064.889’a düşmüş. 2018 yılında 4.275.506 otomobil, 997 bin kamyonet, 265.750 traktör, 142.384 kamyon, 128.661 çekici kasko yaptırmış. 2019 yılında ise 4.288.176 otomobil, 926 bin kamyonet, 249 bin traktör, 131.779 kamyon, 127 bin çekici kasko yaptırmış. TESK verileri de bu bilgileri doğruluyor. Türkiye’de Ekim 2019 itibarı ile 23 milyon aracın 7,5 milyonu sigortasız, 18,4 milyonu ise kaskosuz.

Kasko hangi durumlarda hasarı karşılamaz

Kasko, araca çarpma, çarpılma, çalınma, yanma gibi ana teminatlarını geri ödemeyi taahhüt ederken, ödeme yapılmayacağı durumlara karşı da dikkatli olmak gerekiyor. Tamoniki.com CEO’su Pedro Tabernero kasko sigortasında, poliçede adı belirtilen sürücülerin sebep olduğu hasarların güvence altına alındığını hatırlatıyor. Yani, poliçede “sürücü” olarak adı geçirilmeyen birinin direksiyonda bulunduğu bir kazada kaskodan ödeme talep edilemiyor. Bunun dışında ticari ve hususi araçlar için ruhsatta belirtilen maksimum yük sınırının üstünde yük taşınmasından kaynaklanan hasarların da kaskonun kapsamı dışında olduğunu belirten Tabernero, aracın orijinal yapısını bozan, sonradan eklenen aksesuar ve yapılan değişiklerden kaynaklanan hasarların da güvence dışında olduğunu söylüyor.

Yazının devamı...

Opel'in küçük amiral gemisi Corsa yenilendi

Opel'in küçük amiral gemisi Corsa yenilendi.Markanın küçük sınıftaki temsilcisi Türkiye’de 1 Mart’ta satışa sunulacak. Bugüne kadar üretilen en verimli, modern ve dinamik Corsa’nın dünya tanıtımı ise Eylül 2019’da Frankfurt Otomobil Fuarında yapıldı. Dünya tanıtımının ardından satışa sunulan yeni Opel Corsa bugüne kadar birçok ödüle layık görüldü. Opel Türkiye Genel Müdürü Alpagut Girgin modelden bu yıl Türkiye'de 8 bin adet satış hedefliyor. Hatta fabrikadan ek kontenjan alabilirse bu 10 bin adete de çıkabilir. Aracınn başlangıç fiyatı ise 114 bin TL'den start alıyor. Altıncı nesil Opel Corsa aynı zamanda modern sürüş destek sistemleri, yenilikçi bilgi-eğlence sistemleri ve benzersiz bir fiyat-performans ilişkisiyle dikkat çekiyor. Aynı zamanda yeni Opel Corsa son derece yumuşak vites geçişleriyle sürüş konforunu destekleyen sekiz vitesli bir otomatik şanzımana sahip.

Ödüllü Motorlar

AUTOBEST 2020 dahil bir çok ödüle sahip olan Yeni Corsa’nın motoru da ödüllü. Güçleri 75 ile 130 beygir gücü arasında değişen her biri son derece tutumlu yüksek verimlilik seviyesine sahip benzinli ve dizel motorlarla satışa sunulacak. Yılın motoru ödüllünün dört yıl üstüste sahibi olan 1.2 Atmosferik ve Turbo Beslemeli Benzinli motor seçeneğinin yanınıda Yeni Corsa’da 1.5 Turbo Dizel motor altternatifi de mevcut. Motor seçeneklerinin her biri düşük yakıt tüketimine karşın üstün sürüş keyfi sunuyor. Böylece son derece atak sürüş özellikleri, üstün yakıt ekonomisi ve örnek niteliğinde emisyon değerlerini bir arada bulunduran bir otomobil ortaya çıkıyor.

Güvenlik ön planda

Yeni Opel Corsa’da Edition donanım seviyesinden itibaren; otomatik acil durum freni, yaya algılama özelliğine sahip önden çarpışma uyarı sistemi, akıllı hız sabitleme ve sınırlandırma sistemi, şerit takip yardımcısı ve trafik işareti tanıma sistemi gibi donanımlar standart olarak sunuluyor. Ayrıca benzinli ve dizel versiyonlarda dört yeni donanım seviyesi bulunuyor. Seçenekler giriş seviyesi Essential, pratik ve güvenli Edition, şık ve zarif Elegance, sportif ve teknolojik Ultimate donanım seviyelerine kadar uzanıyor.

Çok Daha Hafif

Yeni Opel Corsa’nın üstün sürüş dinamiklerinde hafif yapı prensibinin de payı büyük. Yeni Corsa’nın boyu bir önceki nesline 39 mm uzayarak 4,06 metreye ulaşırken, ağırlığı yüzde 10 oranında azaltıldı.Sadece teknik anlamda değil, yeni Opel Corsa tasarımıyla da dinamik bir duruş sergiliyor. Çift renkli tavan seçeneği, coupe tarzında eğimli tavan, sürücü ve ön yolcunun oturma konforunu kısıtlamadan 48 mm daha alçak tutulan gövde detayları yeni Corsa’ya daha sportif ve dinamik bir görünüm kazandırıyor. Sürücü 28 mm daha alçak bir pozisyonda otururken düşük ağırlık merkezi sürüş dinamiklerine olumlu yansıyor. Böylece yeni Opel Corsa daha dinamik bir karakter ve daha fazla sürüş keyfi sunuyor. Bunun dışında yeni Corsa gerçek bir aerodinami şampiyonu. Tüm yeni geliştirilen Opel modelleri gibi mühendisler yeni Corsa’yı Otomotiv Mühendisliği ve Araç Motorları Araştırma Enstitüsü Stuttgart’ta (FKFS) Stuttgart Üniversitesi’nin rüzgâr tünelinde aerodinamik açıdan optimize ettiler. Tüm bu titiz çalışmanın sonucu olarak yeni Opel Corsa 0,29 Cd’lik (Drag Coefficient) rüzgâr sürtünme katsayısı ile sınıfının en aerodinamik otomobili olmayı başarıyor.

IntelliLux LED Matrix Farlar

Yeni Opel Corsa’da, müşterilerin normalde daha üst sınıflarda görmeye alışkın olduğu teknolojiler ve sürüş destek sistemleri kullanıma sunuluyor. Örneğin Opel’in ilk kez B HB otomobil segmentinde kullanıma sunduğu uyarlanabilir ve göz kamaştırmayan IntelliLux LED Matrix Farlar bunlardan biri. Toplam sekiz LED hücresi yeni nesil yüksek çözünürlüklü ön kamera tarafından kumanda ediliyor. Sistem yol ve çevre koşullarına bağlı olarak farların ışık kümesini ayarlıyor. Modern otomobil çağının gereği olarak Corsa da sürücü ve beraberindeki yolcuları gelişmiş bağlanabilirlik çözümleriyle şımartıyor. Tamamı dokunmatik olan yeni bilgi-eğlence sistemleri beş, yedi ve 10 inç olmak üzere üç farklı versiyon ile sunuluyor. Yedi inçlik Multimedya sisteminde Apple CarPlay ve Android Auto standart olarak sunulurken, 10 inçlik Multimedya NaviPro sisteminde bu özelliklere ek olarak navigasyon yer alıyor.

Corsa Elegance, Sportif ve Teknolojik Ultimate

Yeni Opel Corsa’nın Edition donanım seviyesinden itibaren; otomatik acil durum freni ve yaya algılama özelliğine sahip önden çarpışma uyarı sistemi, akıllı hız sabitleme ve sınırlandırma sistemi, şerit koruma özeliği ile şerit takip sistemi ve trafik işareti tanıma sistemi gibi donanımlar standart olarak sunuluyor.Baz versiyonun üzerindeki üç donanım seviyesi içerikleriyle farklı hedef kitlelerine hitap ediyor. Corsa Edition güvenlik özellikleriyle öne çıkarken, Corsa Elegance şıklığı ve zarafetiyle dikkat çekiyor. Corsa Ultimate da sportif ve teknolojik bir sürüş keyfi sunuyor. Yeni Opel Corsa, altıncı nesli ile herkesin otomobili olduğunu bir kere daha kanıtlıyor. Yeni Corsa donanım seviyelerinin dışında kişiselleştirilebilen opsiyon seçenekleri de sunuyor. Siyah ve beyaz olmak üzere iki farklı tavan renk seçeneğine ek olarak, panoramik cam tavan isteğe bağlı olarak alınabiliyor. Yeni Opel Corsa’da ayrıca teknoloji paketi adı altında IntelliLux LED Matrix Farlar ve stoplar, anahtarsız giriş ve çalıştırma, koltuk ısıtma ve 10 inç Multimedya NaviPro bilgi-eğlence sistemi yer alıyor. Yeni Corsa’nın Ultimate donanımı, 164.900 TL’den satışa sunuluyor.

Yazının devamı...

Kiralık araç zor bulunuyor

Türkiye’de 2018’e kadar son 10 yılda çift haneli büyüyen operasyonel kiralama Sektörü son iki yıldır daralmaya girmişti. Faizlerin gerilemesi ve kurdaki hareketliliğin sona ermesiyle 2020’de uzun dönem kiralamada yüzde 5-7 arasında büyüme öngörülüyor. Bu da ülkemizde kiralanan yaklaşık 270 bin aracın çoğalacağı anlamına geliyor. Geçen yıl TL kontrat zorunluluğu ile birlikte faizlerin çok yüksek olması özellikle hafif ticari araçların kiralanmasında en büyük engel teşkil ediyordu. Bu yıl faizlerin makul seviyelere gelmesiyle hafif ticari araç kiralamalarında büyüme bekleniyor.

TALEP ÇOK ARAÇ YOK

Şirketler tekrar araç kiralama iştahına geçerken bu kez de piyasada sıfır km araç sıkıntısı yaşanmakta. Birçok filo kiralama şirketi distribütör veya üreticilerden istediği araçları temin edemiyor. Yılın ilk ayları sınırlı araç alabilen distribütörler araçları daha karlı olduğu için perakendeye veriyor. Filocular da düşük yaşa sahip 2.el otomobilleri kiralama yoluna gidiyor veya mevcut araçların kontratlarını uzatıyorlar. DRD Filo Kiralama Ticari Operasyonlar Direktörü Özgür Kara 2019’un son aylarındaki talep artışının bu yılın ilk aylarında da devam ettiğini belirterek çoğu tüketicinin sıfır km araç yerine 2.el kiralamaya tercih ettiğini vurguladı. Kara, “Tüketiciler yeni araç için 2 3 ay beklemek yerine uygun 2.el muadil araca yöneliyorlar. Zaten 2-3 ay sonra gelecek yeni aracın hangi fiyat ve faiz ortamında alınacağı henüz belli değil” diye konuştu.

FİYATLAR GEVŞEYEBİLİR

2.el otomobil satışları da sıfır km arzının sınırlı olmasıyla hızlı bir yükseliş trendine girdi. 2. el araç fiyatlarının 2019’un son çeyreğinden itibaren model bazında yüzde 20 yükseldiğini ve fiyat artışlarının Ocak ayında da devam ettiğini söyleyen Autofocus Yöneticisi Uğur Sakarya “2. el araç fiyatları döviz, mevduat ve hatta altından fazla değer kazandı. Aynı dönemde döviz yüzde 5, mevduat yüzde 4, son dönemin gözdesi altın bile yüzde 12 kazandırırken, 2. el araçlar yatırımcısına yüzde 20 kazandırdı” dedi. Hem fiyat avantajı hem de sıfır araç stoklarının tükenmesi ile özellikle 1-3 yaş arası düşük kilometredeki araçların talep gördüğünü bildiren Sakarya şunları kaydetti:

“Ocak ayında 2020 modellere geçiş sebebiyle ithal markaların neredeyse hiçbiri sıfır araç getiremedi. Bu dönemde, ikinci el tarafında özellikle premium segment ve SUV otomobillerde daha yüksek fiyat artışları görüldü. Yaşanan fiyat artışlarının Şubat ayında da bir miktar devam etmesini ancak ay sonundan itibaren 2020 model sıfır araçların stoklarının artması ile ikinci elde fiyat artışının duracağını hatta bir miktar fiyatlarda gevşeme olacağını düşünüyoruz”

Yazının devamı...

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.