Bu yıl dokuzuncusu düzenlenen SineMardin Uluslararası Mardin Film Festivali cuma günü start verdi. Başkanlığını Helün Fırat’ın üstlendiği festival için soluğu Mardin’de aldım. Açılış kokteyline Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk, Eş Başkanı Februni Akyol, Dengir Mir Mehmet Fırat da katıldı. Mardin halkının da eşlik ettiği gecede en dikkat çekici konuşmayı belediye başkanı Ahmet Türk yaptı. Türk, “Diziler Mardin’i doğru yansıtmıyor. Artık ciddi bir şekilde bunu ele alacağız. Mardin dizilerde gördüğünüz gibi bir yer değil. Aşiretlerin, feodalitenin kol gezdiği bir yer değil. En modern, en çağdaş, en demokratik kentlerden biri. Bizim buradaki dramın ne olduğunu anlatacak dizilere ihtiyacımız var. Gerçekleri göstermeliler” dedi. Anlayacağınız bu sezon Mardin’de dizi çekmeyi planlayanlar dikkat. Ahmet Türk, dizilerden dolayı bir hayli dertli.‘Ekranda kötüyü yarıştırıyoruz’Çarşamba günü marka ve medya dünyasını buluşturan Medya Zirvesi’ne katıldım. Konuşmacılar arasında atv Genel Müdürü Adem Gürses, Star TV Genel Müdürü Ömer Özgüner ve Ay Yapım’ın sahibi Kerem Çatay vardı. Markalara televizyon dünyasından önerilerin sunulduğu bölümde kürsüye Adem Gürses çıktı. Gürses, “Reklamın televizyona katkısı Soma’da belli oldu. Reklamlar kesildi. Dünyanın 76 ülkesine dizi satıyoruz. Ama biz soft gücümüz dizileri iyi değerlendiremiyoruz. Ürün yerleştirmeleri eğer para almıyorsak kapatıyoruz. Ama Ekonomi Bakanlığı ‘Açın ve markalarımızı tanıtın’ diyor. Buna karşın RTÜK, ‘Kapat faturası yok’ talimatı veriyor. Yeni reyting sistemi bize kalitesiz yayıncılık getirdi. Artık kötüyü yarıştırmaya başladık. Felakete doğru gidiyoruz. Mücadeleyi hep birlikte verelim. Devlet de bütün bir bakışa geçmeli” dedi. Açıkçası Gürses çok haklı. Çünkü yeni reyting sisteminde AB’nin totale oranı yüzde11’e düştü. D ve E grupları ise yüzde 36’ya çıktı. Bu da ne yazık ki, ekranı Gürses’in söylediği gibi kalitesizliğe boğdu. Çatay ve Özgüner’de reyting sisteminin ekranda kırılmaya neden olduğuna değindi.Show TV’de gergin bekleyişBir süredir Show TV’ye TMSF’nin el koyacağı konuşuluyordu. Ancak bir yandan da kanalda yepyeni program ve diziler hazırlanıyordu. Beklenen olay cuma akşamı gerçekleşti ve TMSF Show TV’ye el koydu. Şimdi kanalda gergin bekleyiş sürüyor. Çünkü pazartesi günü bir yönetici tayin edilecek ve ne olacağı ancak o zaman belli olacak.

Öyle Bir Geçer Zaman ki’de Mete olarak karşımıza çıktığında da yetenekliydi ama Muhteşem Yüzyıl’da gerçekten tarih yazdı Aras Bulut İynemli. Özellikle bu bölüm onu izlerken ekrandan gözlerimi alamadım. Savaş alanında kardeşi Selim’e karşı savaşan hırslı bir Bayezid, vurulduğunda onurunu kaybetmeyen bir şehzade, iyileşmeye çalışırken yaralı bir aslan, kaçarken gururunu kaybetmiş bir asker, İran şahına sığınırken kendisinden utanan bir oğul, çocuklarıyla vedalaşırken acılı bir baba, Defne’ye aşkla bakan bir delikanlı ama en çok babasının sevgisini kazanamadığı için kalbi kırık bir çocuk vardı karşımızda. Yani bir bölümde bize sekiz farklı karakter, sekiz farklı duygu sundu. Kolay değil, emeğine, duyguna sağlık İynemli. Gelecek hafta ölecek ve Muhteşem Yüzyıl’daki görevi sona erecek Bayezid’in. Tarihin seyri de onun ölümüyle değişecek. Ne yazık ki, okumayan ve Bayezid’in, Rüstem’in, Mustafa’nın nasıl öldüğünü diziden öğrenen bir toplumuz. Umarım herkes kendine düşen payı çıkarır ve sorgular.Şehzadelerin ölüm müziği varMuhteşem Yüzyıl’ın müzikleri gerçekten projeye sonuna kadar hizmet ediyor. Jenerik müziğinden tüm temalarına kadar insanı o günlere götürüyor ve tarihi sorgulamasına teşvik ediyor. Ama bir türkü var ki, bana hem ölümü, hem aile ilişkilerini, hem de geçmişi sorgulatıyor. Zahid Bizi Tan Eyleme türküsünden bahsediyorum. İlk defa şehzade Mustafa ölüme giderken dinledik türküyü. O günden beri hem müziği, hem yorumu, hem de aslında müthiş derin anlamlar içeren sözleriyle kalbimde yer etti. Çarşamba akşamı ekrana gelen bölümde de aynı türkü bu defa şehzade Bayezid vurulduğunda çalmaya başladı. Aslında o ok o müzikle birleşince hepimizin kalbine, geçmişine saplandı. Muhteşem Yüzyıl müziklerinin ikinci albümü çıkmış. Bence şehzadelerin ölüm müziğini, biraz da içinde bulunduğumuz durumu değerlendirmek için siz de sık sık dinleyin.Rüstem Paşa’ya veda ettikKimler geldi, kimler geçti Muhteşem Yüzyıl’dan… Artık finale çok az kaldığı için herkesin ölümüne şahit oluyoruz. Bu hafta bir domuz seyisliğinden vezir-i azamlığa yükselen, Kanuni Sultan Süleyman ve Hürrem Sultan’ın tek kızı Mihrimah Sultan’ın eşi Rüstem Paşa’ya veda ettik. Yaşamak için güce tapmanın, koşulsuz sorgusuz sadece gücün yanında durmanın ne olduğunun kanıtıydı Rüstem Paşa. Ozan Güven, şahane bir yorum getirdi karaktere. Diziye veda ederken kafayı Rüstem Paşa Camii’nin yapılışına takmıştı. Çok görkemli olmasını ve yüzyıllar sonra bile bakıldığında onun kudretinin hatırlanmasını istiyordu. Şimdi o camisi Tahtakale’de. Mimar Sinan mimarisinin sadeliğinden uzak, bir Çini müzesi olan Rüstem Paşa Camii deniz kıyısında bulunuyor. Turistler tarafından çok ilgi çekmesine rağmen, Türklerin çok ilgi göstermediği bir camidir. Ama mutlaka gezin. Dönemin çinilerine hayran kalacaksınız.Atmaca gibi dostun olsunSarp Akkaya’nın hayat verdiği, tarihte olmayan kurmaca bir karakter olan Atmaca bu sezon hepimize “Atmaca gibi dostun olsun, milyonlarca borcun olsun” dedirtti. Önce şehzade Mustafa’nın, sonra Bayezid’in en önemli adamı oldu. Finalde de Rüstem Paşa’yı öldürerek bir devri kapattı. Akkaya diziye veda etti ama Ezek’le başlayıp, Sarı’yla devam ettiği şahane oyunculuk lezzetini Atmaca’da da hepimize sundu.

Malum güzellik yarışmalarına katılanların çoğu daha sonra oyuncu oluyor. Ekranlar yarışmalardan çıkan modellerle dolu. Ben artık bir güzellik yarışması düzenlendiğinde yeni oyuncumuzla tanıştığımızı düşünüyorum. O nedenle salı akşamı İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen Elidor Miss Turkey 2014 gecesine katıldım. Gerçi çok kalamadım ama güzelleri yakından görme fırsatım oldu. Sonrasını Star TV’nin internet sitesinden takip ettim. Ekranda artık yeni yüzler görmek isteyenlere de yarışmadan üç aday seçtim. Tartışmasız benim de ilk adayım Amine Gülşe. Zaten kendisi Miss Turkey birincisi oldu. İkinci oyuncu adayım, Miss Turkey üçüncüsü Aybüke Pusat. Bence ekran ışığı muazzam. Yarışmanın açılışında ilk gözüme çarpan kişiydi. Müthiş bir enerjisi var ve şahane gülüyor. Canan Çalışkan ise ekranın sarışın kadın alternatifi olabilir. Tabii oyunculuk eğitimi alıp sektöre öyle atılmalılar. Bu arada Kadir Doğulu sunuculuk konusunda epey yol almış. Daha önce de söylemiştim. Kameraya seyircinin gözünün içine bakar gibi bakmayı biliyor. Sihri çözmüş ve gecede de başarılı buldum.Küçük Ağa krizine tavsiyeMilliyet gazetesinin haberine göre Emir Berke Zincidi’nin annesi Sevgi Zincidi oğlunun orta sınıf bir arabayla evden alınmasına tepki göstermiş ve sette kriz çıkmış. Buraya kadar bir problem yok. Daha konforlu ve güvenilir bir arabayla alınmak isteyebilir. Sonuçta önemli olan güvenli olması. Fakat bu isteğini dile getirme biçimi ne yalan söyleyeyim haberi okurken pek canımı sıktı. Habere göre anne Zincidi; “Zeki Alasya neden lüks bir minibüsle alınıyor. Benim oğlum da başrol. Biz neden minibüsle alınmıyoruz” demiş. Eşitlik istemesini de anlayışla karşılamak lazım ama 8 yaşında bir çocukla Zeki Alasya gibi bir üstadı karşılaştırmak ayıp olur. Kaldı ki, annesinin böyle davrandığını gören o çocuk kısa sürede “Ben oldum” demez mi? Psikolojisi bozulmaz mı? Kafamda sorular, sorular… Tartışmasız bu senenin reytingi olan oyuncusu Emir Berke Zincidi. Boyundan büyük işlere imza atıyor. Çok fazla çalışıyor. O nedenle Sevgi Zincidi’yi haklı bulmakla beraber ifade ediş biçimde güvenliğe değil lükse takılmasını yanlış buluyorum. Çünkü bu küçücük sektörde Küçük Ağa’da büyüyecek ve eskisi gibi talep görmediği zamanlar olacak. O zaman o çocuğun yaşayacağı travmayı önlemek için bugünden durumu normalleştirmek gerekiyor.

Pazartesi akşamı ekrana gelen Survivor elemesinde adaya veda eden isim Ünlüler Takımı’ndan Serenay Aktaş oldu. Üstelik en yakın arkadaşı Merve tarafından elendi. Adaya veda ederken Survivor’da kelimelerin gerçek anlamlarını öğrendiğini söyledi. Paylaşmanın, arkadaşlığın, kazık yemenin ilk defa manasını öğrendi. Bana kalırsa bu eleme hepimize ciddi bir hayat dersi verdi. Son zamanlarda hepimizin profesyonel hayatlar yaşadığından, arkadaşlıkların bile bir proje olarak ele alındığından şikâyet eden çok insan duyuyorum. Çünkü yarışmak, kazanmak, birinci olmak, hep önde olmak için o kadar güdülenmiş bir şekilde hayatı yaşıyoruz ki, kelimelerin anlamlarını boşaltıyoruz. Gerçekten dostluğun ve arkadaşlığın artık sözlüklerde kaldığı bir dönemden geçiyoruz. Survivor’da bize hayatın aynası oluyor. Serenay ve Merve adada çok yakın arkadaştı. Hatta önceki hafta Serenay birinci olduğunda en çok Merve sevinmişti. Demek ki o da bir oyunmuş. Serenay, “Güvendiğim dağlara kar yağdı” dedi ama şahane bir hayat dersi aldı. Zira yarışın olduğu yerde arkadaşlık, dostluk olmaz.*****HAYATIMIN ERKEĞİNİ BULMAK ZORHaziran ayında Star TV’de başlayacak Kaçak Gelinler dizisinin bülteni elimize ulaştı. Senaryosunu Engin Elgün’ün kaleme aldığı dizinin konusu benim hayli ilgimi çekti. “Hayatımın erkeğini arıyorum” diyen üç kadının İstanbul’da duvara toslamasını konu edinen dizi umarım kadınlara “Beyaz atlı prens yoktur” gerçeğini de anlatabilir. Konusuna gelince; biri gelinlik provasından, biri nikâh masasından, biri düğün salonundan kaçan üç kadın; Almila, Şebnem ve Kainat’ın hayatlarının aşkına yetişmek için gittikleri İzmir Adnan Menderes Havaalanı’nda yolları kesişir. Aşkı kovalayan üç kadının iç içe geçen hikâyeleri, onları birbirine sımsıkı bağlayacaktır. İstanbul’a adım atar atmaz, hem de hiç farkında olmadan şöhret rüzgârına tutulan kızlarımız için hayli ışıltılı başlayan İstanbul macerası, giderek kâbusa dönüşecek ve “Kaçak Gelinler” İstanbul duvarına toslayacaktır. Dizinin yönetmeni Kerem Çakıroğlu. Dizide, Selin Şekerci (Şebnem), Deniz Baysal (Kainat), Açelya Topaloğlu (Almila), Furkan Andıç (Selim), Fırat Altunmeşe (Can), Fırat Albayram (Özgür), Cihan Yenici (Ege), Romina Özipekçi (Nermin), Tarık Özenbaş (Arda), Şenay Gürler (Seniha), Ege Aydan (Müfit),Tuğçe Kıltaç (Zafet) rol alıyor.*****Yeni yüzler için ‘Atölye 1314’Yeşim Ceren Bozoğlu, O Hayat Benim dizisinde gerçekten harikalar yaratıyor. Geçtiğimiz gün sahibi olduğu Atölye 1314’e uğradım. Hem öğrencileriyle tanıştım, hem de Bozoğlu’yla biraz sohbet etme fırsatı buldum. Biraz yorgun ama bir o kadar da mutlu bir Yeşim karşıladı beni. Malum, O Hayat Benim dizisinde canlandırdığı Nuran karakteri bir hayli zor. Çünkü hem fiziksel olarak risk alıyor, hem de ruhunu çok zorluyor. Bir bölümde birkaç defa sinir krizi geçiriyor. Yeşim’i iyi tanırım, laf olsun diye sinir krizi geçirmez. O duyguya girer ve yaşar. Düşünsenize, her gün sinir krizi geçirdiğinizi… Ruhunu dengede tutmak neredeyse imkânsız. Allah’tan Yeşim profesyonel. Rolden çıkmayı iyi biliyor ve öğrencilerine de öğretiyor. Yıllardır kazandığımız paralarla bir şey yapmalıyız dediğine şahidim. O kadar güzel bir okul kurmuş ve öyle pırıl pırıl gençler yetiştiriyor ki, Atölye 1314’ü gördükten sonra onunla gurur duydum. Yapımcılara o okuldaki öğrencilere bakmalarını tavsiye ediyorum. Yeni yüzlere ihtiyacımız var çünkü. Emeğine sağlık Yeşim Ceren Bozoğlu. Umarım sektörden kazandığını sektöre kazandırmak isteyen senin gibi kendisini oyunculuğa adayanlarla daha fazla karşılaşırız.

Nuri Bilge Ceylan, son filmi Kış Uykusu’yla Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye Ödülü’nü kazandı. Peki, biz bunu nasıl öğrendik? Tabii ki Twitter’dan… Çünkü sadece bir Türk yönetmenin yarıştığı festivalin yayın haklarını hiçbir kanal almamıştı. Buna gerek görmediler. Ama o Türk yönetmen Nuri Bilge Ceylan Altın Palmiye’nin sahibi oldu. Üstelik ödülünü alırken “Benim için sürpriz oldu. Ödülü Türkiye’de son bir yılda ölen gençlerimize ve Soma’da ölen madencilere adamak istiyorum” dedi. Anlayacağınız, Türk medyası yine sınıfta kaldı. Bizi Cannes Film Festivali ödül gecesinden mahrum ettiler. Yazık… Filmi merakla bekliyorum. Haluk Bilginer, Demet Akbağ, Melisa Sözen, Nadir Sarıcak performanslarıyla çok konuşuluyorlar. Tebrikler Nuri Bilge Ceylan ve Kış Uykusu ekibi. Siz Kış Uykusu ve Altın Palmiye’yle Türkiye’ye gelirken, umarım biz medya mensupları girdiğimiz kış uykusundan uyanırız.Film festivalini komediyle açmakYıllardır neden komedi filmleri festivallerde hep ötekileştirilir diye düşünürüm. Oysa komedi herkesi birleştirici bir güce sahiptir. Üstelik festivale olan ilgiyi artıracak ve sinemanın daha fazla ilgi görmesini sağlayacak bir hamledir. Sonunda biri iç sesimi duydu. Önceki gün gelen bir mailde; bu yıl 30 Mayıs-6 Haziran tarihleri arasında gerçekleşecek olan 9. SineMardin Uluslararası Mardin Film Festivali’nin açılışını Patron Mutlu Son İstiyor filmiyle yapacağı yazıyordu. Tolga Çevik, Ezgi Mola, Erkan Can ve Murat Başoğlu’nun başrolünü üstlendiği, Kıvanç Baruönü’nün yönettiği Patron Mutlu Son İstiyor eminim festivalin açılışını başka bir havaya sokacak. 2 Haziran’da ise Ahmet Kural ve Murat Cemcir’in başrolünü oynadığı, Selçuk Aydemir’in yazıp yönettiği Düğün Dernek filmi Mardin’de gösterilecek. Bu yıl Türk sinemasının en çok izlenen ikinci filminin oyuncuları ve yönetmenleriyle katılması kesinlikle çok renkli görüntülere sahne olacak. Ahmet Kural ve Murat Cemcir’in Mardin’de çekilen Bir Bulut Olsam’da tanıştıkları ve birlikte yol almaya orada karar verdiklerini göz önünde bulundurunca bence çok eğlenceli bir başlangıç olacak. Festivalde ayrıca Türk ve dünya filmleri seçkisi olacak. Ben de popülerle sanatın iç içe geçtiği kavuşmayı izleyeceğim. Bence şahane bir kucaklaşma olacak.İnanoğlu’ndan analizlerDuayen yapımcı Türker İnanoğlu, Vatan Pazar’dan Eda Solmaz’a dopdolu bir röportaj vermiş. Kabul edelim, Türk halkını en iyi anlayan yapımcıların başında geliyor İnanoğlu. O nedenle röportajdan bazı alıntılar paylaşacağım. Tekrar tekrar okuyun. Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok. İşin özü çalışmak, okumak, saha araştırması yapmak, iyi ekip oluşturmak ve adanmışlık.Halkın ne istediğini bilmek önemli. Kadın tüm mesele. Evdeki kadına hitap eden dizi tutar.Yeşilçam’da star sistemi vardı. Şu a da star sistemi olduğuna inanmıyorum. Küçük Ağa mesela kim var orada satar! Arka Sokaklar’da da star kimse yoktu başladığında. Bu işte dört faktör vardır. İyi senaryo, iyi yönetmen, senaryo ekibi ve iyi teknik ekip.57 yıldır çalışıyorum. Altıncı hissim yüksekti. Tecrübe ve halkı iyi tanımak katıldı. Anadolu’yu çok dolaştım. Çok senaryo okuyorum ve işlerimi yayına girmeden önce seyrediyorum. Bu işe gönlümü koydum.

Malum yaz geliyor. Diziler birer birer sezon finali yapmaya hazırlanıyor. Yeni dizilerin hazırlıkları çoktan başladı bile. O nedenle epey hareketli ve bereketli haftalar geçiyor. Bakalım bu hafta dizi kazanında neler kaynadı?- Süreç Film, senaryosunu Coşkun Irmak’ın yazdığı, Volkan Kocatürk’ün yöneteceği ve Kanal D’de ekrana gelecek olan Hicran dizisi için oyuncu seçimleri yapıyor.- Yine Süreç Film, Perran Kutman’ın başrolünü oynayacağı yeni bir dizi hazırlığında. Dizi Show TV’de ekrana gelecek.- Boyut Film, biri Mardin’de, diğeri Van’da çekilecek iki dizi yapıyor.- Mass Medya ramazan ayında günlük yayınlanacak Aşkın Kanunu adında bir diziyi atv’ye çekiyor.- Vural Yaşaroğlu’nun proje tasarımını yaptığı, Zeynep Günay Tan’ın yöneteceği ve Kanal D’de ekrana gelecek olan Benim Adım Gültepe için sektör birbirine girmiş durumda. Kimi görsem deneme çekimine gidiyor.- BKM ve Tomris Giritlioğlu ortak bir proje hazırlığında. Senaryonun çok sağlam olduğunu bana gelen duyumlar arasında.- Star TV’nin Kaçak Gelinler projesinin çekimlerine başlandı. Kerem Çakıroğlu’nun yönettiği dizide Ege Aydan, Şenay Gürler, Selin Şekerci, Deniz Baysal ve Açelya Topaloğlu rol alıyor. Dizinin bu hafta İzmir’deki çekimleri gerçekleşecek.- Mia Film, Şafak Bal’ın yöneteceği ve Fox TV için hazırlanan Kocamın Ailesi dizisinin oyuncu seçimlerine devam ediyor.Kıvanç Tatlıtuğ düşüşte mi?Geçtiğimiz gün İzzet Pinto’yla buluştuğumuzu ve yeni yarışma programı Işığın Hiç Sönmesin’i duyurmuştum. İzzet’i bulmuşken tabii ki yurt dışına satılan dizileri ve hangi isimlerin yükselişte olduğunu sordum. Pinto, “Hâlâ en çok satılan dizimiz Binbir Gece. Mesela Şili’de yayınlandığı akşam 25 reyting alıyor. Yurt dışına iş satarken isimler önemli. Eğer bir projede bildikleri isimler varsa satın alıyorlar. Ama yeni isimlerde çıktı. Eskiden erkek oyuncu olarak tartışmasız Kıvanç Tatlıtuğ bir numaraydı. Ama şu aralar Kıvanç Tatlıtuğ düşüşte. Burak Özçivit’e müthiş bir ilgi var. Yani ilk üçü Burak Özçivit, Halit Ergenç ve Kıvanç Tatlıtuğ oluşturuyor. Beren Saat ve Tuba Büyüküstün’de birincilik için yarışmıyor. Meryem Uzerli zirveye yerleşti” diye cevap verdi. Tabii şeytanın avukatı olarak “İzzet, Burak Özçivit Çalıkuşu’nda, Meryem Uzerli Muhteşem Yüzyıl’da. İki diziyi de dünyaya sen pazarlıyorsun. Onun için böyle söylüyor olma” dedim. Pinto, “Öyle şey olur mu? Ben yurt dışı satışlarımızdaki talebin değiştiğini anlatmaya çalışıyorum” dedi. Yani anlayacağınız dünya artık Burak Özçivit’i seviyormuş. Yapımcılara duyurulur!

Ekran sezon arasına girmeye hazırlanırken her kanalın yaz ayı için yeni planı da yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladı. Daha önce atv, Kanal D ve Star TV’yi yazmıştım. Atv yaz yarışına Diğer Yarım dizisiyle katılıyor. Kanal D; Ulan İstanbul, Çarkıfelek ve Alabora yarışmalarıyla, Star TV Güzel Köylü ve Kaçak Gelinler dizilerini yayınlayacak. Ayrıca Mehmet Ali Erbil ve Oktay Kaynarca’yla iki yarışmaya imza atacak. Bir süredir Fox TV’nin iyi bir yaz dizisi hazırladığının duyumlarını alıyordum. Yapımını Bando Film’in, senaristliğini Zehra Çelenk’in üstlendiği diziyi Bülent Özer yönetecek. Son anda bir aksilik çıkmazsa dizi 29 Haziran Pazar akşamı ilk bölümüyle ekrana gelecek olan Ruhumuzun Aynası hakkında yaptığım bir araştırmayla tüm oyuncu kadrosunu da öğrendim. Öncelikle Ruhumuzun Aynası, başarılı psikiyatrist Elçin Aksoy'un 35’inci yaş gününde dünyanın başına yıkılmasıyla başlıyor. Dizi, değişen koşullara ayak uydurmak için sekteri Gülpare’nin mahallesinde klinik açan Elçin’in samimiyete, çatışmalı aşklara, statülere karşı ruhuna tuttuğu bir ayna gibi hayat sınavını konu edinecek. Gelelim, dizinin oyuncu kadrosuna… Başrolü yani Elçin’i Tuba Ünsal ve Gülpare’yi Filiz Ahmet paylaşıyor. Ne yalan söyleyeyim, Muhteşem Yüzyıl’daki Nigar Kalfa’dan beri epey özletti Filiz Ahmet kendini. Ayrıca Ayşen Gruda, Engin Alkan, Suzan Aksoy, Özgürcan Çevik, Barış Yalçın ve Canım Ailem’in koca yanağı Alpay Şayhan rol alıyor. Oyuncu kadrosu keyifli bir mahalle dizisi sunacak gibi görünüyor. Umarım dizinin içeği de öyle olur. Fox’un diğer yaz dizisi ise Mia Film’in yapımını, Şafak Bal’ın yönetmenliğini üstlendiği Kocamın Ailesi. Başrolünde Yeşim Salkım’ın rol alabileceğini duydum ama kadro netleşsin hepsini açıklayacağım.Ulan İstanbul’da Şebnem Bozoklu pavyon şarkıcısıKanal D’nin yaz dizisi Ulan İstanbul’un detayları ortaya çıktı. İki gündür ilk İngilizce isimli arabesk albümü olan Unfaithfull şarkısını seslendiren ve sosyal medyada ses getiren Şebnem Bozklu’nun dizisinin detayları ortaya çıktı. İstanbul’da yolları kesişen, birbirinden farklı beş kişinin bir araya gelerek kurdukları bir soygun çetesinin hikâyesini anlatıyor Ulan İstanbul. Yaren de (Şebnem Bozoklu) bu çetenin üyelerinden biri. Popstar olma ümidiyle Mersin’den kaçıp İstanbul’a gelen Yaren’in yarışmaya elemelerde veda edince, İstanbul’un zorlu hayat şartlarında yolu pavyonlara düşüyor. Kurtulmanın yollarını ararken çetenin lideri Kandemir (Uğur Polat) ile tanışıp ekibe giriyor. Becerileriyle de ekibin ayrılmaz bir parçası oluyor. Dizinin oyuncu kadrosunda; Salih Bademci, Sevtap Özaltun, Erkan Kolçak Köstendil, Kaan Yıldırım, Caner Özyurtlu, Beyti Engin, Alptekin Serdengeçti, Zeynep Kankonde, Gökhan Niğdeli, Ayta Sözeri, Bahadır Hakim, Can Bartu Aslan ve Zihni Göktay var. Senaryosunu Uğraş Güneş, yönetmenliğini Murat Onbul üstleniyor. Kezzaplı Mayonez şarkısı dikkat çekti. Kadrosu da keyifli görünüyor. Yolu açık olsun ama son sözü bölümü izledikten sonra söyleyeceğiz.