Boşanmaların ardından bir zamanlar hayatı paylaşan çiftler de kendi yollarına gider. Bazıları bir daha kalbinin kapılarını aşka açmaz. Ama bazıları da yuvası dağıldıktan sonra hemen kendini yeni sevgilinin kollarına atar.Tabii ki artık boşanmış olsalar da eşlerden birinin yeni bir hayat arkadaşı bulması diğerinin içini az da olsa sızlatır.ONUN BOŞANDIĞI KARISI İLE ESKİ DOSTU AŞK YAŞIYORTıpkı geçen yıl gösteri dünyasındaki en olaylı boşanma davasının kahramanları Kevin Costner ve eski eşi Christine Baumgartner gibi.Çiftin evliliği toz duman ve gürültü içinde sona erdi. Bir zamanlar gittikleri her yerde el ele göz göze mutluluk görüntüleri sergileyen Costner ile Baumgartner de kendilerine yeni birer hayat yolu çizdi. Hatta görünüşe göre her ikisi de boşanmanın acısını giderecek yeni aşklara yelken açtı.Costner'ın bir süredir şarkıcı Jewel ile birlikte olduğu konuşuluyor. Ama söylentilere bakılırsa işin Christine Baumgartner cephesinde bir sorun var. Kimse için olmasa bile Costner açısından.Çünkü Costner'ın eski eşi Baumgartner, bir süredir artık saklama gereği bile duymadan finans uzmanı Josh Connor ile aşk yaşıyor.Bu ilk bakışta normal görünebilir. Ama sorun Connor'ın, Kevin Costner'ın eski yakın arkadaşı ve bir zamanlar çiftin de aile dostu olması.ESKİDEN AİLECE GÖRÜŞÜYORLARDIÖzetle söylemek gerekirse son söylentilere göre Kevin Costner, eski karısı Christine Baumgartner'ın bir zamanlar ailece görüştükleri Connor'a böylesine sırılsıklam aşık olmasına dayanamıyor.Ünlü yıldıza yakın bir kaynak "Kevin, eski karısı Christine ile bir zamanlar arkadaşı olan Josh Connor'ın birbirlerine böylesine aşık olmasından ve hatta birlikte yaşamayı planlamasından dolayı hiç mutlu değil" diye konuştu.Yine aynı kaynak eski karısının, böylesine coşkulu bir şekilde yeni aşka yelken açmasının Kevin Costner'ın kalbini çok kırdığını belirtti. Bunun tek nedeni eski eşinin kendisini bu kadar çabuk unutması değil elbette. Bir başka neden daha var...Costner'ın eski eşine ve bu evlilikten dünyaya gelen çocuklarına ödediği nafakanın Joshn Connor ile birlikte harcanıyor olması.'BU DURUM MİDESİNİ BULANDIRIYOR'İşte bu durum söz konusu kaynağın söylediğine göre Costner'ın midesinin bulanmasına neden oluyor.Kevin Costner, eski karısıyla onun yeni sevgilisinin, her ay kendi cebinden çıkan bu parayla rahat rahat yaşadığını düşününce kelimenin tam anlamıyla "hasta oluyor."National Enquirer'a konuşan bu kaynağa bakılırsa, kendisi şarkıcı Jewel ile romantik bir ilişki yaşıyor olsa da Costner, eski eşiyle bir zamanlar ailece görüştükleri arkadaşı Josh Connor'ın birlikte olmasına dayanamıyor.İleri sürülenlere göre bu konuda da bazı açmazlar var. Yakın dostlarının söylediğine göre Kevin Costner da sevgilisi Jewel ile el ele kol kola ortalıkta görünmek istiyor. Ama Jewel'ın isteği bu ilişkiyi biraz daha ağırdar almaktan yana.Söylenenlere göre Costner'ın eski eşi Christine Baumgartner ile yeni sevgilisi Josh Connor da kelimenin tam anlamıyla ünlü yıldızın "yarasına tuz basmak için" ellerinden geleni yapıyorlar. Yaşadıkları aşkı özellikle herkesin gözleri önüne seriyorlar.2004 YILINDA BAŞLAYAN EVLİLİK OLAYLI BİÇİMDE SONA ERDİKevin Costner ile Christina Baumgartner, 2004 yılında evlendiler. Bu evlilikten üç tane çocukları oldu. Çift, geçen yıl evliliklerini noktaladı. Bu süreçte de sular hiç durulmadı.Baumgartner, eski eşinden olabildiğince çok nafaka almak istedi. Talepleri bitmek bilmedi. Fakat çocuk nafakası konusunda istediklerinin yarısıyla yetinmek zorunda kaldı.Tam herkes eşiyle nafaka konusunda nasıl anlaşacaklarını düşünürken çiftin cephesinden boşanma konusunda anlaşıp gerekli resmi evrakları imzaladıkları haberi geldi.Böylece bu evlilik de sona ermiş oldu.'KARIMIN BENİ ALDATMADIĞINDAN EMİN DEĞİLİM'Costner boşanda davası sırasında, duruşmalardan birinde "Karımın beni aldatmadığından emin değilim" diyerek bu konuyu gündeme getirmişti. İki kez Hawai tatiline çıkan Baumgartner ile Connor, arkadaş olduklarını, tatilde yanlarında bir grup arkadaşlarının da bulunduğunu ileri sürmüştü. Fakat onları tatilde gören bazı tanıklar aralarında arkadaşlıktan öte bir durumun söz konusu olduğunu ileri sürdü.Baumgatner duruşma sırasında Josh Connor'dan borç para aldığını, ihtiyacından fazlasını da iade ettiğini anlattı. Christine Baumgartner, Josh Connor ile aralarında bir ilişki olmadığını savundu. Fakat boşanmanın hemen ardından aşk yaşamaya başlaması bu konuda "Acaba Costner haklı mıydı?" sorusunun sorulmasına neden oldu.
Efsane Rolling Stones grubunun solisti Mick Jagger ve oyuncu çift Ashton Kutcher ile Mila Kunis de bunlar arasında. Neredeyse çocukluğundan beri sahnelerde olan ünlü şarkıcı Marie Osmond da "Fazla para çocuklarıma zarar verir" diyerek miras bırakmayacağını bunun yerine parasını kendi zevkine göre harcayacağını açıklamıştı. İşte bu zincire yeni bir halka daha eklendi. HERKES KENDİ TEKNESİNİN KÜREĞİNİ KENDİ ÇEKSİN'Toplamda 40 milyon dolarlık bir serveti olan ünlü oyuncu Jeff Goldblum, günü geldiğinde çocuklarına miras bırakmayacağını söyledi. Ünlü oyuncu bu durumu da "Herkes kendi teknesinin küreğini kendi çeksin" sözleriyle özetledi. Bu arada hemen hatırlatalım Goldblum'un şu anda evli olduğu Emilie Livingston'dan 8 yaşında Charlie ve 6 yaşında River adlı iki tane çocuğubulunuyor. Goldblum elbette şu anda küçük olan çocuklarına bakıp ihtiyaçlarını karşılıyor. Ama günü gelip iki çocuğu yetişkin olduğunda onların kendi kanatlarıyla uçmasını yani kendi paralarını kazanmasını istiyor. ONLARA DAHA ŞİMDİDEN ÖĞÜT VERİYORJurassic Park başta olmak üzere birçok yapımda kamera karşısına geçen Jeff Goldblum, bu ilginç açıklamayı konuk olduğu Table for Two adlı podcast programında yaptı. Bruce Buzzi'nin konuğu olan ünlü oyuncu, eşi Emilie ile birlikte çocuk yetiştirme konusundaki yaklaşımlarına değindi. Ünlü oyuncu onlara sık sık "Hey bana bakın... Biliyor musunuz, kendi teknenizin küreklerini kendiniz çekmek zorunda kalacaksınız" dediğini anlattı. Goldblum "Çocukları bazı konularda eğitmek önemli. Onlara diyorum ki 'Ben bunu sizim için yapmayacağım. Ve siz de benden bunu yapmamı istemeyeceksiniz" sözleriyle çocuklarını nasıl yetiştirdiğini anlattı. Aslında gelenekçi bir insan olmadığını söyleyen Goldblum "Çocuklarımı korkutmak istemiyorum. Ama içinde bulunduğumuz sistemi de biliyorum. Eninde sonunda bunu anlamaları gerek" diye sürdürdü sözlerini. GEÇ YAŞTA BABA OLDUGeç yaşta baba olan Jeff Goldblum'un çocukları için istediği önemli bir şey de var. Günün birinde tıpkı kendisi gibi gerçekten keyif aldıkları bir işi yapmaları. Çünkü anlattığına göre kendisi de erken yaşlarda oyuncu olmayı kafasına koydu, bunu hayal etti ve sonunda da yaptı. Oyuncu o dönemde Tanrı'ya "Lütfen benim oyuncu olmama yardım et" diye dua ettiğini de hatırlattı. ÇOCUK SAHİBİ OLMAK İÇİN DOĞRU ZAMANI BEKLEDİ71 yaşındaki Jeff Goldblum, ilk evliliğini ünlü oyuncu Geena Davis ile yaptı. bu evlilikten çocuğu olmayan oyuncu 2014 yılında da Emily Livingston ile evlendi. Bu süreçte de ileri yaşta iki tane çocuk sahibi oldu. Bu konuda da asla bir pişmanlığı olmadığını söyledi ünlü oyuncu. "Bunu şu anda yapmak harika bir duygu" diye konuştu Goldblum. Bunun nedenini de şöyle açıkladı: "Çünkü düşündüğüm her şey çocuk sahibi olmanın getirdiği büyük sorulara, zorluklara ve onları neyle karşı karşıya bırakmak istediğinize mükemmel şekilde uyuyor. Onlara nasıl bir hayat bırakmak istiyorsunuz, nasıl bir hayat istiyorsunuz ve onlara nasıl bir hayat katıyorsunuz?"
Ya da birkaç tanesini hemen hatırlatalım... Ünlü oyuncu Nicolas Cage, yaptığı yanlış yatırımlar yüzünden kelimenin tam anlamıyla batmış ve sahip olduğu şatoları birer birer satışa çıkarmıştı. Bir dönemin yıldızı Lindsay Lohan, vergisini bile ödeyemez hale gelip maddi durumu iyi meslektaşlarından yardım istemek zorunda kalmıştı. Bu liste uzar gider.TARİHİN GÖRDÜĞÜ EN BÜYÜK DOLANDIRICIYA SERVET KAPTIRDILARİşte Hollywood'un ünlü çiftlerinden biri de böyle yanlış bir yatırım yaptı ve hayatını kökten değiştirmek zorunda kaldı.Milyonlarını, tarihin gördüğü en büyük dolandırıcıya kaptıran ünlü çift, sonunda çareyi bir çiftliğe yerleşmekte buldu. Yine de bunun sonucunda yüzü gülen kendisi ve çeyrek asırdan fazla süredir evli olduğu karısı oldu. Çünkü bu sayede kendilerine yeni bir hayat kurdular. Doğanın kollarında mutluluk veren bir ömür sürüyorlar şimdi.Bir bakalım kim bu ünlü çift ve başlarına neler geldi. Daha da önemlisi servetlerinin yarısından çoğunu yitirdikten sonra hayatları nasıl değişti.KAZANDIĞI PARANIN YARISI UÇUP GİTTİSinemadan kazandığı paranın yarısını, dudak uçuklatan bir saadet zinciri kuran tarihin en ünlü dolandırıcısına kaptıran bu ünlü Kevin Bacon.Kurduğu Ponzi saadet zinciriyle aralarında ünlülerin de bulunduğu birçok kişiyi dolandıran Bernie Madoff'un kurbanı oldu Kevin Bacon ile karısı Kyra Sedgwick.Bacon, kariyeri boyunca kazandığı paranın yarısını Madoff'a kaptırdıktan sonra, aile büyük bir finansal kriz yaşadı.Ama yine de kısa sürede kendilerini toparladılar. Bu büyük mali felaket onları sarstı ama yıkamadı. Sonra da ellerinde kalanla kendilerine bambaşka bir hayat kurdular.YIKIMIN ARDINDAN ÇİFTLİĞE YERLEŞTİLERDaha yüksek gelir elde etmek uğruna parasının çoğunu Madoff'a kaptıran Bacon, bunun miktarını hiçbir zaman tam olarak açıklamadı.Ama 2009 yılında meydana gelen olay sonrası konuşulanlara göre milyonlarca dolar söz konusu. Hatta bazı söylentilere göre 30 bin dolar gibi bir para ellerinden uçtu gitti ünlü çiftin.Sonrasında olanları da Bacon bir röportajında şöyle anlatmıştı: "Her ne kadar acılı bir süreç olsa da hayattaki daha önemli ayrıntılara odaklandık. Çocuklarımız sağlıklıydı, biz sağlıklıydık... Biz de sahip olduğumuz güzellikleri ön plana çıkardık. "Ponzi skandalına milyonlarca dolar kaptıran Kevin Bacon ile Kyra Sedgwick, sonra hayatlarını yeniden şekillendirdiler.Verdikleri en önemli karar Hollywood'dan ve bu dünyanın ışıltılı yaşamından uzaklaşmak oldu. Her şeylerini toparlayıp Connecticut'ın yolunu tuttular.ŞANSLARI VARDI HER ŞEYE YENİDEN BAŞLADILAROrada da bir çiftliğe yerleştiler. Bacon'ın söylediği gibi yüklü miktarda para ellerinden uçup gitmiş olsa da yine de her şeye yeniden başlayacak kadar şanslıydılar.Onlar da öyle yaptı zaten. Ellerindeki en büyük sermaye de yılların azaltmadığı aşkları oldu.Şimdi Connecticut'ta bir çiftlikte, doğanın kollarında, hayvanlarıyla birlikte daha sakin ve huzurlu bir hayat sürüyorlar. Elbette işlerine veda etmiş de değiller.Kevin Bacon ve Kyra Sedgwick'in hem kendi söylediklerine hem de sosyal medya paylaşımlarına bakılırsa çiftlik hayatında en sevdikleri aktivite de keçilerine şarkı söylemek.Kyra Segwick, zaman zaman o anlarda çekilen videolarını da sosyal medya hesaplarından paylaşıyor zaten.HAYAT DERSİ ÇIKARDIKevin Bacon ve Kyra Sedgwick'in parasını kaptırdığı o büyük dolandırıcılığın kurbanları arasında Jason Batman, Sean Hayes ve Will Arnett gibi ünlüler de bulunuyor.Bacon, katıldığı bir sohbet programında bu yaşadıklarından hayat dersi çıkardığını gizlememişti. Sonra da sözlerini şöyle sürdürmüştü oyuncu: " Biliyorsunuz eğer bir şey gerçek olmak için çok iyiyse, gerçek olmak için çok iyidir... Başınıza böyle bir şey geldiğinde birbirinize bakarsınız ve sonra da "Haydi kolları sıvayalım" dersiniz ve işe girişirsiniz..."65 MİLYAR DOLARLIK DOLANDIRICILIKSözün burasında kısa bir hatırlatma yapalım....Kevin Bacon ile Kyra Sedgwick, ABD'de bütün zamanların en büyük dolandırıcısı olarak nitelendirilen Bernie Madoff'un kurbanı oldu. Madoff tam 10 yıl boyunca 136 ülkede 37 bin kişiyi, kurduğu Ponzi saadet zinciri aracılığıyla dolandırdı. Böylece 65 milyar dolarlık bir dolandırıcılığa imza atmış oldu. 150 yıl hapis cezası alan Madoff, 2021 yılında 82 yaşındayken cezaevinde öldü.AŞKLARI EN BÜYÜK DESTEKAslına bakılırsa böylesine büyük bir maddi yıkım birçok çiftin evliliğinin de sonunu getirebilir. Ama böyle bir durum Bacon ve Sedgwick için gerçekleşmedi. Tam tersine onlar birbirlerine daha fazla kenetlendiler.Zaten 65 yaşındaki Bacon ile 59 yaşındaki Sedgwick, gösteri dünyasında da bu güçlü aşklarıyla biliniyor.YOLLARI 1987 YILINDA KESİŞTİ... BİR DAHA AYRILMADILARKevin Bacon ile Kyra Sedgwick'in yolları ilk olarak 1978 yılında kesişti. O sırada Bacon gencecik bir oyuncuydu. Getting Out adlı Broadway dışı bir oyunda sahneye çıkıyordu.Bir gün öğle yemeğine çıktığında yanına gencecik bir hayranı yaklaştı. Ona ağabeyi eşlik ediyordu. İşte o gün yanına yaklaşan hayranı 12 yaşındaki Kyra Sedgwick'in ta kendisiydi.Kevin Bacon o günü ve küçük Kyra'yı hiç hatırlamasa ada Sedgwick o anları hiç unutmadı.Sonra aradan yıllar geçti. Takvimler 1987 yılını gösterirken artık Kyra da bir oyuncu olmuştu. Resmi olarak tanışmaları da Lemon Sky adlı filmin setinde oldu.Sonra yine o dönemde Bacon bütün set arkadaşları için bir akşam yemeği organize etti. Oraya Kyra'nın da gelmesini bekliyordu. Ama o gece Sedgwick yemeğe katılmadıKyra Sedgwick bu yemeğe gitmemesinin nedenini de sonradan anlattı. Sedgwick, bir otelin spor salonunda masaj yaptırmaya gidecekti. Fakat bunu Bacon'a söylemek istemedi.Kadere bakın ki Kyra masajdan çıktığında Kevin de kapıda onu bekliyordu. Yani Bacon, bu güzel genç oyuncuyu takip etmiş, peşini bırakmamıştı.Sonnda Kyra Sedgwick aşktan kaçamadı. Ama bir çekincesi vardı. O sırada henüz 20'li yaşlarındaydı.'ACİLEN EVLENME İSTEĞİNE KAPILDIM... BUNDAN KORKTUM'O dönemi şöyle anlatmıştı bir röportajında Sedgwick " Kevin'e aşık olduğu zaman sanki evlenmek için acil bir duruk varmış gibi bir hisse kapıldım. Ve bundan korktum."Ama öte yandan da Kevin Bacon'ın aslında aradığı kişi olduğunu çok iyi biliyordu söylediğine göre. "O benim ruh eşimdi... O aradığım kişiydi diye anlattı o dönemi.Aşık çift, 1988 yılında nişanlandı. Bacon Kyra'nın önünde diz çöktü ve ona evlenme teklif etti. Anlattığına göre Kyra o kadar duygulandı ki gözyaşlarını tutamadı. Nişan yüzüğü artık Kyra'nın parmağındaydı.Ama bir sorun vardı. Kyra nişan yüzüğünden çok hoşlanmamıştı. Bu dönemi de Bacon bir röportajında şöyle anlatmıştı: "Yatakta birlikte uyuyorduk. Kyra gecenin bir yarısında kalkıp durmadan ağlıyordu. Merak ettim. Sonunda bana ne olduğunu anlattı. Meğer nişan yüzüğünü sevmiyormuş."25 YIL SONRA UZAKTAN KUZEN OLDUKLARINI ÖĞRENDİLERBacon bunun üzerine sorun olmadığını söyledi ve yüzüğü değiştirdiler. O gün değişen yüzük bugün hala Kyra'nın parmağında.Kyra Sedgwick ile Kevin Bacon 1988 yılının 4 Eylül günü evlendiler. Önce oğulları Travis iki yıl sonra da kızları Sosie Ruth doğıdu.Gelelim ünlü çiftle ilgili ayrıntıya. Evlendikten yıllar sonra fark ettiler ki aslında birbirleriyle uzaktan olsa kuzenler.Bu da çiftin Finding Your Roots (Köklerinizi Bulmak) adlı programa katılmasından sonra ortaya çıktı.Orada yapılan gen değerlendirmeleri sonucunda çiftin birbirleriyle dokuzuncu dereceden kuzen olduğu ortaya çıktı.35 YIL GERİDE KALDIBu gerçek öğrenildiğinde onlar 25 yıllık evliydi.Kevin Bacon ile Kyra Sedgiwick geçen eylül ayında evliliklerinde 35'inci yılı kutladılar. Bu konuda yani mutlu ve uzun evliliğin sırrı kendilerine sorulduğunda da şu yanıtı verdi Sedgwick"Mutlu bir evliliğin sırrı, bu konuda ünlülerden nasihat almamaktır.... Sanırım eğer evlilik hakkında çok fazla düşünseydim bu durum bu kadar iyi gitmezdi. Biz sadece şanslıyız. Ben bu gerçeğe inanıyorum."
Ama hala Avrupa'nın ortasında birçok ülke için bütün bunlar masallara ya da çok uzak geçmişe ait değil.Belli ülkelerde hala krallar, kraliçeler, onların taçları ve tahtları var. Hatta yeni kuşaklarda, monarşiyi sürdürecek veliahtları da!GELECEĞİN TAHT VE TAÇ SAHİPLERİElbette pek çok kişinin aklına monarşi ve veliaht denilince hemen prensler geliyor. Ama bazı ülkeler için durum pek öyle değil.Çünkü Avrupa'nın bazı ülkelerinde babalarından sonra tahtı devralmaya hazırlananlar, kral ile kraliçenin erkek çocukları değil kız çocukları.Bazılarında hiç erkek çocuk olmadığı için bazılarında da tahta geçiş, dünyaya geliş sırasıyla olduğu için prensesler, babalarının tahttaki yerini almaya hazırlanıyor.Gelin Avrupa'nın geleceğinde söz sahibi olacak o prensesleri bir başka deyişle "geleceğin Kraliçe Elizabeth'lerine" ya da tahtı bir süre önce oğluna devreden Danimarka Kraliçesi gibi Margarethe'lerine bir göz atalım.ALDATMA SKANDALINA KARŞI DİRENDİ.. TAHTI KIZINA VERECEKGelecekte Avrupa monarşisinde söz sahibi olacak prenseslerin "en kıdemlisi" 46 yaşındaki İsveç Prensesi Victoria.İsveç Kralı ile Kraliçesi'nin en büyük çocuğu olan Victoria, erkek kardeşi olmasına rağmen, ailenin ilk doğan çocuğu olduğu için ülkesindeki yasalar gereği babasından sonra tahta geçecek.Bu durum gerçekleştiğinde başka bir şekilde de adını tarihe yazdıracak Victoria. İsveç'in dördüncü "egemen" kraliçesi olacak.Bir başka deyişle bu unvana evlilik yoluyla değil tahtı babasından devralarak ulaşmış olacak. Ayrıca 1720'den bu yana tahta geçen ilk kadın veliaht olarak da hatırlanacak.İsveç için Victoria'dan sonra da yine bir kadın daha doğrusu şu anki konumuyla bir küçük kız veliaht olarak sırada.O da Victoria'nın, Prens Daniel ile evliliğinden dünyaya gelen ilk çocuğu Prenses Estelle.Onun da Oscar adında bir erkek kardeşi var aslında ama İsveç'teki kurallara göre erkek olmak tahta geçmek için öncelik değil.Bu yüzden annesinden sonra ülkesinin tahtına oturacak kişi şu anda 12 yaşında olan Estelle.NE BÜYÜK BİR ÇILGINLIK!Gelelim Avrupa'nın en çok gündemde olan genç veliahtına yani İspanya Kralı Felipe ile Kraliçe Letizia'nın büyük kızı Prenses Leonor'a.Asturias Prensesi unvanını taşıyan Leonor geçen yıl 18 yaşına girdi. Gelecekte ülkesine bütün benliğiyle hizmet edeceğine de yemin etti.Zaten daha önce askerlik görevine başlayan Leonor, ülkesinde de dünyada da kelimenin tam anlamıyla çılgınlık yarattı, milyonlarca hayran edindi.Leonor bir yıldan bu yana dünyanın en çok ilgi çeken kraliyet ailesi üyesi olarak biliniyor. Hatta aralarında yaş farkı olmasına rağmen Galler Prensesi Kate Middleton ile "hayran kitlesi" açısından büyük bir rekabet halinde.18 YAŞINA GİRMESİ ULUSLARARASI ARENADA KUTLANDIGelelim şimdi de bir başka "Külkedisi"nin" kızına yanı Norveç'in veliaht prensesi Ingrid Alexandra'ya.Veliaht Prens Haakon ile halktan bir aileden gelen daha evlilik dışı bir de çocuğu olan eşi Mette Marit'in en büyük çocuğu olan Ingrid Alexandra, 2022 yılında diğer kraliyet ailesi üyelerinin de katılımıyla ve gösterişli törenlerle 18 yaşına girdi.O da gelecekte ülkesinin tahtına oturacak prenseslerden. Ama bunun için biraz beklemesi gerek. Çünkü şu anda dedesi tahtta.Sonra babası Haakon geliyor. Zamanı geldiğinde Haakon; tahtını ve tacını kızına devredecek.ANNESİNİN GEÇMİŞİ SKANDAL OLARAK NİTELENDİRİLMİŞTİ: İşin ilginç yanına gelirsek... Ingrid Alexandra'nın annesi Mette Marit de halktan bir aileden geliyor. Üstelik onun gelin gittiği Norveç kraliyet ailesi tarafından da halk tarafından da benimsenmesi epey zaman aldı. Dışarıdan bakıldığında kusursuz görünen bu aile, bundan 22 yıl önce tarihlerinin en çalkantılı dönemlerinden birini yaşadı. Bunun nedeni de tahtı devralacak olan Prens Haakon'un eş olarak seçtiği kişiydi. Mette Marit'in evlilik dışı ilişkisinden bir çocuğu vardı. Bu yüzden önce Haakon'un ailesinden de halktan da tepki gördü. Ama artık prensler, kendileri gibi "mavi kanlı" olmasa da yani başka bir kraliyet ailesinden gelmese de halktan kadınlarla hayatlarını birleştirebiliyor. Bunun birçok örneği de var, İsveç'te, İspanya'da ve İngiltere'de. Üstelik Prens Charles ve Prens Harry örneğinde olduğu gibi bir prens, daha önce evlenip boşanmış bir kadınla da evlenebiliyor artık.GELECEKTEKİ KONUMUNA ALIŞIYORBelçika'nın gelecekteki kraliçesi ise Elisabeth. Onun biraz önce anlattığımız veliahtlardan farkı, annesinin de soylu bir aileden gelmesi.Çünkü Ingrid Alexandra da Leonor da mavi kanlarını sadece babalarından alıyor. Her ikisinin annesi de halktan geliyor. Elisabeth'in annesi ise soylu bir aileye mensuptu.Elisabeth, Belçika Kralı 2. Albert ile Kraliçe Mathilde'nin en büyük çocuğu. 22 yaşındaki Elisabeth babasından sonra ülkesinin tahtında oturmaya hak kazanacak.Elisabeth son dönemde askerlik hizmeti yapmasıyla da gündeme gelmişti. Onun öyküsü klasik "saray masalları" gibi yani. Bu işin tek önemli ayrıntısı annesi Mathilde'nin, Belçika'nın ilk Belçika doğumlu kraliçesi olması.HOLLANDA TAHTI ONU BEKLİYORSıra Hollanda'ya geldi. Ülkenin kralı Williem Alexander ile Kraliçe Maxima'nın en büyük kızı Catharina Amalia da ülkesinin gelecekteki kraliçesi.20 yaşındaki Amalia'nın iki kız kardeşi daha var. Ama kendisi en büyük olduğu için babasının tahtına geçme hakkı da onun.Yeri gelmişken hatırlatalım, Amalia'nın annesi Maxima da sıradan bir aileden geliyor. Hatta Hollandalı bile değil Arjantinli.Ama o sırada prens olan Willem Alexander ile evlendikten sonra halkın büyük sempatisini kazandı. Hatta şimdi popülerliği mavi kanlı kocasını bile geride bırakmış durumda.DÜNYA 'MASAL PRENSLERİYLE' TANIŞACAKGörüldüğü gibi Avrupa'da hüküm süren kraliyet ailelerinin başında şu anda krallar var. Ama tesadüf işte bu krallar zamanı geldiğinde yerlerini kızlarına bırakacaklar.Böylece onların devri başladığında yüzyıllardır süregelen "masal prensesi" deyimi de uzun süre rafa kalkacak.Onun yerini, bu hükümdar kadınlarla evlenen genç adamlar alacak. Belki de o zaman herkes onlardan "masal prensi" diye söz edecek.Genelde monarşi ailelerinde ağırlık "veliaht" unvanı taşıyan kız çocuklarda. Ama bir tane de erkek veliaht var.Danimarka'nın tahtına yeni geçen Kral Frederik ile Kraliçe Mary'nin dört çocuğunun en büyüğü olan Prens Christian.Geçen yıl 18 yaşına girişi, uluslararası arenada gösterişli bir törenle kutlanan Christian, tahtı babasından devralacak. Hatta babasının tahta geçmesiyle tahtına bir adım daha yaklaştı.ONUN SIRASININ GELMESİNE DAHA ÇOK ZAMAN VARAvrupa'daki monarşi ailelerini sayıp Monako'yu unutmak olmaz... Bu küçük ülke şu anda Prens 2. Albert'in yönetiminde. Ama tabii günün birinde onun da yerini alacak biri var: İkiz çocuklarından Jacques.Prenses Charlene ile 2011 yılında evlendikten sonra uzun süre hamilelik haberi gelmeyince Grimaldi ailesi telaşa kapılmıştı. Çünkü ülkenin geleceği bu veliahta bağlıydı, aksi halde ülke, Fransa'ya bağlanacaktı.Gerçi Albert'in evlilik dışı bir oğlu vardı ama onun tahta geçmesi mümkün değildi. Neyse ki sonunda Charlene ikiz çocukları Jacques ve Gabriella'yı dünyaya getirdi.Bu ikiz çocuklardan Jacques, babasının veliahtı olarak ailesine derin bir soluk aldırdı.Bütün bunlardan sonra onun henüz 10 yaşında olduğunu yani tahta geçmesine daha uzun yıllar olduğunu da hatırlatalım.
Bütün bunlar ilk anda kulağa güzel gelebilir elbette. Ama işin iç yüzü gerçekten öyle mi? Bir tek gün bile insan içine bakımsız çıkma şansınız yoktur, ya da birazcık kilo alıp verseniz hemen eleştiri okları size yönelir... Yüzünüz biraz asık olsa iddialar birbirini kovalar.Bütün bunlar sadece gösteri dünyasının ünlüleri için geçerli değil elbette. Eğer dünyaya ayrıcalıklı olarak gelen biriyseniz de bunlarla karşılaşırsınız.Milyonların merakla takip ettiği bir ailenin üyesi olarak doğan Prens William gibi.AYRICALIKLI DOĞMAK ONU ACILARDAN KORUMADIOna da dışarıdan bakıldığında hayatına özenen bir sürü insan vardır elbette. Nasıl olmasın ki zaten! Büyük bir ayrıcalık ve varlık içinde doğdu, daha dünyaya bile gelmeden, annesinin karnındayken ülkesinin kralı olacağı belliydi. Bütün hayatı ona göre şekillendi.Yeni delikanlı olduğunda sadece ülkesindeki değil tüm dünyadaki kızlar ona aşık oldu... Utangaç gülümsemesini görenler sokaklarda çığlıklar atarak kendinden geçti. Onun kalbini kazanmak isteyenler peşine düştü.Üstelik sadece ailesinde dünyaya geldiği için parmağını bile oynatmadan yani sıradan insanlar gibi düzenli biçimde çalışmadan büyük bir varlığın mirasçısı oldu.Kulağa güzel geliyor... Peki ama gerçekten öyle mi? Yani siz onun yerinde olmak ister miydiniz? Çocukluğundan beri uyması gereken protokol kurallarını saymıyoruz bile... Sadece insani açıdan düşünüyoruz.Şu anda 41 yaşında olan Prens William, ya da tam adıyla William Arthur Philip Louis, 21 Haziran 1982'de ülkesinin gelecekteki kralı Prens Charles ile genç eşi Diana Spencer'ın ilk çocuğu olarak dünyaya geldi. Böyle bir ailenin ilk çocuğu demek aynı zamanda babasından sonra tahtın da sahibi demekti.Elbette doğumu ailesinde olduğu kadar tüm dünyada heyecan yarattı. Koca bir ailenin geleceğiydi çünkü o.İşte o bilinç ve sorumluluk daha küçücükken onun omuzlarına yüklendi. Yaşı ilerledikçe de durum değişmedi hatta omuzlarındaki yük daha da arttı.Prens William, şu anda sadece 40'lı yaşlarının başında olabilir ama eğer ayrıcalıklarını bir yana koyarsak birçok insanın daha uzun bir ömürde yaşayacağı trajedilerle ve zorluklarla yüzleşmek zorunda kaldı. Geleceğin daha ona ne getireceği de belirsiz üstelik.ÖNCE ANNESİ ŞİMDİ KARISIİlk bakışta çok şanslı gibi görünen William için "hayatı boyunca hep sevdiği kadınlarla sınandı" dersek yanılmış olmayız. Çünkü yaşadığı acıların temelinde önce annesi Diana vardı şimdi de karısı Kate."O bir prens, ona bir şey olmaz" diye düşünenlere de eninde sonunda William'ın da etten kemikten bir insan olduğunu hatırlatıp hayatının kapalı kapılar ardında yaşamak zorunda kaldığı bölümlerini kısaca bir hatırlayalım.Prens William, birbirini seven bir anne ve babanın oğlu olarak dünyaya gelmedi. Çoktandır ortaya çıktığına göre babası Charles aslında bir başkasını yani Camilla'yı severken tahta "sağlam" varisler dünyaya getirmek uğruna kendisinden çok genç olan Diana Spencer ile evlendi. İlk oğlu William dünyaya geldiğinde derin bir nefes aldı Charles.Hatta Prens Harry'nin Spare (Yedek) adlı kitabında anlattığına göre Diana, onu yani tahtın yedek varisini dünyaya getirdiğinde de "Ben görevimi yaptım" demekten bile çekinmedi.William, kardeşi Harry'nin iddialarına göre ondan daha ayrıcalıklı olarak büyüse de onun da bu açıdan çok şanslı olduğunu söylemek mümkün değil.DIANA'NIN DUYGUSAL ÇALKANTILARINA TANIKLIK ETTİBirçok biyografide de anlatıldığı üzere William, daha küçük bir çocukken annesinin duygusal çalkantılarına, mutsuzluğuna, sevgi arayışına çok yakından şahit oldu.Hatta bazı anlatılara göre Diana odalara kapanıp ağladığında ona mendil götürme görevini de William üstlendi.Sonunda henüz 15 yaşında yani büyüme çağında bir çocukken annesi Diana'yı şoke edici bir şekilde yitirdi.Bir insan yetişkin olduğunda bile annesini kaybettiğinde ne kadar sarsılıyor. William gibi varlıklı, ayrıcalıklı ama aynı zamanda çok da sevgi görmediği üstelik katı geleneklerin gölgesinde bir ailede büyüyen biri için bu gerçekten de zor bir durum.O sırada 12 yaşında olan kardeşi Harry ile birlikte annesinin tabutunun arkasından yürüdü cenaze töreninde.ANNELERİNİN TABUTUNUN ARDINDAN YÜRÜDÜLERBaşlarını yerden kaldırmadı iki kardeş... Ama ikisi de o büyük acılarını dışarıya yansıtmadı. Gözyaşları kalplerinde aktı... Annelerine veda ettikten sonra da hayatları çok kolay olmadı.Yine çok da şefkat dolu olmadığı bilinen babaları Charles, tahtını ve görevini her şeyden üstün tutan babaanneleri Elizabeth başta olmak üzere katı bir ailede büyüdü.Sonra okul yıllarında birden karşısına sıradan ve sevgi dolu bir ailede büyüyen Kate Middleton çıktı. Bu onun için bir dönüm noktası oldu. Kate ile duygusal ilişkileri başladığında da onun için hayat belki de tanımadığı bir yola girdi.HAYATINDA VERDİĞİ EN İYİ KARARHaklarında yazılan biyografilerde değinildiği gibi Middleton ailesi, özellikle de William'ı kızı için iyi bir kısmet olarak gören Carole Middleton ona belki de içten içe özlediğini kendisinin bile fark etmediği anne sıcaklığını ve ilgisini gösterdi.Uzun bir sürecin ardından William kararını verdi ve hiçbir soyluluk unvanı taşımayan bir aileden gelen Kate Middleton ile evlendi.Birçok kişiye göre de bu hayatında verdiği en iyi karardı. Çünkü Kate sayesinde popülerliği ve desteği giderek düşen kraliyet ailesinin yıldızı da yeniden parlamaya başladı.KARDEŞİYLE ARASI AÇILDIAma bu arada başka gelişmeler de oldu. Yıllar boyu annesizliğin acısını birlikte yaşadıkları kardeşi Harry'nin Meghan Markle ile evlenmesiyle birlikte eski düzen değişti. 2020 yılında Harry ile Meghan'ın aileden ayrılıklarını açıklaması William için yine bir darbe oldu.Elbette kendince haklı sebepleri vardı ama Harry'nin aileden ayrıldıktan sonra onlara karşı tamamen bir cephe açması belki William'ın bile beklemediği bir durumdu.Artık bir zamanlar omuz omuza durduğu kardeşi Harry yoktu yanında. Bu durumda sığınacağı bir tek liman vardı: Karısı Kate.Üç çocuğunun annesi, aileye katıldığı günden beri tek bir falso bile vermeyern üstelik halkın sevgisini de kazanmış olan Kate. Birlikte gittikleri her yerde ailenin asıl üyesi ülkenin gelecekteki kralı Wililam'ı bile gölgede bırakan Kate.ŞİMDİ ONU BÜYÜK BİR SINAV BEKLİYORAma işler öyle masallardaki gibi yürümüyor gerçek dünyada. Hayatında sevdiği ilk kadını yani annesi Diana'yı erken yaşta kaybeden Wililam, şimdi hayatının aşkı Kate ile ilgili bir sınavdan geçiyor.Karısı beklenmedik bir şekilde kansere yakandı. Şimdi onun özel bakıma ve duygusal desteğe ihtiyacı var. Yani başta da dediğimiz gibi William bir kez daha hayatının kadınıyla sınanıyor.Kate'in ocak ayında geçirdiği açıklanan karın ameliyatından sonra uzun süre ortada görünmediği dönemde Wiiilam da elbette kulağına giden ve hoşlanmadığı iddialarla gündeme geldi.Bunlardan biri karısını aile dostları olan Rose Hanbury ile aldattığıydı. Diğeri de Kate' şiddet uyguladığı ve hastanelik ettiği.Aslına bakılırsa William zaman zaman öfkesini kontrol edemediği iddialarıyla gündeme geliyor. Ama bunların ne kadarının gerçek olduğunu bilmek mümkün değil.SORUMLULUKLARI KATLANDIDışarıdan görünen William'ın sorumluluğunun katlandığı. Bir yandan yaşı küçük olan ve belki de kanserin ne demek olduğunu tam bilmeyen üç çocuğunun hayatının düzenli şekilde akmasını sağlamak için elinden geleni yapacak.Bir yandan kendisine çok ihtiyacı olan karısı Kate'ten ilgisini ve sevgisini esirgemeyecek.Diğer yandan da görevlerini sürdürmek zorunda. Çeşitli etkinliklere katılmak, gerektiğinde kameralar karşısında gülümsemek, halkla sohbet etmek belki de karısıyla ilgili ısrarlı sorularını yanıtlamak.Üstelik babası Charles'ın da kansere yakalandığı düşünüldüğünde William'ın işi her zamankinden daha zor.Bu kanser hastalığının yarattığı zorlu sürecin Galler çifti William ile Kate'in hayatına ne getireceğini ya da ne götüreceğini ise zaman gösterecek.
Tek amaçları hayatlarını sürdürüp ailelerini geçindirecek kadar para kazanmaktı. Ama işte ister "sihirli bir değnek" deyin isterseniz "kader" onlar bir anda kendilerini parlak spot ışıklarının altında buldu. Bununla da kalmadı başlangıçta hayal bile etmedikleri bir noktada geldiler.OTOPARKTA GÜVENLİK GÖREVLİSİYDİİşte bunlardan birinin öyküsünü anlatacağız şimdi size... Ekranda milyonları güldüren bu ünlü, bir zamanlar ünlü bir sohbet programının çekildiği stüdyonun otoparkında güvenlik görevlisi olarak çalışıyordu.Hatta oradan kazandığı para yetmediği için bir de ek işi vardı. Büyük bir şans eseri o ünlü TV programcısı onu kamera karşısına çıkardı ve ondan sonra da hayatı değişti.Bu sözünü ettiğimiz kişi geçen hafta düzenlenen 96'ncı Oscar Ödülleri töreninde şakalarıyla herkesi güldüren Guillermo Rodriguez. Onun kimin sayesinde bugün bulunduğu noktaya geldiğine bakarsak.. Elbette o ödül töreninin ana sunucusu Jimmy Kimmel.Guillermo Rodriguez, Jimmy Kimmel'ın programının çekildiği stüdyonun otoparkında güvenlik görevlisiydi. Oradan aldığı para yetersiz kaldığı için de arta kalan zamanlarında bir otelde kat görevlisi olarak çalışıyordu aynı zamanda. Hatta hafta sonları bir üçüncü işi daha vardı.ÜNLÜ SUNUCUNUN ARABASINDA UYURKEN YAKALANINCA KADERİ DEĞİŞTİ1971 Meksika doğumlu olan Rodriguez, günün birinde sunucu Dicy Barrett'ın arabasında uyurken "yakalandı."Belli ki yılların TV ustası Kimmel, onun doğuştan gelen mizah yeteneğini fark etti ki ona kamera karşısında iş teklif etti. O dönemde takvimler 2003 yılını gösteriyordu.Utangaç bir kişiliği olan Rodriguez önce bu teklifi kabul etmedi.Ama sonunda ikna edildi. Guillermo Rodriguez ilk olarak Security Night Live adlı bir programda kamera karşısına geçti.Mizah konusundaki yeteneği ilgi çekti ve şovdaki skeçlerde rol almaya başladı. İlk işi de Michael Jackson'ın İspanyol aşçısını canlandırmak oldu.Aksanlı İngilizcesi ve sevimli görünümüyle kısa süree ilgi çekti. Sonra da Jimmy Kimmel'ın programında onunla birlikte kamera karşısına geçmeye başladıÜNLÜLERLE RÖPORTAJ YAPIYORBu arada Guillerdo Rodriguez, programın ünlülerle ilgili dedikodu haberlerinin yer aldığını bölümünü hazırlayıp sunuyor.Guillermo artık Hollywood'u önemli ödül gecelerinde kırmızı halıda ünlülerle yaptığı röportajlarla da tanınıyor.Evli olan Guillermo Rodriuez'in bir oğlu olduğunu da not düşelim.Otoparkta güvenlik görevlisi olarak çalışırken bir anda TV yıldızına dönüşen Rodriguez geçen haftaki Oscar töreninde ünlü yıldız Charlize Theron ile ilgili olarak yaptığı espriyle de dikkat çekti. Hatta bu espri günlerce sosyal medyanın gündeminde kaldı.YAPTIĞI ESPRİYLE ÖDÜL TÖRENİNE DAMGA VURDUGösteri dünyasının özel hayatını çok fazla gözler önünde yaşamayı sevmeyen ünlülerinden biri Charlize Theron. Elbette bu kadar ünlü olduğu ve dikkat çektiği için sevgililerini, ayrılıklarını, evlat edindiği çocuklarını hayranları takip ediyor.O yine de meraklılara çok fazla malzeme vermeme yönünde kullanıyor tercihini. Fakat 48 yaşındaki Theron yaptığı son sosyal medya paylaşımıyla takipçilerini kelimenin tam anlamıyla şoke etti...Bunun nedenine gelirsek... Theron, Instagram üzerinden yaptığı paylaşımda "Ben evlendim" mesajını yazdı. Ama işin aslı başkaydı.Önce hemen şunu söyleyelim ki Oscar ödüllü oyuncunun evlendiği yok. Bu olup biten tamamen bir şaka.Temeli ise geçtiğimiz pazar günü gerçekleşen 96'ncı Oscar töreninde yaşanan ve gösterinin bir parçası olan o anlar. Gelin bir bakalım neler olduğuna...O GECENİN KAHRAMANLARINDAN BİRİ OLDUTakip edenlerin bildiği gibi Oscar töreninin resmi sunuculuğunu Jimmy Kimmel üstlendi bu yıl. Programında da birlikte çalıştığı komedyen Guillermo Rodriguez de gecenin renkli kısımlarından birinin kahramanı oldu.Doğaçlama mizah anlayışıyla tanınan Guillermo Rodriguez, törenin bir bölümünde izleyicilere içecek dağıttı ve o sırada Charlize Theron'a olan aşkını ilan etti. Ama bunu yaparken Theron'dan "Güzel karım" diye söz etti.Bu durum seyirciyi güldürdü. Yine de bu kadarla kalmadı Charlize Theron'un mizahi yanını da harekete geçirdi.Güzel oyuncu, bu espriyle ilgili olarak yapılan bir sosyal medya paylaşımına şakacı bir yanıt verdi. Julian Gamboa adlı kullanıcının Twitter üzerinden yaptığı Son Dakika: Guillermo ve Charlize Theron sadece flört etmiyorlar, evlendiler" yazan paylaşımını kendisi de yeniden paylaştı.'BEN EVLENDİM'Charlize Theron, bu paylaşımda "Ah ben evlendim! Seni seviyorum tatlım" diye yazdı. Tabii buna Guillermo'dan yanıt gecikmedi: Ben de seni seviyorum" diye yazdı komedyen. Gecenin sunucusu olan Jimmy Kimmel da "Bu harika" diye yorum yaptı Charlize Theron'un bu paylaşımı espriyi biler takipçilerini güldürürken bu konuda bilgi sahibin olmayanları şaşırttı. Bir kullanıcı güzel oyuncunun paylaşımıa "Kafam karıştı "diye yazdı. Bir başka kullanıcı da onları Beyonce ve kocası Jay Z 'den daha büyük bir çift olarak nitelendirdi.Theron'un bir takipçisi de ona "Lütfen bana onunla evlenmediğini söyle" diye sesledi.Bu arada küçük bir not Charlize Theron, Sean Penn ie yollarını ayırdıktan sonra bir süre hayatına kimseyi almamıştı. Fakat geçen yıl Alex Dimitrijevic ile el ele görüntülendi.
Aksi olması da düşünülemezdi zaten. Çünkü "40 yılda bir" gerçekleşecek bir olay yaşanıyordu. Bunu kaçırmak olmazdı.Bütün dünyanın en çok takip edilen kraliyet ailesinin, en gözde bekar üyesi, hayatının aşkıyla evleniyordu.Üstelik o gün koluna takıp "ölüm onları ayırıncaya kadar" birlikte olma sözü verdiği genç kız öyle soylu bir aileden gelmiyordu... Sıradan bir ailenin kızıydı.PERİ MASALININ GERÇEĞE DÖNMÜŞ HALİ OLARAK TARİHE GEÇTİAslında orada olup biten kelimenin tam anlamıyla bir peri masalının gerçeğe dönüşmüş haliydi.İşte İngiliz kraliyet ailesinin bir numaralı veliahtı Prens William ile orta üst sınıf bir aileden gelen, hiçbir soyluluk unvanı taşımayan Catherine Elizabeth Middleton'ın milyonlarca kişinin ilgi odağı haline gelen yuvası böyle kuruldu...William ile Kate'in düğününün bunca ilgi çekmesinin bir başka nedeni daha vardı. Ondan tam 30 yıl önce, 1981 yılında babası Charles ile annesi Diana da tıpkı böyle dünyanın TV ekranlarından izlediği bir törenle evlenmişti. Kısacası 29 Nisan 2011 günü yapılan o tören tarihe geçecek türdendi.Zaten öyle de oldu... Düğün o dönemde çeşitli kitle iletişim araçları üzerinden izlenme rekorları kırdı.Herkes bu, yıllarca süren en sonunda da düğüne uzanan aşkın "Onlar erdi muradına... Sonsuza kadar mutlu yaşadılar" diye sürüp gideceğini sanıyordu. Ama hiç öyle olmadı. Özellikle 2020 yılında Prens Harry ve Meghan Markle'ın aileden ayrılığıyla başlayan olaylar zinciri, Kate ile William'ın hayatını da olumsuz etkiledi.Yine de onlar - özellikle de sanki ailenin içine doğanlardan daha soylu görünen Kate- canla başla bozulan, sarsılan aile imajını toparlamaya çalıştı. Her şey de yolunda görünüyordu bu açıdan.BİR ANDA HER ŞEY DEĞİŞTİKraliçe 2. Elizabeth'in ölümünden sonra Galler Prensi ve Galler Prensesi olarak anılan William ile Kate tahta bir adım daha yaklaşmıştı. Hatta herkes Charles'ın kısa sürede tahtı onlara bırakmasını bekliyordu.İşte tam o sırada yani bu yılın ilk ayında beklenmedik bir fırtına çıktı Mountbatten Windsor ailesinin zaten çok da durgun olmayan denizlerinde.Ama bu kez dalgalar her zamankinden daha büyüktü... Öyle ki aileyi alıp sürükleyecek türden.Önce Kate'in karın bölgesinden bir operasyon geçirdiği açıklandı. Ardından da iki hafta hastanede kalıp sonra da nisan sonlarına kadar evinde dinleneceği. Daha bunun şoku atlatılmamışken Kral Charles'ın kansere yakalandığı duyuruldu.Beklenmedik olaylar ardı ardına geldi. Ama Kral Charles, ciddi hastalığına rağmen ara sıra da olsa kamera karşısına çıkıp halka göründüğü için onunla ilgili fazla sorun çıkmadı.NOEL KUTLAMASINDAN BERİ KATE ORTADA YOK!Asıl sorun gözde gelini Kate Middleton idi... Galler Prensesi Catherine ne ameliyatıyla ilgili şeffaf davrandı ne de 25 Aralık 2023'ten bu yana kendisinden haber bekleyenlere bir "merhaba" dedi...Zaten bu aileyle ilgili söylenti üretmeye ezelden beri meraklı olanlar da kelimenin tam anlamıyla "meydanı boş bulup" her tür senaryoyu dile getirmeye başladı.Önceleri Kate'in kocasından şiddet gördüğünden kötü giden dördüncü hamileliğine, ruhsal bunalımdan estetik operasyonların olumsuz sonuçlarına kadar her şey söylendi. Kate'ten yine ses çıkmayınca bu kez söylentiler William ile evliliğinin kötü gittiği, hatta boşanacakları iddialarına doğru kaydı.O İSİM YİNE ORTAYA ÇIKTIÇünkü zaten bu konuda ortada yıllardır konuşulan bir konu ve bir isim vardı. William'ın karısı üçüncü bebekleri Louis'ye hamileyken yasak ilişki yaşadığı ileri sürülen Rose Hanbury!Belki de Kate kısa bir video ya da bir tek kare fotoğraf paylaşsaydı, kendisinden haber bekleyenlere mesaj gönderseydi bütün bunlar olmayacaktı. Ama sadece o değil bütün aile hastalık ve ameliyat konusunda sessizliğini korudu.Sonra Kate "Yapmasa daha iyiydi" dedirten bir adım attı Galler Prensesi.Geçen pazar İngiltere'de kutlanan Anneler Günü nedeniyle üç çocuğu George, Charlotte ve Louis ile çekilen bir pozunu resmi Instagram sayfasından paylaştı. Bu pozu dünyanın önde gelen haber ajansları da servis etti.Ama ilk heyecan geçtikten sonra olay beklenmedik bir noktaya yönlendi. Haber ajansları sık yapmadıkları bir şeyi yaptı ve görseli yayından çekti.ARTIK KRALİYET AİLESİ KUZEY KORE İLE AYNI SINIFTASunulan gerekçe ise fotoğrafın üzerinde aşırı "oynama" yapılmış olmasıydı. Yani fotoğraf aşırı şekilde rötuşlanmıştı.Üstelik William'ın çektiği ileri sürülen fotoğrafın orijinalini de ortaya çıkarmamakta direndi Kensington Sarayı.Bunun ardından da Kate yine sosyal medyadan "fotoğraf üzerinde aşırı rötuş yaptığı için özür dileyen" bir açıklama paylaştı. Kısaca özetlemek gerekirse olay daha da berbat ve içinden çıkılmaz bir hale geldi.Dünyanın önde gelen haber ajanslarından AFP'nin global direktörü çıkıp bundan böyle İngiliz kraliyet ailesinin kaynağı olduğu fotoğrafların "güvenilmez" olarak görüleceğini ilan etti.Hatta onlardan gelen fotoğrafların tıpkı Kuzey Kore gibi sert bir diktatörlükle yönetilen ülkelerden gelenlerle aynı sınıfta değerlendirileceğini söyledi.'KATEGATE' OLARAK TARİHE GEÇTİBütün bunların ardından da Kate'in ya da belki de onun adına başkasının paylaştığı o fotoğraf bir skandala dönüştü.Tabii ki Kate'in ifadeleriyle sosyal medyada paylaşıldığı ardından da yine adıyla özür mesajı yayınlandığı için bu skandalın yaratıcısı olarak da Galler Prensesi Kate tarihe geçti.Kısaca söyleyelim, yıllardır "masal prensesi" olarak anılan Kate Middleton daha ülkenin tahtına çıkamadan "Skandallar kraliçesi" oldu.Bu yaşananların ardından da Kate Middleton'ın iki buçuk aydır ortada görünmemesiyle ilgili iddialar da "zincirinden boşanmış gibi" arttı, bambaşka yönlere gitti.Bunların bazıları bazı magazin sitelerinde bile yer aldı. Onları okuyup hayal gücünü besleyenler de bire bin katarak dudak uçuklatan iddialarda bulundu.Bütün bunlar aslında konunun meraklılarını çok da şaşırtmadı desek yanlış olmaz. Çünkü bir açıdan bakıldığında hiçbiri "bu kadarı da olmaz" denilecek türde değil. Birçok ünlü ailenin geçmişinde olup biten olaylar.İster misiniz özellikle Kate'in yarattığı o fotoğraf skandalından yani İngilizce konuşulan ülkelerde artık "Kategate" olarak anılan o Anneler Günü pozu fiyaskosundan sonra daha yüksek sesle ortaya atılan o iddialara göz atmayı?"WILLIAM, SEVGİLİSİNİ HAMİLE BIRAKTI" İDDASI SINIRLARI AŞTIÖncelikle şunu söyleyelim ki artık pek az kişi Kate'in gerçekten bir ameliyat geçirdiğine inanıyor. Bütün söylentiler William ile Kate'in evliliğinde ciddi bir sorun olduğu noktasında birleşiyor. Bunlardan birine göre William'ın gerçekten de aile dostu ve babasının yakın çalışma arkadaşı Marki David Cholmondoley'in karısı Rose Hanbury ile bir ilişkisi var.Üstelik eski bir model olan Rose bu ilişkiden hamile kaldı. Kocasıyla evliliğinde ikiz erkek çocukları ve bir de kızı olan Rose da William'dan hamile kaldığı bebeğini doğurmaya karar verdi.Aslında ilişki konusunda haberdar olan Kate de sonunda dayanamadı ve bir versiyona göre ruh sağlığını yitirdi, sinir krizi geçirip tedavi görmek zorunda kaldı.İkinci versiyona göre ise Kate sinir krizi geçirmekle kalmadı boşanmaya kalkıştı.Üçüncü ve son versiyona göre bütün bu olayların üzerine Kate, koskoca İngiliz kraliyet ailesine kendisinin onlar için ne kadar önemli olduğunu göstermeye karar verdi. Görevlerinden geri adım attı ve insan içine çıkmamaya bu şekilde aileyi "dize getirmeye" kalkıştı.Kulağa nasıl geliyor?'KATE'İN İNTİHAR EDEN DAMATLA İLİŞKİSİ VARDI' İDDİASIKate'in uzun süre ortada görünmemesiyle ilgili 'insanın yüzüne tokat gibi çarpan' bir başka senaryo daha var. Bu da kısa süre önce kendi canına kıyan ailenin damadıyla ilgili.Kraliçe 2. Elizabeth'in kuzeninin kızı olan Lady Gabriella Windsor'ın 45 yaşındaki kocası Thomas Kingston, geçen ayın sonlarında hayata veda etti.Önceleri gizli tutulsa da başarılı bir finansçı olan Kingston'ın intihar ettiği ortaya çıktı.Herkes nedenini merak ederken hem sosyal medyada hem de bazı magazin sitelerinde bu konuyla ilgili dudak uçuklatan teoriler ortaya çıkmaya başladı.Buna göre Kate ile Thomas'ın gizli bir ilişkisi vardı. Bu ortaya çıkınca Kingston da intihar etti. Hatta polisiye olaylara meraklı olanlar onu William'ın öldürttüğünü olaya intihar süsü verildiğini bile ileri sürüyor.Görüldüğü gibi Kate ortaya çıkmadığı sürece bu yokluğun nedeni hakkındaki iddialar da yön değiştirip belki de ailenin "keşke bunu yapmasaydık" dediği bir çehreye büründü.AİLENİN AĞZINI BIÇAK AÇMIYORAile demişken... Kendilerini bir "şirket" olarak tanımlayan İngiliz kraliyet ailesi ise bütün bu olup bitenlerle ilgili tek kelime etmiyor.Sadece Kate ile ilgili kimsenin tatmin olmadığı birkaç açıklama geldi bugüne kadar. Bunlara yeni bir halka da önceki gün eklendi.Harper's Bazaar dergisine konuşan Galler çiftine yakın bir kaynak, Kate ile William'ın haklarında ortaya atılan bütün bu söylentilere aldırmadan hayatlarını sürdürdüğünü belirtti.Ona göre William her zamanki gibi görevlerini yerine getiriyor. Kate de birkaç kez evinden çıkıp bazı görüşmelere ve doktor kontrollerine gitti.Aynı kaynağa göre bütün bu olup bitenler Kate'i biraz gerdi. Ama yine de basında ve sosyal medyada hakkında söylenenleri fazla ciddiye almamaya çalışıyor.'HER ANNE GİBİ ÇOCUKLARI GÜZEL GÖRÜNSÜN İSTEDİ'Söz konusu kaynak, skandal yaratan Anneler Günü paylaşımı hakkında da Kate'in bütün anneler gibi hem kendisinin hem de çocuklarının güzel görünmesini istediği için o poz üzerinde bazı rötuşlar yaptığını ileri sürdü.Ayrıca bu kaynağa göre Kate ile William başta olmak üzere bütün aile haklarında bitip tükenmeden ortaya atılan iddiaları komik buluyor ve hiçbirini ciddiye almıyor.Ona göre Kate Paskaya'ya kadar dinlenip daha önce açıklandığı gibi günü geldiğinde yine eskisi gibi görevinin başında olacak.KAFA KARIŞTIRAN YENİ İDDİABu gayet soğukkanlı bir iddia. Ama yine magazin basınında dolanan başka bir iddia var.Ona göre de Kate'in böylesine ciddi bir ameliyat geçireceğinden ve şu anda nerede olduğundan en yakın ve kıdemli çalışanlarının bile haberi yok.. Onlar bile patronlarının nerede olduğu konusunda bilgi sahibi değil.Özetlemek gerekirse Kensington Sarayı, çıkıp şeffaf ve herkesi tatmin edecek bir açıklama yapana kadar ya da Kate bir kez olsun 'kanlı- canlı' görünene kadar bu türden dedikodular bitecek gibi görünmüyor.Bu arada bir hatırlatma... Bu kayboluşun ilk dönemlerinde Kate'in komaya girdiği hatta öldüğü bile söylenmişti.KATE MIDDLETON NEREDE?Birçok kişiye göre bu yaşananlar bir "kriz" ve aile bu krizi iyi yönetemedi. Ama durumun neden bu hale geldiği, İngiliz kraliyet ailesinin bütün bu uçuk iddiaları ortadan kaldırmak için neden en ufak ve tatmin edici hiç değişse yarı şeffaf bir açıklama yapmadığı da merak konusu.Görünüşe göre dünyanın dört bir yanındaki hayranları "Kate Middleton nerede?" diye sormayı sürdürecek.Kate gerçekten eskisi gibi görevlerine dönse bile o süreçte neler olduğu kafalarda hep büyük bir soru işareti olarak kalacak.
Ama sonunda çalışkanlığı, yeteneği ve inatçılığıyla keşfedilir ve çok moda deyimle "şöhret basamaklarını tırmanır." Hayatının geri kalanında eski yoksulluğunu hiç unutmasa da büyük bir refah içinde yaşar. Eğer başta Hollywood olmak üzere bütün gösteri dünyasının sadece bu tür başarı örnekleriyle dolu olduğunu düşünüyorsanız büyük bir yanılgı içinde olduğunuzu söyleyebiliriz. Çünkü bunun tam tersi yaşam hikayeleri de var. Hatta bunlar belki de o başarı öykülerinden daha fazla... Çok izlenen bir film ya da dizide oynayarak tanınan, herkesin ışıltılı bir kariyer beklediği birinin sokaklarda yapayalnız ve beş parasız hayata veda ettiği gerçek ve trajik öyküler bunlar. Kahramanları da bir zamanlar "büyük bir yıldız omacak" gözüyle bakılanlar olur genellikle. İşte bir döneme damgasını vuran ünlü bir dizinin yıldızı da bu türden trajik bir öykünün kahramanı oldu. Kötü alışkanlıkların pençesinde geçirdiği son yılları, kendisi gibi evsizlerin buluşma mekanı olan bir tarlada sona erdi. Yanında bir tek sevdiği ve başının üzerinde bir çatı bile olmadan. Kimsesiz ölümünden bir süre sonra da cansız bedeni bulundu. O da pırıltılı dünyanın 'en acıklı kayıplarından biri' olarak anılır oldu. CANSIZ BEDENİ BİR BENZİN İSTASYONUNUN ARKASINDAKİ TARLADA BULUNDUBu olayın kahramanı, bir dönem ülkemizde de yayınlanan General Hospital dizisiyle tanınan Robyn Bernard. 64 yaşındaki Bernard, geçtiğimiz salı günü California yakınlarındaki küçük San Jacinto kentinde bir benzin istasyonunun arkasındaki tarlada bulundu. Son yılları parasızlıkla ve kötü alışkanlıkların pençesinde geçen hayat öyküsü artık tamamlanmıştı. Her ne kadar otopsi henüz tamamlanmamış olsa da Robyn Bernard'ı tanıyanlar onun ölüm nedeninin alkol bağımlılığı olduğu konusunda hemfikir. Eski oyuncunun cansız bedeninin bulunduğu yer de kentin evsizlerinin buluşma noktası olarak biliniyor. Robyn Bernard tanıkların ifadesine göre hayatının son bir yılını hep orada geçiriyordu. 'HOLLYWOOD KARİYERİNİN HAYATINI MAHVETTİĞİNİ SÖYLÜYORDU'Robyn Bernard'ın eski komşusu ve yakın arkadaşı olan 74 yaşındaki Norma Teyecha, eski oyuncunun alkol bağımlılığının pençesinde olduğunu anlattı basına verdiği demeçte. Onun söylediğine göre Bernard, sık sık Hollywood'dan ve orada geçirdiği dönemden söz ederdi. "Hollywood'da çok fazla tacize uğradığını ve hayatının mahvolduğunu sık sık anlatırdı" diye konuştu. Bernard'ın karavan parkları ve benzin istasyonlarıyla çevrili bir alanda son yolculuğuna çıktığının anlaşılması onu rol aldığı eski yapımlardan tanıyanları da üzdü. Bir dönemin gelecek vaad eden yıldızının geldiği nokta birçok açıdan trajik ayrıntılarla dolu. TV KARİYERİNE 1980'LERDE BAŞLADITeksaslı bir ailenin dört kızından en büyüğü olan Robyn Bernard, ilk TV deneyemini 1980'lerde yaşadı. The Facts of Life, Simon& Simon ve Whiz Kidz gibi yapımlarda rol aldı. Kariyerinin en parlak rolü ise General Hospital adlı dizide canlandırdığı Terry Brock karakteri oldu. Dizide tam 145 bölüm boyunca kamera karşısına geçti Bernard. Bu dizideki rolünün tamamlanmasından sonra aralarında Jean Jacques Beineix'in Diva, Betty Blue ve Roselyne and the Lions adlı filmlerinin de bulunduğu bazı Fransız yapımlarında yardımcı roller üstlendi. Robyn Bernard, son olarak 2002 yılında Voices From The High School adlı yapımda rol aldı. KAMERA ARKASINDAKİ HAYATI ÇALKANTILIYDIFakat kamera önündeki kariyerinin yanı sıra onu tanıyan eski komşularının ve arkadaşlarının anlattığına göre kamera arkasındaki hayatı çok da düzenli değildi. Bir türlü yenemediği bir alkol alışkanlığı vardı. Ayrıca paranoid şizofreni teşhisi de konulmuştu Bernard'a. Robyn Bernard'ın eski erkek arkadaşı olan 62 yaşındaki Dan Berlin "Bu çok uzun zaman önceydi. Benim onunla güzel anılarım var. Ama onun yanında olmak zordu" diye konuştu. ÖNCE KARAVAN PARKINDA YAŞAMAYA BAŞLADIRobyn Bernard için sorunlar 2014 yılında Los Angeles yakınlarındaki küçük bir şehir olan San Jacinto'ya taşınmasıyla başladı. Eski oyuncu, orada bir karavan parkına taşındı. Orada yaşayanlar arasında sesinin güzelliği ve şarkı söyleme konusundaki yeteneğiyle dikkat çekti. O karavan parkındaki komşularından biri olan Teyechea, İngiliz Dail Mail gazetesine "Çok iyi bir şarkıcıydı" dedi Bernard hakkında. Bir başka komşusu olan Margot Nichols ise "O başka bir şeydi. O çok tatlı biriydi. Başka ne diyebilirsiniz ki?" diye konuştu. Fakat Nichols, Robyn Bernard'ın kötü alışkanlıkları olduğunu da söyledi. Sonra da yarım bıraktığı şu cümleyi kurdu: " Eğer şizofreniye yakalanmışsanız ve ilaçlarınızı almıyorsanız.... " KARAVANI YANDI, KEDİLERİ ÖLDÜRobyn Bernard o karavan parkında yaşarken bir anda büyük bir felaketle karşılaştı. 2015 yılında çıkan bir yangında karavanında birlikte yaşadığı sekiz kedisinden yedi tanesi öldü. Bütün eşyalarını da yangında kaybetti Bernard. Karavan parkının diğer sakinlerinin anlattğına göre Robyn Bernard, yangından sonra kendi karavanını kaybettiği için bir süre başka insanlarla birlikte yaşadı. Ama karavan parkının yöenetimi bir süre sonra Robyn'i oradan kovdu. Zaten Robyn, oradan kovulmadan önce hem ailesiyle hem de sevgilisi olan Dan Berlin ile sorunlar yaşamaya başladı. Bernard sonra da bir başka küçük karavan kampına taşınıp orada yaşamaya başladı. O dönemde de pençesine düştüğü kötü alışkanlıkları iyice içinde çıkılmaz bir hale dönüştü. DEFALARCA GÖZALTINA ALINDI, HIRSIZLIK YAPTIRobyn Bernard polis kayıtlarına göre 2017 yılında madde etkisindeyken araç kullandığı için gözaltına alındı. Bir yıl sonra aynı suçtan ikinci kez gözaltına alındı. Bununla da bitmedi aynı yıl yine toplum içinde sarhoş dolaşırken ve başkasına ait bir alışveriş arabasını çalarken yakalandı. Benzer suçlardan gözaltına alınması 2019 yılında da devam etti. Robyn Bernard her ne kadar kurtulmak istese de kötü alışkanlıklarının sarmalından bir türlü çıkamadı. Onu tanıyanların anlattığına göre yeterli parası olmadığı için de markete gittiğinde kocaman market arabasına birkaç ürün koyar o şekilde dolaşırdı. O görüntüsü de artık çevredekilerin alıştğı bir hale gelmişi. Eskiden yaşadığı karavan kampındaki komşuları Robyn Bernard'ı en son ölümünden altı ay önce gördüklerini söyledi. Sonra da zaten eski oyuncunun ölüm haberi geldi.