Bugün av yasağı başlıyor. Önceki gün gelen sonuçlar gösterdi ki bu yıl avlanan balık miktarı neredeyse yüzde 60 oranında düştü. Alınan onca önleme rağmen bilinçsiz ve yasak avlanmanın önüne geçilemiyor. Böyle giderse Türk balıkçı tekneleri rotayı Moritanya ve Somali’ye kıracak.
Dedem ve 2 dayım balıkçıydı. Sonra onların çocukları, kuzenlerim de balıkçılığa devam ettiler. Tekneyi büyüttüler kocaman bir Gırgır’a dönüştürdüler. Kocaeli Karamürsel’de Abanozlar’ı tanımayan yoktur. Hatta tüm Körfez bölgesinde.
Çocukluğum onların yanında geçti. Sanıyorum 80’lerin sonuydu. İzmit Körfezi, Dilovası’ndaki boya fabrikalarının atıkları ile renk değiştirmişti. Balıkçılar ayaklandı. En küçük sandalından, en büyüğüne kadar yüzlercesi denizde bir uyarı geçişi yaptı. O zamanların etkin yerel gazetelerinden biri olan Kocaeli Gazetesi’nde konuyla ilgili çıkan haberin fotoğrafı bizim tekneydi. Kocaman bir pankart hazırlamıştık. O pankartta ‘Denizde öldü balıklar, kına yakın alıklar’ yazıyordu. Gazete de haberi bu başlıkla vermişti.
Karadeniz ve Marmara bitik
80’lerden bugünlere geldik. Hatırlıyorum da, biz avlanırken istavritin yüzüne bakmazdık. Para etmezdi. Kasalayıp, mezata getirdiğine değmezdi. Kolyos diye bir balık vardı. Şimdi kimse neye benzediğini bilmiyor. Uskumru vardı. İthali değil, Marmara’da çıkanı...
Lüfer, palamut, sarıkanat bol bol avlanırdı. Şimdi ne yazık ki denizde balık yok. Av sezonu bugün bitiyor. 7.5 aylık sezon bu yıl tam bir felaket oldu. Tutulan balık miktarı yüzde 60’lara varan oranda azaldı, fiyatlar katlandı.
Balıkçıların sezonla ilgili değerlendirmeleri şöyleydi: İstanbul Su Ürünleri Hali Komisyoncuları Derneği (İSKOMDER) Başkanı İrfan Mazlum: “Bu sezon keyifli geçmedi. Denize açılan balıkçılar çoğu zaman kıyıya eli boş döndü. Çinekop biraz çıktı ancak diğer türler hemen hemen yoktu. Devletimiz düzenleme yapmazsa, tedbir alınmazsa gelecek sezon da hüsran yaşarız. Aşırı avcılık, balık unu fabrikalarının aşırı fazla oluşu, hamsi ve istavritin yatağı olan Gürcistan ve Abhazya bölgesindeki aşırı avcılık sıkıntı çıkarıyor. Mesela Doğu ve Orta Karadeniz bölgesinde her gün tutulan 10-15 bin ton hamsi un fabrikalarına gidiyor. Çaça balığı diğer balıkların da yemi aynı zamanda. Bu balığın aşırı avlanması balıkların gelişimini olumsuz etkiliyor. İnce balıkların tutulması sıkıntı doğuruyor.”
İstanbul Bölgesi Su Ürünleri Kooperatifleri Birliği (İSTBİRLİK) Başkanı Erdoğan Kartal: “Daha önce de kötü sezonlar geçirmişizdir ama bu sezon onları bile arattı. Çok yıkıcı geçti. Hem küçük hem de büyük balıkçılar için kötü geçti. Küçük balıkçıların cebine para girmedi. Bu yıl lüfer ve Karadeniz mezgiti neredeyse hiç yoktu. Gelecek sezon da böyle geçerse bittik demektir. Balıkçılar ile hükümet ciddi bir iş birliği yapmalı ve önlemler almalı. Bu sıkıntılar böyle devam ederse balık kalmayabilir denizlerimizde.”
Su Ürünleri Kooperatifleri Merkez Birliği Başkanı Ahmet Özkaya: “Sadece Ege’de bereketli bir sezon oldu. Ancak Karadeniz ve Marmara bitikti. Gürcistan’da 5 santimlik hamsilerin yakalanması bizim stoklarımızı azaltıyor. Biz 9 antimken yakalıyoruz. 5 santimlik 80 bin ton hamsi, 9 santimken yakalansa 400 bin ton oluyor oysa ki.”