Türkiye’de 16 milyonun üzerinde motorlu araç var ve bunun 8.5 milyondan biraz fazlası binek otomobil. Buna karşılık 1 milyona yakın tır ve kamyon, 2.5 milyondan fazla da kamyonet var. Yani kamyon ve kamyonetlerin sayısı toplamda 3.5 milyon civarında. Her 100 otomobile karşılık 40 ağır vasıta aracının olması kabul edilebilir bir oran değil. Zaten bu dengesizlik yollarda facialara, ölümlü kazalara neden oluyor. Şehirlerarası yollardaki istatistiklere bakın kazaya karışan araçların içinde mutlaka bir kamyon görürsünüz.
Bu tren hem ekonomik hem çevreci
Mars Logistics’in Lüksemburg tren seferleri Yönetim Kurulu Başkanı Garip Sahillioğlu’nun da katıldığı bir törenle başlarken Lüksemburglu politikacılar da bu projeye çok önem vermiş. Lüksemburg Avrupa’nın en zengin ülkelerinden biri. Bize şaka gibi gelebilir ama mavi yakalılara fazla iş yok. Bu yüzden projeye çok ilgi göstermişler.
Türkiye taşımacılıkta demiryolunun ekonomikliğini, pratikliğini erken farkeden ancak sonra unutan bir ülke. Şu ara demir ağlardan anladığımız sadece hızlı tren yatırımı. O da seyahatle ilgili. Yük taşımacılığı ile ilgili olarak trenlerin gücünü göremiyoruz.
Oysa eğer lafta değilse bu ülkenin 2023 yılı ile ilgili 500 milyar dolarlık bir ihracat vizyonu var.
Bu kadar ihracat yükünü karayolunun kaldırması mümkün değil.
Bakan Binali Yıldırım’ın VATAN’ın Ankara Bürosu’nu ziyaretinde söylediklerini okuduktan sonra Mars Logistics’in Genel Müdür Yardımcısı Ali Tulgar ile geçen hafta içinde yaptığımız sohbet aklıma geldi. Yıldırım, yılbaşından sonra yasal düzenleme yaparak ilk adımda demiryolunda yük taşımacılığını özel sektöre açacaklarını söylüyor.
Notlarımı karıştırdım. Attığı sefer sayısı ile son 3 yıldır Türkiye’nin bir numaralı lojistik şirketi ünvanını kimseye kaptırmayan Mars Logistics’in Lüksemburg formülü bu anlamda incelenmeye değer.
Türkiye’nin çeşitli limanlarından gemilere binen ihraç malları ile dolu romörkler İtalya’nın Trieste Limanı’na indikten sonra trene bindiriliyor. Trenle Lüksemburg’a kadar uzanan bir yolculuk yapılıyor. Lüksemburg’da romörkler trenden iniyor ve Belçika, Fransa, İngiltere, Almanya gibi ülkelerdeki nihai alıcısına ulaşıyor. Bu yolculuğun ekonomik ve güvenli olduğu kadar çevreci etkileri de çok büyük. Yılda en az 13 milyar gram karbondioksit salınımının da önüne geçilmiş oluyor.
Mars Logistics Genel Müdür Yardımcısı Ali Tulgar, bu yeni rota ile karayolu çözümlerine nazaran karbon emisyonlarında yüzde 75 azalma sağladıklarını, aynı zamanda daha yaşanabilir bir dünya amaçlayan Mars Logistics’in sürdürülebilir kalkınma hedeflerine uygun bir formül geliştirdiklerini söyledi.
Ali Tulgar, “Optimum süre, maksimum çevrecilik” sloganı ile yola çıktıkları bu yeni rota ile ilk yılda İstanbul, İzmir ve Mersin limanları ile bağlantılı olarak çalışarak 10 bin römork taşınmayı planladıklarını da sözlerine ekledi.
Bu örnek bile Türkiye’nin bir an önce demiryolu yük taşımacılığı konusunda adım atması gerektiğini ortaya koyuyor. Geç kalındı para kaybedildi. Belli olmaz özel sektör eliyle demiryolu yük taşımacılığı işi umulmadık boyutlara ulaşabilir.
Türkiye’nin ihracat potansiyeline büyük katkı yaratabilir.
Lojistik sektöründe ali cengiz oyunların sonu kötü bitiyor
Ali Tulgar’ı yakalamışken lojistik sektöründe neler olup bittiğini de konuştuk. Son dönemde malum Ran Lojistik’le ilgili olumsuz gelişmeler sektör hakkında biraz kuşku yaratmış durumda. Tulgar piyasanın genel durumunu şöyle özetledi:
“Bazı sektör oyuncularında ‘Müşteriyi kapayım, kapmak için de son derece düşük fiyat vereyim nasıl olsa daha sonra denge sağlar para kazanırım’ mantığı var ancak görüyoruz ki iflas etmiştir. Piyasada artık bu ali cengiz oyunlara yer yok. Ancak bu mantık ne yazık ki taşımacılık işini verenleri de etkiledi. İndirimin indirimini istiyorlar. İlk etapta para kazandıklarını düşünüyorlar ancak lojistik anlamda arızalar çıkınca, malları zamanında yetişmeyince zararları çok daha büyük oluyor”
Tulgar Mars Logistics rakamlarını da paylaştı: “Her yıl sektör ortalamasının üzerinde büyümeyi başardık. Mars Logistics, uluslararası karayolu taşıma kotalarını belirleyen UBAK listesinde 3 yıldır sefer sayısında ilk sırada yer alıyor. Bu yıl 692 şirket arasında toplam puanda birinci olurken, sefer sayısı ve verimlilik kategorilerinde de liderliği bırakmadık. Bünyemizdeki 1.000 öz mal TIR ile otomotiv başta olmak üzere tekstil, enerji, kozmetik, kimya, parekende, sağlık gibi sektörlerde 7 binin üzerinde kuruluşa hizmet veriyoruz. Ciromuzda istikrarlı bir yükseliş var. 2011 ciromuz 195 milyon dolardı. 2012’yi 224 milyon dolarla kapatacağız. 2013 hedefimiz ise 275 milyon dolar.”
Marslılar treni tekrar icat etti, Türkler uyuyor
Haberin Devamı