Çiftçiler gübre alamayacak gıda fiyatı daha da artacak

Gübrenin hammaddesinde son 1 yılda inanılması güç fiyat hareketleri yaşanıyor

Haberin Devamı

Dünyada tüm emtia fiyatları artarken Türk tarımı için en önemli tehlike sinyali gübreden geliyor. Türk çiftçisinin kullandığı DAP gübrenin fiyatı son 1 yılda yüzde 300’e yakın arttı ve artmaya da devam ediyor. Dünyanın sayılı gübre ihracatçılarının, ihracata yeni vergiler koyması, gübrenin hammaddesi olan ürünlerin fiyatlarının sürekli artması, bu yıl Türk çiftçisinin geçen yıldan çok daha pahalı gübre kullanacağını gösteriyor.

Alım gücü gerileyen Türk çiftçisi, gübreye muhtaç topraklarına daha az gübre verdiğinde, geçen yıl susuzlukla yaşanan ürün kaybının bir benzeri bu yıl da gübresizlikten yaşanacak.

Türkiye yorgun toprakları yüzünden gübreye muhtaç bir ülke. Türkiye’de yılda 5 milyon ton civarında torbalı kimyevi gübre kullanılıyor. Bu oranla bile aslında Türkiye diğer ülkelere göre gübreyi daha az kullanıyor. Geçen yıl gübre kullanımı yüzde 4 düşmüştü. Bu yıl ise artan fiyatlar yüzünden gübre kullanımında yüzde 10’un üzerinde düşüş bekleniyor.

Türkiye’de saf besin maddesi olarak hektar başına 83 kilogram gübre kullanılırken, bu rakam Bulgaristan’da 173, AB ülkelerinde 250 kilograma kadar çıkıyor.

Bağfaş Genel Müdürü Kemal Gencer ile geçen hafta içinde buluştuk ve gübre fiyatlarındaki bu akıl almaz fiyat hareketlerini konuştuk. Eylül ayında gübreleme sezonunun başlayacağını, Türk çiftçisinin artan bu fiyatlar karşısında ne kadar gübre kullanacağının muamma olduğunu söyledi.

Artan gübre fiyatlarında, Türkiye’deki üretim tesislerinin hiçbir günahının olmadığını kaydeden Gencer “Çünkü bu ürünlerin tamamı ithal ediliyor. İthal ürünlerdeki fiyat hareketleri ise başdöndürücü” dedi.

Bağfaş olarak Suriye ile daha önceden uzun vadeli kükürt anlaşması yapmışlar. Ancak Suriyeliler dünya piyasalarında fiyatlar yükselince Bağfaş’tan ekstra fark istemiş. “Tahkime gitsek uzun sürer” diyen Gencer, farkı verdiklerini ve kükürtü aldıklarını söylüyor.

Gübrenin hammaddesi fiyatlardaki son 1 yıllık hareketi Gencer’den aldım. “Ben bu rakamları size vermek için dün akşam hazırladım. Ancak sabah gelirken arkadaşlarım aradı. Yunanistan’a giden bir gemideki fosforik asitte 2.100 dolar fiyat vermişler” dedi.

Gencer’in notlarına baktım, orada fosforik asitin karşısında 1.985 dolar vardı. 24 saatte fiyat 2.100 dolara çıkmış. Hakikaten emtia fiyatlarındaki artışları insanın hafızasının alması imkansızlaştı.

Peki ne yapmak lazım? diye soruyorum.

“Hammadde fiyatlarındaki artışa yapacak birşey yok. Ancak bu fiyatlar sürekli böyle gitmez, bir yerde duracak. İlk çözülme kükürt fiyatlarında yaşanır” diyor Gencer.

Türkiye’de yerli gübre üreticilerinin değerinin bilinmemesinden de şikayetçi. Kimyevi gübre fabrikalarının üvey evlat muamelesi gördüğünü, ihmal edildiklerini söylüyor. Özel sektörün bu nedenle fabrikalarını yenileyip kapasite artıramadığını kaydeden Gencer, özelleştirilen kimyevi gübre şirketlerine 10 yıl süreyle kapasite artırım ve üretim zorunluluğu getirilmemesini eleştiriyor.

Çin gübre ihracatına % 135 vergi koydu

Pİrİnçte yaşanan kısıtların bir benzerinin gübrede yaşandığı dikkat çekiyor. Çin “Ürettiğim gübre bana lazım” diyerek ihracata kısıtlamalar getirdi. Yaklaşık 10 gün önce alınan karar sonrası Çin’den gübre almak isteyenler yüzde 135’lik ekstra vergi ödemek zorunda kalacaklar.

Benzer bir uygulamayı daha düşük oranlarla yine bir büyük ihracatçı Rusya da devreye soktu. Rusya tüm nitrojenlerde yüzde 8.5, tüm kompozelerde de yüzde 5 ekstra vergi alacağını açıkladı.

Bağfaş’ın kârlılığı yüzde 15.98’e çıktı

Kemal Gencer’e “Artan fiyatlar, Bağfaş’ın kârlılığına olumlu yansıdı mı” diye sordum. Daha önce yapılmış ucuz fiyatlı alım sözleşmeleri sayesinde 2007 yılının iyi geçtiğini, bu yılın ilk çeyreğinde de aynı etkinin görülebileceğini, ancak daha ikinci çeyrekten sonraki hammadde alımların dünya fiyatları seviyesine gelmesi ile kârlılıkta bir miktar düşüş olabileceğini söyledi. 2007’de Bağfaş’ın vergi öncesi kârlılığı yüzde 15.98’e çıkmış. 246 milyon YTL’lik satışlara karşılık 39.3 milyon YTL’lik vergi öncesi bilanço kârı oluşmuş. Bu oran 2006 yılında yüzde 5.69, 2005 yılında ise yüzde 9.39 seviyesindeydi.

DİĞER YENİ YAZILAR