Popçu Sinan Akçıl ile sunucu Ebru Şallı yollarını ayrılmış. Zaten pek birlikte görünmüyorladı. Sadece bir ödül töreni gecesi Sinan, ön sıradaki Ebru’yu alnından öperken fotoğrafları çıkmıştı.O bakımdan ayrılmış olmaları görsel açıdan yadırganacak bir durum değil. Ancak ilişkleri sırasında birbirlerine yakıştırdıkları iddialı lakaplara leke düştü. Sinan, Ebru’ya ‘Kutsal Kadın’ diyordu. Ebru da Sinan’a ‘Dahi Adam’ Böyle bir çiftin ayrılması söz konusu bile olmamalıydı.Kutsal Kadın terk edilir mi? Dahi Adam hiç bırakılır mı? Ne olduysa oldu ve Sinan Akçıl, ayrılık haberini verdikten sonra Ebru Şallı, ‘’Bitti, nokta’’ diye aşklarının sona erdiğini ilan etti. Magazin dünyası bu kadar kısa ve öz bir açıklamayı hak etmiyor. Aylarca her yaptıklarını, her söylediklerini haber haline getirdiler. Şimdi Ebru Şallı çıkmış “Bitti, nokta” diye kesip atıveriyor. Olmaz öyle! En azından bir virgül koyup nedenlerini anlatsaydı.Yoksa Kutsal Kadın filan dinlemezler böyle başlıklar atarlar: ‘Pilates boşanmayı önlüyor demiştiİki koca eskitti, Sinan’dan da ayıldı!’Doğrucu HülyaHülya Avşar, aklına geleni söylemekten çekinmiyor. Eleştirilere kulak asmıyor.Haklı olsun ya da olmasın bildiğini okuyor. Son olarak katıldığı bir TV programında oyuncu Engin Hepileri’ye takılmış.“Senin tiyatro oyununda çok sıkıldım, o kadar kötüydü ki ateş bastı” demiş. Sosyal medya maymunları hemen “Hülya Avşar saçmaladı. Kendisinin yaptığı bütün işler hep iyi mi sanki” diye konuya maydonoz olmuş. Oysa Hülya kişisel fikrini söylemiş.Bunu herkesin duyacağı bir şekilde söylemeyebilirdi. Bir meslektaşını ekranda zor duruma düşürmeyebilirdi. Ama biraz da patavatsız olduğu için böyle denk gelmiş. Bazı tiyatro oyunları gerçekten o kadar sıkıcı olyor ki izleyicinin içine kelimenin tam anlamıyla fenalık geliyor.Sinema salonu gibi de değil.Kendini dışarıya atamıyorsun.Cezalı gibi oturup eziyete katlanıyorsun. Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlarmış. Hülya’yı da bundan sonra gittiği tiyatro salonundan kovacaklar!Dul Şen Şener ŞenŞener Şen, çok değerli bir sanatçı.Aynı zamanda çok da akıllı.Üstüne düşmeyen işlere burnunu sokmuyor.Özel hayatıyla gündeme gelmiyor.Kısaca ön plana çıkmayı sevmiyor.Reklamlarda, filmlerde oynuyor.Genelde Cem Yılmaz ile takılıyor.Gişe garantisi olan yapımlarda rol alıyor.Deneyimli ve tedbirli usta oyuncu, Nürnberg’deki Türk-Alman Film Festivali’ne katılmış.“Sizi neden toplumsal içerikli olaylarda ve gösterilerde göremiyoruz?” sorusunu yanıtlamış.“Bir oyuncunun ödevi, yaptığı filmlerde hayat görüşünü yansıtmaktır. Siyasetin, politikanın içinde olma başka bir alandır. Benden bu kadar” demiş.Şener Şen 17 yıldır dul olduğunu ve bir kızının olduğunu da açıklamış.Eşkiya’nın Baran’ı, Kibar Feyzo’nun Maho Ağası, Davaro’nun Sülo’su...Arabesk’in Şener’i...Halkın gözbebeği...Meğer dul Şen’miş!

Ajda Pekkan’ın altın gibi kalbi vardır.Düşünceli ve fedakardır.Anneciğimin 50 yıl hizmet ettiği Kızılay Şişli Şubesi’ne hep destekte bulundu...Yakacık’daki Zeynep Oyvar Huzurevi’nde yaşlılarımıza ücretsiz konser verdi. Onlara sarıldı, sohbet etti, öpüştü, hepsiyle teker tekerdansetti.Dünya çapında bir star olmasına rağmen hep mütevazı davrandı.Her sanatçı gibi Ajda Pekkan da hassas, kırılgan ve duygusal bir yapıya sahiptir.Uzun yıllar birlikte çalıştığı şarkı sözü yazarı Fikret Şenes’i elinde olmadan ihmal ettiğini ve bundan vicdan azabı duyduğunu itiraf etmiş.Üzülme Süperstarım!Fikret Hanım’ı bize şarkılarınla yaşatmaya devam et. Yüreğindeki zenginlikler ve güzellikler herkese örnek olsun.İyi kalpli Süperstar.Biricik Ajda Pekkan!Nuri Alço’nun gazozuYeşilçam’ın efsane kötü adam karakterlerinden Nuri Alço, filmlerindeki ünlü ilaçlı gazozuyla tanıdık. Aradan yıllar geçmiş olmasına rağmen kendisini yolda gören herkes ona hâlâ gazozunu soruyordur.O da durumdan şikayetçi değil. Şöhreti gazozu sayesinde ebedileşti. Nuri Alço gazozu hakkında konuşmuş. “Ülkede benm sayemde tecavüz azaldı. Kızlar tanımadıkları birinin gazozunu içmedi. Anne-babalar beni gördüğünde “Allah razı olsun. Kızlarımız sayenizde bilinçlendi’’ diye teşekkür ediyor’’ demiş. Vay be! Ne gazozmuş. Canım Türkiyem’deki kızların, Nuri Alço’nun filmlerinde onları bayıltıp tecavüz etmek için kullandığı gazozu gördükten sonra akılları başlarına geldiyse... Yeni nesiller ne yapacak? Sinemada, TV’de, internette, her yerde derhal eski filmleri yayınlansın ki onun jenerasyonundan sonra gelenler de oturup izlesin. Eğlence için değil. Eğitim için eğitim!Elvis is dead...Elvis Presley’in ölümüne kimse inanmak istememişti. Aradan yıllar geçtikten sonra bile Rock’n Roll kralının hayatta olduğuna inananlar olmuştu. 1990’da Little Richard ve Living Colour grubu ‘Elvis is dead’ parçasıyla tüm dünyadaki hayranlarına Elvis’in öldüğünü ilan etti. Maalesef bizim Elvis’imiz de aramızdan ayrıldı. O, besteleri, kostümleri, repertuvarı ve sahne şovuyla Elvis’imizdi. Gerçek bir ‘Türk işi Elvis’ Yıllar onu hiç değiştirmedi. Peruğu bile ilk taktığı gibiydi. Yaşı ilerlemesine rağmen müzik aşkını kaybetmedi. ‘Uykusuz Her Gece’ isimli televizyon şovuma konuk geldiğinde başında bir kavuk vardı. Nasreddin Hoca’nın fıkralarını şarkı haline getirmiş Akşehir’in tanıtımında büyük rol oynamıştı.Erol Büyükburç’u ekrandaki bir yarışma programının jürisindeyken “Ben saksı değilim’’ diye öfkelendiği andan hatırlayanlar olabilir.Ancak gerçek hayatta Erol Büyükburç son derece kibar bir beyfendiydi.Kavuğunu devralan popçularımız onun yolundan yürümeye devam etsin.Türkiş Elvis is dead. Müzik dünyamızın başı sağ olsun!

‘Kurtlar Vadisi’ dizisinin 250'nci bölümünü yayınladılar.Canım Türkiyem için bir rekor olmalı.Dünya televizyonlarındaki kriminal diziler için de rekora çok yakın bir rakam.24 Emmy, 6 Altın Küre ödülü orijinal CSI dizisi 15 yıldır 335 bölümle liste başı.Ancak bu yıl bitiyor.‘Kurtlar Vadisi’ arada bir tedbdili mekanda ferahlık vardır diye kanal değiştiriyor ama bir türlü sona ermiyor.Bir aralar TRT’de ‘Kanıt Peşinde’ diye yayınlanan CSI ise artık miyadını doldurdu.Las Vegas’da başladı.Miami’ye, New York’a kadar uzandı.Sora hepsi teker teker nefesini tüketti.Bizim ‘Kurtlar Vadisi de Irak’a gitti.Filistin’e çıkartma yaptı.'Gladio', 'Terör', 'Pusu' filan dedi ama devam ediyor.Oysa vadide ne Çakır’lar gömüldü.Ne Abdülhey’ler vadiye geldi, geçti.Hatta vadide kurt kalmadı.Bunlar yenilerini yarattı.Onun için ha gayret ‘Kurtlar Vadisi’ diyorum.Polat’ın artık silah çekecek hali de kalmasa...Rekora az kaldı!Sarı çizmeli Mehmet Ağa"Yaz dostum güzel sevmeyene adam denir miYaz dostum selam almayana yiğit denir miYaz dostum altı üstü beş metrelik bez içinYaz dostum boşa geçmiş ömre yaşam denir mi"Barış Manço’nu ‘Sarı Çizmeli Mehmet Ağa’ şarkısı böyle başlar."Yaz tahtaya bir daha tut defteri kitabıSarı Çizmeli Mehmet ağa bir gün öder hesabı" diye devam eder.Şimdi devir değişti.Sarı Çizmeli Mehmet ağalar gitti.Çorap Çizmeli Asena Erkin’ler geldi.Futbolcu Caner Erkin'in medyatik eşi Asena 750 Euroluk ten rengi çorap çizmeleri ve ultra mini eteğiyle boy gösterdiği bir mekanda dikkatleri yine üstüne çekmeyi başarmış.Sonra da arabadan çok go-karta benzeyen fıstık yeşili lüks spor otomobiline binerken frikik vermemek için büyük çaba göstermiş.Ve bu olay haber olmuş.Çok komik!O yerden bitme araca binmeye çalışırken üstünde değil ultra mini etek yerleri süpüren uzunlukta bir elbise olsa bile frikik verirsin.Çünkü cambazlık yapmadan direksiyonun başına geçmek mümkün değil. Devir değişti sevgili okurlarım.Sarı Çizmeli Mehmet ağa out. Çorap Çizmeli Medyatik Asena in.Pişir babam pişirEkranda ciddi bir mutfak enflasyonu yaşanıyor.Aşçısı olmayan gündüz kuşağı programı yok.24 saat yayında olan yemek kanalları var.Dön, dolaş hep aynı şeyleri gösteriyorlar.Kadını, erkeği, ünlüsü, ünsüzü mutfağa girip yemek pişiriyor.Emine Beder tipinde aşçı da kalmadı.Saçlar uzun, açık ve nerdeyse tencerenin içinde olan sunucular peydah oldu.Yakında çocuk aşçılar da çıkarsa hiç şaşmam.Çocuk deyince...İngilizlerin 39 yaşındaki çocuk suratlı ünlü aşçısı Jamie Oliver bu aralar yok."İnsan etinin tadı domuz etine benziyor" şeklindeki açıklamasından beri kayıp.Televizyona çıkmış aşçıların en ünlüsü de böyle diyorsa.Yemek programlarının formatı mormatı yok.Önüne ne koyarlarsa.Konuş babam konuş.Pişir babam pişir!Al zenneyi vur dansözeAntalya’da 8 Mart Kadınlar Günü nedeniyle düzenlenen bir kadınlar matinesinde sahneye çıkan oryantali yetkililer sahneden indirmiş. Daha önce de sahnede bir zenne dansetmiş.Antalya Kadın Danışma Merkezi ve Dayanışma Derneği Başkanı Nigar Duru "Kadın veya erkek bedeninin bir pazarlama aracı olarak kullanılmasını onaylamıyoruz" demiş. Sonra mikrofonu alan Ortantal Eftal ise "Ben işimi yapıyorum. Buna neden engel oluyorsunuz?" diye karşılık vemiş. Sizin anlayacağınız ‘Vur patlasın, çal oynasın’ diye eğlenmeye başlamışlar.‘Al zenneyi vur dansöze’ diye tepkilerini koyup bitirmişler!

Türk Dil Kurumu durduk yerde harikalar yaratıyor.Önce ‘Selfie’ kelimesinin Türkçe karşılığını ‘Özçekim’ olarak belirlediler.Şimdi de ‘müsait’ kelimesinin anlamlarından birini "Flört etmeye hazır olan, kolayca flört edebilen kadın" olarak tanımlamışlar.Selfie’yi anlarım. Yabancı ve yeni bir kelimedir.Müsaiti anlamam! Çünkü ne yabancı ne de yenidir.TDK’dakiler herhalde sıkıntıdan eldeki sözcüklerle uğraşmaya başladı.Ya eski kelimelere yeni anlamlar yükleme konusunda çalışmalar yapıyorlar.Ya da müsaitin İngilizce karşılığı ‘available’ kelimesinin çoklu anlamından bunu çıkardılar. Hergün yeni bir şey öğreniyoruz.Bir kadına müsait olup olmadığını sormanın ayıp olabileceği aklımın ucundan geçmezdi. Ya da bir kadın "müsait değilim" diyorsa başka biriyle flört ediyor mu demek oluyor?Biz Türk erkekleri zaten doğuştan şüpheciyiz.Kadın müsait olmadığını söyleyince "Bana müsait değil ama başkasına müsait" diye düşünmez miyiz?Hanımlar!Bundan böyle müsait olup, olmadığınızı söylemeden önce iki kere düşünün.Hatta en sağlamı müsait kelimesini sözcük hazinenizden tamamen kaldırın.‘Müsait misin?’ diye soran kendini bilmez adamlara da tokadı patlatın.Başka çare kalmadı!Nerde eski Yeşilçam?Yeşilçam’ın duayenleri Ediz Hun, Filiz Akın ve Türkan Şoray bir tanıtım gecesi biraraya gelmiş.Onları görmek çok ferahlatıcı. Eski Türk filmleri gibisi yok.Yeşilçam günlerinin Cüneyt Arkın, Ayhan Işık, Göksel Arsoy, Kadir İnanır, İzzet Günay, Eşref Kolçak, Tarık Akan, Tamer Yiğit, Ekrem Bora, Engin Çağlar, Kartal Tibet, Salih Güney, Fikret Hakan, Murat Soydan gibi jönlerinden eser kalmadı.Belgin Doruk, Hülya Koçyiğit, Fatma Girik, Necla Nazır, Gülşen Bubikoğlu, Hale Soygazi, Arzu Okay, Harika Avcı, Leyla Sayar, Selma Güneri, Banu Alkan, Müjde Ar, Perihan Savaş, Neriman Köksal, Nilüfer Aydan gibi jön-damlar tarihe karıştı.Kemal Sunal gibi bir komedyen yetişmiyor.Horoz Nuri Vahi Öz’ler artık yok.Yılmaz Güney gibisi bir daha gelmedi. Behçet Nacar gibi parçalayan bir kötü adam da yok.Erol Taş, Bilal İnci, Hayati Hamzaoğlu, Ahmet Tarık Tekçe, Hüseyin Peyda, Kazım Kartal, Aliye Rona, Kenan Pars, Lale Belkıs, Nuri Alço, Önder Somer, Sevda Ferdağ, Suzan Avcı, Turgut Özatay, Coşkun Göğen, Yıldırım Gencer’ler gibisi de yok.Kadir Savun, Hulusi Kentmen, Nubar Terziyan gibi babacanlar kalmadı.Sadri Alışık gibi halkın ciğerini okuyan Turist Ömer’lere hasret kaldık.Unuttuklarım olduysa affola.Nerde eski Yeşilçam?Erkeğin güzeli başa bela!Rus model Irina Shayk olağanüstü güzel bir kadın.Tek şansszılığı olağanüstü güzel bir erkekle birlikte olması.Real Madrid’in Portekizli futbolcusu Christiano Ronaldo çok yakışıklı bir erkek.Aynı zamanda son derece varlıklı ve popüler.Nereye gitse kadın erkek herkesin ilgi odağı oluyor.Irina Shayk uzun yıllar birlikte olduğu Ronaldo’dan ayrıldıktan sonra kendini bulduğunu iddia etmiş."Eğer yanlış adamın yanındaysanız kendinizi çirkin hissediyorsunuz. Ben de Ronaldo’nun yanında kendimi çirkin ve güvensiz hissediyordum" demiş.Irina Sahyk da bunu diyorsa diğer kadınların hiç şansı yok.Erkeğin güzeli başa bela!Hep aynı Arda...İnsanlar genelde şan, şöhret, para, pul sahibi olunca değişir.Bayrampaşa’lı Arda Turan için bu geçerli değil.Dünyanın futbol cenneti Madrid’de top koşturuyor ama her fırsatta İstanbul'da.Tatillerinde Ibiza’ya gidip eğlenebilir ama o ya Çeşme’de ya Bodrum’da.Muhiti genişledi ama arkadaşları değişmedi.Ya Acun ya Burcu Esmersoy’la takılıyor.İstikrar dediğiniz budur işte.Arda, hep aynı Arda.

Ayşe Hatun Önal, Ricky Martin ile düet yapan Türk şarkıcı oldu.‘Adios’ şarkısının Türkçe versiyonundaki seslendirmeyi üstlendi. Günümüzün teknolojisi sayesinde bunlar farklı ülkelerdeki ayrı stüdyolarda gerçekleşti. Ayşe Hatun, Ricky Martin’i bu düet için ne gördü ne de tanışma fırsatı buldu. Derken hem cinsiyle birlikte yaşayanRicky Martin için “O kadar yakışıklı ki isterse ben de onun için taşıyıcı annelik yaparım” diye bir açıklamada bulundu. Eşcinsel Ricky Martin’in zaten taşıyıcı anneden olan ikiz bebekleri var. Şimdi bir de gönüllü taşıyıcı annelik yapacak Ayşe Hatun ortaya çıktı. Yani 44 yaşındaki Porto Riko’lu popçu isterse bizim Ayşe hazır vaziyette. Ve karşınızda... Ricky Hatun’un yeni taşıyıcısı Adios Ayşe.Okuyucu aranıyor!Oyuncu Halit Ergenç şu anda çok revaçta. Kanuni Sultan Süleyman’ı canlandırdığı ‘Muhteşem Yüzyıl’ dizisinden sonra henüz yeni bir projeye imza atmadı. Bu konuda seçici davranan Halit Ergenç nazlanıyor. Yapımcılar bakmış iş uzuyor. Halit Ergenç ile bir ön anlaşma yapmışlar. 1 yıl içinde şirketin önerdiği tüm senaryoları okuması karşılığında 1.5 milyon TL vereceklermiş.Halit Ergenç kendisine gönderilen senaryoları beğenmezse oynamayacakmış. Gelen senaryoları daha sonra sana özetlesin diye asgari ücretten birini tutup okutabilirsin. Şimdi bu yapımcı tonla para bayıldı diye eline geçen her senaryoyu okusun diye Halit Ergenç’e yollamaya başlarsa yakında yeni bir iş kolu türeyecek. Okuyucu aranıyor!Barbi bebek BerenBeren Saat ve eşi Kenan Doğulu çok şeker bir çift. Barbi ile Ken Bebek gibi. Benzetmeyi dalga geçmek için değil bilakis birbirlerine çok yakıştıkları için yapıyorum. Kenan’ın son şarkısındaki gibi ‘Tencere, kapak’ misali tam eşlerini bulmuşlar. Allah ayırmasın ve sonsuza dek mutlu yaşasınlar. Onlar aralarında nazar değmesin çok iyi anlaşıyor. Bir de şu magazinciler taciz etmese çok iyi olacak. Beren Saat tüp bebek tedavisi gördüğü haberlerine tepki göstermiş. Instagram’a tüpgaz ve ikiz bebekler fotoğrafları yükleyip “Artık kabak tadı verdi” demiş. Hamilelik haberlerini yayanları sert bir dille suçlamış “Hamilelik benimki gibi zayıf bir vucütta saklanabilecek bir haber değil, olunca öğrenirsiniz” demiş. Bugün artık birçok çift tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi oluyor. Beren tipindeki minyon kadınlar doğru giysilerle hamileliklerini doğuruncaya dek saklayabiliyor. Beren’in tüpgaz resmini koyması son derece yersiz. Hamile olup olmadığını merak edenleri azarlaması da gereksiz. Sorun merak edip uyduruk da olsa haber yapmaları değil. Umursamayıp unutmaları!

‘Recep İvedik’ filmleriyle köşeyi dönen komedyen Şahan Gökbakar, kardeşi ve filmlerinin yönetmeni Togan ile gıda sektörüne yatırım yapıyormuş.Bulaşıkhane isimli şirketleri ‘Burgerman’ diye bir fast food yeri açıyormuş.Adından da belli olduğu gibi hamburger ve patates kızartması satacaklarmış.Geç bile kalmışlar.Parası olan gıda sektörüne giriyor.Ya bir yer açıyor ya da tutulan bir yeri satın alıyor.Burak Özçivit de televizyondaki ününden yararlanıp bir dönerci açmıştı.Hiç riske girmeyip adını popülaritesi diziden garantili ‘Balibey’ koymuştu.Canım Türkiyem’de zengini, fakiri, kadını, erkeği, zayıfı, şişmanı 7’den 70’e hepimiz midemize pek düşkün olduğumuz için yeme-içme sektörüne giren kazançlı çıkıyor.Gökbakar kardeşler köfteler annelerimizin yaptığı saflıkta olacak demiş.Yeni bir şey değil.Uzun süredir devam eden bir organik ve doğal yiyecek merakı var.Herkes malını çiftliğinden ya da evinden taze çıkmış gibi pazarlıyor.Ayrıca obez olduğu için askerlik yapamayan Şahan’ın açtığı bir yiyecekhaneden saf ve katkısız değil bilakis bol kalorili ve lezzetli ekstra-large köfteler beklenir.Recep İvedik ve ‘Burgerman’ tamamdır.Annemizin saf köftecikleri pek olmamış‘Fatburger’ deseler daha çok yakışırdı!YAZ IŞIL YAZRüştü Reçber’in eşi Işıl Reçber son derece gösterişli bir kadın.Kendisi de bunun farkında.Magazin sayfalarında fotoğraflarını görmek hoşuna gidiyor.Davetleri, açılışları hiç kaçırmıyor.Sosyetik ve medyatiklerle takılıyor.Marka giyinip, şatafatlı süslenmesini seviyor.Objektiflere manken gibi boy boy pozlar veriyor.Işıl Reçber son olarak bir AVM’de yapılan ‘Kendini Şımart’ etkinliğine katılmış.Spor camiası ile ilgili birikimlerini ilerleyen günlerde bir kitap haline getirmeyi düşündüğünü söylemiş.“İstediğim kitabı yazarsam ülkeyi terk etmek zorunda kalırım” demiş.Demek Işıl Hanım’da bugüne dek sır gibi saklanan sansasyonel haberler var.Peki bunları nerden duymuş olabilir?Fenerbahçe ve Beşiktaş’ta yıllarca forma giyen milli kaleci eşinden olmasın?Işıl Reçber, bahsettiği kitabı yazarsa Rüştü dedikoducu duruma düşmez mi?Emekli olduktan sonra Işıl Hanım’ın renkli hayat tarzına ayak uydurması zor oluyordu.Şimdi bir de bununla uğraşacak.Maksat şenlik olsun.Yaz Işıl yaz!Bakalım ne olacak?IVANA BAŞKA NELER YAPABİLİR?..İvana Sert çok üretken ve marifetli bir kadın.İç çamaşırı mankenliği yaparken varlıklı bir ailenin veliahtıyla tanışıp evlendi.Sosyeteye girdi, kendini gösterdi ikoncan oldu.Eşinden boşandı bu kez televizyon yıldızı oldu.Kendisini bir moda markası haline getirmeyi başardı.Ekranda jüricilik yapıyor, ülkeyi dolaşıp kadınlarla sohbet ediyor.Deneyimlerini, görüşlerini, zevklerini paylaşıyor.Dans yarışmasında pistteki yeteneklerini gösterdi.Bir mağaza açtı giyim, kuşam, takılar sattı.Beklediğini bulamayınca orayı kafeye çevirdi.Magazin dünyasından eksik olmamak için bir iki uvertür aşk yaşadı.Şimdi de sahneye çıkıp şarkı söylemek, albüm çıkartmak istiyormuş.Kadın durmak bilmiyor.Söyleyin lütfen.İvana başka neler yapabilir?

Canım Türkiyem’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan.Medyabaşkanı da sevgili Hülya Avşar.İkisi arasında ortak noktalar var.Örneğin, Cumhurbaşkanı’mız gibi Medyabaşkanı’mız da son derece zeki.İkisi de zirvede tutunmayı başarıyor.İkisi de gürültüye pabuç bırakmıyor.Halkın nabzını tutarak hareket ediyor. Her yaptıkları şey ve söyledikleri sözlerle gündem yaratmayı biliyor.Kendilerine prim sağlamayacak tartışmalara, polemiklere girmiyor.Son derece kendinden emin, iddialı ve otoriter bir şekilde konuşuyor.Etkili ve sonuç getiren bir uslupla hitap etmesini seviyor.Rakiplerini sadece yenmekle kalmıyor fena halde eziyor.Medyabaşkanı Hülya Avşar, kendisini bir filmde rol aldığı için eleştiren MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman’a ‘Sana Ne Lan’ diye karşılık vermiş."Seni araştırsak neler çıkar kimbilir dibinden" diye devam etmiş."Velev ki Kürt’üm, velev ki Türküm" cümlesini araya sıkıştırmış."Gel sete bekliyorum" diye meydan okuyarak bitirmiş.Dediğim gibi...Medyabaşkanı Hülya!Haydi Hamza haydiBu akşamki derbi maçında sarı kırmızılı takımın favori olduğunu söylüyorlar.Galatasaray hem daha formda, hem aradaki puan farkı nedeniyle daha rahat oynayacak diyorlar.Fenerbahçe puan kaybederse şampiyonluk yarışından büyük ölçüde kopar diye iddia ediyorlar.Bunların hepsi palavra!Şükrü Saraçoğlu Stadı’nda oynanan derbilerin tek favorisi Fenerbahçe’dir.Bunu yıllarca ve defalarca yenilgi yüzü görmeden kanıtlamıştır.En kötü zamanında bile ezeli rakibini bozguna uğratarak kendini toparlamıştır.Son yıllarda Kadıköy’deki maçlardan bir puan çıkartmak bile sarı kırmızılılar için zafer sayılmıştır.Ne başkanlar ne hocalar geldi.Hiçbiri Fenerbahçe’yi kendi evinde yenemedi.Şimdi sıra Duygun Başkan ile Hamza Hoca’da.Duygun Başkan, 6 Kasım 2002 tarihindeki 6-0’lık tarihi hezimette her gol sonrası Aziz Başkan’ın elini sıkarak tebrik eden, rahmetli Özhan Canaydın gibi centilmen bir adam.Hamza Hoca da o hezimette Cimbom’un başındaki Fatih Terim’in öğrencisi.Sarı lacivertlileri yenerek onun orada yapamadığını yapabilecek bir konumda.Onun için Galatasaraylı bir taraftar olarak Hamza Hamzaoğlu’na sesleniyorum:"Haydi Hamza haydi... Tam zamanı şimdi!"Dünya kadınlar üzerine kuruluBugün Dünya Kadınlar Günü.Birleşmiş Milletler tarafından tanımlanmış uluslarası bir gün.Kadınların önemini, değerini, haklarını tüm dünyaya hatırlatan bir gün.Kadınların ekonomik, siyasi ve sosyal başarılarının onurlandırıldığı bir gün.Kadınlara karşı uygulanan insanlık dışı şiddetin nefretle kınandığı bir gün.Kadınlar olmasa dünyamız olmazdı.Zavallı Adem tek başına ölür giderdi.Beyler!Kadınlara karşı nazik, anlayışlı,düşünceli, sevecen ve dürüst davranırsanız dünyalar sizin olur.Çünkü siz ne kadar kendinize ait sansanız da dünya kadınlar üzerine kurulu!Cem’in cevherleriKomedyen Cem Yılmaz’ı çok seviyoruz. O kadar ki nesi varsa öğrenmek istiyoruz. Cem’in son gözdesi bir manken sevgili mi?Her türlü detayıyla bilmek istiyoruz.Ne yediler, ne içtiler, ne zaman birlikteler, hepsini. Yoksa koleksiyonuna yeni bir lüks otomobl mi kattı? Markasını, modelini, rengini, fiyatını bilmek istiyoruz. Nereye gitti, kiminle gitti, evine kim geldi merak ediyoruz. Cem haberleri o kadar ilgimizi çekiyor ki her yaptığı manşet oluyor. Pantolonunun fermuarını kapatmayı unutup sokakta yürümesi bile. Magazincilerin derdi...Cem’in cevherleri !

Popçu Sinan Akçıl ile pilatesci manken Ebru Şallı’nın birlikteliğini çok eğlenceli buluyorum.Birlikte pek gözükmüyorlar ama her konuştuklarında birbirinden ilginç laflarla dikkat çekmeyi başarıyorlar.Nasıl mı?Birbirlerine ‘Dahi Adam’ ve ‘Kutsal Kadın’ lakaplarını yakıştırıyorlar.Magazin dünyasına sürekli malzeme olacak demeçler veriyorlar.Örneğin Sinan "Ebru benim best of aşkım" diye ortaya çıkıveriyor."23 Nisan için Türkiye’nin resmi çocuk şarkısını hazırlıyorum" diyor.Son olarak da Sinan’ın aşkına özenip kaş diktirme haberiyle gündeme geldiler.Canım Türkiyem’in 32 yaşındaki Justin Bieber’i ‘Dahi Adam’ imajını yenilemiş.İmajının yaratıcısı da 38 yaşındaki sevgilisi ‘Kutsal Kadın’ Ebru’ymuş.Sinan Akçıl kaş ektirmenin yanısıra saç stilini de yenilemiş.Nazar değmesin ikilinin tek kavgası sabahları Dahi Adam’ın saçlarını sağa mı yoksa sola mı tarayacağı yönündeymiş.Kavga da demeyelim tartışma.Ne kadar güzel ve temiz bir ilişki.Başkaları birbirlerinin saçını başını yoluyor.Bunlar saçlar hangi tarafa taransın diye cilveleşiyor.Bence aralarında bir anlaşma yapsınlar.Hazır Sinan kaş da ektirmiş.Saçlar sağa, kaşlar sola taransın olsun bitsin!Çağla’nın kurdelasıÇağla Şikel’in sosyal paylaşım sitesi Instagram’da 3 yıldır hesabı varmış. Ancak sayfası gizliymiş. Paylaştığı fotoğrafları sadece yakınları görebiliyormuş. 2008’de evlendiği Emre Altuğ’dan geçtiğimiz Ocak ayında boşanan Çağla, nihayet kilidi kaldırmış. Yani Instagram hesabını herkese açmış. Bir nevi halka arz etmiş. Takipçi sayısı bir anda patlamış ve 300 bine ulaşmış.Çağla bu anı kurdele keserek kutlamış. Keşke aynı zamanda borsada hisse senetleri de dağıtsaydı. Halka açılacaksan tam açılacaksın. Bu arada biraz da cebini dolduracaksın.Özellikle sırada bekleyen meraklılar varsa.Çağla kurdelayı bedavaya kesmiş. Artık reklam alıp kaybını kapatacak. Yoksa herkese açmanın ne anlamı var? Kurdela masrafını bile karşılayamadıktan sonra!Taş gibi kadınNebahat Çehre bambaşka bir kadın.Yaşlanmıyor.Estetik yaptırmıyor.Orasını burasını değiştirmiyor.30 sene önce neyse hala o.Tanınmayacak bir halde değil.71 yaşındaki oyuncu ‘Kanlı Ocak’ filminde yaşlı bir kadını canlandırıyormuş.Ancak çok genç göründüğü için makyajla yaşlandırmak istemişler.Makyözler bir hayli uğraşmış.Saçına beyazlar yüzüne çizikler atmışlar.Ama yine de yaşlandırmayı başaramamışlar.Havasından, güzelliğinden birşey kaybetmemiş.Taş gibi kadın diye işte Nebahat Hanım’a derler.Darısı o yaşa geldiklerinde tüm kadınlarımızın başına.Aman Nejat, kendine dikkat etOyuncu Nejat İşler çok zor günler geçirdi.Ciddi sağlık sorunlarıyla uğraştı.Yaşam savaşı verdi.Gençliği ve güçlü bünyesi sayesinde kurtuldu.Uzun süren bir nekahat döneminden sonra yavaş yavaş düzelmeye başladı.Her geçen gün daha iyi oldu.Artık Bodrum’da maçlara gidiyor.Geceleri arkadaşlarıyla çıkıp eğlenmeye devam ediyor. Hayatını eskisi gibi yaşayabliyor.Fizik olarak da eski günlerini aratmıyor.Saçları, sakalı uzadı.Bakışları, gülümsemesi yerine geldi. Derken Nejat İşler geçen gün bir röportaj vermiş."Bu Tarz Benim seyrediyorum epeydir, güzel kızlar var" demiş.Aman Nejat aman!Tam iyileşti diye seviniyorduk...Ne olur bizi hayal kırıklığına uğratma.Yediğin, içtiğine ve izlediğine dikkat et!Haftanın iyi ve kötü haberi:İyi Haber: Sabahların sultanı Seda Sayan’ın evlilik programını canlı yayınlanmaya başladılar.Kötü Haber: Seda Sultan’ın her an yine Kadırgalı Aysel’liği tutabilir ve ortalığı birbirine katabilir.