Dünyaca ünlü marka ürünleri indirimli fiyatlara satmasıyla tanınan yine dünyaca ünlü bir mağaza Fransızlar’ın en pahalı markalarından Balmain ile işbirlliği yapmış.Tüm dünyada olduğu gibi İstanbul’daki bir mağazasında indirimli satışa sunmuş.Giyim kuşamında kelepir alışverişe meraklı ünlülerimize özel davetiye yollamış.Hepsi saatler öncesinden koşa koşa gidip kapının önünde beklemeye başlamış.Kapıların açılmasıyla birlikte izdiham yaşanmış.Ucuzluktaki ürünler kapanın elinde kalmış.Raftakiler bitince cansız mankenlere saldırmışlar.Yere düşüp ezilenler, sinirlenip bayılanlar olmuş.Ambulansla hastaneye götürmek zorunda kalmışlar.İtiş, kakış, kavga, dövüş , bağrış, çağrış mağazanın içinde ne varsa süpürmüşler.Ucuzluk denildiğinde insanlar herhalde dayanamıyor.Nazar başka şeye benzemezBurak Özçivit ile Fahriye Evcen birbirlerine çok yakışan bir çift.İkisi de genç ve popüler.Aynı meslekteler.Burak yakışıklı.Fahriye güzel.‘Aşk Sana Benzer’ diye bir filmde aşıkları oynadılar.O zamandan beri de ayrılmadılar.El ele mutlu mutlu gezip durdular.Ancak geçen hafta aralarında bir tatsızlık yaşanmış.Yolda yürürken yüksek sesle tartışmaya başlamışlar.Burak, Fahriye’yi apar topar otomobile bindirmiş.Kavgaları arabanın içinde devam etmiş.Fahriye etraftakilerin şaşkın bakışlarına aldırmadan bağırarak arabadan inmiş.Sonra taksiye binip tek başına gitmiş.Anlayacağınız ünlü çifte nazar değmiş.‘Aşk Sana Benzer’ vaziyetleri gitmiş.‘Nazar Başka Şeye Benzemez’ durumu gelmiş!Kraliçe DemetDemet Akalın eşi Okan Kurt ile tanışmalarının dördüncü yılını mekan kapatarak kutlamış.Dikkatinizi çekerim. Evlilik yıldönümü değil. Tanışma yıldönümü. Çoğu çift nikah ve çocuk olduktan sonra o tarihi hatırlamaz bile. Demet ile Okan’a bravo demek gerek. Demet, kapıda bekleyen muhabirlerin sorularını gece kulübünün balkonuna çıkıp öyle yanıtlamış. Balkon konuşması yaptığını söylemiş. Popçu Berkay önünde eğilip “Sultanım çok yaşa çok. Siz ne güzelsiniz be. Kralım ve kraliçem” diye bir ara Demet’le eşine tempo tutmuş. Beğenirsiniz, beğenmezsiniz. Seversiniz, sevmezsiniz. Sinir oluyorum dersiniz. Komik giyiniyor dersiniz. O ayrı konu.Ama… Demet Akalın işinde çok başarılı. Magazincilerin nabzına göre şerbet vermesini de biliyor. Şarkılarıyla, şovuyla ve çalışkanlığıyla hep zirvede kalıyor. Bulunduğu sektörde kendisini apayrı bir yerde tututuyor. Berkay doğru söylemiş. Pop müzikte saltanat kimde deyince akla tek isim geliyor. Kraliçe DemetCiciş teamEsra ve Ceyda Ersoy kardeşleri Cicişler olarak tanıdık.Uçuk, kaçık, kendilerine özgü marjinal bir tarzları var.Ne iş yaptıkları tam olarak belli değil.Sanki devamlı tatildeler.Bir Bodrum’u sallıyorlar.Bir Dubai’yi.Dünya umurlarında değil.Aptal sarışını oynuyorlar ama..‘’Salak değiliz’’ diyorlar.Hiç ummadık bir anda haber olmayı başarıyorlar.Şimdi de bilgisayar oyunları çıkmış.35 milyondan fazla kullanıcısı olan Wolfteam adlı PC oyununa Cicişleri eklemişler.Oyunu oynayan Esra ve Ceyda kardeşleri zindandan kurtarmaya çalışacakmış.Sonrasında ne oluyor bilinmiyor.Ben olsam onları orda bırakırdım. Neme lazım.Çıkaranın başına çorap örebilirler. Çünkü onlara A-Team değil.Ciciş Team demişler!

Muhteşem Yüzyıl Kösem nihayet yakında başlıyor.Durum böyle olunca yapımcılar dizi medyada konuşulsun istiyor.Bu devirde artık reyting başarısı için sadece tanıtımlar yetmiyor.İlgi çekebilmek için her fırsatta reklamlarını yapmaları gerekiyor.Hülya Avşar’ın olduğu yerde böyle bir fırsatın çıkmaması imkansızdı.Dizide Safiye Sultan’ı canlandıracak olan Hülya uzun süredir sessizdi.Yapımcılar kendisini magazine malzeme vermeme konusunda uyarmışlardı.Ama ellerinde Hülya Avşar gibi bir haber madeni varken boş durmak da olmazdı.Zararsız bir dedikodu ortaya attılar.‘Safiye Sultana botoks yasağı’ dediler.Hülya Avşar’a 1.5 yıl süre estetik operasyon yasağı diye bir dedikodu uçurdular.52 yaşındaki Hülya’nın doğal haliyle 50’lerindeki Safiye Sultan’ı canlandırmasını daha inandırıcı olacağını düşünmüş olmalılar.Yapımcılarım şayet gerçekten böyle bir kaygıları varsa boşuna telaşlanmasınlar.Canım Türkiyem’de herkesin yakından tanıdığı, ülkenin en ünlü ve en güzel kadını olarak bilinen Avşar Kızı’nı şatafatlı kostümler ve taçlar giydi diye izleyici Venedik’li Safiye Sultan olarak kabul edecekse…Yüzüne ne yaptırırsa yaptırsın kimsenin gıkı çıkmaz!Hatta çok daha değişik ve günümüze uygun olabilir.Ne dersiniz?Botokslu Safiye Sultan!Monako fatihi TarkanTarkan son olarak seçim öncesi Monako’da hem Türk sosyetesine hem de yabancı zenginlere muhteşem bir konser verdi. Cumhuriyet Bayramı balosu için dendi. Binlerce Euro verip Tarkan’ı izlemeye giden Türklerin istisnasız tümünün oylarını kullanmak için memlekete zamanında döndükleri ısrarla söylendi. Hatta bunu etrafa duyurulmaları için baloya bizden bazı gazeteciler davet edildi. Monako’daki Tarkan konserine gidenlerin oy kullandığını öğrenince hepimizin içi çok rahat etti. Yoksa fena halde bozulacaktık. Neyse ki megastarımız her zamanki duyarlılığını göstermiş.Hepsini bir uçağın içine toplayıp oy kullanmaya yetiştirmiş.Hanım ağa SedaSeda Sayan uzun süre Sabahların Sultanı olarak anıldı.Amerika’da televizyonun kraliçesi sayılan Oprah Winfrey gibi ihtiyacı olanlara yardım etti.Bir aralar Türkiye’nin en güvenilir kadını ilan edildi.Derken süksesini yitirdi.Yine de boşta kalmadı.Ama ne yapsa tutmadı.Sonra Uğur Arslan’la ‘Evleneceksen Gel’ programını sunmaya başladı.Diğer denediklerinden farklı olmamasına rağmen bu kez reytingleri yakaladı.Seda’yı elinde purosu, parmağında tektaşı ve yanında sevgilisiyle görmüşler.‘Hanım Ağa’nın Keyfi Yerinde’ demişler.Desenize kırk yıllık Sabahların Sultanı gitti şimde de Hanım Ağa Seda geldi!

Hadise kiloları ile barışık olduğunu açıklamış. “Tipik Türk kadınıyım. Kalçalıyım. Hiç umurumda değil” demiş. Bir şarkı yarışmasında jüri üyesi olan ünlü popçu kilo olayının kendisi için bir başarı göstergesi olmadığını iddia etmiş. Kusura bakmasın. Söyledikleri bana pek inandırıcı gelmedi. Kalçalı olunmakla tipik Türk kadını olunsa Ermeni asıllı Amerikalı reality şov yıldızı Kim Kardashian şu anda elinde ay yıldızlı bayrağımızla milli marşımızı söylüyordu. Hadise Belçika’dan geldi. Eurovision’da ülkemizi temsil etti. Tipi Avrupai. İngilizcesi Türkçesinden iyi. Yani tipik bir Türk kadını filan değil. Tarlada tütün kırmasını biliyor mu? Eşinin aldığı asgari ücretle 4 kişilik bir aileyi doyurmayı beceriyor mu? Hadise iyi, güzel, hoş olabilir. Ancak çalışmaktan, çocuklarına bakmaktan kendine ayıracak vakit bulamayan tipik Türk kadını dünyanın en fedakar, en sabırlı ve en anlayışlı kadınıdır. En önemli meziyeti de Türk erkeğine tahammül etmesidir.Hadise bugüne kadar kaç Türk flörtüne tahammül edebildi? Ayrıca hiçbir ünlü kadının kilolarıyla barışık olduğuna ihtimal vermiyorum. Hepsi zayıf görünmek istiyor ve bu uğurda hava karardıktan sonra yemek yemiyor. Yaşam koçları tutuyorlar, yağlarını aldırıyorlar, denemedikleri diyet, rejim kalmıyor. Tipik Türk kadını olmasa da biz ‘Kalçalı Hadise’yi seviyoruz. Gerisi hiç önemli değil!Kaç Sinan KaçSinan Akçıl bir süredir Ebru Şallı ile birlikte. Aşkları sürpriz bir şekilde başlamıştı. Bir ara ayrıldılar, sonra tekrar barıştılar. Şu anda ilişkilerinin ikinci perdesini yaşıyorlar. İlk defasında olduğu gibi yine gözlerden uzak. Hatta birlikte olduklarını söylemeseler kimse bilmeyecek. Yanyana görene aşkolsun. Özellikle Sinan fotoğrafçılardan köşe bucak kaçıyor. Yaşları 14’ü geçmeyen genç kızlardan oluşan hayran kitlesini kaybetmek istemiyor. Onun için Ebru Abla’larıyla beraber aynı karede görüntülenmemeye gayret ediyor. Önceki akşam Ortaköy’de bir otelden çıkarken objektiflere yakalanmış. Sevgilisi Ebru Şallı’nın evine taşındığına dair çıkan haberleri sormuşlar. Sanki ayıp bir şeymiş gibi “Kesinlikle doğru değil” diye şiddetle reddetmiş. Kaç Sinan Kaç. Ebru’nun seni yakalaması için pilatesi bırakıp Usain Bolt gibi sprinter olması lazım. “Erkekliğin onda dokuzu kaçmaktır” diye boşuna dememişler.Çalkalama biziDJ Burak Yeter yaptığı işlerde çok başarılı. Bugüne kadar çeşitli ünlü isimlerle çalıştı. Ayla Dikmen’in ‘Anlamazdın’ parçasının harika bir remiksini yaptı. Ajda Pekkan’ın ‘Oyalama Beni’ şarkısıyla ödül aldı. Burak son olarak Demet Akalın’ın seslendirdiği ‘Çalkala’ adlı parçaya imzasını atmış. “Türkiye’nin çalkalanmaya ihtiyacı var. Hareketli hitleri bunun için hazırladım” demiş. Aman Burak kardeşim ne yapıyorsun? Türkiye bugüne dek yeterince çalkalandı. Seçim stresini daha yeni atlattık. ‘Oyalama Beni’yi anladık. Ama lütfen ‘Çalkalama Bizi’. Bırak da biraz rahat edelim!

Sosyetik veliaht Süreyya Yalçın, kış aylarını Miami’de geçiriyor.Yazları genelde Bodrum’da arz-ı endam ediyor.Güneşi, sıcağı, eğlenceyi ve lüks yaşamı seviyor.Kendisine kalan hatırı sayılır mirası en güzel şekilde değerlendiriyor.Süreyya Yalçın’ın bir başka özelliği de hayatında hep bir erkeğin olması.Ancak bugüne kadar olan ilişkileri fazla uzun sürmedi.Genç yaşına rağmen başından iki evlilik geçti.Üçüncüsü direkten döndü.Ama Süreyya yılmadı.Yeni bir sevgili buldu.Şimdi onunla dünya evine girme provaları yapıyor.Geçenlerde nişanlısı ile bir Halloween partisine beyaz bir gelinlik ve damat kıyafetleriyle katılmış.Cadılar Bayramı’nda korkunç olmak için ikisi de yüzlerini boyamış.Makyajla ‘The Walking Dead’ dizisindeki zombilere benzemişler.Yakında evlenecek olan çifte sosyal medyadan eleştiriler yağmış.Oysa Süreyya ve nişanlısı hayatın gerçeklerini yansıtmış.Evlilikler, güzel beyaz gelinlikler ve şık smokinler içinde mutlu pozlarla başlıyor.Bittiğinde durum değişiyor.Olay kabusa dönüşüyor.Mutluluk içindeki gelin damat görüntüsü gidiyor.‘The Walking Dead Gelin ile Damat’ imajı geliyor!Hande’nin totemiHande Ataizi, ilginç bir kadın.Farklı bir düşünce tarzına sahip olduğu kesin.Eşi Amerikalı.Aslan Leon adında bir oğulları var.Evliliği ve yaşlanma korkusu hakkında bir dergiye konuşmuş.“En olumsuz yönlerimi hayatıma giren erkeklerin gözüne soktum. Sınavı geçen tek erkekle evlendim” demiş.“Kocam bizi bir takım olarak görüyor. Hiçbir zaman bu takımı bozmaz” demiş.“Yaşlanmaktan korkmamaya çalışıyorum. Spora gittiğim zaman eşyalarımı ille de 27 numaralı dolaba bırakıyorum ki o yaşa tutunayım’’ demiş.Hande’nin söylediklerinden şu sonuç çıkıyor:Amerikalı erkekler kadınlara karşı Türklerden daha sabırlı ve tahammüllü oluyor.Erkekler başka takımlardan gelen transfer tekliflerini değerlendirmeye başlayana kadar evlilik oyunu bozulmuyor.42 yaşına gelen Hande’nin 27 numaralı dolap totemi de dolap numarasını unutana kadar devam edecek gibi gözüküyor.Nokta!Meryem’in abi testiMeryem Uzerli şu an yeni bir aşka yelken açmayı düşünmüyormuş.Hayatında kimse yokmuş.Ancak bu kez tedbirli davranmayı düşünüyormuş.Beğendiği adamı önce abisi Dany’e gösterecekmiş.Çünkü abisi Meryem’e erkekler konusunda hep yanıldığını söylüyormuş.Haklı olduğu da ortadaymış.Oysa erkekler, hemcinslerinin nasıl bir sevgili olacağı konusunda en ufak bir fikir sahibi bile değillerdir.İçgüdüleri yoktur.Vizyonları yoktur.Empati yapma yetenekleri yoktur.Hele söz konusu ailelerinden bir kadın olunca kimseyi beğenmezler.Hepsinde bir kusur bulurlar.Meryem adaylara abi testi uygulmaya kalkarsa daha uzun süre gökyüzünde yalnız gezen yıdızları oynar.Benden söylemesi!

Manken Özge Ulusoy ile Sabancı ailesinin veliahtlarından Hacı Sabancı ikinci kez denedikleri ilişkilerini başarıyla sürdürüyor.Hacı’nın ailesi bir evlilik konusu devreye girmediği sürece araya girmeye herhalde ihtiyaç duymuyor.Özge çok güzel, çok tatlı ve gösterişli bir hanım.Hacı da iyi yaşamasını bilen karizmatik bir genç.Durum böyle olunca şimdilik ortalık süt liman.Hacı, bu hafta 34'ncü yaşını kutlayan sevgilisi Özge’yi aşıklar şehri Paris’e götürmüş.Haberi verirken bir de meraklısına not düşmüşler.Seçim günü oylarını kullanmak için dönecekler demişler.Hacı bu arada Özge’nin doğum gününü Instagram’dan kutlamış.Arkası yine dönük sevgilisine elini uzattığı bir fotoğrafı paylaşmış.Altına "Bazen bir fotoğraf binlerce kelimeye bedeldir" diye yazmış.Özge de aslında binlerce hatta milyarlarca kelimeye bedel bir fotoğraf paylaşmayı bence çok istiyordur.Hacı ile nikahlandığı anın fotoğrafını.Ama kısmet işte.Şimdilik elini uzattığıyla idare ediyor!MAÇ SKORU VERMEYE BENZEMEZCanım Türkiyem’de bugün genel seçimler var. Erken seçim dediler. Tekrar seçim dediler. İnşallah bir dahakini özlememize fırsat verirler. Geçen hafta da Fenerbahçe-Galatasaray derbisi vardı. İki haftadır Pazar günlerimiz yoğun geçiyor.Yarın gazete sayfalarında seçimde oylarını kullanan ünlülerin sandık başında çekilen fotoğraflarını göreceğiz.Ünlülerimizin oylarını hangi partiye verdiklerini de bilmek istemez miydiniz? ABD seçimlerinde kimin hangi partiye oy vereceği bellidir. Zaten seçmenlerin çoğu iki partiden birinin kayıtlı üyesidir. Sandıktan ya Cumhuriyetçi Parti ya da Demokrat Parti çıkar..Hollywood’un dünyaca ünlü yıldızları hiç çekinmeden hangi tarafı desteklediklerini açıklar.Ama bizdeki siyaset anlayışı oldum olasıya karışıktır. Oyunu nasıl kullandığını açıklamak büyük maçlardan önce skor tahmini yapmaya benzemez. Anında damgalanırsın. Hayat boyu da kurtulamazsın. Aslında ünlüler maçlarda bile tepki çekmemek için içlerinden geçeni paylaşmakta bir aralar zorlanırdı."Milli Takımı tutuyorum" gibi yanar döner laflar ederdi. O günler geride kaldı.Dilerim hangi partiye oy verdiklerini rahatça söyleyebilecekleri günleri de görürüz. Hayal etmenin sonu yok!

‘Mavi Gece’ diye bir film çekmişler.Basın tanıtımı için başrol oyuncularını toplamışlar.Ayça Varlıer’in bu filmde senaryo gereği argo konuşması gerekiyormuş.O kelimeleri de kendisine rol arkadaşı Fırat Tanış ile sevgilisi Ahmet Çilesiz öğretmiş.Ayça’nın bir filmde rol kesemeyecek kadar argo bilmemesi garibime gitti.Kulaklarını kapatıp öyle dolaşıyor olmalı.Yoksa etrafta konuşulan argonun bini bir para.Evde, sokakta, maçlarda, trafikte, iş yerlerinde herkes argo konuşuyor.Hatta argo demek biraz hafif kaçar resmen küfür ediyor.Ayça belki de çevresinde uçuşan küfürlerin arasından argo bulmakta zorlandı.Argo konuşmak zaten inandırıcı değil.Bir işi yapacaksan hakkını vereceksin.Rol icabı da olsa okkalı küfür edeceksin.Onun da adresi belli.İnternetteki efsane telefon şakamdaki Emlakçı Küfürbaz Metin.Ben de onun filmini çekmek istiyorum.Konuyla ilgilenen yapımcılardan haber bekliyorum.‘Küfürbazlar Kralı Emlakçı Metin’in bir filmini yapalım.Argo dedikleri şey neymiş, nasıl olurmuş herkes görsün!Yabancı hocaların kaderiCanım Türkiyem’deki futbol piyasası kıyma makinasına benziyor. Onun için bizde çalışan yabancı futbol adamlarının işi zor.Özellikle İstanbul’daki büyük kulüplerin başında olanların günleri hep sayılı.Victor Pereria gibi!Başta basın olmak üzere taraftar ve yöneticiler adamı ülkemize geldiğine bin pişman ediyor. Lisanını, insanını, örf ve adetlerini bilmedikleri bir ülkede kendilerine yerli bir yardımcı tercihan deneyimli bir Türk hoca talep etmemekte direniyor.Sonra da Sivas’a, Gaziantep’e, Kayseri’ye, gittiğinde tam sudan çıkmış bir balığa dönüyor.Derwall- Mustafa Denizli ile Piontek-Fatih Terim örneği önlerinde. Ya arkalarında gurur duyabilecekleri bir eser bırakıp tarih yazacaklar.Ya da Prandelli ve benzerleri gibi bileti verilip apar topar yollanacaklar!Acun’un cipleriAcun Ilıcalı başarılı olduğu kadar vefakar bir patron.Sevdiği, arkadaş gurubunu kesinlikle yanından ayırmıyor.Bunun için de hiçbir maddi fedakarlıktan kaçınmıyor.Kendi kanalındaki projelerde onlara çeşitli işler veriyor.Yakın çevresiyle vakit geçirmekten büyük keyif alıyor.Dışarıya çıktığında genelde hep aynı isimlerle takılıyor.Murat Boz, Eser Yenenler, Oğuzhan Koç ve Gökhan Şükür gibi ünlülerle birlikte dolaşıyor.Geçen akşam yine bu grup le Arnavutköy’e yemeğe gitmiş.Balıkçının önü son model cipleri satan araba galerisi gibiymiş. ‘Cipler Yarıştı’ diye başlık atarak bu haberi vermişler. Ben olsam ‘Acun’un Cipleri’ derdim. Ne de olsa hepsinin parasını bir şekilde o ödemiştir. Tıpkı Demet Akalın’ın TV 8’deki bir şarkı yarışmasının jürisinde olduktan sonra bileğindeki pahalı kol saatini gösterip "Bunu Acun’un parasıyla aldım" demesi gibi.Acun’un saati, Acun’un cipleri. Bonkör adam vesselam!Seçim var heyecan yokYarın erken bir genel seçim var. Ama ülkede bir seçim havası yok.Partilerin seçim kampanyaları sönüktü.Mitingler kalabalıklara rağmen coşkusuzdu.Sokaklarda bayrakları, pankartlar yok denecek kadar azdı. Liderlerin konuşmalari sanki banttan yayınlanıyormuş gibi tekrarlayıcı ve monotondu.Bu seçimle ne değişecek kimse bilmiyor.Anketlerde hata payı yüksek olduğu için sonuçları da kimse kestiremiyor.Seçim var ama heyecan yok. Millet ya alıştı ya sıkıldı ya da bu seçim lafından bıktı.

Gülben Ergen son derece akıllı bir kadın. Başarısını hem zekasına hem çok çalışmasına borçlu. Yılların verdiği deneyim de onun için büyük bir avantaj. İçinde bulunduğu sektörün ne kadar acımasız olduğunu biliyor. Reklamını yapmadan, doğru dürüst tanıtımı olmadan emeklerinin boşa gideceğini ve hedeflediği seviyeye erişemeyeceğinin farkında. Bunun için de her projesine ayrı bir özen gösteriyor. Yeni çıkardığı ‘Kalbimi Koydum’ isimli çalışmasından belli. Güben Ergen artık bu işin sırrını çözmüş. Çıkan haberlerden belli oluyor. Bir hafta içinde 40 bin satış rakamına yaklaşmış. Dijital platformda dünya yıldızlarını geride bırakmış. Milyonlarca genç kız hayranı olan Kanadalı pop ikonu Justin Bieber’ı sollamış. Uzun süredir müzik dünyasının hasret kaldığı İngiliz şarkıcı Adele’in yeni çıkan ve rekorlar kıran parçasını da yakalamak üzereymiş. 24 saatte 27 milyon kez izlenen bir videodan söz ediyoruz. Bunların ne kadarı doğru bilemem. Belki hepsi, belki de hiçbiri. Ama ne olursa olsun bu tür iddialı haberlerle piyasayı gaza getirmesinin hakkını vermek gerekiyor. Kolla kendini Madonna. World Star Gülben geliyor!Deniz Seki’den mektuplarDeniz Seki kendi el yazısıyla beyaz kağıda yazılmış duygusal mektupları uygun gördükleriyle paylaşmaya devam ediyor. Sağ olsun bir ara bana da bir tane yollamıştı. Bakırköy Kadın Cezaevi’nde yatan ünlü popçu son mektubunu ‘Güneşin Kızları’ dizisinin ekibine yollamış. Daha öncekiler gibi yine beyaz bir kağıda ve kendi el yazısıyla. Nedeni dizinin geçen hafta yayınlanan bölümde ‘Aşk’ isimli şarkısını çalmaları. Sizi bilmem ama ben uzun zamandır kimseden mektup almamıştım. Artık mektup yazıldığından bile haberim yoktu. E-postalar bildiğimiz yazışmaların yerini alalı çok oldu. Meğer onların masumiyetini ve samimiyetini özlemişiz. Beyaz bir kağıda el yazısıyla yazılmış ıslak imzalı kişiye özel mektuplara hasret kalmışız. Özgürlüğüne hasret kalan sevgili Deniz’in sayesinde hatırlamış olduk. Deniz Seki’den mektuplar aramızda gittikçe soğuyan iletişime ilaç gibi geldi!Genç kızlık ruhunu yakalamakBazı ünlülerin vücutlarının çeşitli yerlerine dövme yaptırarak bedenlerini deforme etmelerini aklım almıyor. Ama ben ne bilirim? Dövme tutkunları var. Yakışıklığıyla ünlü eski futbolcu David Beckham gibi. Vücudu dövmelerden haritaya dönmüş vaziyette. Bizdeki ünlüler ise dozu ayarlamayı biliyor. Örneğin Burcu Esmersoy daha önce kurukafa dövmesi olan ensesini ejderha dövmesi ile kapatmış. Ejderha sembolünü ‘Genç kızlık ruhu’ diye tanımlamış. Hangi genç kızlık ruhundan bahsediyor acaba? Game of Thrones dizisindeki dragonların prensesi Targanyen’inkinden mi? Bu iş o kadar basit olsaydı. Kırkından sonra kadınların vücudunda ejderha dövmesinden geçilmezdi!

Diva Bülent Ersoy, nam-ı diğer Bülent Abla ya da kısaca Babla ortaya bir çıkıyor ama pir çıkıyor.Fevkaledenin fevkinde laflar ediyor.Hemen dikkatleri üzerine çekiyor.Dünyaca ünlü yıldızların limuzinlerini tasarlayan Erbakan Malkoç’a özel siparişle yaptırdığı VIP minibüsünü teslim almış.İçine kurulup poz vermiş.“Kralın özel aracı var. Bazı yerlerini öyle istedim. Olmaz denildiğinde çıldırdım. Kraldan neyim eksikmiş ayol” demiş.Babla herhalde farkında değil.Kraldan önemli bir eksiği var.Yıllar önce Londra’ya gitti kraliçe oldu.Babla ömür kadın.Ajda Pekkan’a hakaret ettiği için 3 bin 700 TL para cezasına çarptırıldığını kendisine hatırlatıldığında “Benim makyaj param bile değil” diye burun kıvırmış.Ben siyasi partilere danışmanlık yapsaydım hemen bunu seçim sloganı yapardım.Hani asgari ücreti şu kadar yapacağız diye vaadler veriyorlar ya.Şimdi tam zamanı.“Asgari ücreti Babla’nın makyaj parası kadar yapacağız” diyen oyları toplar.Kafa koparan evlilikOyuncu Bade İşçil ile işadamı Malkoç Sualp’in boşanma süreci son derece tatsız geçiyor.İki taraf da ortaya birbirleri hakkında sürekli çirkin iddialar atıyor.Yenilip yutulacak türden olmayan ithamlarda bulunuyor.Olup bitenden habersiz dünya tatlısı oğulları Azur’a yazık oluyor.Çocuk annesiyle babasının amansız kavgası arasında büyüyecek.Nefret dolu söylemlerle gerilen ortam onu olumsuz etkileyecek.Zaman zaman taraf tutmak zorunda kalacak.Yapılan bu hatalar çocuğun hayatından kolay kolay silinmeyecek.Bade ile Malkoç’un son vukuatı para meselesi.Bir yandan Bade “Kafa koparan kadın değilim” diyor.Öte yandan Malkoç, onun ortak kasalarını boşalttığını, payına düşen borçları ödemediğini iddia ediyor. Artık hangisi haklı ya da hangisi haksız hiç önemli değil.Bir an önce aralarında anlaşıp, boşansınlar yeter.Uzadıkça biricik oğullarını daha beter yıpratıyorlar.Bade dediği gibi kafa koparan kadın olmayabilir.Ama bu ikisininki tam bir kafa koparan evlilik oldu!Monica’nın menopoz pozuJames Bond serisinin son filmi Spectre’da oynayan Monica Belluci, dört gözle menopoza girmeyi beklediğini söylemiş.51 yaşındaki İtalyan yıldız en yaşlı Bond kızı olarak lanse ediliyor.Monica olağanüstü cazibeli ve seksi bir kadın.Uzun zamandır dünyanın en güzel film yıldızları arasında yer alıyor.İlerleyen yaşında olgunluk kazanmış daha da çekici olmuş.Yıllanmış şarap gibi değeri yükselmiş.Yapımcılar bunu fark etmiş.Bir değişiklik olsun diye Bond filminde kendisine başrol vermiş.O da çıkmış menopoza girmeyi sabırsızlıkla beklediğini söylemiş.Bence en yaşlı Bond kızı ilan edildiği için savunmaya geçmiş.“Bakın daha menopoza filan girmedim” demeye getiriyor.Ne de olsa deneyimli bir oyuncu.Bu da Monica’nın menopoz pozu!