Vatandaş mevduatta uzun vadeden uzadı!
.
Merkez Bankası'nın faiz artışı sonrasında vatandaş bankalardaki mevduatının vadesini kısaltmaya başladı. Toplam mevduat içinde 1 ve 3 aylık mevduatın payı tekrar artışta.
Merkez Bankası'nın 28 Ocak'taki sert faiz artırım kararı sonrasında sıcak para olarak bilinen kısa vadeli yabancı sermaye girişi hızlanırken içeride de vatandaşlar parasını kısa vadeye kaydırmaya başladı. Faiz artışıyla birlikte bankaların mevduat faizlerini yükseltmesi yeniden kısa vadeye olan ilgiyi artırdı. Merkez'in faiz kararının sonraki 2 haftada 6 ay ve 1 yıllık mevduatın toplam içerisindeki payı azalırken 1 ve 3 aylık mevduatın payı 1 puan arttı.
Stopaj avantajına rağmen
Yılbaşından bu yana geçen sürede ise 3 aylık mevduatın toplam içindeki payında 2.67'lik artış gerçekleşti. Oysa ekonomi yönetimi mevduatta uzun vadeyi özendirmek amacıyla 2013 yılı başında Maliye yaptığı düzenlemeyle bankalardaki mevduatta ve katılım hesaplarında, Türk Lirası (TL) ve döviz hesaplarda vadeye göre stopaj oranı farklılaştırdı. 1 yıl vadenin üzerindeki TL mevduatın vergisi 5 puan düşürülürken, 6 aya kadar olan döviz hesaplarının vergisi 3 puan artırıldı. Yani TL mevduata tüm vadelerde uygulanan yüzde 15 stopaj oranı 6-12 ay arası vadeli hesaplar için yüzde 12, 12 aydan uzun vadeli hesaplar için ise yüzde 10’a indirilmişti. Alınan bu önlemlerin ardından düşük oranda da olsa uzun vadeye bir yöneliş olmuştu. Fakat son dönemde hem gelişmekte olan ülke piyasalarında yaşanan dalgalanmalar hem de yurtiçinde artan siyasi tansiyon bu trendi tersine döndürmüşe benziyor.
Bankaların kısa vadeli mevduata resmi faiz oranlarının daha üzerinde faiz vermesi ve uzun vadeye ilişkin belirsizlik 1 ve 3 aya ilgiyi artırıyor. Faiz artışı sonrası gelen 4 milyar dolarlık sıcak paranın da büyük bölümünün gecelik repoda park ettiği söyleniyor.
DTH'larda dönüş hızlı
Rakamlara bakıldığında kısa vadeye yönelişin döviz hesaplarında daha keskin olduğu görülüyor. Bankalardaki 354.1 milyar TL'lik döviz tevdiat hesaplarının yüzde 49.52'si 3 ay vadeli hesaplarda tutuluyor. Bu oran yılbaşında yüzde 46.42 seviyesindeydi. Yani 6 ay ve 1 yıl vadeli döviz hesaplarından çıkan para 3 ay vadeliye döndü.
Türk Lirası cinsi mevduat hesaplarında da durum farklı değil. 2013 sonundan bu yana 1 aylık mevduatın payı 0.02 puan, 3 vadelinin ise 2.8 puan artarken 6 aylık mevduatın payı 0.29 puan, 1 yıl vadeli mevduatın payı ise 0.18 puan azaldı.
Mevduatta uzun vadeye geçişin bir türlü sağlanamamasının temelinde yaşanan ekonomik krizler etkili. Krizi unutamayan mudiler, paralarını kısa vadede tutuyor. Kriz riski artınca da tüm avantajlara rağmen kısa vade tercih ediliyor.
Faiz yükselince Hazine ihalesine talep patladı: 47.2 MİLYAR TL
Merkez Bankası'nın faiz artırımı ve siyasi endişelerin artmasına neden olan 17 Aralık'ta başlayan yolsuzluk operasyonu öncesi döneme göre 5 yıllık sabit kuponlu tahvilde borçlanma maliyetinin 150 baz puan yükselmesi ihalelere yerli ve yabancı ilgisini
artırdı. Siyasi endişeler öncesi 2 Aralık'ta aynı tahvil ile yüzde 9.17 bileşik faizle borçlanan Hazine'nin dünkü maliyeti yüzde 10.74'e yükseldi. Maliyet, 27 Ocak'ta gerçekleştirilen aynı ihaledeki yüzde 11.25'e göre yaklaşık 50 baz puan geriledi.
Hazine'nin 14 Kasım 2018 itfalı 6 ayda bir yüzde 4.40 kupon ödemeli sabit kuponlu tahvilin yeniden ihracında bileşik faiz yüzde 10.74 ile beklentilerin altında oluşurken, 11 Kasım 2020 itfalı 6 ayda bir kupon ödemeli FRN'in yeniden ihracını ise fiyat 100.054 TL oldu.
14 Kasım 2018 vadeli tahvile 6 milyar TL'si Rekabetçi Olmayan Teklifler'de (ROT), 4.9 milyar TL'si de ihalede olmak üzere toplam 10.9 milyar TL'lik teklif geldi. Hazine 2.5 milyar TL'lik tahvil sattı.
Hazine'nin 11 Kasım 2020 vadeli tahviline de 33.4 milyar TL'si ROT olmak üzere toplam 36.2 milyar TL'lik teklif gelirken toplam borçlanma 3.1 milyar TL oldu.
Yani Hazine'nin dün düzenlediği 2 ihaleye toplam 47.2 milyar TL'lik teklif gelirken toplam 5 milyar 670 milyon TL'lik borçlanma yapıldı.