Tebrikler Kara Sevda!
Geçen akşam New York’tan öyle güzel bir haber geldi ki, inanılmaz mutlu olduk. Ay Yapım imzalı, iki sezon boyunca Star TV’de ekrana gelen, Burak Özçivit, Neslihan Atagül ve Kaan Urgancıoğlu’nun başrollerini paylaştığı, Özlem Yılmaz ve Burgu Görgün Toptaş senaristliğini, Hilal Saral’ın yönetmenliğini üstlendiği Kara Sevda dizisi büyük bir başarıya imza attı. Dizi; Uluslararası Emmy Ödülleri’nde Amerika dışındaki yapımlar kategorisinde Brezilya ve Kanadalı rakiplerini geride bırakarak “En İyi Dizi” (Telenovela) ödülünü aldı. Şu anda dünyada 60 ülkede yayınlanan Kara Sevda bu ödülü Türkiye’ye kazandıran ilk yapım oldu. Tebrikler ve teşekkürler! Kara Sevda ekibi başarınızın tadını çıkarın. Umarım bu başarılara aşina yapımlara imza atmaya devam eder Türk dizileri...
Dostlar Meclisi iki dizinin birleşimi gibi
Yazıya uluslararası bir başarı haberiyle başlayıp aynı yemeği defalarca yememize rağmen tekrar önümüze servis edilmesiyle devam ediyorum. Kanal D’de yeni bir dizi başlıyor. Adı Dostlar Mahallesi. Yapımını Erler Film’in yaptığı dizide; Çağla Şıkel, Alişan, Hande Katipoğlu, Ersin Korkut, İnan Ulaş Torun ve Zeynep Eronat rol alıyor. Zaten başrol oyuncularına baktığımızda bize Cennet Mahallesi’ni çağrıştırıyor dizi. Ama konusuna bakınca başka bir dizi daha akla geliyor. Ortada bir mahalle, taksi durağı, aşıklar, oyunculuk hayalleri kuranlar, çapkınlar, dalavereciler, zıt kardeşler ve her şeye rağmen birbirilerine tutunan insanlar var. Kısacası yıllardır izlediğimiz tutmuş bir formül yeniden hayat buluyor. Bu kez Çiçek Taksi ve Cennet Mahallesi birleşiyor ve reyting yarışına çıkıyor. İki güçlü dizinin birleşimiyle bakalım ekranlarda nasıl bir değişim olacak?
Hayati ve Diğerleri durum komedisi olmalı
Hayati ve Diğerleri pazar akşamı Kanal D’de başladı. Celil Nalçakan’ı sektöre girdiğinden beri takip ederim ve her geçen gün oyunculuk skalasını yükselttiğine şahidim. Ancak Poyraz Karayel’de hayat verdiği Zülfikar’la öyle bir yol açtı ki onun izinden gidiyoruz. Son heyecanı Hayati ve Diğerleri’ydi. Oyunculuğu adına hiçbir şey söyleyemem. Tatlı ekşi bir karakteri layığıyla canlandırmıştı. Günay Karacaoğlu’nu da tekrar tekrar izlesem doymam. Ancak dizide her bir espri kendi içinde, kurulan sahnede çok güzel olsa da bütüne bakıldığında komedi olmaya zorlanmış bir ilk bölüm izledik. Oysa bu tip işleri yürüten ve kalıcı kılan laf komedisinden çok durum komedisidir. Çünkü biz 20 dakika değil, 120 dakika komedi izliyoruz bu ülkede... Arka arkaya laf söylendiğinde de bir süre sonra zorlamaya dönüşüyor. Hayati ve Diğerleri’nde ışık var ama biraz daha doğallaşmaya ihtiyacı var.