Obezite Kongresi’nden notlar...
Yıllık kilo artışının 800 gramı geçmemesi ve sebze ağırlıklı beslenmek obeziteyi önlüyor.
Obezite dünyanın gündeminde. Biliminsanları çağın salgın hastalığının hem nedenlerini inceliyor, hem de önlemek için çareler arıyorlar. Portekiz- Porto’daki 24. Avrupa Obezite Kongresi yeni bitti. İşte kongrede obezite konusundaki son araştırma sonuçlarından sizin için derlediklerim:
Etle değil, tahıl ve sebze ürünleriyle beslenin
Pro-vejetaryen diyet şekliyle beslenenler şişmanlığa karşı korunuyor. Araştırmalara göre sebze-meyve tahıl ağırlıklı beslenenlerin, etle beslenenlere göre şişman olma riskleri yarı yarıya azalıyor. Provejetaryen beslenme şeklinin kalp damar hastalıkları, diyabete karşı koruduğunu biliyorduk. Ancak sağlıklı topluluklarda obezite üzerindeki etkisini bilmiyorduk. İspanya Navarra Üniversitesi’nin yaptığı araştırma bunu kanıtladı.
Yıllık kilo artışı 190 gramı geçmemeli
Genç kadınlarda 18-23 yaş arasındayken kilo alım hızları belirleniyor. Bu yaşlarda kilo alım hızını ölçmek 40’lı yaşlara obez olup olmayacağını gösteriyor. Araştırmayı Hareket ve Beslenme Bilimleri Okulu Queensland Üniversitesi, Avustralya’dan Prof. Wendy Brown ve ekibi yapmış. 2000 yılında başlamışlar araştırmalarına ve yaklaşık 5 bin kadını incelemişler. Sonuç; Araştırdıkları genç kadınların yüzde 59.4’ü sağlıklı kategoride kalabilmiş. Yüzde 29 fazla kilolu, yüzde 11.6 ise şişman olmuş. Sağlıklı kiloda kalanlarda yıllık ortalama kilo artışı 190 gram iken, kilolu olanlarda 840 grammış.
Erken erişkinlik dönemine dikkat!
Araştırmacıların görüşü: ’Kilo alım potansiyeli erken erişkinlik döneminde belirleniyor ve kilo alım hızımızla da sinyal veriyor. Bu noktadan yola çıkarak 20’li yaşlarının başında sağlıklı kiloda olan ancak hızlı kilo artışı olan genç kadınlar için önceden önlem alabiliriz. Böylece toplumda şişmanlığın artmasını da bir derece önlemiş oluruz. Boşanmış, dul kalmış veya ayrılmış kadınlar obeziteyi önleme programlarında hedef kitle olabilirler.
Çocuğun boyunu babanın D vitamini belirliyor
Babalarımızın biz anne karnına düşmeden önceki D vitamini düzeyinin boyumuzun ve kilomuzu etkiliyor. Araştırmayı Dublin Üniversitesi Halk Sağlığı, Fizyoterapi ve Spor Bilimleri’nden Dr.Cilia Mejia Lancheros ve ekibi yapmış. Annenin D vitamini seviyesinin bebeğin kas ve iskelet sistemi üzerindeki etkileri biliniyordu. Ancak şimdiye kadar babanın D vitamini seviyesi ile çocuğun gelişimi arasındaki ilişki incelenmemişti. Araştırmacılar İrlanda‘da daha önce yapılan bir aile sağlığı araştırmasından yola çıkmışlar. Burada babanın bir günde yediklerinin ne kadar D vitamini içerdiği gibi veriler, çocuğun 5 ve 9 yaşlarındaki kilosu boyu kayıtlıymış. Babanın doğum öncesi ilk 3 aydaki D vitamini alımı ile çocuğun boy ve kilosu arasında ilişkiyi saptamışlar. Yani babanın D vitamini alımı çocukların boyu ve kilosunda belirleyici oluyor.