Şampiy10
Magazin
Gündem

Hollywood’a trend topic olan Türk

Nusret Gökçe’nin ünü ülkemiz sınırlarını da aştı, yabancı sosyal medya hesaplarının vazgeçilmezi oldu. NBA devi Golden State Warriors rakibine nazire yapmak için onu kullanıyor, ünlü şarkıcı Bruno Mars şaşkınlığını gizleyemiyor. Kasap Nusret artık global bir fenomen...

İşini iyi yapmak önemlidir. Marifet ister. Yaptığın işi satmasını bilmek daha da önemlidir. O daha da büyük marifet ister.

Nusret Gökçe hem işini iyi yapma hem de satma konusunda çok becerikli. Bostancı’da çırak olarak başlayıp Arjantinlere kasap işini öğrenmeye gitti. Başkalarının adına çalışacağına kendi yağıyla kavrulmak istedi. Adını Nusr ve Et diye ikiye ayırdı. Etiler’de küçük bir kasap dükkanı açtı. Fiyatlarını ve standardını yüksek tuttu. Kendini etrafa sosyetik etçi diye tanıttı.

Sonra müşterileri arasında olan ünlü bir iş adamı ile ortak olup yine Etiler’de çok daha merkezi ve görkemli bir mekana taşındı.

Kendini ve işini geliştirmeyi sürdürdü. Ankara, Bodrum, Nişantaşı, Bebek’te ve ortağının Marmaris’teki lüks otelinin içinde şubeler açtı. Sınırsız maddi imkanlara sahip ortağı sayesinde Dubai’yle dünyaya açıldı. Yakında Miami’de ünlü modacı Tommy Hilfiger’in renovasyonunu yaptırdığı bir butik otelin içindeki yerini alacak. Böylece bir zamanlar bir türlü vize alamadığı için gidemediği ABD’de kendi adını verdiği ilk restoranını açmış olacak.

Kırmızı etin Christan Grey’i...

Ünü sınırlarımızı aşıp İngiliz basınına sıçrayan marifetli etçi Nusret son olarak ABD’nin “Late Late Show”una konu oldu.

Sunucu James Corden, Nusret’i soğutma tesisinin içinde bir tanesi kucağında olmak üzere etrafında asılı duran mezbahadan mezun olmuş sığırlarla verdiği pozu gösterdi. Marifetli etçi Nusret’i “Grinin 50 Tonu” kitabının baş karakterine benzeterek “Şu ana kadar gördüğüm en erotik şey. Bu adam kırmızı etin Christian Grey’i olabilir” dedi.

Ayrıca Nusret’in bir internet fenomeni haline geldiğini söyledi ve sosyal medyada paylaştığı etleri tokatlayıp yoğurduğu ilginç videoları gösterdi. “Et yoğurmanın, et yoğurma isteği uyandırması çok nadirdir, kafamda evde barbekü partisi verirken böyle gözüktüğümü canlandırıyorum” diyerek izleyenleri kahkahalara boğdu.

Nusret işine kelimenin tam anlamıyla aşık bir kasap. O kadar aşık ki etlerle sevişiyor gibi bir hava veriyor. İşte onun için Erzurumlu Nusret sıradan bir kasap değil. Etiler’in etçi Nusr-Et’i, hem mutfakta hem medyadaki marifetleri sayesinde artık tam bir dünya markası!

Bruno Mars’ı etkilemeyi başardı

Marifetli etçi Nusret daha şimdiden etlerle olan ilginç ilişkisi sayesinde Amerika’da ismini duyurmuş vaziyette.

Uyanık davrandı ve en ucuz tarafından kendi reklamını en etkili şekilde yaptı. Bir orkestra şefi edası ve ciddiyetiyle kolunun üstünden kaydırarak ete tuz ve baharat dökerken kullandığı değişik stilin görüntüsünü çekti. “SaltBae” etiketiyle internet üzerinden paylaştığı fotoğraf ve videosuyla caps çılgınlığı yaşayan Amerika’da NBA takımlarından Golden State Warriors ve ünlü şarkıcı Bruno Mars’ı etkilemeyi başardı.

Sacramento Kings karşısında geriden gelip kazanan Golden State Warriors sosyal medyadan üstünlüğünü ilan etmek için Nusret’in tuz döktüğü caps’i kullandı.

Bruno Mars’ın da 9 Ocak 2017’de saat 02.00 civarında marifetli etçi Nusret’in fotoğrafını “Ve ben kaçar” notuyla paylaşması büyük yankı uyandırdı.

Nusret bu gelişmeler sonucu hedef kitlesi olan ve şimdiye kadar adını sanını bilmeyen ABD jet sosyetesinin ilgisini çekmeye başladı.

Yazının devamı...

Fanların en fanfanı: Nurgül’ün Arap fanları...

Türk dizilerinin baharı Arap dünyasında esmeye devam ediyor. Arap fanlarını büyüleyen dizi yıldızlarımıza Nurgül Yeşilçay da katıldı...

Türk dizileri Arap ülkelerinde çok tutuluyor. Dizilerde rol alan oyuncular Araplar arasında müthiş popüler. İnanılmaz bir hayran kitleleri var. Örneğin Halit Ergenç, Bergüzar Korel, Kıvanç Tatlıtuğ, Beren Saat’e bayılıyorlar. Meryem Uzerli, Burak Özçivit gibi isimlere tanıtımlar, reklamlar için servet ödüyorlar. Özellikle Dubai’li Arap Şeyhleri bu konuda son derece bonkör davranıyor. Milyon dolarlık rezidansları ünlü dizi oyuncularımıza hediye bile ettikleri söyleniyor.

Geçtiğimiz ay 13’cüsü yapılan Dubai Film Festivali’nde Tuba Büyüküstün fırtınası esmişti. Bu kez yine Dubai’de gerçekleşen Uluslararası Arap Festivalleri Ödül Töreni’nde En İyi Kadın Oyuncu ödülünü kazanan Nurgül Yeşilçay’ın rüzgarı esmiş. Nurgül, “İlk kez Dubai’ye geliyorum. Gördüğüm ilgiden ve Arap fanlarımla buluşmaktan çok mutluyum” demiş. Arap fanlarım lafı hoşuma gitti. Çünkü Arap fanlar, dünyadaki fanların en fanfanı.

Aynı Arap fanların Nurgül’ün Asmalı Konak dizisindeki partneri Özcan Deniz’in belki eli değmiştir diye bir zamanlar çekim yaptıkları köşkün kapı tokmaklarını öptüğü söylendi. Şimdi sıra Nurgül’ün Arap fanlarına geldi.

Ne diyelim?

Bir onlar eksikti!

Brad Pitt şansı

Angelina Jolie ile olaylı bir şekilde ayrılan Brad Pitt aslında çok kısmetli adam. Yarım asrı devirmesine rağmen Tom Cruise gibi hala çok genç ve formda. Brad’in boşanma haberi çıktığında Avrupalı tur şirketleri Hollywood’a “Brad Pitt artık boşta hayallerinize kavuşabilirsiniz” diye geziler başlatmıştı.

Bu arada Hollywood’un en cazibeli yıldızlarından Kate Hudson, Brad’e göz kırpmış ilişki durumunun müsait olduğunu duyurmuştu.

Pitt ve Kate’in son Altın Küre Ödül Töreni’nde samimiyeti ilerlettikleri gözlerden kaçmamıştı.

Kate son röportajında, evinde egzersiz niyetine nasıl boru dansı yaptığını seksi fotoğraflarıyla tüm dünyaya göstermişti. 6 çocuklu evinden mahkeme kararıyla ayrılmak zorunda kalan bir adam, eski eşinden 4 yaş genç havalı bir başka ünlü kadınla birlikte olabiliyorsa, o kadının annesi dünya tatlısı Goldie Hawn, cici babası da Kurt Russell ise, buna Brad Pitt şansı denir!

Demet Teyze’nin filleri

Popçu Gülşen ve eşi Ozan Çolakoğlu oğullarına Azur Benan ismini vermiş. Azur mavi, Benan parmakla gösterilen örnek kişi anlamına geliyormuş.

Demet Akalın da bebeğe beşibirlik takmış ve fillerle donatılmış mavi renkte bir oda hazırlamış. Paylaştığı mesajda Benan’a Demet Teyzen hep yanında olacak diye söz vermiş. Ama duvara asılı iki yanından koca beyaz dişleri ve kulakları sarkan kocaman bir fil başı minik yavruyu korkutabilir. Bilinçaltında bir fil fobisi oluşabilir. Filli Boya doğuma sponsor olsa bundan fazlasını yapamazdı. Azur Benan’ın odasındaki rüyalarında ne göreceği belli.

Demet Teyze’sinin filleri!

Yazının devamı...

Onlarınki bir aşk hikayesi: Melek ile Kıymetli

Caner Erkin futbolcu olmasaymış göz yaşartan aşk şiirleri, romantik aşk romanları yazan bir edebiyatçı, hatta aşk konusunda eğitim veren bir aşk doktoru olabilirmiş. Adamda yetenek var. 10 gün önce Roma’da dünya evine girdiği ve tanıştığı günden beri üstüne titrediği Şükran Ovalı’ya olan aşkını Instagram’dan tüm dünyaya haykırmış. ‘’Kendimi buldum seninle. O güzel kalbin, güzelliğin, iyiliğin, karakterinle. Hayatıma giren bir meleksin. Nefes aldığım sürece hep yanımda eşim, dostum, hayatım ol. Kadınım, iyi ki varsın’’ diye yazmış. Bunun üzerine Şükran Ovalı da dayanamamış. ‘’İyi ki buldun beni! Sabrettin, vazgeçmedin. Seni tanıdığım her ana şükürler olsun. Çok seviyorum seni eşim, yoldaşım, kıymetlim’’ diye karşılık vermiş. ‘’Dilerim ki umut olsun aşka aşkımız. Bir ömür boyu sürsün sevgimiz’’ diye bitirmiş.

Şükran da ne de olsa deneyimli oyuncu. Verdiği yanıtla Caner’den altta kalmamış. Böylesine büyük bir duygu seli içinde gel de kendini ezik hissetme. Hele aşka umut olsun aşkımız bölümü var ya. Sözün bittiği yerdir demek bile yetersiz kalır. Şükran Ovalı ve Caner Erkin. Kayahan’ın şarkısındaki gibi onlarınki ‘Bir Aşk Hikayesi’; Melek ile Kıymetli!

En iyisi sen hiç söyleme

O Ses Türkiye’ yarışması yetmiyormuş gibi bir başka kanalda ‘En İyi Ben Söylerim’ adlı cılız bir benzeri başladı. Acun Ilıcalı’nın televizyondaki başarısı kendisinin bu işi iyi bilmesi kadar rakiplerinin bu işi hiç bilmemesinden kaynaklanıyor. Onun yaptıklarını doğru dürüst taklit bile edemiyorlar.

Son örneği Çağla Şikel’in sunduğu Serdar Ortaç ve Kibariye’li ses yarışması. ‘O Ses Türkiye’yi her akşam izlemekten artık gına gelmişti. ‘En İyi Ben Söylerim’i görünce beterin de beteri varmış diye düşündüm. Yarışma deseniz yarışma değil. Şov deseniz şov değil.

Kibariye tek başına daha eğlenceli ve renkli bir şov yapabilirdi. Yanında Serdar olunca o da tam olarak havasını yakalayamamış. Program o kadar kasvetliydi ki sunucu Çağla’nın bir ara sıkıntıdan suratı asıldı. Kadıncağız herhalde ‘’Benim burada bunlarla ne işim var?’’ diye düşünüyordu. Programın ismini acilen değiştirmeleri gerekiyor. ‘En İyi Ben Söylerim’ maalesef olmamış. ‘En İyisi Sen Hiç Söyleme’ cuk oturur!

Where is Bayrampaşa?

Arda Turan’ın bir süre önce ayrıldığı Aslıhan Doğan, kız kardeşiyle Instastory’de yaptığı canlı yayında takipçilerinin sorularını yanıtlamış. ‘Yenge’ dediklerinde utanmış. İstek üzerine Bayrampaşa’ya selam göndermesi Arda ile barışmak istiyor şeklinde yorumlanmış. Merak ediyorum. Arda ile Barcelona’da birlikte olan sosyetik güzel Aslıhan, Bayrampaşa’nın nerede olduğunu biliyor mu? Tek başına yolunu bulabilir mi?

Yoksa ‘‘Where is Bayrampaşa?’’ diye sormak zorunda mı kalır? Ne dersiniz?

Yazının devamı...

Afrodit bayıldı

Banu Alkan uzun süredir gözlerden uzak Antalya’da kendi halinde sakin bir hayat yaşıyordu.

Canım Türkiyem’in tek ve gerçek Afrodit’i televizyondaki bir şaka programına katılmış.

Ortaya çıkar çıkmaz da hiç vakit kaybetmeden büyük bir olay yaratmış.

Sevgili Banu’yu magazin programı çekimi yapıyoruz diye hayvanat bahçesine götürmüşler.

Sonra da mizansen gereği Sibirya Kaplan’ı kafesinden kaçtı diye bir panik havası yaratmışlar.

Banu korku içinde koşuşurken karşısına bakıcısının elinde tuttuğu koca bir yılan çıkartmışlar.

Afrodit de dehşete düşmüş kadın rolünü son derece iyi oynamış.

Kameralara ödü kopmuş da baygınlık geçiriyormuş gibi yapmış.

Aslında her ne kadar olayın numaradan yapıldığını bilse de Banu korkmakta haklıymış.

Çünkü üstünde gerçek hayvan postundan olan kürk mantosu varmış.

Yani Sibirya Kaplan’ı sahiden kafesinden kaçmış olsaydı gider ilk onu bulurdu.

“Hayvanat bahçesine de kürk mantoyla gelinir mi be kadın?” diye bozuk çalardı.

Tabi Sibirya Kaplan’ı bizim Banu Alkan’ı tanımıyor.

O bugüne kadar hayatında neler gördü neler geçirdi.

Tüm zorluklara karşı dimdik ayakta kalmasını bildi.

Sibirya kaplanı, yılanlar filan ona vız gelir tırıs gider.

Demek ki neymiş?

Yemeklerden imam bayıldı.

Şakalardan Afrodit bayıldı!

Meryem artık kolay kolay faka basmaz

Meryem Uzerli’nin ‘Muhteşem Yüzyıl’ sonrası televizyon kariyeri düşüşe geçti.

Kendisi için özel olarak yazılan ve kadrosu ona göre seçilen dizi tutmadı.

‘Gecenin Kraliçesi’ reytinglerdeki hayal kırıklığına 15 bölüm dayanabildi.

Bu arada Meryem, sevgilisi çocuk istemediği için Almanya’ya gidip ailesinin yanında doğum yaptı.

Kızı biraz büyüdükten sonra bir flört yaşadı.

İş ciddiye binmeden de apar topar ayrıldı.

Meryem şimdi ‘Eşkıya Dünyada Hükümdar Olmaz’ dizisine katılıyormuş.

Dizinin başrol oyuncusu Oktay Kaynarca ile Berlin’de yemek yerken görülmüş.

Haber çıkar çıkmaz ikili arasında bir aşk olabilir mi şeklinde yorumlar başlamış. Meryem artık eski Meryem değil.

Bugüne kadar yaşadıkları sayesinde deneyim sahibi oldu.

Tek başına büyüttüğü bir çocuğu var.

Ayrıca adam seçmesini bilmediğini de geçenlerde bir ödül töreninde kendisi itiraf etmişti.

Oktay Kaynarca ne kadar adam gibi adam olsa da sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer.

Meryem artık kolay kolay faka basmaz!

Bunny babla

Diva Bülent Ersoy nam-ı diğer Bülent Abla ya da kısaca Babla ömür kadın.

Snapchat uygulamasıyla yüzüne geyik görüntüsü verdiği komik bir video çektirmiş.

Sesini incelterek “Ama ben geyik olmak istemiyorum, geyiği sevmiyorum, tavşan olmak istiyorum. Sen niye beni böyle çekiyorsun ki?” demiş.

Babla helyum soluduktan sonra çıkan garip çatlak sese benzeyen konuşmasıyla çok ilginç olmuş.

‘Deer Babla’ gitmiş.

‘Bunny Babla’ gelmiş!

Yazının devamı...

Şikayet etmek için televizyon izlemek

Canım Türkiyem’in televizyon izleyicisi bir tuhaf. Hem izliyor hem de şikayet ediyor.

Canım Türkiyem’in televizyon izleyicisi bir tuhaf.

Hem ekran başına oturup evlilik programlarını baştan sona merakla izliyor.

Hem de her fırsatta bıkmadan, usanmadan ve inatla sürekli şikayet ediyor.

Geride bıraktığımız yıl RTÜK’e rekor bir artışla94 bin 792 şikayet yağmış.

RTÜK de evlilik programlarını yayınlayan kanallara para cezası yağdırmış.

İzleyici şikayetleri genel ahlaka, manevi değerlere ve ailenin korunması ilkelerine aykırılık ve argo konuşmalar yüzündenmiş.

Bazı şeyler hiç değişmiyor.

İzleyiciler evlilik programlarını ayıla bayıla izliyor ve hiç vakit kaybetmeden şikayet ediyor.

RTÜK artık neye göre yapıyorsa kafasına esen cezayı kesiyor.

Yayıncı kanallar da vergi öder gibi paylarına düşen cezayı ödüyor.

Ne şikayet etmekten vazgeçen var, ne ceza vermekten, ne programı yayınlamaktan.

"Madem şikayet edeceksin ne izliyorsun?" diye soran yok.

"Şikayet gelmese ceza kesilmeyecek miydi?" diye soran yok.

"Programdan kazandığını ceza olarak ödeyeceksen neden onu yayınlarsın?" diyen de yok.

Şikayet etmek için televizyon izlemek!

Bizde böyle.

Beğenmeyen ekran başına geçmesin!

Komedyenin komşularının mırnavları

Cem Yılmaz popüler ve medyatik bir ünlü olmanın bedelini ödüyor.

Olur olmaz şeylerle uğraşmak zorunda kalıyor.

Kendisini hakkında çıkan asılsız haberleri yalanlamak zorunda hissediyor.

Son olarak bazı internet sitelerinde stand-up ustasının komşularıyla besledikleri kediler yüzünden sorun yaşadığı ve olayın mahkemeye intikal ettiği iddia edilmiş.

Cem de "Masum kediler ve ben konulu uydurma haber için çok üzgünüm" demiş.

Bu vesileyle sosyal medyanın koca bir yalandan ibaret olduğu gerçeğinin net olarak farkına vardığını söylemiş.

Cem boşuna üzülmüş.

Kediler masum doğru.

Ama sosyal medyayı kullananlar masum değil.

Bunu anlaması için böyle uydurma bir haberin çıkmasına gerek yoktu.

Zekası ve uyanıklığı kimin ve neyin ne olduğunu çok iyi kavrayacak düzeyde.

Biz de bu sayede öğrenmiş olduk. Sosyal medya trollerinin son avı.

Komedyenin komşularının mırnavları!

Saraydaki komplo teorisi

İngiltere Kraliçesi 2’nci Elizabeth 90 yaşına geldi ve hala tahtı bırakmadı.

Oğlu Charles nerdeyse 70’ine geldi ve henüz kral olmanın tadını çıkartamadı.

İngiltere’de kraliçeler yaş haddinden emekliye ayrılamıyor olmalı.

Charles ancak annesi hayata gözlerini yumduğunda kral olabilecek.

Tahta oturmak için sabırsızlanmaya başlaması normal. Kraliçe önceki akşam uyku tutmayınca sarayda yürüyüşe çıkmış.

Özel güvenlik koridorda hırsız sandığı kraliçeyi az daha vuruyormuş.

Karşısındakinin Kraliçe 2’ci Elizabeth olduğunun son anda farkına varmış.

Kraliçe kazayla vurulup hayatını kaybetse oğlu Charles zan altında kalır mıydı?

"Kral olmak için daha fazla bekleyemedi gözü döndü annesini vurdurttu" derler miydi?

Milletin ağzı torba değil ki büzesin.

İngilizler de en az bizim kadar televizyon izlemeye meraklı.

‘TheTudors’ gibi entrikalarla dolu tarihi dizilerin etkisinde kalmış olabilirler.

"Prens Charles kral olmak için sonunda kraliçeyi vurdurttu!" diye düşünebilirler.

Bundan iyi bir saray komplo teorisi olabilir mi?

Yazının devamı...

Haberi sunmak ve haber olmamak

Asena Atalay bir kanalın magazin programında sunuculuk yapıyor. Eski eşi futbolcu Caner Erkin’in Şükran Ovalı ile olan evlilik haberini vermek istememiş. Herhalde bir zamanlar evli olduğu ve çocuğunun babası olan bir adamın başka biriyle dünya evine girmesini anons etmek hoşuna gitmedi.

Olabilir çok normal. Ama Asena’yı zor durumda bırakmayacak başka yöntemler vardı. Sıra söz konusu habere geldiğinde kenara çekilir ve bir başkası o haberi sunabilirdi. Ya da suratında hiçbir ifade olmaksızın kamera önünde durur bir dış ses Caner’in nikah haberini verirdi. Asena da daha sonra kaldığı yerden hiçbir şey olmamış gibi programını sunmaya devam edebilirdi.

Kimse de yadırgamazdı. Hem eski eşinin evlilik haberini sunmak aslında o kadar zor değil. Asıl zor olan eski eşinle evli olduğunda hakkında çıkan ihanet dedikodularından kendini sıyırabilmek.

Asena bunu zamanında çok başarılı bir şekilde yapmıştı. Popçu Berkay ile aşk yaşadığı haberlerini umursamamıştı. Bunu başaran bir kadın için eski eşinin evlilik haberini vermek çocuk oyuncağı olmalı.

To be or not to be. Olmak ya da olmamak. Haberi sunmak ve haber olmamak. Hayat uzun bir maraton artık önümüzdeki evlilik haberlerine bakacağız!

Aslıhan’ın içi çok dolu olmalı

Barcelonalı futbolcu Arda Turan o kadar medyatik oldu ki magazin haberlerinde isminin bir şekilde geçmediği gün yok gibi.

İnternette, sosyal medyada, yazılı ve görsel basında her yerde bir Arda haberi var.

Arda bundan bunalmışa benzemiyor. Magazin sayfalarını malzeme vermek için gezmelerine tam gaz devam ediyor.

Fırsat buldukça televizyona çıkıyor. Eskiden kambersiz düğün olmaz derlerdi artık Arda’sız düğün olmaz diyorlar. Yurt içinde veya dışında biraz tanınmış biri evleniyorsa Arda mutlaka katılıyor. Bir aralar sevgilisi için sinema salonu kapatırdı şimdi arkadaşları için hem sinema salonu hem de gece kulübü kapatıyor.

Bu arada Burcu Esmersoy, Ebru Şallı ve 1.5 yıl aşk yaşayıp 1.5 ay önce ayrıldığı eski aşkı Aslıhan Doğan da Arda’yla gündeme gelmek için birbirleriyle yarışıyor. Burcu geçmişte Arda ile sıkı fıkı arkadaşken haber oluyordu. Bir saat meselesi yüzünden araları açıldı şimdi dargınlıklarıyla gündeme geliyor.

Ebru Şallı, Arda ile olan samimi mesajlarıyla haber oldu. Hacker kurbanı olduğunu iddia etti. Hacker nedense sadece Arda ile olan muhabbetlerini yayınladı

Şimdi de Aslıhan Doğan uzun ve herhalde kendine göre anlamlı bana ise havuz problemi gibi bir yazı paylaşmış ve Arda’yı ihanetle suçlamış.

"Telefon karıştırmakla ömür geçmez" demiş. Aslıhan’ın içi çok dolu olmalı. Yoksa eminim o da biliyordur ki bu devirde hayat telefon karıştırmakla geçiyor.

Çünkü insanlar son derece meraklı oluyor ve ortalığı karıştırmayı seviyor.

Yalan mı Aslıhan?

Üzülme Birce senden güzelini bulamaz

Sarp Levendoğlu-Birce Akalay çiftine 2 yıl önce bir ödül töreninde rastlamıştım. Yanımdaki masada oturuyorlardı.

Birbirlerine çok yakışıyorlardı. İkisi de uzun boylu ve havalıydı. Birce gece boyunca yakışıklı eşinin gözünün içine bakıp yanağını okşayıp durdu. Birbirlerine aşık birbirlerini seven ideal bir çift görünümündeydiler.

Nazar değmiş olmalı. Üç yıllık evliliklerini bitirme kararı almışlar. Sarp’ın Datça’da kaçamak yaptığı ve yaşadığı aşklarla magazin sayfalarını süsleyen ünlü bir oyuncuyla aşk yaşadığı iddia ediliyor. Artık doğru mu değil mi bilemiyorum.

"Üzülme Birce senden güzelini senden daha çok onu seveni bulamaz" diyorum!

Yazının devamı...

Reytingi yok tarzı var

Medya Takip Merkezi 2016 yılında Türk televizyonlarında en çok izlenen dizi ve programların hangilerinin medyada en çok konuşulduğunun araştırmasını yapmış. Diziler arasında toplam 34 bin 471 haberle ‘Diriliş Ertuğrul’ zirveyi kapmış. ‘Kiralık Aşk’ ve ‘Kurtlar Vadisi’ onu takip etmiş.

Televizyon programları arasında ise toplamda 69 bin 212 haberle ‘Survivor’ birinci gelmiş. İkinci sırada ‘O ses Türkiye’ var. Üçüncü sırada ise toplam 15 bin 296 haberle ‘İşte Benim Stilim’ yer almış. Bu sonuçlara göre ekrandaki yarışmalar dizilerden daha çok konuşuluyor. Ancak işin ilginç tarafı çok konuşulmaları için reytinglerin iyi olması gerekmiyor. Örneğin ‘İşte Benim Stilim’ yarışması reytinglerde bir süredir yerlerde sürünüyor. Ama jürisindeki renkli ünlüler ve her an birbirleriyle kapışmak için tetikte bekleyen rekabetçi kızlardan oluşan yarışmacıları sayesinde medyada sık sık yer alıyor. İşler durgun gittiğinde hemen programın sesini duyuracak bir formül buluyorlar. Ya jürinin tatlısı Nur ‘Nurella’ Yerlitaş veya Kemal Doğulu gözyaşlarına boğuluyor. Ya da yarışmacı kızlar sırayla hunharca ve böğürerek ağlamaya başlıyor. Böylece ‘İşte Benim Stilim’ medyada kendinden söz ettirmeyi başarıyor. Bu da bir marifet sayılır. Reytingi yok, tarzı var!

Kim tutar seni Safiye Sultan

Safiye Soyman hayat arkadaşı Faik Öztürk ile yollarını ayırdıktan sonra konserlerine devam ediyor. Bir aylık bir Amerika turnesine çıkan ünlü sanatçı farklı kentlerde sahneye çıkmış. Safiye Hanım hem çalışmış hem de fırsat buldukça bol bol gezmiş, dolaşmış. Batman ve Süperman kostümlü iki gençle hatıra fotoğrafı çektirmiş. Elinde Amerikan bayrağı, gözünde güneş gözlüğü olan Özgürlük Heykeli kılığındaki biriyle New York caddelerinde poz vermiş.

Safiye Soyman, 13 yaşındayken görücü usulü evlenmiş, daktilo öğrenip sekreterlik yapmış, 6 yıl müzik korosunda çalışmış, 35 yaşında Maksim Gazinosu’nda sahneye çıkmış dişiyle tırnağıyla şöhret basamaklarını tırmanmış bir sanatçı. 17 yıllık hayat arkadaşı ve sahne partneri Faik Öztürk yanında olmadan da işini gayet güzel yapabiliyor. Kimseye ihtiyacı olmadığını gösteriyor. Yakında 56 yaşına girecek. Tek başına Amerika’yı sallıyor. Kim tutar seni Safiye Sultan?

Bir şişe gazoz koysaydık anlardık

Mahsun Kırmızıgül’ün yazıp, yönettiği ve oynadığı son filmi ‘Vezir Parmağı’ yakında gösterime giriyor. Filmin afişi oyuncular arasında ufak çapta bir krize neden olmuş. Geniş oyuncu kadrosu nedeniyle Yeşilçam’ın efsane oyuncularından Nuri Alço’nun adı afişte yer almamış. Nuri Bey haklı olarak bu duruma çok bozulmuş. Mahsun işi başından aşkın olduğu için düşünememiş olmalı. Diğerlerini bilemem ama. Madem Nuri Alço’nun ismini afişte yazacak yer kalmadı. Bir şişe gazoz koysaydı anlardık!

Yazının devamı...

Barcelona’daki Bayrampaşalı Arda

Aslıhan Doğan, Arda Turan ile 2 yıl süren ilişkisinin bitiminin nedenini ünlü futbolcunun İspanya’daki ev ortamına uyum sağlayamadığına bağlamış.

Bana pek mantıklı bir açıklama olarak gelmedi.

Arda’nın Barcelona’daki ev ortamının Bayrampaşa’daki ev ortamından fazla bir farkı yoktur.

“Kişiyi mahalleden çıkartabilirsiniz ama mahalleyi kişinin içinden çıkartamazsınız” diye çok doğru bir söylem vardır.

İnsanlar nerde olurlarsa olsunlar, imkanları ne kadar gelişirse gelişsin, yetiştikleri ortamda alıştıkları tarzdaki hayatı sürmeye devam eder.

Arda artık iyi para kazanıyor.

Uluslararası bir şöhrete sahip.

Barcelona’daki malikanesi Bayrampaşa’daki evinden çok daha büyük, çok daha lüks ve çok daha konforlu olabilir.

Gönlü ne dilerse alabilecek durumda olabilir.

Ama Arda yine bildiğimiz Bayrampaşalı mütevazi ve cana yakın Arda.

Hayat stili değişmiş, zevkleri pahalılaşmış olabilir ama huyu değişmedi.

Şöhret ve para onu şımartmadı.

Yine eskisi gibi zamanını sürekli kendi arkadaş grubuyla geçirmeyi seviyor.

Aslıhan, İspanya’daki ev ortamına uyum sağlayamadığını söylediğinde Barcelona’da değil “Barcelona’daki Bayrampaşalı Arda ile yapamadım” demek istiyor!

Soccer Survivor

Acun Ilıcalı yeni Survivor yarışmacılarının arasında eski futbolcu Serhat Akın’ın da olacağını müjdelemiş.

Ne güzel. Biz de ‘Serhat Akın acaba nerde, ne yapıyor?’ diye merak ediyorduk.

Sevgili Acun’un futbola olan düşkünlüğünü bilmeyen yok.

Etrafında hep birbirinden ünlü eski ve yeni futbolcular var.

Pascal Nouma, Ahmet Dursun, Ümit Karan, İbrahim Yattara gibi bir zamanlar yeşil sahalarda fırtına gibi esen topçular bundan önceki Survivor’larda boy göstermişti.

Bence Acun yarışmacıları ‘Ünlüler’ ile ‘Gönüllüler’ diye iki gruba ayırmayı bırakıp, artık yepyeni bir format yaratmalı.

Kadın erkek katılanların hepsi futbolcu olmalı.

Onları da isterse ‘Profesyonel’ ve ‘Amatör’ diye iki gruba ayırabilir.

Sonra da ‘Soccer Survivor’ diye tüm dünya televizyonlarına satabilir.

Fikir benimdir.

Komisyonumu isterim!

Tarkan konseri yılbaşı gecesi için değildi

Tarkan, 600 bin TL karşılığı yılbaşı gecesi bir televizyon kanalı için konser verdi.

Tarkan’ın Türk Sanat Müziği’nden oluşan repertuvarı muhteşemdi.

Megastarın performansı ve parçaları yorumlayış şekli mükemmeldi.

Ancak ekran başındaki izleyici ‘O Ses Türkiye’ programında ilk kez şarkıcı kimliğiyle karşılarına çıkan medyatik ünlüleri Tarkan’a tercih etti.

Hakem Cüneyt Çakır, futbolcular Burak Yılmaz, Emre Belözoğlu şarkılarıyla, gönüllü şovmen Arda Turan da sempatik sahne performansıyla göz doldurdu.

Gecenin sonunda Tarkan konseri reytinglerde bekleneni vermedi.

Nedeni aslında çok önceden belliydi.

Tarkan konseri yılbaşı gecesi için değildi!

Yazının devamı...

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.