Serçe Sarayı başlarken Kardeş Payı cumartesiye alındı. Oysa perşembe akşamları 75 dakika ekrana gelmesine rağmen çok yüksek reytinglere imza atıyordu. Zaten yerini değiştirmek doğru değildi. Cumartesi Kardeş Payı için yanlış gündü. Çünkü dizinin kitlesi o akşam ekran karşısında olmuyor. Üstelik perşembe akşamı ekrana gelen Serçe Sarayı, Kardeş Payı’nın aldığı reytinglere yaklaşamadı bile… Neyse ki, Star TV yanlıştan dönmüş. Kardeş Payı, kendi günü ve saatine dönüyor. Yeniden perşembe akşamları ekrana gelecek. Bu arada Kardeş Payı sevenlere de küçük bir öneri: Dizinize sahip çıkın! Ulan İstanbul ve Beş Kardeş’in başına gelen son, Kardeş Payı’na da gelmesin. Ekranda kaliteli bir mizah içeriğini izleme hakkınızı savunun! Sürenin değil içeriğin de reyting getirdiğini gösteren bir işin izleyicisi olarak arkasında durun!Yer gök gençlik dizisi olacakNisan kapıda, yaz yaklaşıyor! Diziler sezon finaline hazırlanırken televizyonlar yeni yaz projelerinin peşinde… Çünkü Ramazan ayı bu sene de yaza denk geliyor. Geçen sene yazın başlayan dizilerin sezona devam etmesi ve izlenme oranının yüksek olması televizyonlara umut verdi. O nedenle bu yaz daha fazla dizi ekrana “merhaba” diyecek. Yazın hem düşük bütçeli, hem de gençlik dizileri izlendiği için yapımcılar şu anda rotasını bu yöne kaydırdı. Şu anda tam olarak sayı veremem ama neredeyse her yapımcı yaz için bir proje hazırlıyor. Benim duyduğum 10 proje var. Eminim daha fazla olacaktır. Bunun başka bir anlamı daha var. Yepyeni yüzler kazanacağız. Çünkü bilindik isimler eylül sezonu için bekliyor olacak. Adını bilmediğimiz genç yetenekler için kaçırılmayacak fırsat başlıyor. Çünkü yer gök gençlik dizisi olacak.Kara Kutu da perşembeSenaryosunu Ercan Mehmet Erdem’in kaleme aldığı, Serdar Akar’ın yönetmen koltuğuna oturduğu, Orhan Kılıç, Deniz Uğur, Hazım Körmükçü ve Sümeyra Koç’un başrolünü üstlendiği Kara Kutu salı akşamı ekrana geliyordu. Ancak Kanal D dizinin gününü ve saatini değiştirdi. Kara Kutu, bundan sonra perşembe akşamları Kurtlar Vadisi’nin ardından yani 23.15’te ekrana gelecek.
Neredeyse üç sezondur reyting listesinin ilk 5’ine pazartesi akşamalrı Kanal D giremiyor. Önce Survivor ve Karadayı’ya karşı yenildi. Daha sonra ise Paramparça alt üst etti Kanal D’yi… Son olarak Beş Kardeş’le de istenilen başarıya ulaşamayınca son çare olarak altın yumurtlayan Ben Bilmem Eşim Bilir kurtarıcı olarak yetişti. İlker Ayrık’ın sunduğu yarışma zaten yılbaşı gecesi ünlülerin katılımıyla yüksek bir reytinge imza atmıştı. Pazartesi akşamı da Ben Bilmem Eşim Bilir Ünlüler olarak görücüye çıktı. Safiye ve Faik çiftine karşı, Uraz-Melis Kaygılaroğlu yarıştı. Kazanan Uraz-Melis Kaygılaroğlu oldu. Ama yarışma oyunlarında Safiye ve Faik çifti izleyenleri gülmekten kırıp geçirdi. Bu eğlenceli şov Kanal D’yi ilk 4’e soktu. Önümüzdeki haftalarda daha da dikkat çekecektir. Ünlülerin hayatını merak eden bir toplumuz. Aynı hikâyeleri izlemekten sıkıldığımız aşikâr. Üstelik yaz geliyor, seçim var, dolar yükselişte… Kriz kapıda, dertler arttı. Gülmek ve eğlenmek isteyen bir toplumla karşı karşıyayız. Ekranda ünlülerin o tuhaf hallere girmesi de ilgi çekiyor. Çünkü onların da ulaşılmaz değil, sıradan insan olduklarıyla yüzleşiyoruz. Kanal D daha popüler isimleri yarışmaya katarsa reytingi daha da artacak ve pazartesi akşamlarında reytingini yükseltecektir.SURVIVOR kızışmaya başladıSalı akşamı yarışmadan elenen Seda oldu. Elenirken de Hilmicem’i eleştirdi. Ünlüler-Gönüllüler yarışının kazananı kim olacak merakla bekler oldum. Şampiyonlar ve iddialıların yarışında herkesin bir başka yüzünü görüyoruz. Bence bu yarışmanın en hırslıları kadınlar. Serenay, Merve Oflaz, Merve Aydın, Sahra, Begüm, Berna’nın savaşı çok dikkat çekici. Bundan sonra daha da kızışacak bir Survivor izleyeceğiz. Demedi demeyin…İsmail Demirci Serçe Sarayı’ndaSON olarak rol aldığı Reaksiyon dizisinde dikkatleri üzerineçekti İsmail Demirci. Tekin Komiser bugün Serçe Sarayı dizisinde Ramazan olarak karşımıza çıkacak. Oyunculuğu, aurası sağlam biridir İsmail. Bugüne kadar daha çok erkek işlerinde izledik. Ama Serçe Sarayı’nda da farkını ortaya koyacaktır.
NTC-Mehmet Yiğit Alp’in yapımcılığını, Filiz Gülmez Pakman’ın yönetmenliğini, Kutsi ve Deniz Baysal’ın başrolünü üstlendiği Beyaz Yalan dizisi pazartesi akşamı ilk bölümüyle görücüye çıktı. Ben perşembe özel gösteriminde izledim ve duygusunu sevdim. Bunu pazartesi yazımda kaleme almıştım. 140 dakikalık bölümün en büyük sorunu bence süresiydi. Fakat ona artık bir şey diyemiyoruz. Çünkü şimdi bütün diziler uzun. Herkes rakibinden izleyici almak için süre uzatıyor. Senaryo Mayıs gurubuna ait. Ellerine sağlık! Ben izlerken hiç sıkılmadım. Bunu başarmak zor. Çünkü ritmi, duygusu, dramı vardı. Hatta durum komedileriyle işi bambaşka bir boyuta taşımıştı. Kendimi merak duygusunun peşinde koşarken, bir anda kahkahalar içinde bulduğum anlar oldu.Kutsi uyusun!Rejide estetik kaygının daha fazla olmasını beklerdim. Sanat ve kostümde zengin ailede ve Alara’da daha gerçekçi ve estetik dokunuşlar görmeyi istedim. Ama ritmi ve takip duygusu yüksekti. Oyunculuklara gelirsek; ben Deniz Baysal bu kadar zor bir rolün altından kalkabilir mi diye endişeliydim. Çünkü hem şımarık, sosyetik Alara, hem de masum Melek olacaktı. Dizinin ilk bir saatinde Melek halini çok başarılı buldum ama Alara’nın artikülasyonu rahatsız ediciydi. Ama Melek ve Alara’nın buluştuğu sahnelerde çok eğlendim. Deniz adeta depar attı. Kutsi’yi ilk bölümde az gördük ama Melek’le aralarındaki aşkı merak eder oldum. Bir de lütfen uyusun. Albüm sürecinde diziye başladı, çok yoğundu ama gözleri kıpkırmızıydı. Ege Aydan yine muhteşemdi. Ama dizinin sonucu kötü geldi? Tüm Kişiler’de 1.89 reytingle 30’uncu, AB’de 1.51’le 28’inci oldu. Bunu asla hak metmediğini söyleyebilirim. Evet, hataları vardı ama bol tekrar, tanıtım çalışması ve gün değişikliğiyle bu dizi yükselir. Çünkü mayası sağlam!
Bu akşam saat 20.00’de Show TV’de başlayacak olan, Kutsi ve Deniz Baysal’ın başrollerini oynadığıBeyaz Yalan dizisinin perşembe akşamı özel gösterimine katıldım. Dizinin detaylarınıÇarşamba yazacağım. Çünkü yayınlanmamışbir yapımı eleştirmeyi doğru bulmuyorum. Ama size önden küçücük bir tüyo verebilirim. Deniz Baysal’ı dizinin sonuna kadar izleyin. Rolü aldığı noktadan bambaşka bir yere getiriyor. Dizinin senaryosu heyecan ve merak duygusunu taşıyor. 140 dakikayı bir sinema salonunda sıkılmadan izlediğimi itiraf etmeliyim. Kısacası ortaya duygusu yüksek bir iş çıkmış. Ama detaylıca Çarşamba yazacağım.Ulan İstanbul final yapıyorNe çok heveslenmiştim Ulan İstanbul internete geçtiğinde… Sonuna kadar arkasında olmaya da söz vermiştim. Elimden geleni de yaptım ama olmadı. Ücretsiz yayınlanan bölümler 1.5 milyon kişi tarafından tıklanırken, 1.99 TL olunca ne yazık ki olmadı. Bu akşam www.kanald.com.tr’de son kez Ulan İstanbul’u tıklayacağız. Sonrası mı? Ulan İstanbul sinema filmi oluyor. Yaren’i, Karlos’u, Ferdi’yi, Derya’yı, Kandemir’i, Bahadır’ı, Şehriban’ı, Ceyhun’u, Hayati’yi, Maşuka’yı, Tuncer’i, Cemile’yi, Gıyaseddin’i ve Servet Abi’yi özleyeceğiz. Ama kışa doğru filmde kavuşacağız. Bu akşam veda eden Ulan İstanbul’un senaristi Uğraş Güneş, yönetmeni Murat Onbul, yapımcısı Ayşe Durmaz, tüm oyuncuları ve teknik ekibin emeğine sağlık! Bize Ulan İstanbul seni yeneceğim umudunu verdiler. Her ne kadar sonunda yenilse de!Racon Ailem İçin’den final haberi geldiBaşrollerini Mehmet Aslantuğ, Hande Doğandemir, Sezin Akbaşoğulları, Seçkin Özdemir, Barış Arduç ve Tomris İncer’in paylaştığı Racon Ailem İçin dizisi haftaya yani 4’üncü bölümünde final yapıyor. Dizi, ne yazık ki yanlış zamanda başladı. Hataları da vardı ama yazık oldu. Umarım bundan sonra ekrana çıkan işlerin zamanlaması, senaryosu ve rejisiyle planlanmış bir iş izleriz. Yoksa hem bu kadar bekleyen oyunculara, hem de iyi oyuncuları izlemek için bekleyen izleyiciye haksızlık oluyor.
Behzat Ç. döneminde tanıştığım ve tiyatroyla bağını yakından takip ettiğim bir isim Erdal Beşikçioğlu. 5 yılda iki tiyatro kuruşuna şahit oldum. Devlet Tiyatroları’nda oynadığı Bir Delinin Hatıra Defteri zaten muazzamdı. Ama o durmadı. Stüdyo Cer’de Hayvan Çiftliği’ni ve Mojo’yu sahneye koydu. Orayı kapattıktan sonra geçtiğimiz yıl Tatbikat Sahnesi’ni kurdu. Mezarsız Ölüler’i hem yönetti, hem de oynadı. Marquis De Sade “Quills” arkasından geldi. Bu sezon Woyzeck Masalı-Bir Rock Müzikali’ni sahneledi. Ama asıl sürpriz Devlet Tiyatroları’ndan emekli olan Beşikçioğlu’nun Bir Delinin Hatıra Defteri’ni Tatbikat Sahnesi’ne taşıması oldu. Şu anda Ankara’da bu dört oyun sahneleniyor. Gelelim, İstanbul’u ilgilendiren habere… Beşikçioğlu, Reaksiyon dizisinin çekimleri sırasında boş durmamış ve İstanbul’da sahne aramış. Nispetiye Caddesi’nde bulduğu yeri sahneye çevirmek için inşaata girmiş. Bir yandan Ankara’da oyun koyan, diğer taraftan İstanbul’daki sahnenin inşaatıyla ilgilenen Beşikçioğlu, perşembe akşamı Tatbikat Sahnesi İstanbul’u görücüye çıkardı. Bir Delinin Hatıra Defteri prömiyeriyle açılış yaptı.Biletler çoktan tükenmiş Oyun yıllardır kapalı gişe oynuyor. Ben şanslı azınlıktanım, iki kez izleme fırsatım olmuştu. Ama perşembe akşamı pek çok kişi de bu şansa ulaştı. Oyundan çıkınca kelimenin tam anlamıyla dumur oluyorsunuz. Herkesin yüzünde o ifade vardı. Oyunun ardından bir after party yapıldı. Kaan Urgancıoğlu’nun organizasyonunu üstlendiği, Emre Koca’nın DJ’lik yaptığı parti de çok keyifli geçti. Bir Delinin Hatıra Defteri Tatbikat Sahnesi İstanbul’da yani Nispetiye Caddesi No: 14’te 23-24-26-27-30-31 Mart ve 3-4 Nisan’da sahnelenecek. Biletler çoktan tükenmiş. Çünkü bu oyunu herkes yıllardır bekliyordu. Ama siz yine de takipçisi olun. Belki bir bilet yakalarsınız. www.tatbikatsahnesi.com’dan da takip edebilirsiniz. 17 Nisan’da da Nihal Yalçın’ın oynadığı Antabus “Merhaba” diyecek. Ezcümle; Erdal Beşikçioğlu tam bir deli. Onu tanıdığımdan beri hep aynı şeyi söylüyorum. Dizi yapsa da tiyatrodan hiç vazgeçmiyor. Çünkü içindeki çocuk hiç büyümüyor. İyi ki, hep çocuk kalmayı seçtin Beşikçioğlu ve bu ülkede umudunu kaybetmişleri yani bizleri sanatla iyileştirmeye çalışıyorsun. Tüm ekibin eline, emeğine sağlık. İstanbul’a hoşgeldin Tatbikat Sahnesi… İnşallah, herkesi yutan bu İstanbul’u sen yeneceksin!
Ulan İstanbul dizisinin Karlos’u yani Erkan Kolçak Köstendil, önceki akşam Kadıköy Sahne’de Sing Up gösterisine imza attı. Biraz stand up, biraz şarkı söylemeli gecede Erkan bizi hem güldürdü, hem geçmişe götürdü, hem de söylediği şarkılarla kulağımızın pasını sildi. Son cümleyi klişe olsun diye yazdım. Zira Erkan’ın kulağımızın pasını silecek bir sesi yok. Ama orkestrası ve sahne enerjisi, sempatisi o kadar yüksek ki, pek çok canlı performans yapan ismi cebinden çıkarır. Gelelim, gecenin detaylarına… Erkan sahneye çıktığında Beyaz Show’da canlı söylediği Yanarım şarkısını dinletti. Hatırlarsanız, o performans korkunçtu. “Bu performansı izlemeyen var mı?” diye sordu. Sadece iki kişi izlememişti. “Öyleyse burada ne işiniz var?” diye sordu. Gece boyunca anılarını anlattı ve Müzeyyen Senar, Zeki Müren dinleyen bir toplumun müzikte nasıl bu hale geldiğini kendisiyle de dalga geçerek vurguladı.Sezen’le şarkı söylediSahnede Sezen adını verdiği bir Serçe marka arabanın minyatürü vardı. Yıllar önce Antalya’ya gitmek için yola çıktığını ve kendisini Olimpos Dağı’nda bulduğunu söyledi. İşte o yolculuğun hikâyesini de şarkılara döktü. Önce sağ arka koltuktaki arkadaşının hissettirdiklerini anlattı ve onun Orhan Gencebay olduğunu açıkladı. Orhan Baba’nın şarkılarını söyledi. Ardından sol arka koltukta oturan dostunu açıklayıp Erkin Koray’la sahneyi coşturdu. Sağ ön koltuktaki dostum dediği ise Müslüm Gürses’ti. Müslüm Gürses şarkılarıyla dinleyicileri mest etti. Otostopçuları da unutmamıştı. 90’lara damgasını vuran pop şarkılarından bir potpori yaptı. Sign Up’ın ikinci bölümünde ise “90’lar bana şarkı yapmanın çok kolay olduğunu gösterdi. Bir nakarat bulunca devamı geliyor. Biraz da kendi şarkılarım” diyerek yaptığı şarkıları söyledi. Bu bölüme lansman adını verdi. Son olarak Yanarım şarkısını söyledi. Şebnem Bozoklu, Kocan Kadar Konuş filminin galasına katıldığı için gösteriye gelmedi. O nedenle Yanarım’ı tek başına söyledi. Zaten biliyorsunuzdur, Yanarım Erkan Kolçak Köstendil’in şarkısı…Dilimize pelesenk olduGecenin finali aslında çok vurucuydu. Yanarım’la sahneden ayrılıyordu ama “Bir daha” diye çığlıklar yükselince tekrar “Müzeyyen Senar dinleyerek büyümüş bir toplumdan bu hale geldik. Düşünün bana bile albüm teklifleri geliyor” dedi ve ekranda bir video başladı. Youtube’da Yanarım’ı söyleyenlerden kurgulanmış video Ebru Gündeş’in Yanarım söylemesine kadar gitti. Kısacası Erkan Kolçak Köstendil bize gece boyu hem popülerliğe kapıldığımızı hatırlattı, hem zevksiz olduğumuzu, hem de ruhumuzun arabesk olduğunu… Olimpos tatilinde yaptığı şarkının 7’den 70’e tüm Türkiye’nin diline pelesenk oluş hikâyesi bana “Toplumunu iyi tanır, duygunu, emeğini ve heyecanını ortaya koyarsan hiçbir şey karşılıksız kalmaz” dedirtti.Başarı öyküsünü dinledikBu arada Sing Up adı da çalıntı çıkmış. Bu adı bilmeden koyduklarını söyleyen Köstendil, Sing Up’ın çocuklara şarkı söylemeyi öğreten bir sivil toplum hareketi olduğunu sonradan öğrendiklerini açıkladı. Bir proje hazırladığını ve Tegv’e sunacağını da söyledi. Kısacası Bursa’da büyüyen, Bursaspor’da kalecilik yapan, Mimar Sinan Üniversitesi oyunculuk bölümünden mezun olan, yıllarca rolünü arayan, bu arada cast direktörlüğü yapıp rejide çalışan, tiyatroda ses getiren ama ekranda geç keşfedilen Erkan Kolçak Köstendil’in samimi bir başarı öyküsünü izledik sahnede… Sing Up projesinin devam edecek. Hem eğlenmek, hem de “Ne yapıyorum ben” demek için izleyin…
Salı akşamları listenin ilk iki sırasını Survivor All Star ve Aşk Yeniden parselledi. Bu haftaya kadar Aşk Yeniden zirvedeydi. Ancak salı akşamı Survivor All Star zirveye yerleşti. Ahmet Dursun’un elenmesi Aşk Yeniden’in tatilini geride bıraktı. Bence Derin Şevket’in bu bölümde az yer alması etkili oldu. Zeynep ve Fatih’in aşkı dikkat çekiyor ama dizinin diğer büyük çatışması Derin Şevket olduğunda sahneler büyüyor. Şimdi Aşk Yeniden ve Survivor savaşı başlar. Bundan sonra ilk iki sıranın yarışına şahit olacağız. Racon ve Kara Kutu geçtiğimiz hafta başladı. Kara Kutu Racon’a göre daha yüksek reyting aldı almasına ama sanırım iki dizi birbirini yedi. Özellikle Racon Ailem İçin ikinci bölümünde Tüm Kişiler’de 1.22 reytingle 47’nci, AB’de 1.24 reytingle 37’nci oldu. Ne yazık ki, tutmadı. Kara Kutu’nun durumu daha iyi ama yeterli değil! Tüm Kişiler’de 3.16’yla 16’ncı, AB’de 2.75 reytingle 12’nci oldu. Kanal D ve ATV için bu reytingler yetmez. Kaderimin Yazıldığı Gün düşüşe geçti. Bu hafta 6.26 reytingle Tüm Kişiler’de 4’üncü, AB’de 5.21’le 5’inci oldu. Filinta yerini koruyor. Sanırım bu Salı en büyük hareketi yeni başlayan Ayrılsak da Beraberiz yaptı.Ayrılsak da Beraberiz olmuş 19.30’da TV8’de başlayan, 60 dakikalık Ayrılsak da Beraberiz yeni oyuncu kadrosuyla hiç beklenmedik bir giriş yaptı salı akşamına… Dizi Tüm Kişiler’de 2.56 reytingle 23’üncü, AB’de 2.64’le 15’inci oldu. Hem yayınlandığı saat, hem de kanal adına bence başarı bu reytinge ulaşmak… Mete Horozoğlu, Algı Eke, Hatice Aslan, Suzan Kardeş, Bülent Şakrak ve Deniz Oral’ın rol aldığı dizinin altından yeni kadro kalkmıştı. Çünkü efsane haline gelmiş bir Ayrılsak da Beraberiz var önümüzde… İster istemez kıyasladık. Eskiden daha absürt bir oyunculuk izlerken bu kez daha minimal bir tercih yapılmıştı. Algı Eke’yi zaten çok beğenirim. Berna olarak ilerleyen bölümlerde çok daha iyi olacağına eminim. Mete Horozoğlu’nu sonunda komedide izlediğim için mutluyum.Nuran’sız ‘O Hayat Benİm’ olur mu?Tartışmasız O Hayat Benim dizisinin en dikkat çeken, en çok emek veren isimlerinin başında geliyor Yeşim Ceren Bozoğlu. Nuran karakterine canını, kanını verdi. Bunun aksini kimse söyleyemez. Zaten onun bu emeği izleyici gözünde karşılıksız kalmadı. Herkes Nuran’ın kötülüğünü, değişimini ve oyunculuğunu konuştu. Yeşim Ceren Bozoğlu, geçtiğimiz gün bir twit attı. Orada “#OHayatBenim de Nuran gider, kavga biter. Kanımı canımı verdim, siz de gördünüz, izlediniz. Ne çok sevdiniz, ne güzel söylediniz. Allah razı olsun” yazdı. Şimdi diziden ayrılıyor. Ama Türk televizyon tarihinin kötülükler kraliçesini yarattığı için onun emeğine sağlık! Umarım gönüllü bir ayrılıştır. Çünkü benim için Nuran’sız O Hayat Benim olmaz. Çünkü o hayatın çalınmasının başrolü Nuran…
Pazar günü Acil Servis’ten Acil Aşk Aranıyor dizisine dönüşen yapımın nasıl bir sonuç vereceğini merakla beklediğimi yazmıştım. NSonucuna sonra bakacağız ama iki haftada tür, oyuncu, senarist ve isim değişikliğine giden bir dizi için sektörel olarak baktığımızda iyi kotarılmıştı. Ama izleyici olarak bizi ne kadar sürede değiştirildiği ilgilendirmiyor. Yeni katılan Duygu Yetiş’in enerjisini sevdim ama dizinin ilk bölümü fazla zorlama tesadüflere ve sakarlıklara gebeydi. Yani biz bir bölümde Sinan ve Nisan’ın tanışmasını, kavga etmesini, Nisan’ın onlarca sakarlığını, patavatsızlığını, hayat kurtarmasını, Sinan’ın Nevinde kalmasını, Sinan’dan hoşlanmasını, Sinan’ın ona iki günde hayır diyemez hale gelişini ve yetmiyormuş gibi bir de maskeli balo izledik. Herkesin tanıdığı Nisan’ı bir tek Sinan’ın tanımaması ve kompliman yapması da hiç inandırıcı değildi. Oyuncular işe inanmış, hepsi ruhunu koymuştu. Ezcümle, senaryo ve reji zorlama komedi arayışını durum komedisine yatırırsa daha doğal bir iş izleriz. Dizi pazar akşamı ekrana gelen ilk bölümünde Tüm Kişiler’de 3.27 reytingle 11’inci, AB’de 2.71’le 14’üncü ve ABC1’de 3.44’le 11’inci oldu. Acil Servis, 3 Şubat Salı akşamı başladığında ortalama bir reyting daha düşük almıştı. Ben dizinin Acil Servis halini daha çok sevmiştim ama bu hali eğlenceli olmuş. Demek ki, komedi Nizleme isteği daha fazla. İyi senaryo ve tanıtımla iş yükselebilir.Gelibolu ilk kez Türkiye’de yayında!Gelibolu Yarımadası’nda yaşanan Çanakkale Zaferi’nin 100’üncü yıl anısına yapılan ve Avustralya kanalı Foxtel’de “Deadline Gallipoli” adıyla ile yayınlanmaya başlayan dizinin ilk bölümü 9 Mart Pazartesi Avustralya’da görücüye çıktı. Türkiye’de de bugün yani 18 Mart’ta ilk kez TV2’de Gelibolu adıyla ekrana gelecek. 7 bölümlük mini dizi olan Gelibolu, tarihi gerçeklerle yaşanan insanın dramını izleyiciye sunuyor.Beş Kardeş’e haziranda devamBunun böyle olacağı belliydi. Ne yazık ki, pazartesi akşamları iyi reyting alması zordu. Çünkü naif bir iş Beş Kardeş, farklı bir kafası, bir derdi var. Büyük sorunların peşinde koşmuyor. Sıradan insanların küçük dertlerini konu ediniyor. Ama rakipleriyle baş edemedi. Kanal D, diziyi yayından kaldırmadı fakat yaza erteledi. Haziran ayında yeni bölümleriyle ekrana gelecek Beş Kardeş. Ben kesinlikle izlemeye devam edeceğim. Umarım yazın izleyicisine kavuşur. Çünkü harcanmayacak kadar güzel iş Beş Kardeş.