Dün dizilerde artık yeni yüzler görmek istediğimizi yazmıştım ve 11 kadın oyuncuyu bu sezon ekranda görmeyi dilediğimi belirtmiştim. Bugün erkeklerle devam ediyorum. Ali Seyitoğlu... Geçtiğimiz yıl Alman dizisi Mordkommission dizisinde rol aldı. Gençlik dizisinde çok rahat oynayabilir. Selahattin Töz, yakinen tanıdığım ve mutlaka iyi bir karakterle ekranda olması gereken bir oyuncu. Kaan Songün, tiyatroda izledim onu. Sesine de epey aşinayız. Ama ekranda da mutlaka arz-ı endam etmesi gereken bir isim. Aykut İğdeli, farklı bir yüz. Hem gençlik, hem de mahalle dizilerinde çok rahat oynayabilir. Can Tunalı’yı Kara Kutu’da ilk kez izledik. İki bölüm konuk oyuncu oldu. Ama ekran enerjisi sağlam.11 erkek oyuncuOlgun Toker’e Benim Adım Gültepe’de bayılmıştım. Umarım yeni sezonda köpürtebileceği sağlam bir karakterle onu izleriz. Necati Kutlu, neden ekranda değil ben şaşkınım. Onu sahnede izleyen herkes eminim benimle aynı fikre sahip olur. Tuna Kırlı’yı Ulan İstanbul dizisinde konuk oyuncu olarak izledik. Değişik ve komediye yakışır bir yüzü var. Yiğitcan Ergin Racon dizisinde karşımıza çıktı. Tartışmasız gençlik dizisinde yer alabilir. Can Kurşunlu, bugüne kadar sadece reklamlarda izledik ama komedi enerjisiyle değerlendirilmesi gereken bir isim. Gökay Müftüoğlu, birkaç dizide görüldü ama potansiyelini görmek için bir de komedide bakmak lazım derim. Dün ve bugün izlediğim, tanıştığım ve enerjilerini sevdiğim çok tanınmayan oyuncuları yeni dizilere önerdim. Umarım, bu isimleri yeni dönemde ekranda izleriz.

Şu sıralar herkes yeni dizi hazırlığında… Birkaç tanesini de ben zaten yazdım. Ama hep aynı yüzleri görmekten sıkıldık. Memleket oyuncu kaynıyor. Biraz tiyatroya ya da filmlere bakarsanız yeni yetenekler keşfedebilirsiniz. Ben bu hafta yeni yüzlerle tanıştım. O nedenle bugün ve yarın o yeni yüzleri sizlere önereceğim. Duygu Serin… Bugüne kadar hiç dizide oynamamış. Konservatuvar mezunu. Kısa filmleri ve tiyatro oyunları var. Çok rahat bir gençlik dizisinde rol alabilir. Özgül Sağdıç, bugüne kadar pek çok dizide rol almış. Benim hatırladığım Tek Türkiye’de Berfin karakterine hayat veriyordu. Enerjisi çok yüksek ve iyi bir rolde tuttuğunu koparır. Sibel Akdeniz, şu sıralar enerjisine hayran kaldığım ve yeni tanıştığım bir oyuncu. Hacettepe Mezunu. İnanılmaz dişi. En son Kurtlar Vadisi’nde rol aldı. Bana kalırsa, onda Deniz Çakır enerjisi var. İyiyi de, kötüyü de şahane oynar.11 kadın oyuncuEcem Çalık, ödüllü oyuncu. Onu en son Aramızda Kalsın’da izledik. O da özellikle gençlik dizilerinde önemli karakterlerin altından kalkar. Canan Atalay, henüz dizide rol almamış yepyeni bir yüz. Onunda oyunları ve filmi var. Şirin Kılavuz, inanılmaz yüksek enerjisi olan adı gibi şirin bir oyuncu. Ben kendisini sahnede izlediğim için söylüyorum, bugüne kadar ekranda neredeyse olmaması kayıp. Gizem Akman, Geniş Aile’yle hayatımıza girdi ve Kayıp’ta son kez yüzünü gösterdi. Tartışmasız bir gençlik dizisinde yer almalı. Roksen Lülü ve Ebru Süren çok farklı bir yüzler. Mutlaka ekranda olmalılar. Özge Çelik, en son Kolej Günlüğü’nde izlediğimiz genç bir oyuncu. Onda bir gençlik dizisinde başrol olabilecek ışık var. Burcu Binici, Bir Bulut Olsam, Sensiz Yaşayamam ve 6 Mantı’da rol aldı. Buyrun, size 11 kadın oyuncu. Yarın erkekleri yazacağım.

Malum sezonu ağır geçirdik. Eylülde başlayan hiçbir dizi devam etmedi. Yapımcılar ve kanallar isyanda. Herkesin dilinde ortada iyi bir senaryo olmadığı var. Belki de ortada iyi senaryolar vardır ama daha yüzüne bakılmadan kenara atılan senaryolar arasındadır. Kim bilir! Velev ki ortada iyi bir senaryo var, onu da mahvetmeyi bilir bizim dizi sektörü. Nasıl mı? Bir insan evladı haftada 140 dakika dizi nasıl yazabilir? Bu neredeyse hiç uyumaması, evden ya da ofisten dışarı çıkmaması, kimseyle görüşmemesi ve hiç beslenmemesi anlamına geliyor. Yani kendi benzinini kısa sürede tüketmek zorunda kalıyor senaristler… Bence bu sektörün en büyük sorunlarından biri bu. Eğer sürelere müdahale edilmezse daha çok dizinin batışını göreceğiz. Kısacası sektör kendi ayağına sıkıyor.Gençlerin önünü açın!Bu kötü tabloda beni çok mutlu eden bir gelişme var. Bu sezon iki senarist kazandı Türk dizi sektörü. İlki, Ulan İstanbul’u kaleme alan Uğraş Güneş. Başka bir kafası, sağlam bir mizah anlayışı var. En önemlisi yazdığı karakterlerin vicdanı var. Kıvrak zekâsını keskin kalemiyle harmanladı ve sektörün en zor döneminde 39 bölüm komedi dizisi yazdı. Yetmedi, internette dizisi yayınlanan ilk senarist oldu. Helal olsun! Umarım Uğraş’ın kıymetini bilir sektör ama onu da tüketmezler. Son zamanlarda en çok etkilendiğim diğer senarist Poyraz Karayel’i kaleme alan Ethem Özışık. Özellikle geçen hafta yayınlanan bölümdeki mahkeme sahnesine bayıldım. Eline, emeğine sağlık Özışık. Ayrıca hem polisiye, hem baba-oğul, hem baba-kız, hem romantik komediyi harmanlamayı başarıyor. Üstelik bunu yaparken kaleminden taviz vermiyor. Ey dizi sektörü, bu iki kalemi ciddiye alın. Bir de yeni yeteneklerle dolu Türkiye… Yeter ki, gençlerin önünü açın. Fikrini beğendiğiniz isimlere yatırım yapın. Belki de bu kısır döngüden kurtulmak için sizin de sektörden kazandığınızı sektöre yatırmanız gerekiyordur.Heredot Cevdet bugün başlıyor Ekmek Teknesi dizisinin efsanevi karakteriydi Heredot Cevdet. O kahveye girip hikâye anlatmaya başladığında hem kahvedekiler, hem de ekran başındaki izleyiciler pür dikkat kesilirdi. Hasan Kaçan’ın hayat verdiği karakter Türk televizyon tarihinin de en ilginç dizi kahramanlarından biriydi. Yıllar sonra Heredot Cevdet bu kez yeni hikâyeler anlatmak üzere geri dönüyor. Bugünden itibaren hafta içi her gün TRT 1’de ekrana gelecek olan Heredot Cevdet dizisi 19.50’de yayınlanacak. Yapımcılığını Eyüp Üstün’ün, yönetmenliğini Özgür Pak’ın üstlendiği dizi bakalım eski izleyici kitlesini yakalayabilecek mi?

Geçtiğimiz yıl Erdal Beşikçioğlu ve Nadir Koçoğlu’nun Ankara’da kurduğu Tatbikat Sahnesi’nin İstanbul’da da açıldığını yazmıştım. Şu anda Bir Delinin Hatıra Defteri sahneleniyor. Ancak Tatbikat Sahnesi, bu sezon Woyzeck Masalı-Bir Rock Müzikali’ni de perdeliyor. Müzikal kalabalık bir kadrodan oluştuğu için Woyzeck Masalı-Bir Rock Müzikali’nin prömiyeri perşembe akşamı Zorlu PSM’de gerçekleşti. Yönetmen Erdal Beşikçioğlu, koreograf Binnaz Dorkip, kompozitör Can Yüce bize görsel ve işitsel bir masal anlatma iddiasıyla yola çıkmış. Oyuncular Adem Aydil, Ahmet Melih Yılmaz, Ayça Eren, Aytek Şayan, Ateş Bars, Berkan Şal, Burcu Özberk, Buse Kara, Burak Küçükosman, Deniz Atlı, Güneş Uydaş, Müjde Kızılkan, Metehan Güler, Melih Efeçınar, Onur Yüce, Okan Eken, Onur Dilek ve Zülal Süer bu masalın kahramanları olarak bize insanlığımızı sorgulatıyorlar. Başlık biraz iddialı biliyorum ama oyundan çıkarken ilk söylediğim cümle “İstanbul müzikal görsün” oldu. Kabul ediyorum, Woyzeck çok zor bir metin ve eğer metni bilmiyorsanız bu müzikalde Woyzeck’i anlamanız çok zor. Fakat oyunun derdi kendini sözlerle değil, müziklerle, imgelerle ve hareketle anlatmak. Sonuçta bir müzikalde olduğunuzu unutmadan izlemenizi öneririm.Burcu Özberk’e dikkat!Woyzeck Masalı-Bir Rock Müzikali’ni izlerken buram buram Ankara kokusu alacaksınız. Disiplin, adanmışlık ve idealizm iliklerinize kadar işleyecek. Şarkılar olağanüstü. Öyle ki, oyunun şarkılarının albümü çıksa bir saniye düşünmeden alırım. Koreografi muhteşem, Binnaz Dorkip’in binlerce kez emeğine sağlık. Sahnede izlediğim genç oyuncuları 3 sene önce Hayvan Çiftliği’nde izlemiştim. Geçen sene Mezarsız Ölüler’de de birçoğunu izleme fırsatım olmuştu. Ama Woyzeck Masalı’nda ne kadar yol kat ettiklerini görmek gözümü doldurdu. Tek bir şeye odaklanınca başarının kaçınılmaz olduğunu kanıtlamışlar. Bu arada bu sezon çok fazla gençlik dizisi yapılıyor. Yeni yüz arayan yapımcıların oyunu mutlaka izlemesini öneriyorum. Çok dikkatimi çeken yeni bir ismi de ben açıklıyorum. Oyunda rol alan Burcu Özberk, tartışmasız bir gençlik dizisinin başrolü olabilir. Oyunu da, ışığı da sağlam.Salı çarşamba izleyin“Evet’te hayır mı suçlu, yoksa ‘hayır’da evet mi? Bunu bir düşünün” diyor Woyzeck Masalı ve sizi insanı insan yapan nedir sorusuyla baş başa bırakıyor. Oyun, 7 Nisan Salı ve 8 Nisan Çarşamba Zorlu PSM’de sahnelenecek. Biletleri www.mybilet.com adresinden alabilirsiniz. Sezonun son oyunları, demedi demeyin. Kendinizi Woyzeck Msalı’na bırakın.

Sabaha karşı uyudum, rüyamda İstiklal Caddesi’nde yürüyorum ve her yerde Kayahan’ın Adresim Aynı şarkısı çalıyor. İçimde tuhaf bir hüzün var.Kayahan söylüyor, ben çocukluğuma, 20’li yaşlarıma, ilk aşkıma, ayrılığıma, coşkuma ruhumla misafirliğe gidiyorum. İnsanların yüzüne bakıyorum, herkes geçmişiyle bir yolculuğa çıkmış. Hepimizde tatlı tebessüm var. Sokakta yürüyen herkes birbirine selam veriyor. Üç kuşak “Adresim aynı, kaderim aynı, günlerim aynı, geceler aynı” diye bağırıyoruz. Aynıyız çünkü. Siyah beyaz bir filmde gibiyiz. Birden müzik kesiliyor ve biz yolun ortasında donup kalıyoruz, her taraf renkleniyor. Sonra hiçbir şey olmamış gibi kafamızı önümüze eğip kimseyle göz göze gelmeden yolumuza devam ediyoruz. O anda gözümü açtım. Daha uyuyalı 3 saat olmuştu. Bir daha uyuyamadım. Televizyonu açıp kahve yapmaya gittim. Ama televizyonda da Kayahan çalıyordu. O anda anladım. Aynı şeyi 9 Nisan 2012’de yaşamıştım. Yine uyku tutmamıştı, televizyonu açıp kahve yapmaya gittiğimde beynimden vurulmuşa dönmüştüm. Meral Okay, canım ablam vefat etmişti. Dejavu yaşıyordum. Gelip televizyona baktığımda acı gerçekle yüzleştim. “Büyük usta Kayahan’ı kaybettik” yazıyordu. Kaybettik kelimesini bu aralar ne çok duyar ve hisseder olduk … Büyüyoruz, büyüdükçe de kirleniyoruz. Neyse ki, şanslı bir kuşağız. Biz kirlendikçe bizi temize çekecek ustalarımız var. İnsanlar ölür ama sanatçılar ölmez. Kayahan bize yüzlerce eser bırakarak ölümsüzleşti. Nur içinde yat Kayahan… Senin dediğin gibi “Yolu sevgiden geçen herkesle bir gün bir yerde buluşacağız.”HAFTASONU ÖNERİSİFigüran eğlendiriyorYapımcılığını Bosphorus Film Makers-Aytekin Mert’in, yönetmenliğini Tolga Çetin’in üstlendiği, Ceyhun Fersoy, Serenay Aktaş, Ferdi Kurtuldu, Erdal Cindoruk, Cem Kılıç, Umut Oğuz, Mehtap Bayrı ve Yıldırım Öcek’in rol aldığı Figüran filmi dün vizyona girdi. Filmi geçtiğimiz akşam galasında izledim. Çok keyifli bir kokteyldi. Çünkü filmin müziklerine imza atan Ramiz Bayraktar oyuncuları da sahneye çağırarak mini bir konser verdi. Ardından gösterim başladı. Figüran, Serenay Aktaş’ın ilk başrolü. Kendisi Survivor’da yarışmacı olduğu için geceye kartoneti katıldı. Ekip arkadaşları üzerinde “Yanındayız, yanımızdasın” yazılı kartonetiyle poz verdi. Filmin düşündürmek gibi bir derdi yok. “Yeteri kadar gergin bir hafta geçirdim, gülüp eğlenmek istiyorum” diyenler için iyi bir alternatif. Bu arada filmin en heyecan verici taraflarından biri, biletiyle selfie çekip www.figuranbenihollywoodagotur.com adresine gönderen 3 izleyici noter huzurunda belirlenip Hollywood’a Universal Stüdyoları’nı gezmeye gidecek.

Geçtiğimiz gün Süreç Film’in sahibi Ali Gündoğdu’yla bir araya geldik. Konumuz “Dizi sektörü nereye gidiyor?” ve yapacakları yeni dizilerdi. Açıkçası reytingi yüksek iki diziye imza atan Ali Gündoğdu’yu daha mutlu bulacağımı zannediyordum. Ama 140-150 dakikalık dizilerle senaristlerin, oyuncuların ve ekiplerin artık çok zor durumda olduğunu anlattı. Özellikle romantik komedilerde senaristlerin işinin çok daha zor olduğunu da ekledi. Çünkü güldürmek hem de 140 dakika izleyiciyi ekrana bağlamak artık büyük maharet. Süreler nedeniyle tüm sektörün içerik sıkıntısına düştüğüne değindik. Kısacası Aşk Yeniden ve Kiraz Mevsimi dizilerinin yapımcısını da süreleri dert edinmesi beni mutlu etti. Belki derneklerinde hem sürelere, hem de sektöre yeni kalemler kazandırmak konusunda harekete geçerler.Emre Kınay Güneşin Kızları’ndaGelelim, Süreç Film’in bu yaz için hazırladığı iki yeni projeye… İlki, Güneşin Kızları. Kanal D’de ekrana gelecek. Başrolünde Emre Kınay var. Yani anlayacağınız Güneşi Beklerken’den sonra kanal Güneşin Kızlarını devreye sokuyor. Zira, Güneş Kanal D’ye uğurlu geliyor. Dizinin konusuna gelince; 35 yaşında, üç kızı olan edebiyat öğretmeni Güneş’in ve kızlarının hayata tutunmasını anlatıyor. Hikâye epey sürprizli. Senaryoyu Deniz Dargı ve Cenk Boğatur kaleme alıyor. Sadullah Celen yönetmen koltuğuna oturuyor. Çekimlerine bu ay başlanacak dizi haziran ortasında yayında olacak.Mutluluk geliyorSüreç Film’in diğer dizisi Mutluluk. Mutluluğa o kadar ihtiyacımız var ki, adı bile yeter. Senaryosunu Aksel Bonfil ve Hakan Bonomo’nun kaleme aldığı diziyi Erol Özlevi yönetecek. Oyuncu seçimleri halen devam ediyor. Dizi Fox TV’de ekrana gelecek. Mutluluk, İzmir’den İstanbul’a gelen ve öğrenci yurdunda yaşananları konu edinen bir gençlik dizisi. Bu arada Kiraz Mevsimi ve Aşk Yeniden önümüzdeki sezon edecek. Yakın vadede Süreç Film’in dizileri bunlar… Eylül sezonu için Gürkan Uygun’la yeni bir proje hazırlığında… Hazır olun, bu yaz bizi gençlik dizileri sarmalayacak. Bakalım, izleyici hangisini seçecek?

Malum Güllerin Savaşı aslında sırların dizisi… Dizide sırrı olmayan kimse yok. Herkes birbirinden bir şey gizliyor. Halide Gülfem’in annesi olduğunu, Gülfem hamile olmadığını, Ömer ve Gülfem Gülru’yu devirmek için evlendiğini, Çiçek ve Taner gizlice evlendiğini, Gülru Cihan’la Gülfem’den intikam almak için evlendiğini, Yonca Şevket’e şantaj yaptığını, Cihan Gülfem’in annesinin kim olduğunu bildiğini… Baksanıza sırlar say say bitmiyor. Eminim, unuttuğum daha pek çok sır vardır. Cumartesi akşamı ekrana gelen bölümde ise bazı sırlar açığa çıktı. Şevket ve Yonca arasındaki ilişki, Yonca’nın Şevket’e şantaj yaptığı ve Şevket’in Yonca’yı yaraladığı ortaya çıktı. Cihan Halide’nin Gülfem’in annesi olduğunu öğrendi. Ama bu sezonun en büyük sırrının bombası da bölüm finalinde patladı. Gülru’ya ilaçlar veren Halide’nin oyunu işe yaradı. Önce terleyen, sonra agresifleşen ve çarpıntısı artan Gülru sesler de duymaya başladı. Aynada Gülru Çelik’i gören ve “Beni niye öldürdün” diye soran suretinden kaçsa da herkesin önünde büyük sırrı açıkladı: “Babamı Gülfem öldürdü.” Şimdi Gülfem köşeye sıkıştı ama o bundan da kurtulur. Haftaya Gülru hastaneye kaldırılır, Halide’nin oyunu bozulur ve Gülru söylediğini inkar eder. Ama bir kere Ömer’in içine o şüpheyi soktu. Açıkçası Güllerin Savaşı’nın olay akışını çok başarılı buluyorum. Keşke diyaloglarda da biraz daha o etkiyi yaratsalar. Bence Gülru Sipahi’nin masum Gülru Çelik’le yüzleşme sahnesi şahaneydi. Ama vurucu değildi. Bombalar bir bir patladığına göre Güllerin Savaşı yaz aylarında finale hazırlanıyor. Bakalım, sona giderken daha nelerle karşılaşacağız.Felaket tellalı Necmiye Ulan İstanbul dizisinin Şehriban’ı Zeynep Kankonde, dizi Pazartesi akşamı final yapar yapmaz Kiraz Mevsimi’ne konuk oyuncu olarak katıldı. Ayaz’ın halası Necmiye olan Kankonde, Cumartesi akşamı ekrana gelen bölümde yine yaptı yapacağını… Şehriban’dan çok farklı bir karaktere hayat veren Kankonde gecenin felaket tellalı olmayı da başardı. Çünkü diziye katıldığı andan itibaren tüm karakterlerin psikolojisini altüst etti. Sırasıyla önce herkesi delirtti, diri diri mezara soktu. Bu tip karakterler bir bölüm için eğlenceli olabilirler. Ama felaketlerle yaşadığımız bugünlerde Necmiye bu tellallığa devam ederse olmaz. Zeynep Kankonde diziye çok yakışmış. Ama herkesin felaketi olacağına Öykü’yle Ayaz’ı ayırma motivasyonuna yönelirse hem dizide yeni bir çatışma olur, hem de Kankonde’nin enerjisinden birkaç bölüm daha mahrum kalmayız.

Kurtlar Vadisi’nde canlandırdığı Çakır karakteriyle hafızalarımıza kazınan Oktay Kaynarca, yıllar sonra mafya babalığına geri dönüyor. Kaynarca, Fark Film’in yapımcılığını üstlendiği yeni dizide Hızır karakterine hayat verecek. Kaynarca’nın eşini ise Deniz Çakır canlandıracak. Çakır, Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz dizisinde otoriter bir Karadeniz kadını olarak karşımıza çıkacak. Kaynarca’nın bu rolle çok sevileceğinden eminim. Çakır’ı ise ilk kez bambaşka bir rolle izleyeceğiz. İkisini yan yana düşündüğümde Hızır ve Meryem’in arasındaki tatlı sert bir çekişmeyi de hayal ediyorum. Bir de dikkatimi çeken başka bir detayı da paylaşayım. Oktay Kaynarca’ya Çakır’ın ne kadar uğurlu geldiğini sanırım kimse inkar edemez. Bu kez rol arkadaşının soyadı Çakır. Yani şans onlardan yana… Diziyi Onur Tan yönetiyor. Dizide Tarık Ünlüoğlu, Müjde Uzman, Ozan Akbaba ve Yunus Emre Yıldırımer rol alıyor.Show TV’de Piramit başlıyor Önce müzik dünyasında karşımıza çıktı Yusuf Çim… Daha sonra Ezra dizisinde izledik. Şimdi de sunucu oldu. Yakında Show TV’de başlayacak olan Piramit yarışmasını sunacak. Her takımın bir ünlü ve bir yarışmacıdan oluşacağı yarışmanın ünlüleri Evrim Akın ve Gökhan Yıkılkan olacak. Piramit, ekip üyelerinden birinin önüne gelen sözcüğü veya sözü ekip arkadaşına anlatmasıyla başlıyor. Yarışmada, “Klasik Piramit”, “Büyük Piramit” ve iki de “Ödül Üçgeni” var.“Ödül Üçgenleri”nde heyecan ve para var. Eğlenceli bir yarışma Piramit. Evrim akın ve Gökhan Yıkılkan’ın şahane performans sağlayacağına eminim. Ama Yusuf Çim, kısa sürede müzisyen, oyuncu ve sunuculuğa yürüdüğü kariyerinde nasıl bir yol çizecek hep birlikte izleyeceğiz.