Suriye’ye asker müdahale ihtimali arttıkça her taraf sivil general dolmaya başladı. Nereleri vurulacak? Nereden vurulacak? Bol miktarda askeri yorum ve tahmin aktarılıyor.
En az konuşulan ise müdahaleden sonra ne olacağı...
Yakın dönemden önümüzde Irak, Afganistan ve Libya örnekleri var.
Uzaktaki Libya’dan bölgesel bir sıçrama olmadı, bir aşiret gitti, başka bir aşiret geldi. Afganistan ve Irak örnekleri ise askeri müdahalelerden sonrasının çok daha fazla düşünülmesi gerektiğini gösteriyor.
Meçhuller...
Suriye, bizim güney komşumuzdur, insani, ticari ve tarihi ilişkilerimiz fazladır. Suriye’ye dışarıdan askeri müdahale sonrasının hesabını en fazla ve ayrıntılı yapması gereken ülkelerden birisi, birincisi Türkiye’dir.
Suriye’ye olası bir askeri müdahaleden sonra İran’ın hamlesinin, hamlelerinin ne olacağı meçhuldür. Ama Irak ve Lübnan’daki Şii topluluklarının bu müdahaleyi kendi gelecekleri açısından büyük tehlike olarak görecekleri meçhul değildir.
Yangının büyümesi ihtimali karşısında İsrail’in kendisini korumak adına yapacağı hamleler de meçhuldür. Filistin’den buna gelecek karşı hamleler de meçhuldür.
Ayrıca Suriye’ye dışarıdan bir askeri müdahale olduğunda, Türkiye’ye daha büyük bir göç dalgasının gelmesi ihtimali yüksektir. Bu dalgayla birlikte Türkiye toprağına, Reyhanlı hatırlatmasıyla birlikte bir şiddet dalgasının yönlenmesi de ihtimallerin içindedir.
Gerçekler...
Lübnan’da iki Türk sivil pilot kaçırıldı. Askeri müdahale ile birlikte Suriye Şii yönetiminin müttefiki olan güçler açısından Türkiye’nin hedef olarak algılanmasının sonuçlarını şu anda söylemek kolay değil.
Irak’taki yangın büyüdüğünde Irak ve Suriye Kürtlerine yansıması da tahmin edilebilir bir durumdur.
Bunları bir harita üzerinde düşününce, Suriye vurulduktan sonra ortaya çok fazla kâbus senaryosu çıkıyor.
Batı‘nın oluşturacağı “Suriye’ye müdahale koalisyonu” çekip gidecek ve biz gerçekle baş başa kalacağız.
Suriye’ye askeri müdahaleyi çağırmadan, alkışlamadan önce çok düşünmek gerekiyor. Biz buradayız, bir tarafımız Orta Doğu’nun komşusu, bir tarafımız Orta Doğu’nun içinde.
Ya sonrası?
Haberin Devamı