Bu tarihte böyle bir faciayı yaşamak fazla söze yer bırakmıyor. Bütün ülke, ağlıyoruz; bunca canı kurban veren geriliğimize ağlayalım.
Hemen istatistikler çıktı, öğrendik, maden kazalarında dünya ikincisi olduğumuzu. Bu facianın, bilenler için beklenmedik değil, bayağı beklenir olduğunu.
Geriliğimize ağlayalım.
İngiliz, Fransız, Alman işçilerinin, sendikalarının uzun ve kararlı mücadeleler sonucu maden işçileri için sağladıkları güvenliğin kıyısına bile yaklaşamadığımız için ağlayalım.
Birkaç gün birçok teknik açıklama dinleyeceğiz. Bu faciadan bile nema çıkarmaya çalışanların sahnenin önüne çıkma çabalarını izleyeceğiz.
Acılı insanlarla birlikte ağlayacağız ve... Unutacağız. Bundan önce nasıl olduysa yine öyle olacak, bir sonraki faciaya kadar unutacağız.
Nasıl yaptılar
Unutmamak ve bir daha aynı acıyı yaşamamak için ilk yapılması gerekenler bellidir.
Madenin sahibi ve yönetim sorumluları hemen tutuklanır, en ağır cezalarla yargılanır.
Bu faciaları çoktandır yaşamayanlar, zamanında böyle yaptı.
En tepedeki iki sorumlu, ilgili iki bakan, Enerji Bakanı ve Çalışma Bakanı hiç beklemeden istifa ederler.
Böyle olayların yaşandığı medeni ülkelerde hep böyle oldu.
Bakanlar görevleri süresince ne kadar başarılı olmuş olurlarsa olsunlar bu facianın bir siyasi sorumluluğu vardır. Bu sorumluluğu taşıyanlar, kendiliklerinden ayrılırlar.
Medeni ülkelerde böyle olur, böyle olmaktadır, böyle olacaktır.
Bu defa öyle olmasın
Bizim alışkanlıklarımız onlarınki gibi olmadığı için, faciadan kaderi sorumlu tutar, toplum olarak unutmayı tercih ederiz.
Bu defa öyle olmasın da şöyle olsun: Enerji Bakanı ve Çalışma Bakanı, hatta ilgili başka yöneticiler hemen istifa etsin. Bu istifalar anında kabul edilsin.
Maden sahibi ve teknik sorumluların yargılanması uzun sürmesin, adalet duygusu yine zedelenmesin.
Böyle olursa Çin’den uzaklaşır, medeni dünyaya, insanın en yüce değer olduğu dünyaya biraz daha yaklaşabiliriz.
Sözün bittiği yer
Haberin Devamı