Sıfır şehit için

Haberin Devamı

Şehit cenazeleri arttıkça ruhumuzdaki yorgunluk “asıl” amacı unutmamıza yol açıyor. “Asıl” amaç sıfır şehittir. Evet, sıfır şehit olmaz, ama bu amaç sürekli gözümüzün önünde durmalıdır.

Ankara, görevinin sıfır şehit olduğunu gözünün önünden uzaklaştırdığında anlamsız bir “hesap” tekrar edilmeye başlanıyor. Bir süre veriliyor ve o süre içinde “şu kadar teröristin öldürüldüğü, bu kadar şehit verildiği” söyleniyor.

“Etkisiz hâle getirilen”, öldürülen terörist sayısı her zaman şehit sayısından daha fazla olacaktır. Ama bu hesap yapıldığı sürece de kafalardaki bulanıklık artacaktır.

Bilmem kaç ayda beş yüz, bin, hatta iki bin terörist “etkisiz hâle getirilmiş” olabilir. Bu teröristlerin, ağabeyleri, babaları, amcaları, dayıları, hatta kiminin dedesi de “etkisiz hâle getirilmişti”. Bu beş yüz teröristin, bin kardeşi, birkaç bin yeğeni var.

***


Böyle bir hesabı tekrar etmek “sıfır şehit” hedefini her gün biraz daha gözümüzün, aklımızın uzağına taşımaktan başka bir işe yaramaz.

Her gün bu kadar insan ölürken, bu kanın durması için kimse masaya yumruğunu vuramayıp; tam tersine, bütün yumruklar başkasına vurmak için havaya kalkarken “sıfır şehit” hedefi safiyane bir hayal gibi kalıyor.

Cumhuriyetin yüzüncü yılında hâlâ şehit acılarıyla kıvranıyor, “etkisiz hâle getirilmiş terörist” sayarak savaşı kazandığımızı anlatmaya çalışıyor olacağımız ihtimali giderek artıyor.

Ankara, hâlâ daha çok terörist öldürmekle “sıfır şehit” hedefine yaklaşacağımız yanılgısını tekrarlamakla kalmıyor, toplumu da buna inandırmaya çalışıyor.

Cumhuriyetin yüzüncü yılını gerçekten övünerek kutlayabilmemiz için epey öncesinde “sıfır şehit”e ulaşmış olmamız şarttır. Her gün onlarca şehide ağlamaya devam eden bir toplum cumhuriyetinin yüzüncü yılını zor kutlar.

***


“Sıfır şehit” için başkalarına değil, masaya yumruk vurup harekete geçecek bir siyasi irade bekleniyor.

Bu beklentinin sürdüğünü toplum göstermeye devam ediyor.

Yoksa?

Yoksa Cumhuriyetin yüzüncü yıl kutlamalarını da iptal etmek zorunda kalırız.

Yüzüncü yıl 2023 yılı ve eğer böyle giderse 2023 yılı kan dökülmeye başlamasının kırkıncı yılı olacak.

Doksan yılın otuz yılını kanla, ölümlerle, şehit acılarıyla geçirmiş olmak yeterince ağır bir durumdur. Yüz yılın kırk yılını böyle yaşamış olmanın anlamını düşünürsek doğru hesabı yapmış oluruz.

DİĞER YENİ YAZILAR