Geçtiğimiz haftanın başındaki anayasa tartışmalarında yine taraflar birbirlerini çalışmaları tıkamakla suçladı. Anayasa tartışması ne zaman canlansa aynı şey yaşanıyor, o yüzden de sonuçta çalışmanın ne aşamada olduğunu öğrenmek mümkün olmuyor.
Öncelikle kamuoyu hâlâ şunu bilme ihtiyacı içinde:
Gerçekten medeni bir anayasa istiyor musunuz?
İstiyorsanız önce bunun vaadini, taahhüdünü kuvvetli ve net bir şekilde dile getirin.
İkinci olarak, çalışmanın ne aşamada olduğunu, madde madde anlatın:
Hangi maddelerde anlaşma sağlandı?
Hangi maddelerde görüşme devam ediyor?
Hangi partinin hangi önerisi hâlen tartışılmadan bekliyor?
En sıkıntılı maddeler olarak hangileri ayrıldı, en sona bırakıldı?
Kamuoyu bunları bilirse, kimin ayak sürüdüğüne dair bir fikri de olur, buna göre kendi katılımını da belli yönlere yoğunlaştırabilir.
Şu andaki görüntü, üç siyasi partinin de açık irade beyanı koyduğu ve bu yönde davrandığı şeklinde değil. MHP’yi ayırıyoruz; MHP takip edeceği hattı başından söyledi, ona göre davranıyor.
Medeni bir anayasayla, Türk toplumunun siyasi, toplumsal ve “moral” ilerleme sağlayacağı üzerine geniş bir mutabakat bulunduğuna göre Meclis’te hâlâ küçük oyunlarla uğraşılmasının siyasi bir açıklaması da olamaz; ülkenin yüzde 80’i “anayasayı geciktiriyorsunuz, engelliyorsunuz aferin” demeyecektir.
Mevcut tıkanmayı gidermek için bir toplumsal çaba gerektiği anlaşılıyor. Anayasa çalışmasının başında sivil toplumun fikri geniş çapta soruldu ve herkes katkıda bulundu.
Belki şu anda böyle bir hareket için zaman uygundur.
Ülkemizin sivil toplum örgütleri bir araya gelerek “anayasamızı istiyoruz” kampanyası açabilirler. Bu kampanyaya çok geniş bir katılım sağlanabilir; üniversiteler de katılabilir, gazeteler ortak bildiri de yayınlayabilir.
Sivil toplum en güçlü sesiyle “anayasamızı istiyoruz” diyebilirse toplumun en ilgisiz gibi görünen kesimlerinin de bu dalgaya katılmaya hevesleneceğinden herkes emin olabilir.
Siyaset en kötü alışkanlıklarına boyun eğip de öylece durmayı sürdürdüğünde onu kendine getirecek olan güç, sivil toplumdur ve Türkiye’de bu güç vardır.
Talep bellidir: Medeni bir anayasa istiyoruz, anayasamızı istiyoruz.
ÖZÜR
Yazarımızın 27 Aralık 2012 Perşembe günü yayımlanan yazısı, bir hata sonucu dün tekrar yayımlanmıştır. Okurlarımızdan ve yazarımızdan özür dileriz.