Negatif enerjiden kurtulmak

15 Temmuz’un yıl dönümü yaklaşırken içinden çıkamadığımız “negatif enerji” sarmalına katkıda bulunma hevesleri de bayağı çoğaldı.

Birkaç yıldır negatif enerji sarmalı içinde yaşıyoruz ve bundan nemalananlar da kendilerini gizlemiyorlar.

15 Temmuz’da negatif enerji darbe girişimi olarak zirveye vurdu, ama pozitif enerjisiyle sokağa çıkan halk tarafından püskürtüldü.

Bu pozitif enerjinin yaygınlaşmasını hepimiz gözümüzle gördük. Türk toplumunun “kolektif aklı” askeri darbe kavramını tarihe gönderdi.

Ancak şunu da açık yürekle belirtmeliyiz ki 15 Temmuz ertesindeki birçok uygulama pozitif enerjiyi geliştirmek yerine negatif enerji birikimine neden oldu.

Tekrar pozitif enerji hattına dönebilmemiz için hiçbir komplekse kapılmadan gerçek bir envanter çıkarmak zorundayız.

Şu anda bu envanterin başında da darbeyle terörle ilişkisi olmamış, neden tutuklandığı bile doğru dürüst açıklanamayan gazeteciler, yazarlar, bilim insanları olmak zorundadır.

Her haksız tutuklama negatif enerjiyi katlar. Her haksız işten atma yüz binlerce insanı korkutur.

Haberin Devamı

“Diyarbakır’ı, Sur’u onlar yıktı biz yaptık” demek yerine “açtıkları çukurlara gömüldüler” denildiği zaman yüz binlerce insanın içi burkulur.

15 Temmuz’u anarken savaş hafızasını değil, barış hafızasını, demokrasi hafızasını öne çıkarmak bir sonraki kuşağa bir yön gösterecektir.

15 Temmuz bu toplumun en büyük ortak sevinç ve başarı konusu oldu. Dolayısıyla negatif enerji sarmalından çıkmak için ihtiyacımız olabilecek başka “başarılar” için de belli bir altyapımız olduğunu söyleyebiliriz.

Şu andaki negatif enerji birikimi birçoğumuzun gözünde büyüyor olabilir. Ama bunu da büyütmemek sonuçta insanların iradelerine, basiretlerine bağlıdır.

Tabii bir de geçmişten ve başka toplumların yaşadıklarından ders çıkarma yeteneğine...

Kasabadan en çok komşu kasaba görünür. Şehirden bakanlar için artık başka şehirler de, bütün kasabalar da çok yakındır.

DİĞER YENİ YAZILAR