Haberin Devamı
Açlık grevlerinden kamuoyunun haberdar olması biraz zaman aldı. “PKK her zaman böyle şeyler yapıyor” kanaati dolayısıyla da kamuoyunda ciddi bir hassasiyet oluştuğunu söylemek zor.
İnsanların kendilerini öldürtmesi değil, kendi kendilerini öldürmesi üzerine düşünmek zahmetine katlanılmayınca bunu vaka-i adiye olarak görüp geçmeyi seçenler çoğunluk olabilir.
Ancak siyasi sorumluluk taşıyanların bu olayı hafife almaya, küçümsemeye hakkı yoktur.
683 insan ölüme yaklaşırken “neden” sorusunu sormak, bu sorunun cevabını aramak herkes için bir “insani” refleksi olmalıdır.
Ama toplumda sorumluluk taşıyanlar, insanların kendilerini ölüme götürmelerini engellemek için ellerinden geleni yapmakla yükümlüdür.
Açlık grevlerinin kamuoyunda hassasiyet yaratmasını önlemek için yapılan “kebap” suçlamaları, “şov” gibi nitelemelerle hafifseme, “çöktüler bırakıyorlar” gibi haberlerle kamuoyunu yanıltma çabalarının grevcileri daha da katılaştırmaktan başka bir sonucu olamaz. Kürt siyasetçilere “siz kebap yiyorsunuz, ama bu insanları ölüme gönderiyorsunuz” demenin yaratacağı duygu da farklı bir sonuca götürmez.
“PKK’dan korktukları için yapıyorlar” edebiyatı da çok kullanıldığı için geçerliliğini çoktan yitirmiş bir yöntemdir.
Adalet Bakanı açık olarak söyledi, 683 kişi açlık grevindedir. Aralarında bırakanlar olabilir, ama Adalet Bakanı’nın söylediklerinden çıkan bir “kitlesel” terk durumu yoktur.
Açlık grevindekiler, bu ölümcül direnişe Kürt siyasetinin geniş desteğiyle, “müzakere masası”nın ortaya çıkması için girmiştir.
Eylemin ucunda “müzakere masası” çıkmayabilir, muhtemel ölümler müzakere masasını biraz daha uzaklaştırabilir. Bu durumda siyasi iradeler “kendileri yaptı” diyerek, Kürt siyasetini “onlar bu insanları ölüme sürükledi” diye suçlayarak meseleyi kapatmış olamayacaklardır.
Öncelikle olayın ciddiyeti kabul edilmeli, olay asla küçümsenmemelidir. Ölüm haberleri gelmeye başladığında yaşanabilecek pişmanlıkları, bu insanların neden bu kadar kararlı şekilde ölüme gittiklerini iş işten geçmeden düşünmek gerekiyor.
Ayrıca, açlık grevindeki bir tek kişinin ölmesinin bütün dünyada yaratacağı etki de unutulmamalıdır.