En çok tekrarlanan sözlerden biridir: "Hiç kimse kara kaşın kara gözün için bir şey yapmaz." Karşılıklı çıkar olmadan, senden bir çıkar ummadan hiç kimsenin bir iyilik yapmayacağı anlamına bol bol kullanılır bu deyiş. Bütün insan ilişkilerine bu gözle bakmak insanlara fazlasıyla haksızlık etmek olabilir, ama iş hayatında ve uluslararası ilişkilerde bu söz tam yerini ve anlamını bulur.
ABD Başkanı ve en üst düzey yetkililerinin Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'na gösterdikleri ilgi de "kara kaşı kara gözü" için değildir. Türkiye, bugünkü dünya konjonktüründe yeniden önem kazanmıştır. Neden önem kazandığı da çok açıktır. Türkiye, Amerika'nın yeniden şekillendirmek istediği Ortadoğu'nun hemen kuzeyinde bulunmaktadır ve bölge üzerinde özel ağırlıklara sahiptir.
Türkiye, halkı Müslüman tek demokratik, laik ülkedir. Bu yapısıyla doğu dünyası için hep "örnek" olmuştur. Bu "örnek", siyasi İslamın teröre yönelmiş olmasıyla daha da önemli bir örnek haline gelmiştir.
* Türkiye'nin bu özellikleri tek başına yeterli değildir. "Al gülüm ver gülüm" burada başlamaktadır. Türkiye, Batı dünyası içinde daha sağlam bir şekilde yer almak istemektedir. Amerika da bu istek doğrultusunda Avrupa Birliği üzerindeki bütün etkisini kullanmakta, Türkiye'nin üyelik sürecinin başlatılması çabalarına destek olmaktadır, bundan sonra da olacaktır.
Amerika ne ister...
Bunun karşı tarafında da önce Türkiye'nin Irak'a ilişkin Amerikan planlarına destek olması beklenmektedir.
İkinci beklenti ise bütün Batı dünyası için en bıkkınlık veren meselelerden birine dönüşmüş olan Kıbrıs'ta çözümün sağlanmasıdır. Bunun anlamsız bir talep olduğunu söylemek mümkün değildir.
Amerika, bunlara karşılık bir başka taahhütte bulunmuştur. Bu da Türkiye'nin kendi güvenliği açısından fazlasıyla hassasiyet gösterdiği "Kürdistan" meselesinde hızlı adım atılmamasıdır.
* Türkiye'nin güneyinde bir Kürdistan kurulacaktır. Şu anda zaten fiilen kurulmuştur, bağımsız bir devlet gibi çalışmaktadır. Bunun adının konulması geciktirilecektir. Irak'ta "coğrafi" esaslı federasyon kurulsa bile bunun uzun ömürlü olamayacağını Irak'ı bilen herkes belirtmektedir.
Çünkü coğrafi federasyonda birbirleriyle kanlı bıçaklı olan etnik ve dini gruplardan bazıları kendi federal devleti içinde değil, "düşman" federal devletin sınırları içinde kalacaktır. Bu da Amerikalılar çekilir çekilmez bıçakların çıkarılması demektir.
Uluslararası politikada hiçbir verimkâr adım "kara kaş kara göz" için atılmaz. O nedenle, önemli olan, her adımın getiri ve götürüşünün iyi hesaplanmasıdır.
Kara kaş, kara göz
En çok tekrarlanan sözlerden biridir: "Hiç kimse kara kaşın kara gözün için bir şey yapmaz." Karşılıklı çıkar olmadan, senden bir çıkar ummadan hiç kimsenin bir iyilik yapmayacağı anlamına bol bol kullanılır
Haberin Devamı