Ulaştırma Bakanı Yıldırım “İstanbul’un tek derdi trafiktir” dedi, doğru söyledi. İstanbul’da yaşayan, İstanbul’da hareket eden herkes bunu çok iyi biliyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, onlarca alt geçit, üst geçit, yeni yol yaptı. Yetmiyor. Nüfus sürekli artıyor, her gün yeni yüzlerce araç geliyor.
Trafik sıkıntısına Taksim de eklendi. Gezi olayları dolayısıyla aylarca çalışmalar durdu, planlar değişmek zorunda kaldı, Taksim ve çevresi de yeni bir sıkıntı alanı oldu.
Bunun faturasını belediyeye kesmek fazla ucuza kaçmak olur ama, sonuçta da İstanbul’un bir numaralı merkezi “battal” oldu.
Kadir Topbaş, gazetelere ilan vererek hem kendi döneminde yapılan işleri anlattı hem de ulaşımla ilgili gelecek döneme yönelik hedeflerini açıkladı.
Ama biliyoruz ki, yapılacak olanlar da İstanbul trafiğine kesin çözüm getirmeyecek. Bunun için İstanbul’un nüfus artışını durduracak ya da en aza indirecek merkezi politikalar gerekiyor.
Ya CHP’nin İstanbul’u?
İstanbul Belediyesi’ni almak konusunda bir süre çok iddialı görünen CHP’de İstanbul’la ilgili pek bir ses çıktığı söylenemez. Çıkan sesler, İstanbul Büyükşehir adayını belirleme kavgasının başka bir şey değil.
CHP yönetimi aday tespitinde, anlaşılan Genel Başkan’ın ağırlığını koymasıyla Mustafa Sarıgül’e yöneldi. Bunun için bazı hazırlık hamleleri yapıldıktan sonra Sarıgül’e karşı olan Gürsel Tekin de aday adayı olacağını ilan etti.
Siyasette bu tür hamleler, “o zaman o da olmasın ben de olmayayım, başka birini aday yapalım” hamlesi olarak okunur. Tekin’in hamlesi de bu mudur, bilemeyiz ama sonuçta Genel Başkan’ın karar ve iradesinin kuvveden fiile geçmesi son anda “kesilmiş” oldu.
Kadir Topbaş bir eylem planının ana hatlarını açıkladı. Köklü çözümlerin hükümet politikasına bırakıldığı görülüyor.
CHP ise bu konularla henüz ilgilenemiyor, çünkü aday tespitinde ağır sıkıntılarla boğuşuyor.
İstanbul’da yaşayanlar da “ah trafik!” diye ağlıyor, “bari bir an önce şu Taksim ve çevresini halletseniz” diye temennide bulunuyor.
İstanbul’un trafiğinden CHP’ye
Haberin Devamı