Haberin Devamı
Milletvekili kendisine “bilfiil”, bizzat işkence yaptığını söylüyor, muhatabı inkâr bile etmiyor; “kılıksız” diye cevap veriyor. Rahattır.
Dehşet verici bir rahatlık. Düzgün kılığıyla, üniformasıyla işkence yapmaktan, yapılmasından rahatsızlık duymak bir yana, ‘görevini yapmış olmanın huzuru içinde‘dir.
Vatanı sevmenin kıstaslarını onlar tespit etmiştir, buna uygun olmayanlar “vatan haini”dir ve işkence görmelerinde bir sakınca yoktur.
Şahıs, 12 Eylül döneminde, Mamak Askeri Cezaevi’nin komutanlığını yapmış olan bir emekli albaydır. Milletvekili de BDP’li Sırrı Süreyya Önder.
Emekli albayın rahatlığına dikkat etmek gerekiyor. Bu rahatlığa dikkat etmek gerekiyor ki, Silivri sakinlerinin görevlerini hangi duygularla yaptıkları, konuşmaları anlaşılsın.
Emekli albay da rahattır, o da “keser döner sap döner” diye düşünmektedir.
“Türkiye’de artık işkence odaları kurulmaz” diye aşırı güçlü bir kanaate sahip olanların bu emekli albayın rahatlığı üzerine çok düşünmeleri gerekiyor.
Bu ülkede bir daha işkence odaları kurulmaz mı? Kurulur, hem de öyle bir kurulur ki, bugün “asla olmaz” diyenlerin ağızları açık kalır, bir daha da kapanmaz.
Öyle kimselerin işkence odası kurmak için koşuştuklarını görürler ki gözleri fal taşından büyük açılır, kapanmaz.
Emekli albay rahattır, “Apo’nun partisi” diye konuşur, çünkü keserin sapın nereden döneceğini görmekte ve söylemektedir. İşkence odalarının neden tekrar kurulabileceğinin işaretini açık olarak vermektedir.
Emekli albay rahattır, çünkü daha önce de, demokrasi kelimesini en çok kullanmış siyasilerin, “o gün” geldiğinde işkence odalarını en azından görmezden geldiklerine defalarca tanık olmuştur.
“O gün”ün gelmesinin artık gerçekten imkânsız olmasının bütün koşullarını, tekrar; bütün koşullarını yaratmayan sivil siyasilerin “o gün” oturup “nerede yanlış yaptık” diye düşünmelerinin bir faydası olmayacaktır.
Ancak o koşullar bütünüyle sağlandığında işkenceciliğini inkâr etmeyen emekli albaylar böyle rahat olamazlar.
O emekli albayın fotoğrafı dün her yerde çıktı, herkes baksın, bu rahatlık üzerine düşünsün.