İki parti hamlesi

Haberin Devamı

Yerel seçimlere Kürt siyasetinin iki partiyle gireceği açıklandı. Kürtlerin çoğunluk olduğu bölgelerde BDP, Batı’da da HDP olarak seçime girecekler.

Bu karar, Abdullah Öcalan‘ın “Türkiye partisiyle Türkiye siyaseti yapmak” hedefine doğru atılmış önemli bir adımdır. Kürt siyasetinin “etnik” ve “bölgesel” bir siyaset olarak ulaşabileceği noktaya ulaşmış olduğu görülüyor, daha etkili siyasetin “Türkiye partisi” olarak yapılabileceği düşünülüyor.

2014 yerel seçimleri böylece, Kürt siyasetinin etnik çerçeveden çıkıp “ulusal siyaset”e dönüşmesinin ilk ve önemli denemesi olacak...

İyi polis - kötü polis

Öcalan’ın stratejisine uygun “iki parti hamlesi” açıklanırken, Kandil’in KCK’nın “çekilmeyi durdurduğunu” resmen açıklaması herhâlde “tesadüf” değildir.

İlk çekilme tartışmasını daha önce iktidar kanadı “iyi polis-kötü polis” oyunu olarak niteledi. Böyle bir oyun da olabilir, ama “iyi polisle kötü polis” zaten var da olabilir.

Önemli olan, sürecin direksiyonunun boş kalmamasıdır.

Başbakan Erdoğan, olimpiyat curcunasının arasında bir ara yüzde 35’e kadar inmiş olan oy desteğinin, barış süreciyle birlikte tekrar yüzde 50’nin üzerine çıktığını söyledi.

Bu durum tek bir şekilde okunabilir: Türk halkı “ille de çözüm” diye diretmeye devam ediyor. Başbakan’ın oy desteği tahlilini buna göre yapması, partisine dönük bir işarettir.

“Akil insanlar”ın raporlarının özünü oluşturan da, birçok haklı-haksız “ama”ya rağmen halkın yönünün barışa dönük olduğu saptamasıdır.

En meşru hak...

Kürt siyasetinin, bir “Türkiye partisi” ile demokratik siyasi mücadele kararında ilerlemesinin altındaki “terör yöntemleri bitmiştir” ve “ayrılmak istemiyoruz” iradelerini de tespit ve teyit edecek olan siyasi yapının tümüdür.

Çekilme bugün durur, yarın tekrar başlar, ama Kürtlerin çoğunluğunun vatanı Türkiye’dir. Türkiye partisi ile demokratik siyaset en doğal ve meşru haktır, erkenden bu yola çıkılmış olması, barış sürecine olan güveni de gösterir.

Süreçte, şu ana kadar ortaya çıkan sıkıntılı anların hemen tümü “laf” üzerindendir. Çetin Altan usta ne diyor:

Yeter ki enseyi karartmayalım...

DİĞER YENİ YAZILAR