En zor dönemeç

Haberin Devamı

Balyoz davası kararları açıklandığı andan itibaren yapılan yorumlardan biri sonuna kadar geçerlidir. Türkiye’nin gündeminden “askeri müdahale” kavramının çıkması yolunda en zor dönemeç aşılmıştır.

Sivil bir mahkeme, üst düzey komutanların yönetiminde yapılan bir faaliyetin “askeri müdahaleye hazırlık” olduğuna kanaat getirmiş ve en üst cezaları vermiştir.

60’larda, Albay Talat Aydemir’in ikinci girişiminin ardından “isyan” cezasıyla mahkûm edilip idam edilmesi, askerin “iç meselesi” olarak ele alınmış, “siviller” bu işe karıştırılmamıştı.

***


Hukuki açıdan tartışmalar ve süreç devam edecektir.

Yargılamada sanıkların öne sürdüğü eksiklikler ve hak ihlalleri de, “sahte delil” iddiaları da Yargıtay, hatta Anayasa Mahkemesi’ne başvuru süreçlerinde tekrar ele alınacaktır.

Hukuk tarafını hukukçular tartışacaktır, tartışmalıdır.

Bu dava, türünün ilk siyasi davası olarak bir dönemeçtir, ama yüzyıllık bir “vatanı koruma kollama” ruhunun tarihte kaldığının değil, sadece kalması gerektiği iradesinin hukuken tescil edildiği anlamını taşıyor.

***


Kararın ardından bütün Ergenekon davalarının “komplo” olduğuna inanan kesimler bu yöndeki inançlarını yitirmeyecektir.

İlk anda yapılan açıklamaların bazılarında aynı “ruh” tekrar tekrar kendisini gösteriyor.

Ülkenin hâlen bölünme veya irticanın eline düşme tehlikesi altında olduğuna, sivil siyasetin bu tehlikeyi artırdığına, dolayısıyla “vatanı kurtarma” görevinin bilincinde bir ordunun olması gerektiğine inanmış bir ruh varlığını sürdürüyor.

27 Mayıs’tan 27 Nisan muhtırasına kadar geçen yaklaşık 60 yıl boyunca bu “ruh” kuvvetlenegelmiştir. Bu “ruh” hiçbir icraatından dolayı hesap vermemesi bir yana hep belli bir “destek” görmüştür.

Bu “ruh” için demokrasi hâlâ “sandıksal bir oyun”, halk da kendi gerçek çıkarlarını göremeyen, oyunu yanlış kullanarak bu oyuna katılan bir kalabalıktır.

***


Balyoz kararıyla en zor dönemeç aşıldı. Bu dönemecin devamında daha az zor olmayan bir demokrasi “mücadelesi” var. Bu mücadelenin özü de demokrasinin sürekli gelişmesinin bütün tehlikelerin tek ve tartışılmaz ilacı olduğunun en somut şekilde gösterilmesidir.

O “ruh” ancak bu şekilde tarih olacaktır.

DİĞER YENİ YAZILAR