Haberin Devamı
Meclis’in dönem açılışında Cumhurbaşkanı Gül’ün yaptığı konuşmanın “tutuklu vekiller”le ilgili kısmı hızlı bir yankı getirdi. Cumhurbaşkanı sadece tutuklu milletvekillerinin giderilmesi gereken bir sorun olduğunu söylemedi, yine Meclis’in temsil niteliğini anlatırken “BDP’lileri Meclis’ten atmaya kalkmayın” da dedi.
Bu iki güncel konuda özgürlükçü ve gerilimi giderici tavrını ortaya koyan Cumhurbaşkanı’nın konuşmasının tekrar okunması, üzerinde düşünülmesi gereken kısmı “eksiksiz demokrasi” talebini aktardığı cümlelerdir.
Gül, çok açık bir şekilde “olması gereken”i anlattı:
* Ülkede yazarların, düşünürlerin ve fikir adamlarının görüşlerini korkusuzca paylaşabilmeleri o ülkeye itibar kazandırır...
* Gazeteciler, haberciler ve bir bütün olarak medya mensuplarının halkı haberdar etme görevlerini yerine getirirken hiçbir engelle karşılaşmamaları da temel esastır...
* Hiç kimse fikirleri ve fikirlerini medya yoluyla açıklaması nedeniyle hapse düşmemelidir...
* Şiddeti teşvik edenle görüş açıklayan arasında kesin bir ayrım gözetilmelidir.
Gül, ilk başbakanı olduğu siyasi partinin iktidarı döneminde önemli ilerlemeler sağlandığını belirtiyor ama... İki cümlesini birleştirerek “ama”yı ve açık uyarısını aktaralım:
* “Herkesin görüşlerini rahatça ifade edebileceği özgürlük ortamı(...)nda eksikler veya yanlış uygulamalar, demokrasiyi zedeleyen görüntüler söz konusu ise bunların hepsi, hiç gecikilmeden ortadan kaldırılmalıdır.”
Cumhurbaşkanı, demokratikleşme sürecini “tamamına erdirelim” diyor ve bunun için somut bir hareket planı da gösteriyor:
* “Avrupa Birliği uyum yasalarına ve reformlara yönelik önceliğin yeniden tesis edilmesi ve bunların bütün vatandaşlarımız adına somut kazanımlara dönüştürülmesi sağlanmalıdır.”
Demokrasisi az ülkeler büyük sorunlarla boğuşmakta, demokrasisi eksiksiz ülkeler bunun hiçbir zararını görmemekte ve sorunlar büyümeden çözebilmektedir.
Cumhurbaşkanı Gül, bunu söylüyor, “eksiksiz demokrasiden korkmayalım, hiçbir mazeret aramayalım, üretmeyelim” diyor.