30 Mart’ta asıl oylanması, seçilmesi gerekenler, hiç de gerekmeyen bir şekilde ikinci plana indi. Yerel yöneticiler için de oy verilecek ama 30 Mart, genel seçimin de ötesinde bir “referandum”a dönüştü.
Referandumun konusu da artık çok yalın. Sandığa gidenler, mevcut siyasi iktidarın devam edip etmemesini oylayacak.
“Gitsin” diyenler bu siyasi iktidarın yerine CHP ile MHP’nin, devlet ve cemaat destekli koalisyonunun ülkeyi yönetmesini istemiş olacaklardır.
Kalsın veya gitsin diyenler, kararlarını verirken, 2002’ye kadar süren siyasi ve ekonomik istikrarsızlığı düşüneceklerdir.
2001 krizinde bütün ülkenin fakirleşmesini, alt ve orta sınıfların dibe vurmasını düşünecekler, 2002 sonrası ekonomik ve siyasi gelişmeleri gözden geçireceklerdir.
Bunlara bakarak oyunun yönünü belirleyenler, daha önce de aşağılanmışlardır. Ekonomik istikrarı gözeten seçmeni aşağılayanlar da her zaman ekonomiyi yönetmekten aciz olanlardır.
Hangi Türkiye...
30 Mart’ta sandık başına giderken, her seçmenin zihninin bir köşesinde “barış“ olacaktır. Türkiye’de çok uzun yıllar sonra ilk kez güçlü bir şekilde yakalanmış olan barış ivmesinin geleceğini ister istemez düşüneceklerdir.
Türk siyasi hayatında ilk kez, bazı demokratik reformların yapılmış olmasını, diğer reformların gelip gelmeyeceğini de sandık başına gitmeden düşüneceklerdir.
Bütün vatandaşların barış, özgürlük ve eşitlik içinde birlikte yaşama ihtimaline sırt çevirmek veya bu ihtimale sarılmak, bu ihtimali istemek oylara yön verecektir.
Oy veren her seçmenin gözünde, son siyasi çatışmaların arkası ve geleceğiyle ilgili soru işaretleri kaçınılmaz olarak var olacaktır.
Gizli dinlemelerin, komploların, belden aşağı vuruşların günlük vaka hâline geldiği bir siyaset ortamını tercih edip etmemek, düşmanlıklar üzerine kurulu bir siyaset anlayışını onaylayıp onaylamamak da seçmenin temel tercih alanlarından biri durumundadır.
Türk halkı, esas olarak bunları oylayacaktır. Ama kimse yanlış anlamasın, özgürlüklerin kısıtlanması için oy kullanmayacaktır. Yolsuzluk iddialarının üzerine gidilmesin diye de oy kullanmayacaktır.
30 Mart’ta bir referandum olacak, seçmen de “hangi Türkiye” sorusuna her zamanki bilinciyle cevap verecektir.
Bunlar oylanacak
Haberin Devamı