Bir yerde bir düğme...

Haberin Devamı

Bazı olaylarda, insanın midesine bir sancı saplanıyor. Bir yerde bir düğme var, ona birileri basıyor ve milyonlarca insanın hayatını etkileyecek bir olaylar zinciri başlıyor.

Amerika’nın dibinde bir yerde bir film yapılmış. Filmi kimin yaptığı, kimin çektiği belli olmadığı gibi, filmin içindeki Hazreti Muhammed’e ve İslam’a hakaretin ne olduğu da belli değil.

Ama film bir anda İslam dünyasının bilgisine “sunuluyor”.

Zincirin ilk halkası Libya’da ABD Büyükelçisi’nin öldürülmesi.

İkinci halka, Mısır’ın karışması...

***


Mısır doğal bir hedef, çünkü sokağa çıkan Mısırlılar, söz konusu filmin Mısır’ın “yerli” Hıristiyan azınlığı Kıptilerin bir “işi” olduğuna inanmış, inandırılmış.

Filmde ne olduğunu biz de doğru dürüst bilmediğimiz gibi, şu anda öfke içinde sokaklara çıkmış milyonlarca Müslüman da bilmiyor.

Düğmeye basıldığı an, zihni açık insanların “durun, önce filmi bir görelim” demesinin de imkânsız hale getirildiği andır. İlk öfkeli grup sokağa çıktığı anda bu sesleri kimse duyamaz.

İlk hareket ABD’nin Libya Büyükelçisi’nin öldürülmesi olunca ve ABD bölgeye bir askeri gemi gönderince, zaten düğmeye basan parmağın işi de tamamlanmış oluyor.

***


Arap Baharının içinde ve yanında yer alanların hiçbiri şu ana kadar ulaşılan durumdan memnun değil.

Libya’da “demokratik kuvvetler” duruma hâkim olamadı, bazı aşiretler yer değiştirdi, radikal İslamcı hareketler yeni mevziler kazandı.

Mısır’da ilk sandıktan Müslüman Kardeşler’in adayı çıktı.

Suriye’de kaos var, kan var, El Kaide bile var, ama sonuç yok.

Son düğmeyle birlikte silahlı, az silahlı ya da silahsız ama hepsi radikal İslamcı örgütlerin denetiminde bir şiddet dalgası başlatılmış oldu.

***


Bu dalga ve bundan sonra gelecek olan dalgalar bize bir parmak mesafededir.

Bu dalgaların etkilerine açık alanlarımız var. Bu dalgaları Türkiye’nin içine getirmek isteyenler de vardır.

Düğme bir tane değildir, parmak da bir tane değildir. Bu parmakların erişemeyeceği bir noktada durabilmek tabii ki kolay değildir. Ama bunun temel güvencesinin iç barışın bir an önce sağlanması olduğunu da ufku tıkanmamış herkes biliyor.

DİĞER YENİ YAZILAR