Aslında 21 Mart’taki Nevruz açıklamasının üzerinden henüz bir ay geçti. Bugün barışa doğru son köşenin, çekilme ilanıyla birlikte dönülmesini bekliyoruz.
Bundan sonra ne olacağı sorusu sorulmaya devam edecek. Ama bu soruların, silahların sustuğu, ülkenin savaş alanı olmaktan çıktığı bir ortamda sorulması ve cevaplarının tartışılması çok farklı olacak.
Dağlarında silahlı insanlar olmayan bir ülkede, demokratik süreçlerin rahat konuşulduğu, medeni ülkelerdeki bütün özgürlüklerin doğal hak olacağı bir ülkede yaşamanın farkı daha iyi anlaşılacak.
Önceliklerin tespiti
Bugün sorulacak tek bir soru var: İyi mi oldu, kötü mü oldu?
Bu soruya “kötü oldu” diyemeyenler “ileride kötü olacak” demeye, yeni korkular yaratmaya çalışıyorlar.
Doğrudur, birçok kesim için “kötü oldu” ve “kötü olacak.”
Savaş sürdükçe, demokrasi eksikleri giderilmedikçe iktidar sahibi olabilenler, kin ve nefretler üzerinden nemalananlar için “kötü olacak.”
Bugün barışa doğru son köşenin dönülmesi tabii ki “kalıcı barış geldi, her şey bitti” anlamına da gelmiyor.
Bütün vatandaşların “potansiyel suçlu” kabul edildiği bir hukuk ve yargı sisteminden “her şey vatandaşların eşitliği ve haklarının, özgürlüklerinin korunması için” anlayışına geçilebilmesi devasa işlerin başarılmasını gerektiriyor.
Bunun ilk ve temel adımı olan anayasa devrimi için harekete geçilirken, önceliklerin doğru tespit edilmesi de toplumsal desteğin sağlanması açısından iyice önem kazandı.
Anayasa görevi
Medeni anayasa için “demokrasi hattı”nda yer alan siyasal ve toplumsal güçlerin, sivil toplumun, “önce en ileri demokrasi” hedefine doğru birlikte hareket etmelerinin temeli oluşmuş durumdadır.
Kürt siyasetlerinin de medeni anayasa hareketinde üstlenmeleri gereken sorumluluklar artmıştır.
CHP’nin geleceğini solda ve demokraside görenler de medeni anayasa için harekete geçmek durumundadır.
Bugün dönülecek köşenin hemen ardında bekleyen anayasa görevinde, esastan uzaklaşmaya yol açacak zaman kayıplarından, zihinsel karmaşalarla sulandırılmış tartışmalardan uzak durulabildiği ölçüde demokratik siyaset rüştünü ispat etmiş olacaktır.
Barışa doğru son köşe...
Haberin Devamı