“Hiçbir şey, kendini idare etmesini bilmeyen bir insanın ruhu kadar karanlık değildir.”
F.W.Forester
Aslında bu yazının başlığı Trump’ı peşine takan Evangelist’ler ne yapmak istiyor olmalıydı.
İzmir’de, Protestan Hristiyanların Diriliş Kilisesi rahibi (pastör) Brunson’un yargılanma ve tutukluluğu üzerinden yürütülen ve Türkiye-ABD ilişkilerini derinden etkileyerek çok ciddi bir krize dönüşen talep, tartışma ve yaptırımların geri planını anlayabilmek için öncelikle “evanjelizm” nedir sorusuna, sonrasında Brunson’un kim olduğuna yanıt aramamız gerekiyor.
İlk kez Martin Luther King tarafından kullanılan “evanjelizm” (Kutsal Kitaba Yönelmek” anlamında. ABD’de, Hristiyanların en tutucu ve radikal dinci kanadı olarak kabul edilen “evanjelik inanç” kimi çevrelerce bir tür “Hristiyan Siyonizmi” olarak da tanımlanıyor.
Bu tanımlamanın temel nedeni ise evanjelik inancın barındırdığı uhrevi ve dünyevi birbiri ile ilişkili iki plan.
Evanjelik inanca sahip Protestan Hristiyanlar, Yahudilerin “vaat edilmiş topraklara dönerek Büyük İsrail’i” kuracaklarına (dünyevi) ve bu plana yardımcı olmakla görevlendirildiklerine inanıyorlar. Evanjelistler bu yardım karşılığında kurtuluşlarının ahirette gerçekleşeceğini (uhrevi) ve Tanrı’nın diğer dinlerin inananlarını dışladığını düşünüyor ve kendilerini ayrıcalıklı kabul ediyorlar.
Bu inanç sistemi, üzerinde çok fazla durulmasa da, Başkan Trump’ın tüm itirazlara karşın Kudüs’ü niçin İsrail’in başkenti olarak tanıyarak ABD elçiliğini bütün dinlerce kutsal kabul edilen bu kente taşıma kararı aldığını açıklayan önemli bir veri.. Ya da “Büyük İsrail’in” kuruluş yolunda Yahudilere, Evanjelistlerce sunulan bir yardım..
Kudüs’ün başkent olarak kabul edilme sürecinde aktif rol oynayan Trump’ın damadı Kushner’in Yahudi, Brunson konusunda nezaket ve diplomasi dilini “tehdit diline” dönüştüren Başkan Yardımcısı Mike Pence’in Evanjelist ve Cumhuriyetçilerin radikal kanadı “Çay Partisi Hareketi” mensubu olduğu düşünüldüğünde fotoğraf daha da netleşmeye başlıyor, başlıyor çünkü Rahip Brunson’da Evanjelist ve Mike Pence ile yakınlığı olan birisi...
Dilerseniz bu fotoğrafa iki kare daha ekledikten sonra Brunson fırtınasının zamanlama açısından arka plan bağlantılarına geçelim.
20 yılı aşkın bir süredir Türkiye’de (İzmir) yaşayan Brunson, “Trinity Evangelical Divinity School” ve Aberdeen Üniversitesi mezunu. Dini eğitimini aldığı okul Evanjelistlere ait.. Ve Amerika’da AJLC (ABD Hukuk ve Adalet Merkezi” adlı sivil toplum örgütü Brunson’un serbest bırakılması ile ilgili açtığı kampanyada bugüne kadar yaklaşık 500.000 imza toplamış durumda ve kampanya devam ediyor.
Özetle Beyaz Saray hem içeriden (Mike Pence ve Kushner) hem de dışarıdan, özellikle de Trump için çok önemli olan Kasım ayında gerçekleşecek Temsilciler Meclis üyeleri seçimi düşünüldüğünde dışarıdan kuşatılmış durumda...
Bu kuşatılmışlıktan kurtulmanın yolu Türkiye’yi kuşatmak mı sorusunun yanıtı ile arka plan bağlantılarına Salı yazımızda devam etmek üzere...