Bu hafta Beyoğlu’nda nükleer enerjiye ve HES’lere karşı eylem vardı. Protestocuları bir süre izleme fırsatı buldum. HES’lere karşı Anadolu Yürüyüşü de halen sürüyor... Japonya depreminden sonra dünya nükleer enerji yatırımlarını masaya yatırırken, biz maalesef bize mahsus bir şekilde konuya bakmaya devam ediyoruz. Vatandaşın Türkiye’nin nükleer enerji stratejisiyle ilgili aklında kalan tek yorum, evlerdeki Aygaz tüpler!
TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner’den enerji konuları üzerine bir toplantı daveti gelince HES’ler ve nükleer enerjiyle ilgili TÜSİAD duruşunda bir değişiklik olup olmadığını merak ettim. Ümit Boyner daha önceden nükleer enerjiyle ilgili yorum yapmıştı ancak bu kez çok daha uzun süreli ve derin bir çalışma söz konusuydu.
TÜSİAD merkezindeki toplantıda Başkan Ümit Boyner’in yanısıra TÜSİAD’ın enerji konusundaki görüşlerini oluşturan TÜSİAD ekibi de hazır bulundu. Enerji Çalışma Grubu üyeleri Ali Kibar, Selahattin Hakman, Fahrettin Arman, Zeki Eriş ve Batu Aksoy tek tek uzman oldukları alanlarda görüşlerini ortaya koydular.
Ümit Boyner, ‘Uluslararası Enerji Ajansı projeksiyonları gelecek 25 yıl içerisinde dünya enerji tüketiminin yüzde 60 üzerinde artacağını öngörüyor. Aynı tahminler 2020 yılında Türkiye’nin enerji tüketiminin dünya ortalamasının üzerinde artacağını gösteriyor’ bilgisini aktararak konuşmasına başladı.
Yine Ümit Boyner’in verdiği bilgilere göre; Türkiye halihazırda enerjisinin yüzde 31’ini doğalgazdan, yüzde 31’ini kömürden, yüzde 28’ini petrolden, yüzde 10’nunu da yenilenebilir enerjiden sağlıyor. Türkiye’nin sera gazı emisyonları da 1990-2007 yılları arasında yüzde 119 artış göstermiş.
7.5 Milyarlık tasarruf
Ümit Boyner, enerjinin verimli kullanılması halinde 7-5 milyar dolarlık tasarruf edilebileceğinin altını çizdiği konuşmasında, Türkiye’nin enerji politikalarını yeterince şeffaf bir biçimde tartışmadığının altını çizdi.
Toplantıda HES yatırımları konusu üzerinde duruldu. TÜSİAD tamamıyla HES’lere karşı değil, yatırımların tamamen durdurulmasını istemiyor. Ancak HES yatırımlarının hem izin hem de yatırım aşamasında çevre koşullarına uygunluğunun denetlenmesini talep ediyor.
Ümit Boyner ısrarla vurgulayarak, “Biz çevre ve enerji konularını ayırmıyoruz. Bir derenin üzerine 7 HES yapılması ne kadar sürdürülebilir?” diyor.
Gelelim en çok tartışılan nükleer enerji konusuna. TÜSİAD Japonya depremiyle birlikte dünyanın nükleer enerji konusunu yeniden masaya yatırdığını hatırlatıyor. Bu tartışmalardan Türkiye’nin öğreneceklerinin olduğunu düşünüyorlar.
‘Nükleer enerji konusunda da salt bir enerji açığı sorununa indirgenmemeli. Deprem ülkesi Türkiye. Bu risk gözardı edilmemeli. Kamuoyunda bu süreç daha şeffaf yönetilmeli. Önümüzde bir fırsat da var. Daha önce nükleer enerji yatırımı yapanlar tartışıyor, kendilerini yeniliyor diyen Ümit Boyner, ‘Enerjide gri alanlar çok. Yurtdışındaki tartışmaları izleyip anlamak lazım’ diyor.
Ümit Boyner: Nükleer enerji tartışmalarını anlamak lazım
Haberin Devamı