THY’de Hermes yerine Bvlgari, ceple konuşmak yerine mesaj ve internet

Haberin Devamı

Uzun uçak yolculuklarında ben ben olmaktan çıkıyorum. Bunu son yaptığım Seattle-İstanbul uçuşunda bir kez daha anladım. Bir bardak suda fırtınalar koparan bir insan haline dönüşüyorum. Allah’tan bu fırtınaları çevreme çaktırmıyorum, çaktırsam sanırım beni uçağa bir daha almazlar. Bu arada tüm bunlar anne olduktan sonra başıma geldi. Kızım olduğundan beri her uçuş öncesinde mektup yazıyorum, olur da ben dönmemek üzere uzaklara gitmek durumunda kalırsam, arkamdan okusun diye... İşte son Seattle-İstanbul uçuşunda da içimde fırtınalar kopuyordu.

Üstelik THY’nin Boeing’ten yeni aldığı 777-300ER tipi uçağın ilk seferiydi. Zaten bu konuyla ilgili yazıyı da daha önce yazmıştım.

Yazmadıklarımı sakladım, şimdi yazıyorum... Bindiğimiz uçak test uçuşları yapmıştı. THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu’ya ‘Kaç kez test uçuşu yapmış bu uçak?’ diye sorduğumda, ‘Toplam 4.5 saat uçmuş, en uzun ilk uçuşu bizle yapacak ama sakın korkma’ dedi.

Şunu öğrendim, bu tip uçaklar için 2-5 saatlik uçuş denemeleri yeterli oluyormuş.

Kaptan pilot Mehmet Özkurt uçağı havalandırdı, Boeing fabrikasından çalışanlar bize el salladı, bir süre Seattle üzerinde uçtuk ve yükseldik. 11 saat 20 dakika hiçbir aksilik olmadı ve biz uçağın üstün konforu sayesinde hayli keyifli bir yolculuk yaptık. İkinci kaptan 30 yaşındaki Ferihan Işık da uçağı indirdi.

THY konfor sınırlarını zorluyor, rekabet içinde olduğu şirketleri de zorluyor. Bu yolculuk sırasında bunu bir kez daha yaşadık. Uçan aşçılar mükemmel yemekler hazırladı.

Gergin olduğum için tüm ayrıntılar gözüme takıldı.

Battaniye üzerindeki lale desenlerini bile inceledim.

Kitabımı bitirdim, röportaj yazdım ve film izledim. Verimli bir yolculuk oldu benim için.

Dediğim gibi tüm ayrıntılar gözüme takıldı. THY First Class hizmetini başlattığında Bvlgari’yle çalışmaya başlamıştı.

Bu seferde de Amenity Kit Hermes’ti. Çok şık bir çanta dizaynı, içinde çorap, kulak tıkacı v.s... Ve Hermes losyonlar... ‘Memleketimizdeki Hermes tutkusu THY’ye de mi sıçradı?’ diye düşünüp Hamdi Topçu’ya sordum. Bu arada uçağın tuvaletlerinde de sıvı sabunlar ve losyonlar Hermes’ti.

Hamdi Topçu, “Aslında biz Hermes’i koyalım demedik. Star Alliance Grubu’nda yer aldığımızdan beri bazı standartları uygulamamız gerekiyor. Onların işaret ettikleri bazı markalarla çalışmak durumundayız. Bence çok başarılı Türk markaları var, butik iş yapan ve tanıtmamız gerektiğini düşündüğümüz markalarımız da var ama şimdilik dünyaca tanınmış bu lüks markalarla çalışıyoruz” dedi.

Çantaların dizaynlarını da çalışılan markalar yapıyormuş.

THY onların dizaynlarından seçim yapıyormuş. Bu ay sonunda Hermes’le yolculuk sona eriyor. THY Bvlgari’yle devam edecek. Amenity Kit’ler Bvlgari markalı olacak. Ezcümle, her geçen gün yabancı yolcu sayısı artan THY ‘lüks yolcuları’ da kaptırmak istemiyor.

Boeing 777-300ER business class dışında comfort class bölümü de var. Uçak da tamamen buna göre dizayn edilmiş.

Business class’taki lale desenli koltuklar çok şık, koltukların tam karşısında puf var, koltuğu yatırdığınızda çok rahat bir yatak oluyor ve boyu 1.90 olanlar bile bu koltuklarda rahatça yatabilir. Comfort class’ta da ahşap renkleri, bej ve kırmızı-yeşil kullanılmış. Gerçekten de çok şık. Mavi-gri tonlarının yarattığı soğuk hava asla yok.

Economi class’ta kullanılan mavi tonu da turkuaza yakın.

Işıklandırma gözleri rahatsız etmiyor ve en önemlisi de bu uçaklardaki teknolojik yenilikler... Usb, Ipod, iPad ve iPhone bağlantıları var.

Yanında sevgili arkadaşım Şelale Kadak vardı. iPhone’dan çocuklarımızın fotolarına bakıyoruz, bir an Şelale yerinden fırladı ve “Cep telefonum açıkmış” dedi. O sırada Norveç hava sahasında olduğumuzu öğrenmiş olduk. İkimiz de cep telefonlarının artık uçuşlarda bir tehlike yaratmadığını biliyoruz ama THY buna hazır mı değil mi, bundan emin değildik.

Şelale’nin bu dalgınlığı sayesinde de müjdeli haberi Hamdi Topçu bizle paylaştı. Uçakta Panasonic Avionics CEO’su da vardı. Uçaktaki tüm eğlence sistemlerini Panasonic kurmuş.

Topçu, ‘Ocak ayında uçaklarımızda cep telefonu kullanılabilecek. Biz şu anda uçaktaki gürültüyü düşünüyoruz. İnsanlar birbirini rahatsız edebilir, yoksa teknik konularda bir sorun yok. Konuşmaya değil ama mesajlaşmaya izin vermek daha iyi olabilir. Bu arada internete de Ocak ayında girmeye başlayacaksınız’ dedi.

DİĞER YENİ YAZILAR