Şişli ve Tepebaşı Radisson’a 160 milyon dolar yatırıyor şehir otelciliğine iddialı giriyor

Haberin Devamı

Sheraton Çeşme’nin sahibi İskender Dilek, otelinde kalanlara dünya turu hediye ediyor.

Dilek Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İskender Dilek, sahibi olduğu Çeşme Sheraton Oteli’nde yaptığı değişik uygulamalarla yarattığı farklılığı, artık şehir otelciliğine taşıyacak. Yaptığı promosyonlarla bugüne kadar 4 bin 500 misafirini yurtdışında da ağırlayan Dilek, önümüzdeki yıl Çeşme’de konaklayanları dünya turuna çıkarmayı planlıyor. Radisson Grubu’ndan Türkiye’de franchise alan ilk kişi olan Dilek, Şişli ve Tepebaşı’ndaki iki şehir oteline toplam 160 milyon dolarlık yatırım yaparak şehir otelciliğine iddialı bir giriş yapıyor.

ÇEŞME Sheraton’un sahibi, Dilek Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İskender Dilek, sıradışı promosyon teknikleriyle otelcilik sektöründe farklılık yakalayan bir işadamı. Çeşme Sheraton Oteli’nde konaklayanları New York’tan Paris’e, Dubai’den Las Vegas’a farklı yerlere tatillere gönderen, bu yıl da cruise seyahati hediye eden İskender Dilek, önümüzdeki yıl da dünya turu hediye edecek.

Dilek Grubu, yakında İstanbul’da da adından söz ettirecek. İstanbul’da Tepebaşı ve Şişli’de iki otel açmaya hazırlanıyor. Biri Radisson Blu, diğeri Radisson Blu Golden Horn. Radisson Grubu Dilek Holding’le anlaşarak Türkiye’de ilk kez franchise verdi. Her iki otele toplam 160 milyon dolarlık yatırım yapan İskender Dilek, ‘her şey dahil’ sisteme karşı oldukları için resort otelciliğinde büyüme düşünmediklerini, kendilerini Çeşme’den sonra görmek istedikleri adresin İstanbul olduğunu söylüyor.

4.500 misafiri yurtdışına gitti

Sheraton Çeşme’ye gelenlere uzun süredir farklı tatil kampanyaları düzenliyorsunuz... Promosyonlarınız oluyor. Öncelikle bu promosyonlar devam edecek mi? Bugüne kadar bu promosyonlardan kaç kişi yararlandı?


4 yıl oldu. 4 bin 500 kişi yararlandı... Önümüzdeki yılı da planladık, 5’inci yıldan sonra promosyonlara son vereceğiz.

Otelcilik açısından çok farklı bir pazarlama tekniği... Taklit de edilemediniz değil mi?

Takdir ediliyoruz. Evet, pazarlama açısından güzel bir örnek. Burada bir otel var, tatil yapıyorsunuz ve sonra gidip dünyanın farklı yerlerindeki otellerde kalıyorsunuz. Buna kim hayır der.

Peki bu nasıl oluyor?

StarWood Grubu’yla çalışıyoruz uzun zamandır. Oteller konusunda avantajlarımız var. Ayrıca havayolu şirketleriyle de anlaşıyoruz. Mesela Paris’te yer hizmetleri alacağımız bir firmayla da anlaştık. 2 yıl Avusturya seyahati verirken Viyana Turizm Ofisi’yle işbirliği yaptık. Bize 1000 adet 3 günlük seyahat kartı verdiler. Toplamı 18 bin euro.

Neden bunu yapıyorlar?

Bu kampanyalarla onların da tanıtımını yapıyoruz. Viyana’yı tanıtacağımız bir kampanya yapıyoruz, ‘Partnerimiz Avusturya Havayolları’ diyoruz. Viyana’da 2 müzeyle anlaştık. Hatta o müzede yemek anlaşması da yaptık. 2009’u 2010’a bağlayan kış aylarında Türkiye’den Viyana’ya giden turist sayısında artış olmuş. Tanıtıma Mart’ta başladık. Kriz yılında artış yaşandı. Sonuçta herkes kampanyamızdan yararlanmıyor ama kampanyamızın etkisi oluyor. Dubai seferimiz de tam krize denk geldi. Turizm ateşesi gibi çalıştık. Biz Dubai’den dönerken gazetelerde ‘Dubai batmış, gemide şeyh çırpınıyor’ haberleri vardı. Kampanyayı Burj El Arap’ın basın desteğiyle aldık. Sonuçta orada 7-8 Sheraton var, partnerimiz Emirates...

Peki neden bitecek bu promosyonlar? Bu sene de cruise seyahati veriyorsunuz....

Ben misyonumu tamamladığıma inanıyorum. 4 yıl önce ilk kampanya Roma’yla başladı. Prag, Paris, New York, Dubai... Çok yere kampanya yaptık. Son olarak dünya turu vereceğiz. İsteyenler dünya turunu 2 yıla da bölebilecek. Daha sonra sanırım bir yıl birşey yapmam...Biraz duruma bakarız...

Konaklayan herkes bundan yararlanamayacak değil mi?

Şu anda daha tam karar veremedik... Gün v.s belli değil. Çıtayı yükselttik. Los Angeles ve Las Vegas da var.

Bugüne kadar müşterileriniz en çok hangi ülkeleri tercih ettiler?

En çok talep gören Avrupa destinasyonları.Yakın mesafe tercih ediliyor. Seneye Miami artı dünya turu var, Avrupa’da Paris, Roma destinasyonları da devam edecek ve final yapacağız.

Biz, Çeşme’yi Çeşme yaptık!

Çeşme Sheraton Otel daha önce TURBAN’dı. Siz aldınız, farklı bir işletme anlayışı getirdiniz. 12 ay açıksınız. Deniz, kum, güneş ama asla her şey dahil sisteme girmeyeceğiz dediniz...Ve zaman içinde Çeşme de çok değişti. Eskiden Alaçatı popüler değildi, çevrede bu kadar çok otel yoktu. Neler değişti?


Biz Çeşme’yi Çeşme yaptık. Bu konuda mütevazı olamayacağım. Biz geldiğimizde Çeşme unutulmuştu. Yakın çevremden de bunu çok duydum. İzmirliler’in yazlıklarına geldiği bir yerdi. O dönemde Antalya çok gelişmişti. ‘Herşey dahil’ sistem ilk başlarda herkese cazip gelmişti. Alaçatı 2002-2003’te canlanmaya başladı. Buraya gelen elit müşteri grubu her yeri canlandırdı. Eskiden yalnızca Aya Yorgi vardı. Bir de Dalyan’daki balıkçılar... Alaçatı’yı Alaçatı yapan da Tuval’dir. Tuval de bizim gibi misyoner davrandı. O ışıltı herkesi çekti. Sonra marina açıldı... Marina kalabalığı dengeledi.

Ekonominin canlanmasına katkımız oldu diyorsunuz...

2007’de otelimizi 6 ay kapattık renovasyon ve kongre merkezi yapmak için. Biz kapatacağız diye bütün oteller sevindi. Ama o kış Çeşme öldü. iç kimse iş yapamadı. Beni otel müdürleri aradı, ‘Çeşme’yi siz canlandırıyorsunuz’ dediler. Benzin istasyonunun da satışları düşmüş kış döneminde, buradaki Dost Pide dahi yakındı. Sonuçta Çeşme Sheraton buraya büyük hareketlilik getirdi.

Herşey dahil yüzünden resort otelden soğuduk

Şehir otelciliğine giriyorsunuz, hem de hızlı bir şekilde. 2 otel yatırımınız var İstanbul’da... Neden şehir oteli? Bu aralar en in yatırımlardan biri İstanbul’da otel yapmak oldu...

Bizi İstanbul’da yatırım yapmaya iten en önemli neden resort otelciliğinde Çeşme dışına çıkmamaktır. Sezon burada 2.5 ay ve biz 12 ay açığız. Bunun mücadelesini verdik. Biz ‘herşey dahil’ sistem nedeniyle resort otelciliğinden soğuduk. Burada çok şey öğrendik. Şehir otelciliğinde büyüme kararı aldık. Olmazsa olmaz adres de İstanbul...

Son yıllarda İstanbul’da otellerin çoğunda yer yok... İhtiyaç var... Ancak dediğiniz gibi lokasyon çok önem taşıyor...

İstanbul’da oteller inanılmaz dolu, fiyatlar yüksek. Otellerin toplantı salonları dolu. Taksim’de bir otelde toplantı salonu, öğlen yemeği artı 2 kahve servisinin fiyatı 85 euro... Ayrıca İstanbul’da gayrimenkul inanılmaz prim yapıyor. İstanbul’da yapacağınız iyi bir yatırım hep kazandırıyor. İyi lokasyon ve iyi bir zinciri biraraya getirmek yeterli. Acı bir örnek bunun tam tersi İzmir... Kongre yok, sanayi yok, uluslararası kongre yok denecek kadar az. İzmir’e işadamı gelmiyor. 2010’da İstanbul’da 107 kongre oldu... Zirveleri filan saymıyorum... Talep çok İstanbul’da...

Bir oteliniz Pera’da değil mi?

Tepebaşı’nda... Yeri 3 yıl önce aldık, büyük bir arazi. 132 odalı olacak, butik otel değil. Anıtlar Kurulu’ndan geçti. Dışı yarı klasik ve estetik bir mimari olacak. Aralık 2012’de bitecek. Radisson Grubu’yla anlaştık. İlk defa Türkiye’de bize franchise verdiler.

Diğer otel de Şişli’de değil mi?

Evet. Şişli’deki de 305 odalı, 20 toplantı salonu olan çok büyük bir otel olacak. Yeri çok merkezde. Ulaşımı kolay. İstanbul’un göbeğinde 305 odalı bir zincir otel 20 yıldır yapılmadı.

Toplam yatırım büyüklüğünüz ne kadar?

100 milyon dolarlık bir yatırım Şişli’deki otel, Tepebaşı da 60 milyon dolarlık... Her iki oteli de Radisson işletecek. Şehir otelciliğinde fark yaratacağız. İş hayatınızda ne yaparsanız yapın farklı yapın.

Sosyete buralardan ev aldı, otelde kalmıyor

Müşteri kitleniz zaman içinde değişti mi?


İlk zamanlarda bize VİP dediğimiz sosyete geliyordu, onların çoğu buralardan ev aldı. O kesim bir yeri tutuyor oraya gidiyor sonra hepsi yön değiştiriyor. Yalnızca o kesime hitap eden bir otel yaşayamaz. Evet biz onlarla başladık ama genele hitap ettik. O misafirlerin kalış süresi de azdır, 3-4 gecedir. Biz genele ulaşmak için oteli farklı kurguladık.

İzmirli müşteriniz oluyor mu?

Bizde İzmirliler bir gece kalır, o da kışın, kışın konaklama fiyatımız 195 liradır, 5 lira artırsak kalmazlar. Bize İstanbullular ve Ankaralılar geliyor. Futbolcular, siyasetçiler, elçiler geliyor.

Çocuklu ailelerin tercih ettiği bir otel mi Çeşme Sheraton?

Biz bu konuda istisna bir oteliz. Çocuklara yönelik su oyunu yok, kaydırak filan yok. Bazı oteller çocuklulara yöneliktir. Bizim otel denizinden ve havasından dolayı çocuklu aileler tarafından keşfedildi. Biz yıllar önce çocuklu aileler için mücadele ettik, olmadı, son dönemde böyle bir kimlik oldu.

Yeni markaların gelmesi Çeşme’yi canlandırır

Yakında yeni büyük zincirler geliyor Çeşme’ye... Rekabet artacak mı? Mesela Four Seasons?

Four Season gelirse BB girer, yani oda kahvaltı.. Four Season’a gelen akşam otelde yemek yemez. Biz buralardaki canlılığın artmasından memnun oluruz. Çeşme’de tatil otele kapanmak değildir. Misafiri özgür bırakacaksınız. Bu da bizim prensiplerimizdendir.

Akşamları müşterileriniz Çeşme’nin farklı yerlerini görüp, lezzetlerinden tatmayı mı keşfediyor?

Aynen. Yüzde 15’i akşam yemeği almaz. Mutlaka bir iki gece dışarı çıkar.

Çeşme-Bodrum karşılaştırması sıkça yapılıyor. Çeşme kalabalıklaşıyor, İstanbullular geliyor... Sizce Çeşme Bodrum gibi olur mu?

Bence olmaz... Burada herkes oturduğu yere sahip çıkıyor... Görünen kalabalık, turistlerle oluyor. Aşırı bir yerleşim yok Çeşme’de. Bodrum’un nüfusu da fazla. Ayrıca Çeşme göç almıyor. Herkes çok medeni. Bodrum farklı kültürlerin yaşadığı bir yer. İzmir Türkiye’nin en medeni yeri, buranın köylüsü de çok farklıdır. Çeşme’nin Türkiye’de benzeri yok... Çeşme ayrıcalıklı bir yer. Ve genelde SİT alanı burası... Korunuyor. Port Alaçatı yeni yapıldı, yapılaştı orası ama çok güzel yapılaşma oldu. Çoraktı oralar, şimdi bakımlı hale geliyor.

Denize sabah erken girerim

Siz yaz aylarında Çeşme’desiniz... İşinizin başındasınız, denize girmeye fırsat buluyor musunuz?


Sabah 07.00 gibi ayakta olurum. Sahilde yürüyüşümü yapar, denize erken girerim. Sıcakta denize girmeyi sevmem.

İki oğlunuz var... Zamanı gelince bayrağı teslim alacaklar mı?

Büyük oğlum 16, küçük 14 yaşında. Büyük oğlum Robert Kolej’de okuyor. Küçük sınav sonuçlarını bekliyor. Küçük oğlum seyahati, gezmeyi, otelciliği seviyor. Büyük oğlum çok okur, edebiyata çok düşkündür, o roman yazacak...

Abromoviç artık Kum Beach’e gidiyor, bizim otele gelmiyor

Sheraton Çeşme Otel’in müşterileri genelde Türkler? Yabancılara yönelik bir çabanız olmadı mı?


Bu yıl İtalyan gruplarımız var. Eylül’e kadar devam edecek. Bir de münferit yabancı müşterilerimiz var. Araplar, Lübnanlılar, Almanlar, Fransızlar var. Geçen yıl 39 ülkeden misafirimiz olmuş. Bize elçiliklerden çok gelen olur.

Abromoviç gelirdi, artık gelmiyor mu?

Artık Rus işadamı Mihail Prohorov’un aldığı Kum Beach’e gidiyor. Çeşme’yi o da çok sevdi...

Çeşme Sheraton’a neredeyse her gün bir helikopter iner... Kimler geliyor helikopterle?

İşadamları geliyor. Adlarını vermeyeyim.

Balili terapistlerimiz çok beğenildi, hep dolular

Yabancı çalışanlarınız var. Spa alanında da iddianız var...


Taylandlı ve Balililer var... Önümüzdeki yıl hem İstanbul’daki hem de buradaki otelimize yeni anlaşmalar yapacağım. Bali terapisine ilgi yüksek. Türkiye’de Spa’sını kendi işleten en iddialı otellerden biriyiz. Balililer inanılmaz bir beğeni alıyor. Balili terapistler hep dolular...

DİĞER YENİ YAZILAR