Çocuk gelişimde 0-6 yaş arası en kritik dönem. Dün Milliyet Gazetesi’nin birinci sayfasına koyduğu “TV bebekleri uyuşturuyor” başlıklı haberi okuduktan sonra girdim İlk Adım Projesi’yle ilgili toplantıya. Yıllar önce yaptığım bir haber geldi aklıma. Kafasını sallamaktan kendini alamayan, yalnızca TV karşısında sakinleşebilen çocuklar... Avusturalya Hükümeti, “2 yaş öncesi çocuklara TV izletmeyin” demiş. Yayınlanan rehberde çocukların TV’den nasıl zarar gördükleri özetlenmiş. Türkiye’ya dönersek, gerçekler ortada. Çalışmayan anne evde her yükü üstleniyor. Temizlik, yemek v.s... Çocuğu küçük yaştan deneyimli ellere teslim etmek lüks. Çalışan anne şanslıysa bir yakınına, aksi halde yuva çağı gelene kadar çocuğunu bakıcıya bırakıyor, bakıcının nasıl baktığı da belli değil.
Türkiye’de 0-3 yaş çocuğun eğitimi dediğinizde bu sanki çok küçük bir kitlenin ilgilendiği bir konu olarak görülüyor. Oysa bu yaş aralığında kelime hazinesinden tutun da görsel hafızaya kadar her şeyin temeli atılıyor. Bu yüzden birçok uzman 3.5 yaşına kadar anadile ağırlık verin uyarıları yapıyor. İlk Adım Projesi bu noktada çok önemli bir proje. Çünkü hayat değiştiriyor. Ne yazık ki Türkiye’de doğan her çocuk eğitimde aynı fırsatlara sahip değil. Okullardaki olanaklar kısıtlı, okul öncesi eğitim dediğinizde çocukların pratik yapmasını sağlayacak materyaller okullarda yok. Toplantı öncesinde İl Adım Projesi’yle ilgili bilgileri okumaya başladım.
* Nöro bilim, ekonomi ve davranışsal bilimlerde yapılan araştırmalara göre çocuğun gelişimde 0-6 yaş arası çok önemli bir rol oynuyor.
* Hayatının ilk 3 yılındaki olumsuzluklar çocuğu yavaşlatıyor.
* Erken yaştaki deneyimler insanın yaşamı boyunca öğrenme becerilerini ve davranışlarını belirliyor.
* Çocukluğunda çok sayıda olumsuz deneyimler yaşamış kişilerin kalp hastalıklarına yakalanma olasılıkları 3 kat fazla.
* Çocukluktaki önemli sıkıntılar diabet, hipertansiyon, felç ve obeziteye neden oluyor.
* Olumsuzluğa şahit olan çocuklar geç konuşuyor.
Türkiye’de Ayşen Özyeğin’in öncülüğünde kurulan Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV) sayesinde çok daha fazla kişinin gündemine girdi bu konular. ‘Erken Yaşta Eğitim’ konusu AÇEV’le birlikte konuşuldu. AÇEV’in ‘7 Çok Geç’ kampanyası sayesinde anneler, babalar ve çocuklar Türkiye’nin ücra köşelerinde eğitim aldı.
Nimet Çubukçu da Milli Eğitim Bakanlığı’na geldiği ilk günlerde, “Okul öncesi eğitime önem vereceğiz” demişti. İlk Adım Projesi’nin tanıtımında gördük ki bu sözünü tutmuş görünüyor. Dün Türkiye Vodafone Vakfı, Anne Çocuk Eğitim Vakfı ve Milli Eğitim Bakanlığı Okul Öncesi Eğitimi Genel Müdürlüğü işbirliğinde yapılan ‘İlk Adım Projesi’nin tanıtımında umutlandım. Projenin ilk aşamasında 18 ilde 180 anasınıfı açılarak binlerce çocuğa okul öncesi eğitim verilecek. Bu sınıfların ortamı değiştirilecek. Ebeveynlere de eğitimler verilecek. Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkanı Serpil Timuray’ı Danone Türkiye Genel Müdürlüğü döneminden tanıyorum. Kadınlar ve çocuklar konusundaki bakış acısıyla örnek bir yönetici. Vodafone’da da attığı adımla bunu bir kez daha gösterdi. Timuray, “Türkiye Vodafone Vakfı 3 yıl gibi kısa bir sürede sosyal yatırım projelerine 8 milyon TL’ye ulaşan bir kaynak aktardı. Vakfımız aracılığı ile okul öncesi eğitime ülke hedefimiz doğrultusunda uzun soluklu yatırımlarımızı sürdüreceğiz” diye konuştu.
ÖĞRETMEN DE EĞİTİLECEK
Toplantıda, Bakan Nimet Çubukçu Esenler’de bir okulla 3G teknolojisiyle görüştü. AÇEV Başkan Yardımcısı Ayla Göksel, projede anasınıfları ve eğitim programı haricinde 180 öğretmene çalışmalarını destekleyecek eğitim verileceğini söyledi.
Nimet Çubukçu, Ayşen Özyeğin ve Serpil Timuray okul öncesi eğitime ortak yatırım yaptı
Haberin Devamı