Haberin Devamı
Mecidiyeköy’deki eski Likör Fabrikası’nın yerinde 550 milyon dolarlık Quasar projesi yükseliyor. Haydar Özkan, “Fabrikayı moda, sanat, kültür merkezi yapacağız. İçinde İsviçre Kültür Merkezi olacak” dedi.
Eski Likör fabrikası korunabilmeliydi diye düşünenlerdenim. Likör fabrikası Fransız mimar Robert Mallet Stevens’ın yaptığı Türkiye’nin ilk alkol fabrikasıydı. Şimdi yerine otel, rezidans, ofisler ve bir kültür-sanat-moda merkezi yapılıyor. İsviçreli yatırım fonu Viatrans A.Ş ile Meydanbey Ortak Girişimi’nin projesi olan Quasar yükseliyor. 116 ile 518 metrekare arasında değişen 257 konut var projede. Metrekare fiyatları 6 bin 600 dolardan başlıyor.
Devlet memuru oldu
Viatrans A.Ş-Meydanbey Ortak Girişimi’nin İcra Kurulu Başkanı Haydar Özkan, bu ilk projelerini takiben farklı cazibe noktalarında projeler yapacaklarını anlatıyor. Çok iddialı konuşuyor, 25 yıl sonra dünyanın en lüks ve bilinen gayrimenkul şirketi olacaklarını söylüyor.
Quasar projesinin ofis ve rezidans tasarımlarını mimar Emre Arolat yaptı. NY merkezli tasarım şirketi Wilson Associates’le de çalışıldı. Projenin otel kısmının yönetimini Fairmont yapacak. Projenin iç tasarımını da Hollandalı Marcel Anders yaptı. Projenin tanıtım ofisi de sanat galerisi gibi.
- Haydar Bey sizi sektörden pek tanımıyoruz. Bu proje öncesinde ne yapıyordunuz?
Hacettepe Üniversitesi Mütercim Tercümanlık Bölümü’nü bitirdim. Yeditepe Üniversitesi’nde İşletme master’ı yaptım. Farklı sektörlerde çalıştım. BBC ekibine tercümanlık yapmıştım okurken... TBMM’de devlet memuru olarak çalıştım. Dünya Parlamentolar Birliği’nde TBMM’yi temsil eden heyetin grup sekreterliğini yaptım. Bakan İmren Aykut’la yakın çalıştım. Karadeniz Ekonomik İşbirliği kurulmuştu. O vesileyle İstanbul’a geldim. Uluslararası Nakliyeciler Derneği’nde (UND) Çetin Nuhoğlu yönetime gelmişti. Orada çok güzel çalışmalar yaptık.
- Çok farklı işlerde çalışmışsınız, gayrimenkul sektörüne nasıl girdiniz?
UND’de çalışırken yurtdışında derneği temsil ediyordum. Uluslararası Nakliyeciler Birliği Türkiye ve Ortadoğu’yu kapsayan bir bölge ofisi açılacaktı, onu ben açtım. Bu sistemde rol alan oyuncular gayrimenkul sektöründeki yatırımlarla ilgileniyordu. O dönemde İstanbul, Moskova gibi şehirler radarlarındaydı. Benden de İstanbul’da bir şey olursa bakmamı istediler. Yaşar Aşçıoğlu’nu tanıyordum. O dönemde Yaşar Bey de Likör Fabrikası’nın ihalesine girmiş, arkadaşlarından oluşan bir grup kurmuştu. Son aşamadaydılar. Finansal destek arayışları vardı. İsviçreli firma için güzel bir projeydi, girme kararı aldılar.
- Yaşar Aşçıoğlu çekildi daha sonra... Ortaklarla sorunlar oldu. İsviçreli fon bunları riskli bulmadı mı?
Yaşar Aşçıoğlu stat ihalesiyle çok ilgilendi. Yerli ortaklar başka projelerle ilgilenmeye başladı. Biz o güne kadar finansördük. Tipik bir fon yöneticisi gibi çıkabilirdik projeden, döviz kuruyla ilgili de zararlarımız olacaktı. Yerli ortaklar çekilince ‘Biz bunu yaparız’ dedik. Sonra da ‘Biz bunu yapıp başka iş yapmayacak mıyız?’ diye sorduk kendimize. Karar aldık. Buradaki kârla yine İstanbul’da yeni projeler yapmaya da karar verdik. Meydanbey o zaman da bizim ortağımızdı, onlar da kalmaya karar verdiler. 2011’den itibaren 2 firma bu projeyi götürüyoruz.
Yeni lüks marka
- Otel, ofis ve konut çoğu projede var İstanbul’da son dönemde. Bir de hemen yanına AVM yapılıyor. Siz de AVM yapıyor musunuz?
Öncelikle şunu söylemek isteriz: Burası Mecidiyeköy’in son bahçesi... Biz projede çok geniş bir alan ayırdık bahçeye. Biz çıtayı yüksek tuttuk. İnanın dünyanın en iyi gayrimenkul yatırım firması olmak istiyoruz. Bu yüzden de mükemmelin peşindeyiz. 25 yıl sonra en iyi noktada olacağımıza inanıyoruz. 25 yıl sonra ilk yaptığımız projeyi gururla göstermeliyiz. Bu nedenle her ayrıntı çok özel Quasar projesinde. 25 yıl sonra dünyanın en iyi gayrimenkul markası olacağız. 50 yıl sonra da dünyada yeni bir lüks markası olacak.
Sadece 7 metrekare orijinal zemin kalmıştı
- Likör fabrikasını korumak neden size mantıklı görünmedi?
Orası biz aldığımızda vergi dairesiydi. Likör Fabrikası olarak kullanılmıyordu uzun süredir. Binanın tescil tarihi 2008 yılında yapılmış. Çok geç kalınmış. Fabrika kapanmış, Vergi Dairesi olmuş. Binanın bodrumu açığa çıkarılmış, camlar açılmış, pimapenler yapılmış. Vergi Dairesi makam odası için binaya yeni bina eklenmiş. Ofisler için duvarlar yapılmış. Katlar yırtılmış, merdivenler yapılmış. 4 bin metrekarelik mekanda 7 metrekarelik orijinal zemin bulundu. Orijinal kapı pencere bulunamadı. Aynen korunabilir miydi? Mevcut kolonlarla zordu. Ayakta tuttuğumuz şey de likör fabrikası değil. Ayakta tuttuğumuz şey oraya dökülmüş çimento yığını olurdu.
Kalitemizle övüneceğiz
- İstanbul’da ultra lüks olduğunu iddia eden birçok proje hayal kırıklığı yarattı. Siz müşterilerinize nasıl güven veriyorsunuz? Kataloglar çok güzel, ancak yaşam başladığında her şey değişiyor bir çok projede.
Genetik yapımızda İsviçrelilik var. Kalite kaçınılmaz. Mükemmeliyetçilik var. Kültür, sanat ve moda insanın ruhunu etkiler. Biz buna odaklandık. Likör Fabrikası binasını yeni bir moda, sanat, kültür merkezi yapmaya karar verdik. Robert Mallet’in çizdiği binayı tekrar yapacağız. Alkol üretimi yapmayacağız. Biz o alanı kültür sanat etkinliklerine ayırıyoruz. Şimdilerde sanatçı dostlarla konuşuyoruz. İsviçre Kültür Merkezi yapacağız içinde, likör tadım pub açabiliriz, sergiler olacak, cep tiyatroları, dinleti salonları olacak. Kalitelerimizle övüneceğiz. Klasik müzik, tiyatroya yoğunlaşma isteğimiz var. Hollandalı ünlü mimar Marcel Anders iç tasarımını yaptı projemizin.
Müşterilerin % 70’i yabancı
- Yabancılar ilgi gösterdi mi Quasar’a? Satışlar nasıl gidiyor?
Yüzde 70’i Türk, yüzde 30’u yabancı olur diyorduk müşterilerimizin. Şu an tam tersi. İngiltere, Singapur ve Japonya’dan müşterilerimiz oldu. Ortadoğu’dan da yatırımcılar geldi. İsviçreli olmamız sanırım yabancıların bize bir adım daha yakın olmasını sağladı.
- Alım yatırım amaçlı mı?
Yüzde 30’u oturmak için, yüzde 70’i yatırım için.
- İstanbul dışında da projeniz olabilir mi?
İstanbul merkezde gözümüz var. İleride Tokyo, NY ve Paris’te de projelere başlayacağız.